Bir düşünür şöyle demişti her olayın bir aslı bir de görünen tarafı vardır... Asla olayların görünen yüzüyle ilgilenme, daima o olayın anlamına yönelik çaba sarfet... Hepimizin yaşamında gerek bizim davranışlarımızda gerekse karşı tarafın davranışlarında ifade edilenlerin, ifade etmek istediğimizle aynı olmadığı anlar olmuştur.

Çok iyi niyetle yapmak istediğimiz bir şey karşıdakine olumsuz bir davranış gibi geçebilir ve bu anlaşılamamış olmaktan dolayı da bizleri üzer. Çoğu insan anlaşılamamaktan şikayetçidir. Bu da kendimizi ifade ederken doğru iletişim kurallarını kullanmamaktan kaynaklanır. Eğer davranışların aslında ne ifade ettiği ile meşgul olabilsek görüntüsü yanlış ama aslı iyi olan davranışlardan olumsuz etkilenmeyecek ve mutsuz olmayacağız. Oysa bizler neler yapıyoruz? Madalyonun arkasına bakmadan, olayın altında neler yatıyor diye irdelemeden, hatta bazılarımız bunların hepsinden uzak, ön yargılarla olaylara bakmakla, hayatımızı hep mutsuz ve huzursuz geçiriyoruz.

Bir gerçek de göz ve beyinin bazen görsel olarak da bizleri algı yanılgısına düşürdüğüdür. Bir çok kez 'şu şöyledir' diye iddia ettiğimiz şeylerin zaman içinde öyle olmadığı gerçeğiyle yüz yüze gelmişizdir. Buradan da yola çıkarsak her görünen göründüğü gibi değildir diyip olaylara daha derin ve anlayarak bakmak gerekliliğini bir kez daha vurgulayabiliriz.

Servet Baysal