2007'den Bugüne 92,301 Tavsiye, 28,216 Uzman ve 19,976 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



MESLEK AŞKINA

» MESLEK AŞKINA
Psk.İzzet GÜLLÜ tarafindan yazildi:
Meslekte ilk yılım. Mesaimin ise son saati... Bir ebeveynle çocuğu hakkında görüşüyoruz. O kadar kendimi kaptırmışım ki süre çabucak geçmiş, hastane kapanmaya başlamış. Kapılar kilitleniyor, sesleri duyuyorum. Görüşmeyi aniden kesmeye çalışıyorum. Danışana, "kusura bakmayın, çıkmamız gerekiyor" diyorum. "Nasılolsa yarım kalan görüşmeyi giderken bir sonuca bağlar, gelecek randevuyu bu şekilde ayarlarım" diye düşünüyorum. Derken, kapıyı çekiyor ve çıkıyoruz. Bomboş koridorda hem yürümeye hem konuşmaya devam ediyoruz. Koridor boş olduğu için ben önüme bakmıyorum, yanımdaki danışanla göz temasını kaybetmeden iletişimi sürdürmeye çalışıyorum. (Öyle öğretildi bize çünkü. "Göz teması çok önemlidir" diye. Fakat birazdan şahit olacağınız mahsurundan hiç kimse bahsetmedi. Demekki bazı şeyler yaşayarak, ancak işin içinde öğreniliyor).Tam bu sırada belime kadar battığımı farkediyorum. Yo, düştüğümü hatırlamıyorum. Bu işin nasıl olduğunu ise hiç... Sadece, su ve muhtelif maddelerle karışık bir kuyuda belime kadar gömülü olduğumu görüyorum. Koridorun tam ortasındaki foseptik kuyusu burası... Temizlikçi elinde hortum, kapakları kaldırmış, koridorları yıkıyor. Hemen etrafıma bakıyorum, "inşallah kimse görmemiştir" diye düşünüyorum. Malum, soyal bir varlığız sonuçta! "Vah yavrum, bişey oldu mu" diyen yaşlı bir teyze dışında kimse yoktur Allah'tan. Tabiki danışanım ve bir de "suç ortağım" temizlikçi dışında... Danışanım yere çömelmiş, ayıla bayıla gülüyor. Karnına kıramplar giriyor adeta. Çünkü karnını tutuyor, belli oluyor. Temizlikçi ise bu şok edici manzara karşısında elinde hortumla adeta donakalmış. Bana uzaktan acıklı acıklı bakıyor. İçimden kızmaktan öte gülmek geliyor lakin bu durumda sanki "kızılmalı" diye düşünüyorum (işte davranışlarda sosyal ortamın / öğrenme faktörünün önemi), o yüzden temizlikçiye usulen kızıyorum. Sonra da kendi kendime, "Senin suçun yok, kusura bakma, önüme baksaydım, gözüm körmü düşmeseydim" diyorum.

Neyse...Ani bir manevrayla çıkıyorum. Düşünmeyi severim, bu durumda bile düşünüyorum. Soruyorum kendime: Bu vaziyette eve nasıl gideceğim? Araba çağırcam, bu şekilde kimse arabasına almaz! Mecburum. Gitmem gerekiyor. Hemen ağaca asılı duran çağrı ziline basıyorum. Bir iki dakika içinde taksi geliyor. "Beni bu şekilde görmesin, yoksa bindirmez" diye düşünerek yuvarlak ışık direğinin arkasına saklanıyorum. Görmeden geçip gitmemesi için de kolumu sanki bir tabela gibi direkten dışarıya dümdüz uzatarak "şurda dur" işareti yapıyorum. Araba yaklaştıkça ben, direğin etrafında, beni değil sadece kolumu göreceği şekilde yarım daire çiziyorum. Derken, duruyor ve ben hemen arka koltuğa geçiyor, tam ucuna oturuyorum. "Koltukları büsbütün batmasın bari" diye. (Burada bile mesleğimi uyguluyor, tam bir empati yapıyorum. Abi meslek ruhumuza işlemiş!). Eve gelince parayı uzatıyor, üzerini bile almadan doğru banyoya koşuyorum. (Bu dünyada paradan daha önemli şeyler de var, bunu bir kez daha öğreniyorum)

