2007'den Bugüne 92,259 Tavsiye, 28,211 Uzman ve 19,973 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Kardeş Kıskançlığı
MAKALE #9122 © Yazan Meral HASANDAYIOĞLU | Yayın Haziran 2012 | 4,527 Okuyucu
KARDEŞ KISKANÇLIĞI

Kıskançlık, her insanın bazen hissettiği doğal bir duygudur. Kişi kendini çevresinde özel hissetmek ister, sevilmeyi, değer görmeyi, önemsenmeyi ve saygın olmayı arzular. Bu durumların tehdit altında olduğunu sezerse kıskançlık duyguları ortaya çıkar. Her yaşta hissedilen bir duygudur. Ancak bazı dönemlerde şiddetlenebilir. Gelişimsel olarak kıskançlık duygusunu incelediğimizde;

Yeni doğan bebekte kıskançlık duygusunun olmadığını, bir yaşına doğru çocuklar da annesinin kucağında başka bir çocuk gördüğünde kıskançlık tepkileri gösterdiğini gözlemleyebiliyoruz. Çocuk bu durumda annesinin sevgi ve ilgisini bir başkası ile paylaşmak istememektedir. Sevgi yoksunluğu içinde olan çocuklarda kıskançlık tepkisinin daha yoğun görüldüğü saptanmıştır.3-8 yaş aralığında kıskançlık tepkilerinin diğer yaşlara göre daha fazla olduğu bilinmektedir. Nedeni ise bu yaşlardaki çocukların yaşantılarındaki olayları mantık kavramları ile değil duygu yönlendirmeleri ile analiz etmeleridir.

Erken çocukluk döneminde kıskançlığın en yaygın nedeni genellikle yeni bir kardeşin dünyaya gelmesidir. Her çocuk aile içinde sevilmek ve güven içinde olmak ister. Yeni birinin gelişiyle yaşamında oluşan değişiklikler onu tedirgin eder eskisi gibi önemsenmemesi duygusal olarak örselenmesine neden olur. Çevresinde oluşan tüm rahatsız edici unsurlarda kardeşini suçlu görmeye başlar. Onu kabullenmekte zorlanır. Üstelik anne babası, hele annesi nerdeyse bütün zamanını bebekle geçirmektedir. Bu durum çocukta duygusal çalkalanmaya, kıskançlık ve düşmanlık duyguları arasında bocalamasına neden olur. Bazen fırsatını yakaladığında bebeğe fiziksel olarak zarar vermek isteyebilir. 5 yaşına gelene kadar fiziksel zararın etkilerini kavrayamazlar, zarar verip vermediklerini algılayamazlar. Ancak 5 yaşından sonra fiziksel şiddetin etkilerini anlayabilir. Kardeşine zarar verirse sonuçlarını kavrayabilir olgunluğa ulaşır.
Çocuk ilköğretim çağına geldiğinde kardeş kıskançlığının şiddetinde azalmalar görülür çünkü çocuğun çevresi genişlemiş, ilgisi okuldaki arkadaşlarına ve öğretmenine yönelmiştir. Kıskançlık duygusunu; Sınıf içinde öğretmenin gözdesi olan öğrencilere, arkadaşları arasında popüler olanlara ve lider özelliği taşıyan başarılı arkadaşlarına karşı hissetmeye başlar. Yaşın ilerlemesiyle kıskançlık duygusunda doğrudan dolaylıya doğru bir gelişim görülür.

