Çocuklarda Gece Islatmaları, Alt Islatma, İdrar Kaçırma- Enürezi
Çocuklarda Gece Islatmaları, Alt Islatma, İdrar Kaçırma- Enürezi
3-5 Yaş arası çocuğun artık geceleri altını ıslatmaması beklenir. Alt ıslatma 3 yaşın sonunda devam ediyorsa bir uzman yardımı almak faydalıdır. Kendiliğinden geçer diye uzun süre bekleme, erteleme uygun değildir. Uzayan alt ıslatma zamanları çocuğun kendine olan güvenini zedeleyebilir. Ezik durmasına neden olabilir.
Bu durumun Fizyolojik nedenleri olabilir. Çocuğun tutma kasları yeteri kadar gelişmediği için olabilir. Doğuştan bir kusur, ya da sistit tarzı bir hastalığı olabilir. Öncelikle bu konuda çocuk doktoruna başvurmakta fayda vardır. Durum kasların gelişim geriliğinden kaynaklanıyorsa, gelişim ilerledikçe geçer. Bu durumda gündüzleri de tutmakta zorluk yaşar, ama gündüz değil de gece problem var ve motor gelişimi yaşına uygun ise başka durumlar düşünülebilir. Psikolog yardımcı olabilir. Ona uygun tedavi süreçleri vardır. Alt ıslatmanın giderilmesi genellikle kolaydır.
Enürezi çocuğun suçu değildir. Suçlamak aşağılamak çocuğa ve aileye fayda sağlamaz. Çocuk yaştaki olumsuz davranışları görmezden gelmek, bunun yerine olumlu davranışı yaptığı ilk anda O’nu takdir etmek genelde uygun bir davranıştır. Arada bir olmuştur. Üşütmüştür. Yeni bir stres durumu vardır. Bu durumlarda sakin olun. Ama süreğen bir durum varsa problem yokmuş gibi de davranmayın. Dürüst olun ve bu konuda çocuğun duygularını paylaşın.
"ADH" adı verilen bir tür su tutucu hormon, geceleri gündüze nazaran iki misli seviyeye çıkar. Bu da idrar kesesinde biriken sıvı miktarını azaltır. Ancak çocukta bu hormon eksik olduğunda çocuk idrarını kontrol edemez ve gece tam işeme yapar. (norgaard) diyen ve ilaç öneren uzmanlar olduğu gibi olayın psikolojik boyutlarıyla ilgili olduğu ve psikolojik danışma yardımıyla ilaçsız geçtiği de bilinmektedir..
Aşırı temiz, düzenli ve titiz annenin tuvalet eğitimine, karşı pasif bir direnişten yada saldırgan bir nitelikten kaynaklanabilir. Annenin bu tutumu varsa esnetilebilir.
Bazen yaşına uygun davranılmaz, hep bebekmiş gibi davranılır. Ailenin aşırı koruyucu tutumu bebeksi eğilimi güçlendirir. Tabi ki bebekler de altını ıslatırlar. Böyle bir durum göz önünde bulundurulabilir. Anne- baba çocuğun yaşına uygun davranabilir. Koruyucu tutum yerine bağımsız yapıyı destekleyen tutum sergileyebilirler.
Yada aileye yeni bir kardeş gelmiştir onu kıskanıyordur. İlgi O’nadır ve o altını ıslatıyordur. Bu ilgiyi almak için onun gibi davranmak isteyebilir. Bu durumdan kaynaklı bir gerileme davranışı da olabilir. Düşünün! eve geliyorsunuz ve sizin gibi biri evde var. Yatağınız, yemeğiniz. Sevdikleriniz, özel olma duygunuz her şeye ortak olmuş! Yetişkin biri olarak siz ne hissedersiniz? Çocuğun yeni gelen kardeşini kıskanması olağan bir duygudur. Bu durumda Bebeğin bakımına yardımcı olması sağlanır. Altını değiştirirken bez ondan istenebilir. Banyo yaptırırken suyu o dökebilir. Anne, bebeği emzirirken ona şarkı söyleyebilir. Bunun gibi farklı davranışlarla yaratıcığını kullanarak ilgiyi paylaştırmada adil olabilir.
