2007'den Bugüne 92,309 Tavsiye, 28,219 Uzman ve 19,977 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Kapkaç Sokaktan Evlere İndi
YAZI #1121 © Yazan Psk.İzzet GÜLLÜ | Yayın Nisan 2011
KAPKAÇ SOKAKTAN EVLERE İNDİ

Eskiden kapkaç dışarıda olurdu. Sokakta yürüyen milletin hiç beklemediği bir anda çantası, elindeki telefonu, cüzdanı falan çalınırdı. Bu eylem organize bir suç olarak görülüp de faillerine etkili cezalar gelince nasıl da birden kayboldu. Demek ki her sosyal sorun sonrası kafalarını kuytu hücrelerinden çıkarıp da “ceza etkili değil, bu işler ceza ile olmaz diyen”, böylece şeytana yarenlik eden kişilerin bu sözlerine velev ki unvanları uzman, prof. vs. bile olsa fazlaca kıymet vermemek gerekiyor, bu anlaşılıyor. Çünkü etkili bir cezanın davranışlar üzerinde etkili olduğu, cezanın davranışların gerek yapılma olasılığını belirleyen gerekse sıklığını etkileyen çok önemli bir ajan olduğu bilimsel gerçeğini artık kabul etmemiz icap ediyor.

Kapkaç kapıp kaçmayı ifade eden bir kavram, malum. Eskiden bu kapıp kaçma yani kapkaç işi sokaklarda olurdu, şimdilerde ise evlerimize kadar girmiş durumda. Bu kapkaççı, televizyon ekranlarındaki yoz programlar. Kullandıkları araç da malum, televizyon ekranları… Kapıp kaçtıkları ise belki cüzdanlarımız yahut çantalarımız değil ama onlardan daha da önemli. Bu kapkaççılar kollarını bize televizyon ekranlarından uzatarak çocuklarımızın sağlıklı kişilik ve ahlaki gelişimini, tüm sosyal ve kültürel değerlerimizi, ortak sosyal davranış kodlarımızı, daha doğru bir deyimle bir ulusun köklü mirası üzerinde yükselmeyi bekleyen geleceğini çalıyorlar.

Bundan daha da ağır ve düşündürücü olan; bu son derece ağır ve vaballi soyguna ise bir çantanın ya da cüzdanın çalınmasına olduğu kadar bile reaksiyon gösterilmiyor. Milletin yüzyıllar içinde oluşmuş köklü kültürünü, koca bir ulusun bütün değerlerini, geleceğimiz olan gençliğimizin sağlıklı kişilik gelişimini, velhasılı hepimizin geleceğini bir cüzdan ya da çantası kadar düşünmeyen kişilerin / ulusların / devletlerin ortaya çıkan şiddet, vefasızlık, acımasızlık, bencillik, soygun, gasp, talan, taciz, tecavüz gibi insan bazlı ve sosyal nitelikli pek çok soruna ve sonuca şaşırmamaları gerekiyor. Öyle ya, her karış yerine her saniye diken ekilen bir tarladan sırf mevsimidir ve güzeldir diye gül hasat edilmesi beklenilebilir mi! Rüzgar eken fırtına biçer diye boşuna mı demişler!

Bu konuyla ilgili olarak geçen hafta CHA’nın geçtiği, Samanyolu Haber dahil bir çok ulusal basın kuruluşunda yayınlanan haberi tekrar kamuoyuyla paylaşmak istiyorum.

Aşağıdaki yazı, 19.04.2011 Tarihli Ulusal Basında Yeralan Konuyla İlgili Haberdir

“...Psikolog İzzet Güllü, televizyonlarda uygun olmayan görüntülerin çocuklara izlettirilmesinin istismar olduğunu, sihirli, büyülü ve cinsel içerikli dizilerin çocukları olumsuz etkilediğini söyledi. Güllü, "Birkaç televizyon sahibinin ticari kazancı uğruna koca bir ulusun gençliği, değerleri, geleceği feda ediliyor." uyarısında bulundu.