Kıskançlık, her insanın yapısında var olan bir duygudur. Şiddetine göre olumlu veya olumsuz etkileri görülür. Örneğin, sınıfındaki başarılı arkadaşını kıskanıp, derslerine daha çok çalışırsa ve başarıyı yakalarsa olumlu, ancak ona veya eşyalarına zarar verici davranış sergilerse olumsuz etkileri gözlemlenir. Gerekli önlem alınmazsa kıskançlık nedeniyle çocukta tırnak yeme, parmak emme, alt ıslatma, içine kapanma gibi davranış bozuklukları görülebilir. Bu nedenle ilköğretim çağındaki çocuklara çalışkan arkadaşlarını örnek göstermek ve çocuklar arsında kıyaslama yapmak olumsuz etki yaratır.
Kıskançlık duygusunu hissetmek normal bir durumsa, bu duyguyu doğal ölçülerde yaşanmasını sağlanmak ve kontrol edebilme becerisi kazandırmak için anne ve babaların nasıl önlemler alması gerektiği ile ilgili önerilerim şunlar olacaktır özellikle kardeş kıskançlığını kontrol altına almak mümkündür. Kardeşin doğum öncesinde ve sonrasında bazı önlemler almakta yarar vardır.

Doğum öncesinde, anne ve baba olarak bebek doğduktan sonra alınacak sorumluluklar, evin düzeni büyük ve küçük çocukla ilgilenecek kişiler, babanın yardımları ve destek için devreye girecek yakınların(Anneanne- Babaanne) görevleri konuşulmalı ve karara bağlanmalı. Önemli olan Büyük çocuğun yaşantısının en az değişiklikle devamını sağlamaktır. Çocuğun yemek saatleri, oyun zamanı uyku düzeni ve anne babası ile geçireceği özel zamanlar değişmemeli bu nedenle önceden önlem alınmalı.

Annenin karnının belirginleşmesi ile birlikte bebeği sevme, dokunma ve onunla konuşma çalışmaları başlamalı. Bu sırada anne çocuğuna sarılmalı onun anne karnında olduğu dönemleri anlatmalı, olumlu duygularını açıklamalı onunda duygularını anlatmasına fırsat vermeli.

Evde yapılacak değişikliklerde onunda fikri alınmalı, kardeşi için hazırlanan odanın seçiminde, eşyaların alınmasında ve yerleştirilmesin de birlikte hareket edilmeli.
Kardeşlik duygusu ile ilgili açıklamalar yapılmalı kardeşliğin ömür boyu süren mutluluk verici güven hissettirici ve paylaşımcı bir durum olduğu anlayacağı örneklerle açıklanmalı, bu duyguyu anlatan öyküler okunmalı.

Doğum zamanı yaklaştıkça annenin artan rahatsızlıkları ve endişesi çocuğa hissettirilmemeli bütün bu olumsuzlukların sebebinin gelecek olan kardeşten kaynaklandığı düşüncesine yol açmamalı yaşananların normal olduğu duygusu verilmeli.
Doğum sırasında, hastanedeki bekleyişte, babası ile ya da güvendiği bir kişi ile birlikte olmalı endişeleri giderilmeli soruları yanıtlanmalı ve duygularını dile getirmesi sağlanmalı.
Doğum sonrasında anne rahatladıktan sonra ilk görüşme sağlanmalı. İlk görüşmede bebek anne kucağında değil kendi yatağında olmalı. Bu durum çocuğu rahatlatacaktır. Kardeşten gelen küçük bir hediye iletişim kurmalarını kolaylaştıracaktır.
Anne bebeği emzirirken, bebeğin ve çocuğun kendisine aynı mesafede olmasına dikkat etmeli çocukla fiziksel temasta bulunmaya özen göstermelidir. Bir taraftan emzirme gerçekleşirken diğer taraftan çocukla sohbet edilmesi onu mutlu edecek kaygılarını giderecektir.

Anne ile birlikte yapılan aktiviteler, eğlenceli oyunlar aslında hiçbir şeyin değişmediği mesajını verir.

Eve gelen misafirlerin, bebeğe aşırı ilgi göstermeleri ve sevgi gösterilerinde bulunmaları mümkün olduğunca uygun bir şekilde sınırlandırılmalı.”senin pabucun dama atıldı” esprileri çocuğa anlayacağı biçimde açıklanmalı.

