2007'den Bugüne 92,309 Tavsiye, 28,219 Uzman ve 19,977 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Ruhsal Gelişim Yolunda Yetişkin Sevgisi ve Sadakatsizlik
YAZI #2771 © Yazan Uzm.Psk.İrem BRAY | Yayın Aralık 2015
Son zamanlarda bana sorulan soruları yanıtlarken sadakatsizlik üzerine çok yazdım. Evliliğine bağlı kalmakta güçlük çeken bir danışanımın yine çok önemli soruları oldu. Bu soruları tetikleyen şey benim yaptığım bir yorumdu, tek bir kadına uzun süre derinden bağlanmaktan korktuğunu, çünkü kaybetme acısını yaşama fikrine dayanamadığını söylemiştim. Kendisi yetişkin sevgisini deneyimleme olgunluğuna erişinceye kadar da hayatındaki kadınların sürekli değişeceği görüşümü belirtmiştim. Bu yazıda, sadakatsiz birçok erkeğin kendi kendilerine soruyor olabilecekleri bazı değerli soruları ve benim yanıtlarımı bulacaksınız.
“Yetişkin Sevgisi” Nedir?

Ben aşk konusunda Scott Peck’in görüşünü beğeniyorum. Peck “aşık olma” veya arzu aşamasını cinsel çekimin normal hale gelmesinden ayırır. Bu aşama geride kaldıktan sonra gerçek sevgi işi başlar. Bu bir duygu değil bir seçim, bir irade ve emek eylemidir. Başka biri için ne yaptığımızdır.

Peck şöyle yazar: “Sevgi insanın kendisinin ve diğerinin ruhsal gelişimi için esneme iradesidir. Sevmek bir zorunluluk değildir. Bir seçimdir.” Sevgi öncelikle birinin ruhsal gelişimine destek olmaya yönelik eylemleri kapsar. Kendinize ve diğer kişiye gelişmek için ihtiyacınız olan şeyleri vermektir. Gerçek öz farkındalıkla ve anlayışla ilgilidir.

Erich Fromm sevgiyi bir sanat gibi görür. Piyano çalmayı veya marangozluğu öğrenirken olduğu gibi, sevme yeteneğini geliştirmeye karar vermiş bir insanın da konuya, odaklanmış bir ilgi, disiplin ve sabırla yaklaşması gerekir.Yetişkin sevgisi bir insanın başına gelen, oluveren bir şey değildir. İşlenip geliştirilmesi gerekir.

“Sevdiğim kişileri kaybetmekten korktuğumun farkındayım, ama hepimiz bundan korkmaz mıyız? ‘Yetişkin sevgisi’ bu korkuya başka türlü yaklaşmamı nasıl sağlayabilir?”

Hayat zordur ve tanımı itibarıyla üstesinden gelinmesi gereken bir dizi güçlükler içerir. Çoğu kez bu zorluklar öfke, üzüntü, suçluluk, pişmanlık, yalnızlık ve kaygı gibi insana acı veren duygularla ilişkilidir. Bu acı veren durumları deneyimleme cesaretini gösterdiğimizde büyürüz.

Ancak birçoğumuz bu duyguları deneyimlemekten kaçınmak için her şeyi göze alırız. Hayatın normal güçlüklerini soruna dönüştüren de budur. Bağımlılık, eş değiştirme, aynı anda birden fazla ilişkiye girme gibi durumların hepsi, acı vereceğini düşündüğümüz şeyleri duyumsamaktan kaçmak için kendimizi oyalamanın farklı yollarıdır. Akıl ve ruh hastalıklarının kökeninde bu yatar.

Sevdiğimiz birini kaybettiğimizde acı çekeriz ama yine de hayatta kalırız. Her şey normalken, endişelenecek bir sebep yokken bunu düşünmek acı verici olabilir. Bilinçdışımız bu tür acı duyguları bizden uzak tutuyormuş gibi görünse de bizim bu duygularla hareket etmemize engel olamaz. Bu bilinçdışı hareketler de kişinin hem kendisi hem de çevresindekiler için sorun yaratır.

Sevdiklerimizi kaybetme korkumuza gerçekçi bir şekilde, bu olasılığı düşünmekten kaçınmadan yaklaşmamız gerekir. Bu da seçtiğimiz birine karşı yetişkin sevgisi geliştirmek anlamına gelir.

“Eğer kendiliğinden olmuyorsa ve eşlerini memnun etmek veya eşlerinin sevgisini kaybetmemek için değişmeye çalışmaları gerekiyorsa bir çift neden kendilerini ilişkiyi sürdürmeye zorlasın? Bu yapay bir şey değil mi? Aslında vakit kaybetmiş olmuyorlar mı? ‘Yetişkin sevgisi’ bunun neresinde?”

Ayrılmak isteyen kişinin bunu neden istediğine bakması gerekir. Bu nedenler bize kişiliğimizin kabullenmediğimiz yönleri hakkında çok şey söyler. Yalnızca bu soruları okuyarak soran kişinin sevgi anlayışının sevilmek için ilişkideki eşini memnun etmeye odaklı olduğunu anlayabiliriz. Bu dar ve özünde bencilce bir sevgi tanımıdır. Bazen insanın sevdiği kişinin psikolojik gelişimine katkıda bulunmak için sevdiğini üzmesi gerekir. Üzülseler de gerçekle yüzleşmek onlara faydalı olur.

