2007'den Bugüne 92,313 Tavsiye, 28,222 Uzman ve 19,980 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Ders Çalışmak Kimin Görevidir? Ders Nasıl Çalışılır?
YAZI #2663 © Yazan Psk.Armağan ADANAR | Yayın Eylül 2015
DERS ÇALIŞMAK KİMİN GÖREVİDİR?
Çocuğunuz kapıdan giriyor ve çantasını fırlatıyor.’’ Anne sakın ders deme oyun oynamak ve televizyon izlemek istiyorum’’
Birinci sınıfa başlayan çocuğunuzda sık sık rastladığımız bir durumdur. İlköğretim birinci kademe çocuğumuzun hayat başarısında önemli olan sabır, sorumluluk, öğrenme, araştırma isteği gibi becerilerin öğrenildiği ve hayata aktarıldığı bir dönemdir. Bu nedenle özenle değerlendirilmelidir.
Anne babaların birinci sınıfta sık sık sorduğu sorular şunlardır.’’ Ne kadar yanında olmalıyım? Ne zaman destek vermeyi bırakmalıyım?’’ İlk önce çocuğumuz için ders çalışmak ne anlama geliyor,çocuk için ne ifade ediyor onu anlamamız gerekiyor. Aynı zamanda anne-baba için ders çalışmak ne ifade ediyor ne anlama geliyor bu da sorulması gereken önemli bir sorudur. Bazen anne babalar çocuklarının okula başlamasını heyecanla karşılamanın dışında çok yoğun bir kaygıyla da karşılayabilirler. Anne de ya da babadaki kaygı halinin pek çok sebebi olabilir.
İlkokul birinci sınıf öğrencisi olan çocuk aslında hala oyun çocuğudur. Ve elbettedir ki okulda da okuldan geldikten sonra da sadece oyun oynamak isteyecektir. Okuldan dönen çocuğun o sırada tek ve en öncelikli isteği top oynamak,evcilik oynamak, arabalarıyla oynamaktır. Çocuk oyununa başladıktan hemen sonra oyunu bölmek ve çocuğa ders çalış ders çalış demek pek de uygun bir davranış değildir. Çocuk oyuna başladıktan 1 saat sonra onu uyarılarda bulunmadan ders çalışacağı yere güle oynaya götürmek ve ona okulda yaptıklarını unutmamamak için öğetmeninin ödev verdiğini onu biraz çalışacaklarını anlatmak gerekir. En fazla 15 dakika aktif çalışmak ve mola vermek gerekir. Mola sırasında okuldan bahsedebilisiniz. Ardından biraz daha çalışıp birlikte dersi sonlandırabilirsiniz. Çok üstüne gitmeyin , sık sık uyarılarda bulunmayın, çocuğunuzu başka çocuklarla kıyaslamayın ve çalıştırırken gayet sakin olun.
Artık kendi başına ders çalışabilecek yaşa gelen çocuk neden ders çalışmaz?
Ders çalışmak veya ders çalışmamak aslında bir neden değildir. ‘’benim çocuğumun ders çalışması için ben ne yapabilirim? ‘’ sorusu doğru değildir. Burada doğru soru; ‘’ benim çocuğum neden ders çalışmıyor?’’ Ders çalışması sorumluluğu çocuğa aittir. Tıpkı odasını toparlamak,dişlerini fırçalamak, yıkanmak gibi ders çalışmak da çocuğun kendi işidir.
Ders çalışmak ; çocuk tarafından ciddiye alınması ve üzerinde uğraşılması, çalışılması gereken bir iştir. Burada; çocuğun ders çalışmayı kendi işi gibi görmemesi sonucu ortaya çıkan bir yanılma vardır. Ancak bunun temelinde sadece dersler yoktur. Anne babanın çocuğu yetiştirirken yaptıkları eğitim hatası vardır. Küçük yaşlardan itibaren çocuğun kendi yaşına,zekasına ve gelişimine uygun görev ve sorumluluklar çocuğa verilmediyse eğer çocuk adına bir görev yapıldıysa elbette ki çocuk kendine ait olan işlerin ne olduğunu da bilemez. Bilmediği için o iş için uğraşmaz ve çalışmaz. Ya da sürekli uyarılarda bulunarak görevlerini yerine getirmeyi öğrenmişse ders çalışmak,ödev yapmak için de uyarılara ihtiyaç duyacaktır. Bu bir nevi iletişim şeklidir. Çocuk uyarı almadan kendi işlerini yerine getirmemeyi öğrenmiştir. Ebeveyn yönlendirmesine ihtiyaç duyuyor demektir. Ya da yapabileceği işler için anne-baba sürekli çocuğa yardımcı olduysa eğer bu dersler konusunda da aynı olacaktır. Çocuk ders çalışırken de bastona ihtiyaç duyacaktır.


