2007'den Bugüne 92,309 Tavsiye, 28,219 Uzman ve 19,977 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Çocuk İhmal ve İstismarı:Temel Kavramlar
YAZI #3093 © Yazan Dr.Psk.Ayça ÜLKER | Yayın Ekim 2016
Çocuk ihmal ve istismarı, çocukların yaşamakta olduğu tüm coğrafyalarda, çocukları, ailelerini, içinde yaşadıkları toplumun diğer üyelerini ve politika koyucuları ilgilendiren ve etkileyen bir sorun alanıdır. Çocuklarda bilişsel, duygusal, sosyal ve akademik pek çok güçlüğe neden olduğu bilinen ihmal ve istismar durumlarının doğru tanımlanması, yetkili mercilere bildirilmesi ve izlenmesi kadar önleyici tedbirler alınması da önem taşımaktadır. Bu nedenle izleyen bölümde ihmal ve istismar kavramları, bu kavramlar arasındaki farklar, ihmal ve istismar türleri, nedenleri, göstergeleri (belirtileri), uzun ve kısa vadeli sonuçları gibi temel konular açıklanmaya çalışılacaktır.

Çocuk istismarı ve ihmali; anne baba ya da bakıcı gibi bir erişkin tarafından çocuğa yöneltilen, toplumsal kurallar ve profesyonel kişilerce uygunsuz ya da hasar verici olarak nitelendirilen çocuğun gelişimini engelleyen ya da kısıtlayan eylem ve eylemsizliklerin tümüdür (Oral, Can ve Kaplan, 2001). Bu eylem ya da eylemsizliklerin sonucunda, çocuğun fiziksel, ruhsal, cinsel ya da sosyal açıdan zarar görmesi, sağlık ve güvenliğinin tehlikeye girmesi söz konusudur (Taner ve Gökler, 2004). Bu tanımdan hareketle, ihmal ve istismara ilişkin kavram, tanım ya da olguların birbirinden ayrıştırılmasındaki en belirgin öğe, davranışın kasıtlı olup olmamasıdır. Bir başka deyişle, ihmal; ailenin, ilgili kurumların ya da devletin çocuğa karşı en temel sorumluluklarını yerine getirmemesi ve/veya çocuğun bu temel ihtiyaçlarını sağlamadaki başarısızlık (Newton & Vandevan, 2010; Thompson, 2010; İnsan Hakları Derneği, 2008) olarak tanımlanabilirken; çocuk istismarı, çocuk veya ergenlere; ebeveynleri, onlara bakıp gözetmek ve eğitmekle görevli öğretmen, usta, koruyucu aile fertleri, vasi gibi kişiler ya da yabancı kişilerce kasıtlı olarak gerçekleştirilen bedensel veya psikolojik sağlıklarına zarar veren; fiziksel, duygusal, cinsel ya da zihinsel gelişimlerini engelleyen tutum ve davranışlardır(İnsan Hakları Derneği, 2008; Zara-Page, 2012). İhmal davranışı belirli bir kasıt ya da niyetlilik taşımazken; istismar içeren davranışlar çocuğa kasıtlı olarak yöneltilmektedir.

Çocuk İstismarı
Dünya Sağlık Örgütü (WHO)’ne göre çocuk istismarı; ‘’Çocuğun sağlığını, fiziksel ve psikososyal gelişimini olumsuz yönde etkileyen, bir yetişkin, toplum ya da devlet tarafından bilerek ya da bilmeyerek yapılan tüm davranışlar’’ olarak tanımlanmaktadır. Bu açıdan bakıldığında istismar, yalnız aileleri değil, toplumu, sosyal kuruluşları, yasal sistemleri, eğitim sistemini ve iş alanlarını da etkileyen bir halk sağlığı sorunu olarak karşımıza çıkmaktadır (Oral ve ark., 2001).

