2007'den Bugüne 92,307 Tavsiye, 28,219 Uzman ve 19,976 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Terör Psikolojisi: Tespitler, Öneriler
MAKALE #9373 © Yazan Psk.İzzet GÜLLÜ | Yayın Ağustos 2012 | 4,651 Okuyucu
TERÖR PSİKOLOJİSİ: TESPİTLER, ÖNERİLER

Terör örgütleri gruplar halinde hareket eden, eylemlerle belli hedeflere varmayı amaçlayan, hukuken illegal olan bir yapılanmalardır. Terör tanımında dikkatleri çeken önemli husus her terör örgütünün siyasi bir amacının olması ve bu amaca illegal eylemlerle varmayı hedeflemeleridir.

TERÖR ÖRGÜTLERİ AZ DAHİ OLSA DEVAMLISI MAKBÜLDÜR İLKESİ İLE ÇALIŞIR

Dinde bile, “Bir ibadetin az bile olsa devamlısı makbuldür” denilir. Az ancak devamlı olma hadisesi bilimsel temelli bir yöntemdir, psikolojide sönme dediğimiz olumsuz sonucu önler. Sönmeyi önlediği gibi ayrıca istenilen durumun pekişmesini de sağlar.

Hemen belirtmek gerekir ki terör grupları düzenledikleri saldırırlarla karşılarındaki meşru kolluk kuvvetlerinin tamamını imha etmeyi hedeflemezler. Bunun birinci nedeni böyle bir şeyi başaramayacaklarını ve bu girişimin daha çok kendi aleyhlerine sonuç vereceğini çok iyi bilmeleridir.

Kaldı ki topyekün imha saldırıları makul bir süre boyunca sürdürülebilir de değildir. Dolayısı ile terör örgütleri az ama devamlılığı olan eylemlere yönelirler. Diğer bir anlatımla terör örgütleri bilinçli olarak az yoğunluklu fakat devamlılığı olan eylemleri tercih ederler.

BU STRATEJİNİN FAYDASI

Bu eylemlerin düşük yoğunlukta / sıklıkta olması kendilerini topyekün bir imha operasyonundan korur, haliyle varlıklarını perçinler. Ayrıca bu strateji onları kitlelerin boğucu, yok edici nitelikli derin nefretinden de uzak tutar. Böylece hem korunarak hem de kısmen dahi olsa destek kazanarak varlıklarını garanti altına almış olurlar.

Eylemelerinin devamlı olması ise sürekli gündemde kalmalarını sağlar. En önemlisi de hedef kitlede yılgınlık oluşturur ki bu onların sonuca giden yoldaki en temel psikolojik hedefleridir. Çünkü yılgınlık ancak belli bir zaman sonunda sağlanabilen ve hedef kitleden taviz koparabilme yolundaki en kritik psikolojik / duygusal eşiktir.

SONUCA GİDEN YOLDAKİ KRİTİK PSİKOLOJİK EŞİK: YILGINLIK OLUŞTURMAK

Düşmanda ve kitlelerde yılgınlık oluşturmak terör eylemleriyle elde edilmek istenilen siyasi kazanımlar için çok önemli bir psikolojik hedeftir dedim. Çok yoğun dahi olsa kısa vadeli eylemler yılgınlık oluşturmaz. Ancak düşük yoğunluklu bile olsa zamana yayılmış, özellikle belli süreye uzamış eylemler ise toplumlarda doğal olarak bir yılgınlık oluşturur. Yani terör gruplarının en temel psikolojik ve duygusal hedefi olan yılgınlık oluşumunda eylemlerinin şiddeti değil, zaman açısından belli bir süreye yayılması önemlidir.

ARA PEKİŞTİREÇLER: ARTIK YETER FERYATLARI

Düşük şiddetli eylemlerle varlıklarını garantiye almış, zamana yayılarak uzamış eylemler zinciri neticesinde de toplumda ümitsizlik ve yılgınlık oluşturmuş olan terör grupları bu sürece geldiklerinde ara bir pekiştireç ödülüyle karşılaşırlar. Bu, kitlelerde ufak ufak da olsa yükselmeye başlayan, “Artık yeter” feryatlarıdır.