Evdeki yetişkinlerin çocuğun çıkardığı gürültüden dolayı ona kızmaları ve kardeşine dokunmak istediğinde izin vermemeleri doğru bir yaklaşım değildir. Kardeşine dokunmak istediğinde büyüklerin kontrolünde dokunması gerektiğini öğrenebilir. Bu dokunmalar bazen gizli ve şiddetli olursa tepkisel olmamaya dikkat edilmelidir. 5 yaşından küçük çocukların fiziksel zarar verebileceklerini kavrayamadıklarını unutmayalım.”Kardeşin uyuyor, sessiz ol. Kardeşinin banyo zamanı şimdi bunun sırası değil.” Gibi yaklaşımlar, çocuğun yaşantısını kardeşine göre ayarlamasını beklemek kıskançlığı tırmandırabilir.
Çocuğun kardeşinin bakımı veya ev ile ilgili sorumluluk alması sağlanabilir. Bu durum ona, kendisini güvenilir ve sevilen biri olduğunu hissettirecektir. Eğer verilen sorumluluğu istemiyorsa zorlama yapılmamalıdır. Kendi odası, oyuncakları, kitapları ve tüm eşyaları ona özeldir. Paylaşmak istemiyorsa zorlanmamalıdır. Her iki çocuk için ortak kullanacakları eşyalar ayrı bir dolapta veya çekmecede muhafaza etmesi istenebilir.
Bebeğe “benim” yerine “bizim” diye başlayarak hitap etmelidir. Ona ismi ile seslenilmelidir.

Aşırı hoşgörülü davranmak, önceden izin verilmeyen davranışlara kıskançlık yaşamasın diye izin vermek durumu kötüleştirir örneğin kendi yatağında yatabilen çocuğa anne babası ile yatmasına izin vermek gibi. Kardeşi dünyaya gelmeden önce çocuk için belirlenen kurallar aynen devam etmelidir. Kıskanmasın diye kuralları gevşetmek veya görmezden gelmek, onun kavram kargaşası yaşamasına neden olacaktır. Tutarsız yaklaşımlar onun güvenini zedeleyecektir.

Çocuklar kaç yaşında olurlarsa olsunlar aralarında çıkan tartışmalarda hakem rolü oynamamalı, haklı haksız seçiminde bulunulmamalı. Tartışma konusunu her iki taraf dan da dinledikten sonra çözüm için seçenekler sunulmalı, seçim kararını çocuklara bırakmalı ve birbirleriyle barışmalarını sağlamalıdır. Asla taraf olmamalıdır. Bazen iki kardeş arasında öfke ve kızgınlık duyguları oluşabilir, önemli olan aile içimde herkesin birbirine sevgi bağı ile bağlanması ve her ne olursa olsun sonunda o benim kardeşim diyebilmesidir. Tartışmayı kim başlattı sorusunu sormak da doğru değildir. Çünkü her iki taraf birbirini suçlayacaktır. Tartışmanın çıkmasında her iki çocuğunda aynı derecede suçlu olmasından yola çıkarak sonuçlarına eşit şekilde katlanmaları sağlanmalıdır. Çocukların mümkün olduğunca tartışmalarına ve kavga etmelerine izin verilmemelidir. Her çıkan tartışmada deneyim kazanarak sorunlarını bu yolla çözmeyi öğreneceklerdir. İyi geçinme kuralları ile ilgili çizelgeler birlikte yapılarak , Ödül sistemi kullanılabilir.
Çocuğun kardeşine yönelik duygularını kabul edip tanımaya çalışın. Çocuk kardeşi ile ilgili olumsuz duygularını sizinle paylaşsın. Böylece anlaşıldığını hissedip suçluluk duygusu yaşamayacaktır. Örneğin; “-Bebekle daha fazla ilgilendiğimi düşünüyorsun”. “- Evet benimle hiç ilgilenmiyorsun.”-“ O halde sana ayırdığım zaman az geliyor. Gel birlikte geçireceğimiz zamanı planlayalım”.Demekle duygularını ifade etmesini sağlayabiliriz.