İstismar Türleri

• Fiziksel İstismar: Çocuğun kaza dışı, fiziksel açıdan zarar görmesi ve/veya bedensel bütünlüğünün bozulmasıdır (Zara- Page, 2012). Tokat, tekme, sarsma, kemerle vurma, ütü basma, sigara söndürme, yakma, tebeşir fırlatma vb.
• Cinsel İstismar: Bir çocuğun, bir yetişkin ya da kendisinden daha büyük bir çocuk tarafından anlamadığı veya kabul etmediği, gelişimsel olarak hazır bulunmadığı halde, karşı tarafın cinsel tatmini için kullanılması durumudur (Taner ve Gökler, 2004). Cinsel içerikli konuşma, şakalaşma, teşhir, çocuğa dokunma, ensest, tecavüz, pornografik materyale maruz bırakma ve üretiminde kullanma gibi eylemler.
• Ekonomik İstismar: Çocuğun fiziksel ve zihinsel gelişimini olumsuz etkileyen, yaşı ve gücü ile orantılı olmayan işlerde ucuz emek olarak çalıştırılmasıdır (Zara-Page, 2012).
• Medya İstismarı: Yazılı ve görsel basında, çocuğun özel hayatının gizliliği ve çocuğun yararı temel ilkelerini zedeleyerek; kar amacını öncelikli tutarak; çocuğun sağlığını,fiziksel, zihinsel ve duygusal gelişimini olumsuz yönde etkileyecek şekilde; çocuğun haber kaynağı ya da izleyici olarak kullanılması suretiyle yapılan yayınlardır(Zara- Page, 2012).
• Duygusal İstismar: Çocuğun duygusal bütünlüğüne ve kişilik gelişimine zarar veren her türlü eylemlerdir. Duygusal istismar, ihmal ve istismarın hemen her türünde mevcuttur. Yok sayma, sözünü kesme, ilgi ve yakınlık göstermeme, aşağılama, reddetme, suçlama vb.
Çocuk İhmali
Dünya Sağlık Örgütü’nün tanımına göre ihmal, çocuğa bakmakla yükümlü kimsenin, çocuğun gelişimi için gerekli ihtiyaçları karşılamaması veya bu ihtiyaçları dikkate almamasıdır. Bu ihtiyaçlar sağlık, eğitim, duygusal gelişim, beslenme, barınma ve güvenli yaşam şartlarıdır. Ebeveyn veya bakıcının sahip olduğu imkanlar doğrultusunda çocuğa sağlıklı ve güvenli bir yaşama alanı sağlaması gerekir. Bu noktada, bakım veren kişilerin imkansızlıklar nedeniyle çocuğun ihtiyaçlarını karşılayamaması ile çocuğu ihmal ediyor olması durumları dikkatli bir inceleme gerektirmektedir.
Çocuk ihmali çocuklara yapılan kötü muamelenin en yaygın şeklidir; ancak çocuk istismarı kadar görünür bir yara ve iz bırakmadığı için, genellikle farkında olunmaz ve çoğunlukla ihbar edilmez. Öte yandan, araştırma bulguları, ihmalin de en az istismar kadar zararlı olduğunu, özellikle çocuğun erken beyin gelişimine, fiziksel ve cinsel istismardan çok daha fazla zarar verdiğini göstermektedir (Briere ve Eliott, 1994, Gökler, 2002).

İhmal Türleri
Fiziksel İhmal

• Çocuğun temel tıbbi gereksinimlerinin karşılanmaması,
• Çocuğun önlenebilir rahatsızlıklardan korunmaması,
• Ciddi bir sağlık sorununda acil ve doğru tıbbi yardımın aranmaması,
• Çocuğun, bakacak yetkin kişiler bulunmadan ve uzun süreler boyunca yanlız bırakılması,
• Çocuğun gece geç saatlere kadar nerede olduğunun bilinmemesi ve umursanmaması,
• Çocuğa düzenli ve besleyici öğünlerin, temiz ve yeterli giysinin sağlanmaması.

Eğitimsel İhmal

Çocuğun gelişimsel ve eğitimsel ihtiyaçlarının tutarlı olarak karşılanmamasıdır. Örneğin;
• Çocuğun zorunlu yaşa gelmesine rağmen okula gönderilmemesi,
• 18 yaşın altında olmasına rağmen çalışmaya zorlanması,
• Okula devamlılığının sağlanmaması,
• Okula devam etmediği bilinmesine rağmen müdahalede bulunulmaması,
• Eğitimin başarısı için gerekli ihtiyaçların karşılanmaması ve gerekli desteğin sağlanmaması.


Duygusal İhmal

• Çocuğa yetersiz ilgi ve şefkat göstermek,
• Çocuğun aile içi kötü muamele ve şiddete şahit olmasına izin vermek,
• Alkol ve/veya uyuşturucu kullanmasına izin vermek,
• Çocuğun suç işleme, aşırı saldırganlık gibi uyumsuz davranışlarına destek olmak veya izin vermek,
• Çocuğun duygusal veya davranışsal probleminde gerek duyduğu profesyonel psikolojik desteği almasına engel olmak veya geciktirmek.

İhmal ve İstismarın Nedenleri

Çocuk ihmal ve istismarına neden olan kaynaklar çok çeşitli başlıklar altında incelenebilmektedir. Bunlar aile, okul, çevre ya da sistemden kaynaklanan sorunlar olarak sıralanabilir.

