Ne kadar romantik değil mi? Bir kayık ve bir çift sevgili. Ne olur filmlerde, kitaplarda; bir gölün ortasında bir sevgili çift kayıkta otururlar ve erkek sevgilisini gezintiye çıkarır.
Hadi birlikte farklı bir şekilde ele alalım bu olayı. Mevzu bahisteki o kayık ilişkinin kendisi olsun mesela. İki kişinin sahip olduğu, çoğu zaman hareket halinde olan bir ilişki. Bu kayığı kim çekmeli, kimin sorumluluğunda olmalı? Hadi çeşitli olasılıkları değerlendirelim.
1- Kürekler yani ilişkinin sorumluluğu tek bir kişide olsun varsayalım. Nereye gidileceğine o karar versin, durup durmayacağına da. Bir an gelecek ve kayığı çeken yorulacak, ya da önce kürekleri eline almayan kişi sıkılacak oturup beklemekten. (Yetersiz yüklenme/aşırı yüklenme)
2- İkinci bir olasılık olarak küreğin bir kadında biri erkekte olsun mesela. Birinin sağa çevirdiğini diğeri sola çeviriyor ve kayık kendi etrafında amaçsızca dönüp duruyor. Bir santim bile yol almaksızın.
3- Son olasılık kürekleri yine çiftimize birer birer verelim ve birbirlerine senkronize bir şekilde hareket etsinler. Almak istedikleri yol, varmak istedikleri nokta nereyse birlikte ilerlesinler.
Bunların biri tanıdık geldi mi size?
İlişkilerde böyle değil midir, bir kayık ve iki kürek.. bütün ilişkinin sorumluluğunu almak ve karşı tarafa sorumluluk vermemek ya da onun almaması ilişkiyi nereye götürür? İlişkimiz hangi dinamikler, ilişkiyi asıl yönlendiren sizin sahip olduğunuz çekirdekteki dinamiklerdir. Yönetmeyi, yönlendirmeyi seven kadın bir gün sıkılır. Kararları başkasının almasından memnun olan adam günü gelir kendini ilişkide etkisiz/nötr hisseder. Aldığınız sorumluluklar bir gün gelir ayağınıza dolanır, yapım bu diyerek yaptığınız şeyler üzerinizde yük olarak kalır.
Siz de böyle misiniz? Bu yaştan sonra değişemez misiniz yoksa?
Hadi ama insanoğlu değişebilen ve dönüşebilen bir varlıktır. Sahip olduğunuz ve değiştirmek istediğiniz özelliklerinizi bir düşünün. Annenizin evde bu kadar çok sorumluluk alması, size “erkekler ne anlar bu işlerden” imajını vermiş olsa da ne siz annenizsiniz ne de karşınızdaki babanız. Karşı tarafa yaptığınız aşırı genelmeci, etiketleyici yaklaşım “ondan” ziyade en çok sizi yorar.
Bakın bakalım siz ilişkinizde nasılsınız? İlişkinizi nasıl tanımlıyorsunuz? Çıkılmaz bir girdapta mısınız bu yoksa yol alan bir kayıkta mı?
Sevgilerimle..
Uzman Klinik Psikolog Sevgi ÇELİK