Sonra bu şoktan kurtulup kendime gelince şöyle düşünüyorum: Eğer kuyu derin olsaydı ve ben boğulup ölseydim haliyle cenazem memlekete götürülürdü. Bizim millet meraklıdır, "olay nasıl olmuş" diye sorardı birbirine. Bu durumda, güpegündüz, hastanenin tam orta yerinde kuyuya düşüp kazara öldüğüme kim inanırdı! Mutlaka, "İyi bir çocuktu tamam, amenna, lakin Allah bilir oralarda ne halt karıştırdı da öldürüp kuyuya attılar" demezler miydi! Elbetteki derlerdi. Elalemin ağzı torba değil ki! Düşünsenize ailemin halini! Bu olayı kime nasıl izah edebilirlerdi!

Ben ölmeyi geçtim, bunları düşündüm bir süre! Sonra da şükrettim. Demek herşey gibi ölümün bile hayırlısı! Bu olaydan çıkan psikolojik ders galiba şu olmalı: Demekki sosyal kaygılar insan yaşamında en az biyolojik gereksinimler (mesela, yaşama dürtüsü) kadar önemli!

Bu yazıya atıf yapmak için yazının internet adresine link verilmelidir. Yazı yazarının izni olmaksızın başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.

[ Yazarımız Psk.İzzet GÜLLÜ Sayfasına Dönüş] [ Yazar ile İletişim]
» Ayrıntılar
Yazara Ait Bilgiler
Psk.İzzet GÜLLÜ
Sakarya
Psikolog
İzzet GÜLLÜ
Tavsiyeler
[Bu Kisiyi Tavsiye Edin]
Metin Bilgileri
* Toplam Okuyucu : 3369,

* Yayın Tarihi : 14-11-2009 - 17:51 (5267 gün önce),

* Ortalama Günde 0.64 okuyucu.

* Karakter Sayısı : 4048, Kelime Sayısı : 522, Boyut : 3.95 Kb.
Lütfen Dikkat :
  • Sitemizde yayınlanan mesleki anıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz.
  • Bu metinden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya "MESLEK AŞKINA" başlıklı yazının tüm hakları yazarı Psk.İzzet GÜLLÜ'e aittir ve yazı, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) Mesleki Anılar Kütüphanesinde yayınlanmıştır. ibaresi eklenmelidir. Bu ibare eklenmek şartıyla, yazıdan Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak yazarının izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
  • Sitemizde sayfası bulunan site üyemiz profesyoneller üye sayfaları içinden, Mesleki Anılarınız bölümü altında, YENİ ANI GÖNDERİN linkini izleyerek bu sayfaya mmesleki anılarını ekleyebilirler.
Bu Kategorideki Diğer Anılar
Ergen Psikolojik Destek Görüşmesi
[Elif Feyza KARATAŞOĞLU]
Psikososyal Destek
[Elif Feyza KARATAŞOĞLU]
Geçilmesi Gereken Yol: Yas
[Betül Esra BABA]
Psikoloji Nedir, Psikolog Kimdir?
[Eyüp TUNAHAN]
Kıymetli Deneyimler, Güzel İnsanlar, Ruh Göçü Kavramı
[İlkay DİNGEÇ]
Anlaşılmak Gerçek Bir İhtiyaç
[Fadime AVCI]
Kendine Güven
[Ramazan BOYACI]
Türkiye Duygu Odaklı Terapi Sempozyumu
[Şahin VURAL]
Yetimhanede Kalan Çocuğuma..(Lütfen Devam Et Abla..)
[Esra DEMİR]
"Biz İlişkiye Doğarız...İçinde Kırılırız, Yıpranız, Vazgeçeriz, Yine de Bizi İlişki Onarıŕ"
[Elif AKAR GÜRSOY]
Bir Vajinusmus Hikayesi
[Murat ÇAKIR]
Xxxıı. Sepi Kongresi
[Elif BAYBUĞA]
Diyarbakır da Psikolog Olmak
[Sadık SUN]
Psikolog Olmak
[Ayşegül ALPASLAN]
Özel Eğitime Sevgi Dolu Özel Destek
[Uğur ÇAPULCUOĞLU]
Vajinismus
[Nuran OĞUZKAYA]
Otizmde Bağ Kurmak
[Vedat DEMİRAL]
Çocuk Bağımlılığı
[Murat ÇAKIR]
Vakâ Üzerine
[Tunahan UZUN]
Cinsel Terapi
[Haşim BELTEN]


03:00
Top