Artık yeter feryatları terör örgütleri için insaf oluşturan bir tepki biçimi değildir. Bilakis toplumların dayanma güç ve toleransının düştüğünü, buna bağlı olarak karar vericilerin de artık fazlaca sıkışmaya başladığını görmelerine yol açan, böylece eylemlerine olan inançlarını ve hedefledikleri sonuca dair umutlarını daha da fazla dirilten bir psikolojik aşıdır.

TIPKI İNSAN GİBİ BİR ORGANİZMA: DEVLET

Devlet tıpkı insan canlısı gibi dinamik bir organizmadır. Uzun yaşam yolculuğunda nasıl ki insanların bir takım sorunları olur; bu gerçek devletler için de geçerlidir. Bu sorunların bir kısmı çözümü olan sorunlardır. Bir bölümü ise çözümü ya hiç olmayan yahut çok uzun zaman gerektiren sorunlardır.

Çözümü olmayan yahut çok zaman isteyen sorunları hemen çözmeye kalkışmak, sanki herhangi bir sorun ile bir gün bile yaşanılamazmış izlenimi vermek, mevcut soruna artık tek bir gün bile tahammül edilemezmiş gibi bir tutum takınmak devlet erkini psikolojik açıdan sıkıştırır, elini kolunu bağlar. Bu durum terör örgütünün ekmeğine yağ süren bir başka gelişme olarak işlev görür.

TERÖRE ARA DESTEKLER

Az ve zamana yayılmış doğru eylem stratejisiyle avantaj yakalayan, kitlelerde oluşturduğu, “Artık yeter” psikolojisiyle kritik eşiği geçen, böylece moral olarak daha da azimlenen terör örgütleri bu süreç sonunda devlet erkinin içine düştüğü, “Devletin sorunları olmaz. Ve her sorun mutlaka ve derhal çözülmeli” baskısı ile psikolojik güçlerine güç katarlar.

İNSANIN DA DEVLETİN DE SORUNLARI OLUR. SORUNLARLA DA YAŞANABİLİR

Toplumların dimağına sinsice zerk edilmiş olan sorunsuzluğu marifet sayma yahut tüm sorunlarını mutlaka ve hemen çözmüş bir devletin makbul olması algısı olası (oysa koskoca ABD'nin bile terör başta olmak üzere bir sürü sorunu vardır) sorunlara karşı psikolojik duyarlılığı gereğinden fazla yükseltir. Gereğinden fazla artan duyarlılık ise mevcut durumdan haddinden çok etkilenmeyi getirir. Etkilenme arttıkça da kabul, tolerans, sabır, direnç, kararlılık gibi terörle mücadelede olmazsa olmaz olan kişisel ve toplumsal özellikler akamete uğrar.

ÇÖZÜM İÇİN SADECE YÖNTEM DEĞİL, MAKUL BİR ZAMAN DA GEREKLİDİR

Oysa sorunların çözümünde doğru yaklaşım kadar makul bir zaman da gereklidir. Bir ayak kırıldığında ne kadar iyi bir alçı yaparsanız yapın ayağın iyileşmesi yine de 3 - 4 ay gibi belli bir zamanı gerektirir. Hem sorunların çözümünü sadece yaklaşım meselesine indirgemek ve böylece zaman boyutunu es geçmek sürekli yaklaşım / yöntem değişikliklerine de yol açar. Bu durum ise belki de makul bir süre sonra sonuç verebilecek doğru bir yöntemi bile bir kenara itmelere, sonuç vermeyecek başka yöntemlerle daha fazla zaman kaybetmelere neden olabilir.

DEVLET OLMAK, HELE HELE DEVLET KALMAK BEDEL İSTER

İnsan olmanın bedelleri vardır. İnsan kalmanın da! Hasbelkader insan olarak doğulabilir lakin insan olarak kalınamaz, bu ciddi bir gayret ve bedel gerektirir. Bu gerçek devletler için de aynıyla geçerlidir.

Bir sorun alanında depremle yaşamayı yani sorunla yaşanabileceğini ve bunun en doğru bilimsel gerçek olduğunu, yaşamak için illaki deprem gerçeğinden sonsuza dek kurtulmak gerekmediğini, bunun zaten mümkün de olmadığını öğütlerken başka bir sorun sahasında sürekli sorunsuzluğu hedeflemek ve devlet kalmanın bedelinin olabileceğini ve bunu ödemeye hazır olunduğunu hakkıyla hissettirmemek terör örgütleri için aşılmak üzere olan son kritik psikolojik eşiktir.

