Boşanma ile İlgili Temel Görüşler
Aile sözcüğü geniş anlamda ortak amaç, beklenti, değer, duygu, düşünce, ilke, kural gibi öğeleri paylaşan insanlar için kullanılır. Aile, evlilik birliği içinde karı kocadan başta çocuklar, gençler, kardeşler olmak üzere aralarında kan bağı olan insanlardan oluşan en küçük toplum birimi ve bir iletişim grubu örneğidir. Ozankaya’ya göre aile, insan türünün içinde üretildiği, topluma hazırlanma sürecinin ilk ve etkili biçimde oluştuğu, cinsel ilişkilerin düzenlendiği, eşler ve anne babalarla çocuklar arasında sıcak, güven verici ilişkilerin kurulduğu, ekonomik etkinliklerin az ya da çok yer aldığı toplumsal bir kurumdur. Yine Ozankaya aileyi, evlilik ve kan bağına, başka bir deyişle karı-koca, ana-baba-çocuklar, kardeşler vb. arasındaki ilişkilere dayalı bir toplum çekirdeği olarak tanımlanmıştır. Özgüven’e göre aile, karşı cinsten iki yetişkin kişinin yasal ve törel bağlara uyarak kurdukları biyolojik, sosyolojik ve psikolojik işlevleri olan bir kurumdur. Tan’a göre aile, genel olarak belli bir evlilik ve kan bağına dayanan, bu kan bağına göre en yakın sayılan kişilerden oluşan akrabalık birimidir. Her toplumun töre, gelenek ve görenekleri, ailenin ya da akrabalık derece ve yakınlıklarının saptanmasında önemli rol oynamaktadır. (akt.Köknel, 2005) Dünya Sağlık Örgütü aileyi, aynı kaptan yemek yiyen kişilerin oluşturduğu topluluk olarak tanımlamaktadır. Bu tanıma göre, aile kurumunun oluşumu için ne kişiler arasında kan bağı bulunması gerekliliği, ne evlenmenin gerekliliği, ne karşı cinslerin birlikte olması zorunluluğu bulunmamaktadır.
Eşler arası sorunların yanı sıra, hızlı toplumsal ve yapısal değişimlerin aileye yansıması da bazı durumlarda eşler arasında güç sorunlar doğurmaktadır. Söz konusu sorunların aile içinde çözümlenememesi ve evliliği kurtarmaya yönelik gayretlerin sonuçsuz kalması da aileyi temelden sarsmaktadır. Sonuçta boşanma yoluyla aile parçalanmakta ve aile bireyleri yeni sorunlarla baş başa kalmaktadır. Toplumu tehdit eden sorunlardan biri olan boşanma aile birliğinin yıkılması ve yerine yeni bir düzenin kurulması anlamına gelen, kesinlikle anlık bir durum olmayıp belli bir sürecin son noktası olan zor bir süreçtir. Boşanma çiftler için mutsuz ve sorunlu bir evlilik tecrübesinden çıkış olsa da ailenin yıkımı demektir. Çünkü ayrılmanın kaçınılmaz ve gerekli olduğu durumlarda bile boşanmayla sorunlar bitmemekte aile bireyleri ve hatta diğer akraba aileler için yeni bir süreç başlamaktadır. Boşanma eşleri sosyo-ekonomik yönden sarsarak psiko-sosyal açıdan örselemektedir. Toplumdaki statü ve konumları etkilemektedir (Yörükoğlu, 1997). Evlilikte mutsuzluğa götüren psikolojik etmenler; ‘’ben’’ ve ‘’sen’’in ‘’biz’’ e dönüştürülememesidir. Evlilikte ‘’ben’’lerin ‘’biz’’ e dönüşümünde kadın ve erkeğin aile yapısı ve sistemi içinde bulundukları duruma uygun rolü benimsemeleri, sağlıklı iletişim ve ilişkide bulunmalarına bağlıdır (Köknel, 1986).
Evliliğin kuruluş aşamasında boşanmada risk oluşturan durumlar şu şekilde sıralanabilir: evliliğin istekli ya da istek dışı gerçekleşmiş olması, çocuk denecek yaşta evlenilmesi, yetişme tarzı, eğitim durumu, ekonomik durum, sosyal farklılıklar gibi etkenler sıralanabilir. Ayrıca hukuki bir kavram olarak ele alındığında boşanma, evlilik birliğinin mahkeme kararının kesinleşmesi ile sona ermesidir. Boşanma yasalar çerçevesinde yapılmış bir evliliğin yine yasal olarak sona erdirilmesi ve kadın ile erkeğin yeni bir evlenme yapacak şekilde hukuki bir kararla evliliklerini sona erdirmeleridir. Sosyolojik açıdan boşanma kadın ve erkeğin arasında yasal, duygusal ve cinsel evlilik bağlarının bitirilme kararını içermektedir (Arıkan, 1992).