Çocuğun bu davranışın altında bulunan ihtiyacını ve duygusunu anlamak önemlidir. Anne babalar iyi bir gözlemci olup çocuğun bu davranışı altındaki ihtiyacını anladıklarında ve giderdiklerinde kolayca ortadan kalkabilir. Ebeveynler duygularını sözlerle ifade ederse çocukta duygularını adlandırmayı ve sözcüklerle ifade etmeyi geliştirir. ‘’Artık yatma zamanı geldiğinde oyuncaklarını yere atmaya başladın, galiba sen şimdi yatmak istemiyorsun, oyun oynamaya devam etmek istiyorsun. Yatma zamanı geldi dediğim için bana kızdın’’ gibi çocuğun duygularını ve ihtiyaçlarını ifade etme becerilerine katkı sağlayabilirler.
Aileler, temizlik yada diğer durumlardan kaynaklı geceleri alt bağlıyorlar yada yatağa muşamba seriyorlar. Gece alt ıslatmaların bir nedeni de gündüz bezin sökülüp gece bağlanmasıdır. Bu durum çocuğun kendine güvenini azaltır. Sorunu daha kalıcı kılmaya ve süreğen olmasına neden olabilir.
Çocuk yeteri kadar motive edilip bu durumu değiştirmek istediği zaman, O’na “kendi kendisini” kontrol edebilmesi için fırsat sunmak gereklidir. Burada, kontrolü elde tutma hissi çocuklar için önemlidir. Çocuğa güvenmekle başlayın. Haftalık bir tablo hazırlanarak, sabahları kuru kalkılan her gün için gülen yüz, ıslak kalkılan günler için üzgün yüzü boyaması istenebilir. 3 gülen yüz için küçük bir ödül, 5 gülen yüz için orta ödül, 7 gülen yüz için büyük ödül verileceği söylenmeli ve 7 gülen yüz için çocuk motive edilmelidir. Yeteri kadar motive olup bu çalışmaya başlarken çocuk ve ebeveyn, ortak kararla muşambayı evden birlikte atmalıdır. Alt bağlanıyorsa, artık bağlanmamalıdır.
Başka teknik ve yöntemlerle aşılması genelde kolay olan bir durumdur. Eğer fizyolojik değilse, amaç: alt ıslatmayı engellemek değil çocuğu anlamak ve buna neden olan problemi çözmek olmalıdır. Sağlıklı iletişim ve problemin çözümü bu sorunu ortadan kaldıracaktır.
Sevgilerimle
Mahmut KIZILBOĞA
Psikolojik Danışman- NLP Trainer
3-5 Yaş arası çocuğun artık geceleri altını ıslatmaması beklenir. Alt ıslatma 3 yaşın sonunda devam ediyorsa bir uzman yardımı almak faydalıdır. Kendiliğinden geçer diye uzun süre bekleme, erteleme uygun değildir. Uzayan alt ıslatma zamanları çocuğun kendine olan güvenini zedeleyebilir. Ezik durmasına neden olabilir.
Bu durumun Fizyolojik nedenleri olabilir. Çocuğun tutma kasları yeteri kadar gelişmediği için olabilir. Doğuştan bir kusur, ya da sistit tarzı bir hastalığı olabilir. Öncelikle bu konuda çocuk doktoruna başvurmakta fayda vardır. Durum kasların gelişim geriliğinden kaynaklanıyorsa, gelişim ilerledikçe geçer. Bu durumda gündüzleri de tutmakta zorluk yaşar, ama gündüz değil de gece problem var ve motor gelişimi yaşına uygun ise başka durumlar düşünülebilir. Psikolog yardımcı olabilir. Ona uygun tedavi süreçleri vardır. Alt ıslatmanın giderilmesi genellikle kolaydır.
Enürezi çocuğun suçu değildir. Suçlamak aşağılamak çocuğa ve aileye fayda sağlamaz. Çocuk yaştaki olumsuz davranışları görmezden gelmek, bunun yerine olumlu davranışı yaptığı ilk anda O’nu takdir etmek genelde uygun bir davranıştır. Arada bir olmuştur. Üşütmüştür. Yeni bir stres durumu vardır. Bu durumlarda sakin olun. Ama süreğen bir durum varsa problem yokmuş gibi de davranmayın. Dürüst olun ve bu konuda çocuğun duygularını paylaşın.
"ADH" adı verilen bir tür su tutucu hormon, geceleri gündüze nazaran iki misli seviyeye çıkar. Bu da idrar kesesinde biriken sıvı miktarını azaltır. Ancak çocukta bu hormon eksik olduğunda çocuk idrarını kontrol edemez ve gece tam işeme yapar. (norgaard) diyen ve ilaç öneren uzmanlar olduğu gibi olayın psikolojik boyutlarıyla ilgili olduğu ve psikolojik danışma yardımıyla ilaçsız geçtiği de bilinmektedir..
