Denizli Özel Tekden Hastanesi Beslenme Uzmanı Adil Tardemir, sahura kalkılmadan tutulan orucun vücuda yarar yerine zarar verebileceğini bildirdi. Tardemir, sahura kalkılmadığı takdirde metabolizma hızının düşeceğini, bunun sonucunda iftardaki yiyeceklerin hızla yağa dönüşeceğini ifade etti. Ayrıca kan şekerinin düşeceğini belirten Tardemir, bu sebeple iftara yakın saatlerde sinirlilik, baş dönmesi, baş ağrısı, konsantrasyon eksikliği, ani ve kontrolsüz tepki verme gibi sonuçlar ortaya çıkabileceğini kaydetti.

Sahurdaki yemekten en az 40 dakika sonra yatılması gerektiğini de aktaran Adil Tardemir, "Sahurda bol su içilmelidir. Çalışma saatlerinde su kaybımız çoksa ani şoklar gelişebilir. Bunun yanında sahurda aşırı miktarda yemek ve ardından hemen yatmak, sindirim sıkıntıları ve reflüye sebep olabilmektedir. Sahurda hafif kahvaltılık yiyecekler yenmeli, mideyi yavaş boşaltan ve kan şekerini yavaş yükselten kepekli ekmek, peynir, yumurta, süt, yoğurt, sebze, meyve gibi yiyecekler tercih edilmelidir. Ayrıca sahurda aşırı yiyip yatmak mide gerginliğine, o da tansiyonun yükselmesine sebep olur." dedi.

İftarda çorba ve salata yedikten en az 15 - 20 dakika sonra asıl yiyeceklere geçilmesini tavsiye eden Tardemir, "İftarda hızlı ve çok yemek yenmemeli, hafif ve sulu gıdalar tercih edilmelidir. Etli ve etsiz az yağlı sebze yemekleri, yoğurt, salata, meyve, kepekli ekmek, tatlı olarak da sütlü tatlılar olmalıdır. Yemekler çok yavaş yenmeli ve çok çiğnenmelidir. İftardan sonra da belli aralıklarla en az 10 bardak su içilmelidir." diye konuştu.

Adil Tardemir, şeker hastalarının, 9 yaşın altındaki çocukların, ağır karaciğer, kalp, böbrek, mide ülseri, reflü, safra kesesi hastalığı olanların, ağır hastalık geçirenlerin ve çok yaşlıların, hamile ve emziklilerin yanısıra akli ve psikolojik bozuklukları olanların oruç tutmasının sakıncalı olabileceğini sözlerine ekledi.