Aileyi oluşturan bireylerin içinde bulunduğu sosyoekonomik düzey, psikopatolojik risk faktörleri, evlilik uyumu/doyumu, yetersiz sosyal destek, eğitim seviyesinin düşük olması, ebeveynlerin geçmişindeki ihmal ve istismar sorunları, madde bağımlılığı, çocuk gelişimi hakkındaki bilgi yetersizlikleri, tek bir ebeveynle yaşama, geniş aile içinde bulunma gibi yine kişisel toplumsal ve politik bileşenleri olabilen ailevi özellikler çocuğun ihmal ve istismara uğrama riskini arttırmaktadır.

Okul sistemi içerisinde ihmal ve istismarı etkileyen faktörler arasında; olumsuz okul iklimi, okulun bulunduğu bölge, öğretmen ve yöneticilerin tükenmişliği, eğitim eksikliği, gerekli önlemleri almamaları gibi yönetsel etkenlerin yanı sıra, çocukların arkadaşları ile olan ilişkilerinde gözlenebilecek akran zorbalığı, şiddet gibi risk faktörleri de yer almaktadır.

Çocuğun içinde bulunduğu çevreyi ve politik sistemleri düşünecek olursak; yerel yönetimlerin gerekli çevresel düzenlemeleri yapmamasından kaynaklı, oyun alanlarının niteliği, fiziksel çevrenin sunduğu engeller, kolluk kuvvetlerinin ihmal ve istismar içeren uygulamaları, ekonomik sistemler, çocuğun yaşına uygun olmayan işlerde çalıştırılması, çocukların medyada uygunsuz gösterimi gibi durumlar da çocuk ihmal ve istismarına neden olacak faktörler arasında sıralanabilir.

İhmal ve İstismarın Göstergeleri (Belirtileri)
Genellikle, istismar ve ihmali tanımlamak kolay bir iş değildir. Önceki bölümlerde de aktarılmış olan tanımlar ihmal ve istismarın belirlenmesi için bir çerçeve sunsa da, bunlar mutlak tanımlar olarak düşünülmemeli ve bir olgunun ihmal/ istismar olarak değerlendirilmesi aşamasında; konunun uzmanları tarafından mutlaka dikkatli incelemeler yapılması gerekmektedir. Bunun için de ihmal ve istismarın göstergelerinin iyi gözlenmesi söz konusudur. Göstergeler, genellikle özgül davranışlar, koşullar ya da istismar şüphelerini destekleyecek sonuçlar olarak tanımlanabilir (İnsan Hakları Derneği, 2008). Örneğin, çocukta görülen belli yara bere izleri istismar göstergesi olabilir. Eğer bir çocuk eve gitmeye korkuyorsa ya da ailesinden korktuğuna dair belirtiler gösteriyorsa, bu da bir istismar göstergesi olabilir. İhmal ve istismarın göstergeleri aşağıda sınıflanmıştır:

• Fiziksel Göstergeler: Açıklanamayan ve tekrarlı yara bere izleri, yanıklar, kırıklar, vücutta kemer vb. izleri, vücutta morarma ve bunlara ilişkin çocuk ve ailenin anlatımında tutarsızlık.
• Davranışsal Göstergeler: Yetişkinler ile iletişim kurmaktan sakınma, ebeveynden korkma, eve gitmekten korkma, kendi kendine zarar veren davranışlar, fiziksel temastan rahatsız olma, ağrı şikayetleri, hava koşullarına uymadığı halde vücudu saklamak için giyilmiş kalın giysiler, diğer çocukların acılarına aşırı hassasiyet, evden kaçma, karşı gelme bozukluğu, öfke krizleri gibi.

• Duygusal Göstergeler: Kişiler arası ilişki kurmada güçlük, düşük benlik algısı, kendine değer vermeme, bağlanma sorunları, kısıtlı arkadaşlık ilişkileri, yaşından olgun davranma, hayır diyememe, sosyal içe çekilme, utanç, suçluluk, depresyon, öfke tepkileri, güven sorunları vb.

• Bilişsel/ Akademik/ Gelişimsel Göstergeler: Gelişimsel bozukluklar, dikkat eksikliği ya da dikkati toplama ve sürdürmede güçlük, okul başarısında düşme, dersleri takip edememe, okul devamsızlığı, okul bırakma vb.