Boşanma psikolojik açıdan değerlendirildiğinde ise, aile birliğinin bozulması, ailenin bölünmesine ya da bütünüyle dağılmasına yol açan bütün aile üyelerini hatta yakın çevredeki kişileri dahi sarsabilen karmaşık bir olgudur. Tüm toplumlarda olumsuz olarak nitelendirilen boşanma, insan hayatında önemli bir stres kaynağıdır. Yetişkin insanların karşılaştığı en sarsıcı olaylardan biri olarak, kişiyi bunalıma sürükleyen baskılar yaratabilir (Çayboylu, 2002).
Eşler arası sorunların yanı sıra, hızlı toplumsal ve yapısal değişimlerin aileye yansıması da bazı durumlarda eşler arasında güç sorunlar doğurmaktadır. Söz konusu sorunların aile içinde çözümlenememesi ve evliliği kurtarmaya yönelik gayretlerin sonuçsuz kalması da aileyi temelden sarsmaktadır. Sonuçta boşanma yoluyla aile parçalanmakta ve aile bireyleri yeni sorunlarla baş başa kalmaktadır. Toplumu tehdit eden sorunlardan biri olan boşanma aile birliğinin yıkılması ve yerine yeni bir düzenin kurulması anlamına gelen, kesinlikle anlık bir durum olmayıp belli bir sürecin son noktası olan zor bir süreçtir. Boşanma çiftler için mutsuz ve sorunlu bir evlilik tecrübesinden çıkış olsa da ailenin yıkımı demektir. Çünkü ayrılmanın kaçınılmaz ve gerekli olduğu durumlarda bile boşanmayla sorunlar bitmemekte aile bireyleri ve hatta diğer akraba aileler için yeni bir süreç başlamaktadır. Boşanma eşleri sosyo-ekonomik yönden sarsarak psiko-sosyal açıdan örselemektedir. Toplumdaki statü ve konumları etkilemektedir (Yörükoğlu, 1997). Evlilikte mutsuzluğa götüren psikolojik etmenler; ‘’ben’’ ve ‘’sen’’in ‘’biz’’ e dönüştürülememesidir. Evlilikte ‘’ben’’lerin ‘’biz’’ e dönüşümünde kadın ve erkeğin aile yapısı ve sistemi içinde bulundukları duruma uygun rolü benimsemeleri, sağlıklı iletişim ve ilişkide bulunmalarına bağlıdır (Köknel, 1986).
Evliliğin kuruluş aşamasında boşanmada risk oluşturan durumlar şu şekilde sıralanabilir: evliliğin istekli ya da istek dışı gerçekleşmiş olması, çocuk denecek yaşta evlenilmesi, yetişme tarzı, eğitim durumu, ekonomik durum, sosyal farklılıklar gibi etkenler sıralanabilir. Ayrıca hukuki bir kavram olarak ele alındığında boşanma, evlilik birliğinin mahkeme kararının kesinleşmesi ile sona ermesidir. Boşanma yasalar çerçevesinde yapılmış bir evliliğin yine yasal olarak sona erdirilmesi ve kadın ile erkeğin yeni bir evlenme yapacak şekilde hukuki bir kararla evliliklerini sona erdirmeleridir. Sosyolojik açıdan boşanma kadın ve erkeğin arasında yasal, duygusal ve cinsel evlilik bağlarının bitirilme kararını içermektedir (Arıkan, 1992).
Boşanma psikolojik açıdan değerlendirildiğinde ise, aile birliğinin bozulması, ailenin bölünmesine ya da bütünüyle dağılmasına yol açan bütün aile üyelerini hatta yakın çevredeki kişileri dahi sarsabilen karmaşık bir olgudur. Tüm toplumlarda olumsuz olarak nitelendirilen boşanma, insan hayatında önemli bir stres kaynağıdır. Yetişkin insanların karşılaştığı en sarsıcı olaylardan biri olarak, kişiyi bunalıma sürükleyen baskılar yaratabilir (Çayboylu, 2002).
|
Yazan
|
Bu makaleden alıntı yapmak
için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir: "Boşanma ile İlgili Temel Görüşler" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Psk.Burçak DEMİRKAN'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır. Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Psk.Burçak DEMİRKAN'ın izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz. |
Beğenin 
Yazan Uzman
|
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak
hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir
yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.