Biri ödevlerini kontrol etmezse ya da yanında oturmazsa ders çalışmaz ve ödevlerini yapmaz. Görüldüğü gibi ders çalışmamak bugünün sorunu değildir. Geçmişten gelen eğitim şeklinin bir sonucudur. Odasını toparlamayan,dişlerini fırçalamayan,ödevlerini okuldan eksik getiren,kendi okul çantasını hazırlamayan,dağıttığı oyuncaklarını toparlamayan,bir bardak suyu mutfaktan kendi almayan bir çocuk elbette dersini de yapmayacaktır. Bir çocuğun ders çalışmasını sağlamak için çocuğa evin diğer alanlarında da ‘’çocuğa ait olan sorumlulukları’’ vermek ,devretmek gerekir. Küçük küçük görevlerle başlanmalı dozaj yavaş yavaş arttırılmalıdır. Bunu yaparken anne-baba kararlı, sakin ve tutarlı olmalıdır. Bir diğer önemli olan nokta da şudur; çocuğunuz sınavdan başarısız bir not getirdiğinde bu not için siz üzülüyorsanız ve notu yükseltmek için çocuk adına çözüm yolları arıyorsanız burada bir sorun var demektir. Bu notu alan anne baba değil; çocuktur. Ve notu yükseltmenin, çözmenin çözüm yolunu da çocuk bulmalıdır.

Anne-baba zayıf not için çocukla konuşabilir ve çocuğun nasıl bir çözüm düşündüğünü araştırabilir hatta çözüm için gerekiyorsa bir parça yardımcı olabilir ama hepsi bu kadar olmalıdır. Fazlası çocuğun elinden o görevi almak demektir. Başarısız da başarısızlık da çocuğun duygusudur. Bu duruma üzülmesi gereken çocuktur. Anne-baba olarak yapabileceğiniz bu duyguyu anlamaya çalışmak ve çocuk sizden yardım istediğinde onun yanında olmaktır. Ders çalışamamak ise; ders çalışamayan çocuklar sıklıkla ‘’ders çalışmaya çalışıyorum ama olmuyor’’ derler. Ödevlerini yapmak için sandalyeye oturduklarında iç sıkıntısı olur, çocuğun aklından engelleyemediği olumsuz düşünceler geçer, çocuk bu düşüncelerin saçma olduğunu bilir ancak engelleyemez. Dikkatini toparlayamaz veya toparlamakta güçlük çeker. Yoğun bir endişe hali vardır. Bu düşünceler ve davranışlar çocuğun elinde değildir ve bilerek yapmaz. Bu durumların olması demek; çocuğunuzun uzman yardımına ihtiyacı olduğu anlamına gelir.

DERS ÇALIŞMAK AMA NASIL?
Anne-Baba tutumu
Yıllar içinde eğitim sistemi değişse de anne-babaların ders çalışmak konusunda çocuklarına nutuk çekmeleri herhalde değişmeyen tek şeydir. Anne-babalar çocuklarına’’ ders çalış bak sınavda başarısız olacaksın,Ali’nin oğlu hergün 2 saat ders çalışıyormuş ,sense otur tv izle,bilgisayar oyna,senden hiçbir şey olmaz’’ dedikçe çocuklar da bir güzel oturup ders çalışıyorlar değil mi? işin şakası bir yana meslek hayatım boyunca bu nasihata maruz kalıp da ders çalışan çocuk hiç görmedim. Sevgili anneler babalar, çocuğunuza ders çalış diyerek sürekli nasihat vermek çocuğunuzun kaygısını arttırmaktan başka bir işe yaramaz. Kaygının artması öğrenme motivasyonunu yükseltmez tam tersine çocuğun beyin kimyasını bozar ve beyinde öğrenmeyi zorlaştıran bazı bioaminlerin salgılanmasına sebep olabilir. Çocuğunuza ‘’ ders çalış’’ demek bir işe yaramıyor ise o zaman köşeye çekilip uzaktan mı izleyeceksiniz? Elbette hayır! Çocuğunuzu tanıyarak,onun potansiyalini anlamaya çalışarak da ona yardımcı olabilirsiniz. Çocuğunuzun hangi yönleri güçlü hangi yönleri zayıf? Matematik-mantık zekası mı iyi yoksa sözle zekası mı? Ya da sanat yönü mü iyi? İşte çocuğunuza en büyük destek onun neye yatkın olduğunu keşfetmeye çalışmanız olabilir. Bizim eğitim sistemimiz bir öğrencinin her zeka bölümünde iyi olmasını bekler eğer bir alanda başarılı değilse de başarması için çocuğu zorlar.