Malatya Devlet Hastanesi'nde görevli Psikolog İzzet Güllü, insan kişiliğinin çevresel uyarıcılarla şekillendiğini, günümüzde en yoğun iletişimin sağlandığı çevresel uyarıcının televizyon olduğunu söyledi. Televizyon ile (sırf ticari kazanç hırsıyla) sosyal asimilasyon yapıldığını iddia eden Güllü, kültürel varlığın, toplumsal inanç kodlarının, örf ve ananelerin yok edilmeye çalışıldığını ifade etti. Çocuğa iyi birer rol model olunması için anne babanın kendisinin de saatlerce hiç bir şey yapmadan televizyon izlemekten kaçınması gerektiğini bildiren Güllü, somut düşünce sistemleri gelişmediği için çocukların izlediği birçok şeyi gerçek olarak algıladıklarını söyledi.

Sınırsız özgürlük anlayışı yayılarak 'modernite ile televizyon ekranından görsel psikolojik zehir saçıldığını savunan Güllü şöyle devam etti: "Televizyon dizilerinden saçılan görsel ve işitsel nitelikli psikolojik zehire özgürlüğü sınırsızlık sanan ham algılar ve çağın tabusu olan 'modernite' olgusu nedeniyle yeterince karşı çıkılamıyor. Ancak bu mesele sanıldığından çok, çok daha büyük ve vahim bir boyut almış durumda. Televizyondan saçılan zehir zannedildiği üzere birkaç dakikalık tecavüz yahut sevişme sahnesiyle sınırlı değil. Keşke öyle olsa. Hepimiz iki dakika yumuverirdik gözümüzü. Bütün filmlerde bu sahnelerden daha tehlikeli olarak kabalık, zorbalık, şiddet, ukalalık, sertlik, hırçınlık, hoyratlık, yozluk, kabalık gibi insana dair sevgi, şefkat, hoş görü anlayışını ve insani değerler ile erdem duygusunu yıkan, bunu teşvik eden bir dil ve içerik sunuluyor. Bu özellikler empoze ediliyor. Gençlere örnek olarak, rol model olarak sunuluyor, bunların içselleştirilmesi sağlanıyor."

Ticari kazanç hırsı nedeniyle genç ve çocukların sağlıksız bir psikolojik gelişim sürecine itildiğini vurgulayan Güllü, "Televizyon kanalları ise kendilerini piyasadaki arz– talep döngüsüyle ve bu işin sonuçta ticari bir iş olduğu savıyla savunuyorlar. Yani birkaç televizyon sahibinin ticari kazancı uğruna koca bir ulusun gençliği, değerleri, geleceği feda ediliyor. Bu kanalların reklam gelirlerini biz karşılayalım. Çocuklarımızı bize bıraksınlar." dedi.

Güllü, çocuğun televizyon izleme saatleri ve izleyeceği programın anne ve babalar tarafından belirlenmesi gerektiğini ifade etti. Ailenin mutlaka bir filtreleme görevi yapması gerektiğini ifade eden Güllü, "Cinsel kimliğinin gelişimi açısından uygun olan zamanda uygun bilgileri uygun olan kişiden alması gerekiyor. Ama çok küçük yaştaki bir çocuğun uygun olmayan görüntüleri izlemesi veya izlettirilmesi aslında çocuğun istismar edilmesi anlamına geliyor. Aile, mutlaka çocuğun hangi programı ne kadar izleyeceğine çocukla beraber karar vermesi gerekiyor.” (samanyoluhaber.com)

Psikolog
İzzet Güllü
MDH
     3 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
İzzet GÜLLÜ Fotoğraf
Psk.İzzet GÜLLÜ
Sakarya (Online hizmet de veriyor)
Psikolog
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi18 kez tavsiye edildiİş Adresi KayıtlıTavsiyeEdiyorum.com'u sıkça ziyaret ediyor.
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Psk.İzzet GÜLLÜ'nün Makaleleri
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,977 uzman makalesi arasında 'Kapkaç Sokaktan Evlere İndi' başlığıyla eşleşen başka makale bulunamadı.
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


02:37
Top