Daha önce de söylediğim gibi, sevgi yetiştirilmek, büyütülmek ister. Bu bizim emek yatırımımızdır. Eş değiştirmek vakit kaybetmek demektir çünkü her seferinde aşağı yukarı sıfırdan başlamak gerekir. Bağlılığın kendiliğinden oluvermesini bekleyemeyiz. Bağlılık bir ilişki içinde her birimizin her gün, her an yaptığımız bir seçimdir.

“Bir eşle birlikte kalmak için her şeyi yapmanın faydası nedir, özellikle de çocuğu olmayan bir çift söz konusuysa basitçe ayrılıp yoluna devam etmek bir çözüm olamaz mı? Vedalaşmak da yetişkin sevgisinin gerekli bir parçası sayılmaz mı?”

Evet, ilişkiyi geride bırakıp yoluna devam etmek bir şeyin çözümü olabilir ama neyin? Özellikle başka birine karşı duyulan arzu ile birlikte olduğunda, gerçek yakınlıktan kaçmak için bir çözüm olabilir.

Aşık olduğumuzda birleşip tek olabilirmişiz gibi bir his içinde oluruz. Ancak bu arzu durumu geçicidir. Bir süre sonra her ilişkide kişiler arasında ayrılıklar olduğu görülür ve bu şekilde yaklaşan bir kişi bu farklılıklar karşısında tekrar tekrar yanlış insan duygusu yaşayarak uzaklaşacaktır.

Diğerini memnun etmek de sevilmenin ön koşulu değildir. Soruyu soran kişinin kendi ruhsal gelişiminde ilerleme kaydetmeye hazır olduğu zaman ilişkisinde diğerini memnun etmek dışında farklı yolları da deneyimlemesi onu ilerletecektir.

Daha önce de söylediğim gibi, yetişkin sevgisi emek verilerek büyütülmek ister. Kusursuz uyumla ilgili romantik fikirlere karşı çok dikkatli olmak gerekir. Bilinçaltımız bu fikirleri kullanarak yakınlıktan doğabilecek acıdan kaçınma konusunda bize oyunlar oynayabilir.

“Sık sık partner değiştirmenin herkes açısından dengesiz ve istikrarsız bir durum yarattığını okudum. Ama bu yalnızca yetişkin sevgisini, bir eşte aradıkları şeyi bulamamış olduklarını gösteriyor olamaz mı?”

Çiftler farklı yönlerde geliştiğinde ayrılık tercih edilebilir. Ancak o zaman bu bir sadakatsizlikle birleşmek zorunda değildir. Kişi bir ilişkiyi bitirmeden diğerine başlıyorsa istikrarsızlık zaten var demektir. Uzaklaşma ihtiyacımızın partnerimizin ‘yanlış kişi’ olmasına mı bağlı olduğuna yoksa bizim yetişkin sevginin karşılılıklığına kendimizi veremememizle mi ilgili olduğuna nasıl karar vereceğiz? Bunun cevabını bağlanma biçiminizi öğrendiğinizde daha kolay keşfedebilirsiniz. Kaçınan bağlanma biçimi yoğun olan kişiler yakın ilişkilerinde kolayca sıkılarak’ uzaklaşma isteği duyarlar. Kaygılı bağlanma biçimine sahip olanlar ise sık sık partnerlerinin doğru kişi olup olmadığını sorgularlar.

Oysa yetişkin sevgisi doğru – yanlış insan bağlamında pasif olarak farkettiğimiz bir şey değil; kendimiz ve partnerimiz dahil herkesle ilişkilerimizde ruhsal gelişimi dikkate alarak davranma kararlılığıdır.

Yunan mitolojisine göre, Atina’ya giden gezginler Procrustes’in yatağına yatırılır, boyları kısa gelirse çekilip uzatılarak, uzun gelirse kesilip kısaltılarak yatağa uydurulurlarmış. Bu herkese yapıldığı halde yalnızca çok az kişi bu yatağa uyarmış. Kalanlarsa ağır bir bedel ödermiş; bu bedel hayatiyet ve mutluluklarının kaynağı ile olan bağlarının kesilmesidir.

İş hayatında, politikada, sahnede başarılı olduğu düşünülen birçok kişi işte bu şekilde depresyona girer. Bazıları skandallara karışır, bazıları kendine zarar verir, madde bağımlısı olur, kadın erkek birçokları da karmaşık ilişkilere girer. Hayat onlara renksiz ve anlamsız gelir. Uyum sağlama uğruna kaybettikleri parçalarına yeniden kavuşmaya ihtiyaç duyarlar ama bunu nasıl yapabilecekleri hakkında en ufak bir fikirleri yoktur.

Ben, kendimizin ve bir başkasının ruhsal gelişimini desteklemek için çaba göstermeyi seçerek aramızdaki sevgiyi büyütmenin, yani sevgi yetiştirmenin, kayıp parçalarımızla tekrar bütünleşmenin bir yolu olabileceğine inanıyorum. İşte bu yetişkin sevgisidir.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
İrem BRAY Fotoğraf
Uzm.Psk.İrem BRAY
Muğla (Online hizmet de veriyor)
Uzman Psikolog
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi40 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Uzm.Psk.İrem BRAY'ın Makaleleri
► İnsanın Ruhsal Gelişim Evreleri Psk.Mehmet Emin KIZGIN
► Kitap Sevgisi Aşılama Psk.Mutlu İNCESOY
► Çocuklarda Hayvan Sevgisi Psk.Serap DUYGULU
► Sadakatsizlik Psk.Begüm SAYAN
► Mutluğun Yolunda Psk.Mahir Efe FALAY
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,977 uzman makalesi arasında 'Ruhsal Gelişim Yolunda Yetişkin Sevgisi ve Sadakatsizlik' başlığıyla benzeşen toplam 24 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


02:23
Top