Bebekle ilgili duygularımızı paylaşırken çocuk kıskanmasın diye olumsuzlaştırmamız inandırıcı olmayabilir. Örneğin ;” Ben bebeği değil seni seviyorum. Baksana ne kadar yaramaz”.Gibi yaklaşımlarımız onun bize olan güvenini sarsabilir. Bebeğe olan ilgimizi gözlemleyerek inandırıcı olmadığımızı tespit edebilir.

Çocuğun küçülmüş giysileri, bebeklik resimleri ve bebekken kullandığı oyuncakları ona göstererek kendi bebeklik dönemi ile ilgili konuşup başarılarından, sevimli hallerinden ve yapmış olduğu komik hareketlerinden bahsedilmesi kendisini daha iyi hissetmesini sağlayabilir.

Kardeşi dünyaya geldikten sonra “Sen artık abisin-ablasın “gibi cümleler kurulmamalı, abi ve abla terimlerinin anlamını kavramakta zorlanabilir. Ardından gelen yaptırımlardan hoşlanmayabilir, böylece abi ve abla olmak hoş olmayan bir durumdur mesajını alabilir. Onunda bir çocuk olduğu unutulmamalı.

Çocuklar arasında kıyaslamalar yapmak.”Sen hep böylesin, beceriksizsin kardeşin daha becerikli” gibi cümleler çocukları birbirinden uzaklaştırır ve kardeş kıskançlığı ömür boyu devam edebilir.

Bebeğin gelişini takip eden zamanda çocuğun evden uzaklaştırılması(Anneanne- Babaannede kalması veya tam zamanlı bir okul öncesi kuruma gönderilmesi) doğru değildir. Çocuk evde neler oluyor merak eder ve uzaklaştırılmasının nedeni n artık evde istenmemesi ve sevilmemesi olarak düşünebilir. Çünkü kendisinin yerini kardeşi almıştır.
Çocukların her birine ayrı ayrı ve özel bir sevgi ile bağlı olduğunuzu hissettirebilmelisiniz. Bunun en güzel yolu onlarla geçireceğiniz özel anlardır. Anne ve Baba olarak her iki çocuğunuzun da sizlerle paylaşması gereken zaman dilimi olmalı. Ayrıca aile bütünlüğünü hissettirici birlikte yapılabilecek aktivitelere de zaman ayırabilmelisiniz.
Kardeşler arasındaki kıskançlık ne kadar yoğun yaşanırsa yaşansın birbirlerinden ayrı kaldıklarında özlem dolu oldukları görülmektedir. Bu durum kardeşlik duygusunu kazandıklarını ve birbirlerini çok sevdiklerini açıklar. Önemli olan biz yetişkinlerin onlara karşı tutum ve tavırlarımızı inceleyerek doğru yaklaşımlarda bulunmamızdır. Kıskançlık şiddetini olumlu yaklaşımlara dönüştürebilmeniz dileği ile hoşça kalın.

Meral Hasandayıoğlu
Aile Danışmanı & Çocuk Gelişimi Uzmanı


Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Kardeş Kıskançlığı" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Meral HASANDAYIOĞLU'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Meral HASANDAYIOĞLU'nun izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Meral HASANDAYIOĞLU Fotoğraf
Meral HASANDAYIOĞLU
İzmir
Çocuk Gelişimi Ve Eğitimcisi
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi21 kez tavsiye edildi
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Meral HASANDAYIOĞLU'nun Makaleleri
► Kardeş Kıskançlığı Psk.Elçin BOZ ORHAN
► Kardeş Kıskançlığı Psk.Pınar TURANLI DURMUŞ
► Kardeş Kıskançlığı Psk.Elif Can ÖZTÜRK
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,973 uzman makalesi arasında 'Kardeş Kıskançlığı' başlığıyla benzeşen toplam 12 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Neden Öfke ? Şubat 2016
► Eşimi Kıskanıyorum Ocak 2015
► Ailenin Önemi Kasım 2012
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


12:35
Top