2007'den Bugüne 92,227 Tavsiye, 28,206 Uzman ve 19,962 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Maskelerimiz ve Biz
YAZI #464 © Yazan Psk.Ayşegül ALKIŞ | Yayın Eylül 2009
Son zamanlarda internet kullanımında en çok dikkatimi çeken nokta kimliğimizi saklamamız ve sakladığımız kimlikle çok rahat davranmamız. Eski dönemlerde maskeli balolar vardı. Kimse kimseyi tanımaz, içinden geldiği gibi davranır, konuşur, flört eder ya da reddederdi. Şimdiki zamanların maskeli balosu da internet oldu. Rumuzlar, farklı isimlerle açılan bloglar, sahte isimlerle kurulan facebook hesapları, msn’deki takma isimler… Gerçek kimliğimizi sakladığımızda bir o kadar gerçek kimliğimiz konuşmaya başlıyor. Çünkü yaptığımız, söylediğimiz, yazdığımız şeylerden ötürü yargılanmıyoruz. Yargılansak da yargılanan benim sahte kişiliğim oluyor.

İnternet kullanımının artmasında, sosyalleşmenin azalmasında, insanların birbirini tanımak için kendi olmamalarına başvurmasında beğenmediğimiz, değiştirmek istediğimiz özelliklerimiz yatıyor. Yaşımız, saçımız, işimiz, eşimiz, eğitimimiz, siyasi görüşümüz, dünya görüşümüz hemen değişiyor. Arkadaşlık sitelerinde en beğenilecek özellikler rumuza yazılırken, gazete haberlerini yorumlarken tüm etnik kimlik, siyasi görüş duvarlarımız yıkabiliyoruz. Çünkü biz “biz” olmaktan çıkıyoruz. Orada ağzına geleni söyleyen Ahmet değil, Kara Murat rumuzlu istediğini söyleyen, kim olduğu belli olmayan bir adam oluyor.

Bloglara gelince birçok kişi farklı isimlerle blog açıyor. Burada hem kendini gösterme isteği bir diğer yandan “gerçek beni gösterirsem sevmezler” korkusu yatıyor. Bu nedenle en süslü, ideallerindeki “ben”lerini yansıtıyorlar. Tasarımcı, aşçı, koleksiyoncu, seyyah olan ama bunları sadece hayallerinde yaşayıp yazan o kadar çok kişi var ki…

En son bir ergenle görüşmem olmuştu. Ailesi sürekli internet başında olmasında şikayet ediyordu. Evde yok sayılan bu genç, internette bambaşka birisiydi. Blogu sıkça takip ediliyordu. Spordan, bilgisayar oyunlarına kadar birçok konuda yazılar yazıyor, bilgi veriyordu. Yani diğer insanlar onu takip ediyor, değer veriyordu. Bu arada yaşını küçük bulurlar diye kendisini büyük gösteriyordu. Aslında istediği şey burada saklıydı; “Beni fark edin ve bana olduğum gibi değer verin, büyümemi beklemeyin!”.

Maskelerimizi internet alışverişinde de çokça kullanıyoruz. Bir mağazadan yüz yüze almaya çekindiğimiz birçok şeyi internetten, hiçbir satıcıyla muhatap olmadan alabiliyoruz. Diğer insanlarla gönlümüzce görüşme, istediğimizi söyleme, yürümeye bile gerek kalmadan pazarlık olmaksızın alışveriş yapma, kendimizi ister bir iş adamı ister manken olarak tanıtma bize internetin sunduğu yararlar! Ama bir o kadar da tehlikeli bizi kendimizden uzaklaştıran, tembelleştiren yalanlar! Tembellik demişken; en son bir reklam vardı televizyonda “Toplantıya kaldı tam 10 dakika, ben dosya hala laptopta!” diyordu. Alın size bizi tembelleştiren bir örnek. Önceden olsa “Bugünün işini yarına bırakma, yumurta kapıya dayanmadan hallet işini” denirdi. Şimdi toplantıya 10 dakika kalmışken hayıflanmanın anlamı ne? Ya da şöyle deniyor” İşinizi zamanında yapmasanız da, her yerden internetiniz varsa tembellik yapabilirsiniz!”

Siz siz olun maskelerinizi kullanayım derken kendinizi maskelerin altında unutmayın…
     1 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Psk.Ayşegül ALKIŞ'ın Yazıları
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,962 uzman makalesi arasında 'Maskelerimiz ve Biz' başlığıyla eşleşen başka makale bulunamadı.
◊ Evden Ayrılma Vakti Eylül 2009
◊ Alışveriş Psikolojisi Eylül 2009
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


10:11
Top