Aşırı temiz, düzenli ve titiz annenin tuvalet eğitimine, karşı pasif bir direnişten yada saldırgan bir nitelikten kaynaklanabilir. Annenin bu tutumu varsa esnetilebilir.
Bazen yaşına uygun davranılmaz, hep bebekmiş gibi davranılır. Ailenin aşırı koruyucu tutumu bebeksi eğilimi güçlendirir. Tabi ki bebekler de altını ıslatırlar. Böyle bir durum göz önünde bulundurulabilir. Anne- baba çocuğun yaşına uygun davranabilir. Koruyucu tutum yerine bağımsız yapıyı destekleyen tutum sergileyebilirler.
Yada aileye yeni bir kardeş gelmiştir onu kıskanıyordur. İlgi O’nadır ve o altını ıslatıyordur. Bu ilgiyi almak için onun gibi davranmak isteyebilir. Bu durumdan kaynaklı bir gerileme davranışı da olabilir. Düşünün! eve geliyorsunuz ve sizin gibi biri evde var. Yatağınız, yemeğiniz. Sevdikleriniz, özel olma duygunuz her şeye ortak olmuş! Yetişkin biri olarak siz ne hissedersiniz? Çocuğun yeni gelen kardeşini kıskanması olağan bir duygudur. Bu durumda Bebeğin bakımına yardımcı olması sağlanır. Altını değiştirirken bez ondan istenebilir. Banyo yaptırırken suyu o dökebilir. Anne, bebeği emzirirken ona şarkı söyleyebilir. Bunun gibi farklı davranışlarla yaratıcığını kullanarak ilgiyi paylaştırmada adil olabilir.
Çocuğun bu davranışın altında bulunan ihtiyacını ve duygusunu anlamak önemlidir. Anne babalar iyi bir gözlemci olup çocuğun bu davranışı altındaki ihtiyacını anladıklarında ve giderdiklerinde kolayca ortadan kalkabilir. Ebeveynler duygularını sözlerle ifade ederse çocukta duygularını adlandırmayı ve sözcüklerle ifade etmeyi geliştirir. ‘’Artık yatma zamanı geldiğinde oyuncaklarını yere atmaya başladın, galiba sen şimdi yatmak istemiyorsun, oyun oynamaya devam etmek istiyorsun. Yatma zamanı geldi dediğim için bana kızdın’’ gibi çocuğun duygularını ve ihtiyaçlarını ifade etme becerilerine katkı sağlayabilirler.
Aileler, temizlik yada diğer durumlardan kaynaklı geceleri alt bağlıyorlar yada yatağa muşamba seriyorlar. Gece alt ıslatmaların bir nedeni de gündüz bezin sökülüp gece bağlanmasıdır. Bu durum çocuğun kendine güvenini azaltır. Sorunu daha kalıcı kılmaya ve süreğen olmasına neden olabilir.
Çocuk yeteri kadar motive edilip bu durumu değiştirmek istediği zaman, O’na “kendi kendisini” kontrol edebilmesi için fırsat sunmak gereklidir. Burada, kontrolü elde tutma hissi çocuklar için önemlidir. Çocuğa güvenmekle başlayın. Haftalık bir tablo hazırlanarak, sabahları kuru kalkılan her gün için gülen yüz, ıslak kalkılan günler için üzgün yüzü boyaması istenebilir. 3 gülen yüz için küçük bir ödül, 5 gülen yüz için orta ödül, 7 gülen yüz için büyük ödül verileceği söylenmeli ve 7 gülen yüz için çocuk motive edilmelidir. Yeteri kadar motive olup bu çalışmaya başlarken çocuk ve ebeveyn, ortak kararla muşambayı evden birlikte atmalıdır. Alt bağlanıyorsa, artık bağlanmamalıdır.
Başka teknik ve yöntemlerle aşılması genelde kolay olan bir durumdur. Eğer fizyolojik değilse, amaç: alt ıslatmayı engellemek değil çocuğu anlamak ve buna neden olan problemi çözmek olmalıdır. Sağlıklı iletişim ve problemin çözümü bu sorunu ortadan kaldıracaktır.
Sevgilerimle
Mahmut KIZILBOĞA
Psikolojik Danışman- NLP Trainer
|
Yazan
|
Bu makaleden alıntı yapmak
için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir: "Çocuklarda Gece Islatmaları, Alt Islatma, İdrar Kaçırma- Enürezi" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Uzm.Psk.Mahmut KIZILBOĞA'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır. Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Uzm.Psk.Mahmut KIZILBOĞA'nın izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz. |
Beğenin 
Yazan Uzman
|
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak
hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir
yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.
