"Insanlar Çok Kıskanç"
Bizler dünyayı, çevremizdekileri, hayatı algılarken bir de kendimize dair bir algımız bulunmaktadır. Buna benlik algısı diyelim.
Benlik algısı, benim kendimi bilinç dışında nasıl algıladığımdır. Yakışıklı, güzel, başarılı, azimli, konuşkan, sevecen, zeki, espritüel, arkadaş canlısı, vs. Kendimle alakalı olan düşüncelerim, algılarım. Gerçek olmak zorunda değil, benim nasıl algıladığım yeterli.
Bir de "ideal benlik" diye bir kavram var. Bu biraz daha soyut. Kabaca, kafamızda kurduğumuz benlik, ulaşmaya çalıştığımız kişilik yapısı. Olmak istediğimiz "ben" kavramı. Dediğim gibi bu biraz daha soyuttur ve zaman içinde oluşur. Hayallerimdeki "ben" gibi düşünebilirsiniz.
Bir teoriye göre, gerçekte algıladığım "ben" burada bahsediyor olduğum ideal "ben"e ne kadar yakınsa işler o kadar yolundadır. Peki aralarındaki mesafe uzaksa? O zaman içsel bir çatışma başlayabilir.
Peki eğer bahsediyor olduğum bu "ideal benlik" karakterine,spesifik bir konuda, gerçek "ben"den daha yakın olduğunu düşündüğümüz birisiyle karşılaşırsak ne olur?
İçsel bir çatışma ve olası 2 sonuç:
A ) Hayranlık
B ) Kıskançlık
Peki, sürekli ego bütünlüğünü korumak isteyen ve ideal benliği başkasına kaptırarak zaten yeterince bu konuda yara almış olan sistemimiz, hayranlık seçeneğini seçip ego bütünlüğünün daha çok dağılmasına izin verecek midir?
Kuvvetle muhtemel HAYIR!
Geriye tek seçenek kalıyor, o da kıskançlık.. Ikili ilişkilerde olan partnere karşı kıskanç davranış yapısı ise "güven" ile ilgili bir problem olarak karşımıza çıkabilir.
1)Bireyin kendisine güvenmemesi
2)Bireyin partnerine güvenmemesi
3)Bireyin partnerinin çevresine güvenmemesi.
Sorunu buraya getirip güvensizliğin kaynağını bulabilirsek, somutlaştırıp adım atmayı kolaylaştırabiliriz. Yani aslında ikili ilişkilerde partnerini kıskanan bireyin de içsel bir çatışması olabilir. Özgüvensizlik veya bebeklikte güvenli bağlanmanın oluşmamış olması gibi.
İki tür kıskançlıkta da bireyin zaten büyük bir içsel çatışması var ve göstermiş olduğu kıskançlık reaksiyonu, hepimizin hayatın belli dönemlerinde gösterebileceğimiz son derece doğal bir reaksiyon. Onları eleştirip kızmadan önce yapıcı adım atmayı tercih edebiliriz.
Sevgiler
Uzman Klinik Psikolog Berkay Ateş
Benlik algısı, benim kendimi bilinç dışında nasıl algıladığımdır. Yakışıklı, güzel, başarılı, azimli, konuşkan, sevecen, zeki, espritüel, arkadaş canlısı, vs. Kendimle alakalı olan düşüncelerim, algılarım. Gerçek olmak zorunda değil, benim nasıl algıladığım yeterli.
Bir de "ideal benlik" diye bir kavram var. Bu biraz daha soyut. Kabaca, kafamızda kurduğumuz benlik, ulaşmaya çalıştığımız kişilik yapısı. Olmak istediğimiz "ben" kavramı. Dediğim gibi bu biraz daha soyuttur ve zaman içinde oluşur. Hayallerimdeki "ben" gibi düşünebilirsiniz.
Bir teoriye göre, gerçekte algıladığım "ben" burada bahsediyor olduğum ideal "ben"e ne kadar yakınsa işler o kadar yolundadır. Peki aralarındaki mesafe uzaksa? O zaman içsel bir çatışma başlayabilir.
Peki eğer bahsediyor olduğum bu "ideal benlik" karakterine,spesifik bir konuda, gerçek "ben"den daha yakın olduğunu düşündüğümüz birisiyle karşılaşırsak ne olur?
İçsel bir çatışma ve olası 2 sonuç:
A ) Hayranlık
B ) Kıskançlık
Peki, sürekli ego bütünlüğünü korumak isteyen ve ideal benliği başkasına kaptırarak zaten yeterince bu konuda yara almış olan sistemimiz, hayranlık seçeneğini seçip ego bütünlüğünün daha çok dağılmasına izin verecek midir?
Kuvvetle muhtemel HAYIR!
Geriye tek seçenek kalıyor, o da kıskançlık.. Ikili ilişkilerde olan partnere karşı kıskanç davranış yapısı ise "güven" ile ilgili bir problem olarak karşımıza çıkabilir.
1)Bireyin kendisine güvenmemesi
2)Bireyin partnerine güvenmemesi
3)Bireyin partnerinin çevresine güvenmemesi.
Sorunu buraya getirip güvensizliğin kaynağını bulabilirsek, somutlaştırıp adım atmayı kolaylaştırabiliriz. Yani aslında ikili ilişkilerde partnerini kıskanan bireyin de içsel bir çatışması olabilir. Özgüvensizlik veya bebeklikte güvenli bağlanmanın oluşmamış olması gibi.
İki tür kıskançlıkta da bireyin zaten büyük bir içsel çatışması var ve göstermiş olduğu kıskançlık reaksiyonu, hepimizin hayatın belli dönemlerinde gösterebileceğimiz son derece doğal bir reaksiyon. Onları eleştirip kızmadan önce yapıcı adım atmayı tercih edebiliriz.
Sevgiler
Uzman Klinik Psikolog Berkay Ateş
Beğenin 
Yazan Uzman
|
| Makale Kütüphanemizden | ||||
|
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak
hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir
yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.
