2007'den Bugüne 92,865 Tavsiye, 28,331 Uzman ve 20,033 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Farkındalık
YAZI #3763 © Yazan Uzm.Psk.Serap BİLGEN | Yayın Temmuz 2017
Zihnimiz adeta bir problem çözme makinesi gibi, hayatta kalmak için problem çözme üzerine evrimleşmiş, bu işte hakikaten çok iyi. Her şeyin yolunda gittiği yaşam dönemlerimizde bile kolayca sorunlar bulur ya da yaratır. Dışsal tehditlerin çok fazla olduğu, yaşamak için zihin ve bedenin çok dikkatli ve sürekli tetikte olması gereken eski çağlarda zihnimizin bu yeteneği hayati bir öneme sahipti. Ancak günümüz koşullarında dışsal tehditler azaldı, zihnimizin ve bedenimizin sürekli tetikte olması gerekmiyor. Ancak zihnimiz ve bedenimiz alıştığı şekliyle davranmaya devam ediyor. Böyle olunca da kendi kendine sorun yaratabilir hale geliyoruz. Üstelik sadece şu anla ilgi sorunlar değil, geçmişle ilgili hatalarımız, başarısızlıklarımız, reddedilmişliklerimiz ve davranışlarımız üzerine çok fazla kafa yoruyoruz. Geçmişe takılıp geçmişte yaşadığımız sorunlarla ilgili olarak zihnimiz alternatif çözümler üretirken bir taraftan değiştiremeyeceğimiz konularla ilgili olarak üzüntü, pişmanlık hatta suçluluk hissedebiliyoruz. ‘Keşke öyle yapmasaydım da şöyle davransaydım’, ‘böyle demeseydim bunlar olmayacaktı’, bu şekilde hareket etmeseydim böyle olmayacaktı’, ‘keşke böyle davranmasaydım’ ‘keşke şunu yapsaydım’ şeklinde zihnimiz aldığımız kararlar ya da yaptığımız davranışlarla ilgili olarak sürekli yeni alternatifler üretiyor, hatta artık değişimi olanaksız konularda dahi yapıyor bunu. Peki neden böyle hareket ediyor? Geçmişteki kadar canımız yanmasın, aynı istemediğimiz sonuçla karşılaşmayalım diye yapıyor bunu. Bu defa farklı olsun diye, bu defa ‘başardım’ diyebilelim diye… Üstelik, zihnimiz sürekli geçmişle de uğraşmıyor. Gelecekte oluşma ihtimali olan sorunlarla ilgili olarak da bizi hazırlamaya çalışıyor. Hatta, çoğu zaman felaket tellallığı yapıyor, her şeyin en kötüsünü düşünüyor. Bu kötü durum sanki gerçekleşmiş ve başka bir ihtimal yokmuş gibi durumla ilgili kaygılanmamıza neden oluyor. Aslında zihnimiz bunu bizi en kötüye hazırlamak için yapıyor ama bu durum her zaman işe yarar değil. Çünkü hissettiğimiz kaygı bizi çözüm üretmekten alıkoyup şu anda gerçekleşen yaşantımızı hakkıyla yaşamamıza engel oluyor. Çocukken şimdiyi kolayca yaşayabiliyorken yetişkin olduğumuzda zihnimiz bizi sürekli geçmişe doğru çekiyor ya da geleceğe doğru itiyor. Geçmişe üzülmekten ve gelecekle ilgili kaygılanmaktan yaşadığımız şu anın farkına varamayabiliyor, şu ana gereken değeri veremeyebiliyoruz. Böyle olunca ‘şimdi’yi aslında hakkıyla yaşayamıyoruz. Bu nedenle, gerekmediğinde zihnimizin ürettiklerinden uzaklaşmak ve her ne yapıyorsak ‘an’a geri dönmek gerekiyor. Bu kolay bir beceri değil, ancak öğrenilebilir. Şimdi ve burada olanları yaşarken farketmek ve ‘an’da kalabilmek muazzam…
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Serap BİLGEN Fotoğraf
Uzm.Psk.Serap BİLGEN
İzmir (Online hizmet de veriyor)
Uzman Psikolog
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi22 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Uzm.Psk.Serap BİLGEN'in Makale ve Yazıları
► Farkındalık ve Değişim Elif HERGÜNER
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 20,033 uzman makalesi arasında 'Farkındalık' başlığıyla benzeşen toplam 11 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
◊ Başlamak Ağustos 2017
◊ Terkedilme Korkusu Ağustos 2017
◊ Onsuz Nasıl Olur? Ağustos 2017
◊ Mutlu Olmak... Temmuz 2017
◊ Özşefkat... Temmuz 2017
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


09:01
Top