Halk arasında ‘takıntı hastalığı’ olarak bilinir. Obsesyon, kişinin zihnine girmesine engel olamadığı, zihninden uzaklaştıramadığı düşünce, fikir ve dürtülerdir. Kompulsiyon ise bu düşüncelerin neden olduğu yoğun sıkıntı ve huzursuzluğu azaltmak ya da ortadan kaldırmak için yapılan yineleyici davranış ve zihinsel eylemlerdir. Her 100 kişiden 2-3’ünde görülmektedir.
En sık görülen obsesyon ve kompulsiyonlar:
Bulaşma ve Temizlik takıntısı (kişinin bedenine ve elbiselerine kir, mikrop bulaşacağından korkması ve bunu gidermek için yaptığı davranışlar)
Kuşku ve Kontrol takıntısı (gaz ocağı, kapı, kilit gibi nesnelerin açık kalmış olabileceğinden şüphelenme ve sık sık kontrol etme)
Cinsel içerikli takıntılar
Dini içerikli takıntılar
Simetri ve düzen takıntıları (yaşamının her alanında simetri ve düzen isteği)
Sayma takıntıları (herhangi bir günlük aktiviteyi belirli bir sayıya kadar saymadan yaparsa işinin rast gitmeyeceğini düşünme ve sayarak yapma)
Takıntıların hastalık sayılabilmesi için, günlük işlevlerimizi etkileyecek, kısıtlayacak ve bozacak kadar şiddetli ve yoğun olmalari gerekir. Örneğin, bir ev kadınının temiz ve düzenli olması doğal olarak hastalık sayılmaz ama hemen her gün, günün her saatinde temizlik yapıyor, çamaşır yıkıyor ve bu davranışları nedeni ile de çocuklarına onları sağlıklı bir biçimde yetiştirebilmek için yeterli zamanı ayıramıyorsa hastalık olarak değerlendirilebilir. İlaç tedavisi ve Bilişsel Davranışçı Terapi, tedavide kullanılan yöntemlerdendir.