Bir ormanda hayvanlar kendi aralarında bir sınıf oluşturmuşlar. Sınıftaki öğrenciler zürefa,keçi,kurt,zebra,tavşan,kanguru vb miş. Sınıfın öğretmeni de aslanmış. Bir gün aslan sınıfa girmiş ve sınıfa girer girmez de sınav yapmaya karar vermiş. Kükreye kükreye sınav sorunu sormuş ‘’ zıplayın,zıplayana 10 vereceğim ,zıplayamayanlar 0 alacak’’ demiş. Sınıf sus pus olmuş. Zebra denemiş zıplayamamış,fil denemiş olmuyor,kurt yapamamış, sınıfta zıplayabilen kanguru ve tavşan olmuş. Aslan yine kükreyerek’’ aferin ,size 10 veriyorum kalanına 0’’ demiş.
İşte sevgili anne-babalar bizim eğitim sistemimizde tıpkı bu fıkrada olduğu gibi çocuklardan yapabilsinler yapamasınlar her şeyi bekliyor. Oysa bir sözel yeteneği olan bir çocuk matematikte başarısız olabilir bu anlaşılabilir bir durum. Ancak sözel yeteneği olan bir çocuğu matematikte başarısız olduğu için hırpalamak hiç de anlaşılabilir bir durum değildir. Çocuğunuzun potansiyalini öğrenmek için psikolog olarak bizlerin yaptığı bir takım testler vardır. Çocuğunuzun gerçek potansiyalini öğrenmek için meslektaşlarıma başvurabileceğiniz gibi kendiniz de bir tahminde bulunabilirsiniz. Çocuğunuzun okulda ve sosyal yaşamda nasıl bir başarı gösteriyor? Örneğin,çocuğunuz okulda akademil olarak başarılı ise okul dışındaki sosyal faaliyetlerinde de aynı başarıyı gösteriyor ise ve spor da yapıyor ise evet çocuğunuzdan beklentilerinizi yüksek tutabilirsiniz.
Çocuğunuz matematikte yeterli başarıyı gösteremiyor olabilir ama sporda örneğin basketbolda çok başarılı olabilir. Bu demek değildir ki sizin çocuğunuz başarısız sadece çocuğunuzun ilgi alanları farklı demektir. Ama çocuğunuz sınıflarını geçerken bile zorlanıyor ise çocuğunuzla ilgili öğretmenleri tarafından yapılan değerlendirmede ‘’yeteri kadar çabalamıyor’’ deniyor ise okul dışında da içe kapanık,asosyal bir çocuk ise bu durumda çocuğunuzdan yüksek beklentilere girmemenizi ve hatta bir meslektaşımdan çocuğunuzla birlikte destek almanızı öneririm.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Psk.Armağan ADANAR'ın Makaleleri
► Nasıl Ders Çalışılır? Psk.Armağan ADANAR
► Ders Çalışmak Ama Nasıl? Psk.Armağan ADANAR
► Etkin ve Verimli Ders Çalışmak Psk.Dnş.Şafak UZUN
► Verimli Ders Çalışma Psk.M.Enes İMERT
► Ders Çalışma Alışkanlığı Psk.Dnş.Kıvanç TIĞLI
► Çocuğum Ders Çalışmıyor! Psk.Hayriye ÖZCAN
► Hatalarımızdan Ders Çıkarabilmek… Psk.Dnş.Metin KILIÇ
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,980 uzman makalesi arasında 'Ders Çalışmak Kimin Görevidir? Ders Nasıl Çalışılır?' başlığıyla benzeşen toplam 24 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Orgazm Bozukluğu Aralık 2018
► Nasıl Ders Çalışılır? Aralık 2018
► Psikoterapi Nedir? Temmuz 2011
► Çocuk Cinsel Eğitimi Temmuz 2011
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


18:13
Top