...VE DEVLET MUTLAKA ÇÖZMELİ PROPAGANDASI

Bir taraf toprak isterken, verdikçe daha fazlasının, hatta olmayacak şeylerin peşinden koşarken, çok başarılı operasyonlarla fazlasıyla öldürsen bile yerlerine başkaları geçerken, bunu yüzde yüz olarak önlemek ise (kökü başka ülkelerde olabildiği için) çok mümkün görünmüyorken devlet bu sorunu nasıl çözecek!

Ne pahasına olursa olsun çöz demek gerekirse taviz de ver demek olur ki bu algıya girildiğini hisseden bir terör örgütünün terör eylemlerinden vazgeçebilmesi ve direncinin kırılabilmesi mümkün değildir.

ÇÖZÜM HATALI ALGIYI GİDERMEKTE, YERİNE DOĞRU ALGI İNŞA ETMEKTEDİR

Algı herşeydir. İnsanoğlu dış dünyadaki gerçeğe değil, bu gerçeğin zihninde oluşan algısına tepki verir.

İşi zamana yayarak, bu konuda tahammüllerinin olmadığını düşünerek (bu, terör örgütünün sahip olduğu algıdır. Teröristler eylemlerindeki gücü ve motivasyonu büyük ölçüde bu algıdan alır) devleti en yumuşak karnından vurmak isteyen terör örgütlerine karşı devlet, “Hayır, zaman benim yumuşak karnım değil, çünkü benim zaman açısından bir sorunum yok. Bu sorunu hemen değil, pekala makul bir zaman sonra çözebilirim. Velev ki çözemesem bile ben bu sorunla da yaşayabilirim. Tıpkı deprem gerçeğiyle iç içe yaşadığım gibi” diyebilmelidir. Böylece yılgınlığa düşen kendisi değil, terör örgütü olmalıdır.

DEVLET DÜŞMEMELİ, BİLAKİS TERÖR ÖRGÜTÜ YILGINLIĞA DÜŞÜRÜLMELİDİR

Dolayısı ile devlet erki bıkmadan ve usanmadan, “ Biz devletiz. Bazı sorunlarla sonsuza dek yaşayabiliriz. Buna gücümüz de var, tahammülümüz de! Devlet olmak, devlet kalmak bedel ister. Biz bu bedeli ödemeye razıyız. Tıpkı Çanakkale’de, Kurtuluş savaşı yıllarında olduğu gibi. Yolda trafik kazasıyla pisi pisine öleceğimize gerektiğinde bir düşman kurşunuyla ülkemiz ve bayrağımız için ölürüz” diyebilmeli, terör örgütleri eylemlerini zamana yayarak kazanmaya çalışırken devletin (terör örgütlerinin zannettikleri gibi) zaman noktasında asla bir sıkıntısı olmadığı mesajını verebilmeli, böylece ayağına batması için çakılmış sinsi bir çiviyi başka benzer bir çiviyle sökebilmelidir.

Aksi yönde verilecek bir algı ve imaj devlet erki açısından günbegün daralan bir makas, terör örgütleri açısından da sürekli lehlerine işleyen bir süreç olacaktır.

Psikolog
İzzet Güllü

Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Terör Psikolojisi: Tespitler, Öneriler" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Psk.İzzet GÜLLÜ'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Psk.İzzet GÜLLÜ'nün izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     1 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
İzzet GÜLLÜ Fotoğraf
Psk.İzzet GÜLLÜ
Sakarya (Online hizmet de veriyor)
Psikolog
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi18 kez tavsiye edildiİş Adresi KayıtlıTavsiyeEdiyorum.com'u sıkça ziyaret ediyor.
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Psk.İzzet GÜLLÜ'nün Yazıları
► Terör ve Toplumsal Travma Psk.Dila HOTLAR
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,976 uzman makalesi arasında 'Terör Psikolojisi: Tespitler, Öneriler' başlığıyla benzeşen toplam 16 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
◊ Bir Veda Yazısı Haziran 2018
◊ Bu Yazıyı İyi Anla ÇOK OKUNUYOR Haziran 2018
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


04:05
Top