Tüm bu göstergelere göre ihmal ve istismarın değerlendirilmesinde dikkat edilmesi gereken bazı noktalar bulunmaktadır. Bunlardan en önemlisi, sorunun belirli bir bağlam içinde değerlendirilmesi gereğidir. Göstergelerin, çocuğun yaralarını açıklama biçimi, gelişimi, fiziksel becerisi ve davranışsal değişimleri içinde değerlendirilmesi sorunun anlaşılabilmesi için şarttır. Bunun yanı sıra; çocukta açıklanamayan belirtiler, ailenin/bakıcının ve çocuğun anlattığı öyküler arasında çelişkilerin olması, tekrarlayan şüpheli fiziksel göstergeler, anne babanın geçmişinde istismar bulguları, anne babanın çocuğun durumuna kayıtsız kalmaları istismar belirtileridir. Öte yandan, cinsel istismar durumlarında en güçlü göstergelerden biri,
çocuğun ifadesidir. Çocuk cinsel istismara uğradığını söylüyorsa, bunun ciddiye alınması ve değerlendirilmesi gerekmektedir.

İhmal ve istismarın anlaşılmasına ve şüphelerin desteklenmesine ilişkin odaklandığımız bu göstergeler kimi zaman ihmal ve istismarın uzun erimli sonuçları da olabilmektedir. İhmal ve istismara maruz kalmış olan bireyler, ihmal ve istismar durumlarının yoğunluğuna bağlı olarak; kısa ya da uzun vadede; suçluluk, depresyon, utanç, öfke, manik depresyon, travma sonrası stres bozukluğu, okul başarısında düşme, okulu erken bırakma, bağımlılık geliştirme, yakın ilişki kurmakta zorlanma, kendisinin yetişkinlikte ihmal ve istismar uygulaması, kendine zarar verme, duygularını yönetme becerilerinde düşme, isteklerini kontrol edememe, intihar gibi çeşitli sonuç davranışlar geliştirebilirler.

Bu gibi durumlarda bireye uygun tedavi ve rehabilitasyon imkanlarının sunulması; bu imkanların profesyonel bir ekip ya da uzmanlar tarafından verilmesi önem taşımaktadır. Kişinin sosyal destek ağlarını genişletmek, bireysel psikoterapi, gerekli durumlarda ilaç desteği, fiziksel, sağlık, eğitim ve güvenlik ihtiyaçlarının karşılanması; çocuğun ilerleyen süreçte ihmal ve istismara uğrama riskini azaltmak; yaşama hakkını güvence altına almak, eğitimini sürdürmek ve işlevselliğini korumasına yardımcı olmak açısından önem taşımaktadır.

Kaynakça;
Briere J.N. ve Elliott D.M. (1994). Immediate And Long-Term Impacts Of Child Sexual Abuse. The Future of Children 4(2): 54-69.
Gökler I. Çocuk istismarı ve ihmali: erken dönem stresin nörobiyolojik gelişime etkisi. Çocuk ve Gençlik Ruh Sağlığı Dergisi 2002; 9:47-57.

İnsan Hakları Derneği (2008). Çocuk İhmali ve İstismarını Önleme Projesi- Eğitim Klavuzu, Ankara.
Koca, M. (2012). Çocuk İstismarında İhbar Yükümlülüğü. İnönü Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, 3 (1).
Oral R, Can D, Kaplan S, et al. (2011) Child abuse in Turkey: an experience in overcoming denial and a description of 50 cases. Child Abuse and Neglect, 25.
Santrock, J. (2010). Life Span Devlopment. Mc Graw Hill, USA.
Taner, Y ve Gökler, B. (2004): Çocuk ihmal ve istismarı: psikiyatrik yönleri. Hacettepe Tıp Dergisi, 35,82-86.
Yetiş, O. ve Ayaz, Z. (2012). Çocuk İhmal ve İstismarına Dair Bir Öğretmen Bilgilendirme Çalışması. Yaşadıkça, 115(3), 5-10.
Zara- Page, A. (2012) Çocuk Cinsel İstismarı: Cinsel İstismara Neden Olan Etkenler Ve Cinsel İstismarın Çocuklar Üzerindeki Etkileri. Türk Psikoloji Yazıları 7(13): 103-113.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Ayça ÜLKER Fotoğraf
Dr.Psk.Ayça ÜLKER
Ankara (Online hizmet de veriyor)
Doktor Psikolog
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi2 kez tavsiye edildiTavsiyeEdiyorum.com'u sıkça ziyaret ediyor.
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Dr.Psk.Ayça ÜLKER'in Yazıları
► Çocuk İhmal ve İstismarı Psk.Fatma Nihal ADA
► Çocuk İhmal ve İstismarı Psk.Gizem HÜNERLİ
► Çocuk İstismarı Psk.Sinem ERUSTA
► Çocuk İstismarı Psk.Dnş.İdem TONOZ
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,977 uzman makalesi arasında 'Çocuk İhmal ve İstismarı:Temel Kavramlar' başlığıyla benzeşen toplam 23 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


10:38
Top