“Sen benim KİM olduğumu biliyor musun?”
Bu soruyu her işittiğimde derin bir nefesle sakinliğimi kollarımın arasına alarak; hımm bir düşüneyim bakalım dedikten sonra bulmaya çalışıyorum esrarengiz cevabı;
Bir Albert Einstein değilsin, Thomas Edison’a da benzemiyorsun, Arşimet de olmadığına göre demek ki bilime ve insanlığa faydası olan biri değilsin..
Düşünelim bakalım;
Yıllar önce kaybettiğim ağabeyim, annemin halasının kuzeni, dedemin üçüncü kuşak torunu da olmadığına göre bana faydası olan biri de değilsin..
Eee o zaman senin “KİM” olduğunu niçin merak edeyim ki demek geçiyor içimden..
Genellikle bilmediğimiz, bilmek istemeyeceğimiz, amcaoğlunun mevkisine, dayısının rütbesine, babasının parasına, eşinin mesleğine, tanıdığı ünlü insanlara ve parasına güvenen ancak şu hayatta bir tek kendisine güvenemeyen insanların;
kendilerini savunmak, karşısındakini ezmek, sırada beklememek, ceza yememek, en arkadan en öne geçmek, ayrıcalık görmek için sarf ettikleri, halbuki dünyanın en fazla kompleks ve hazımsızlık içeren sorusunu hadi biraz inceleyelim:
Duyduğunda insanin gülmek istediği ama şaşkınlıktan ve kızgınlıktan gülemediği, tehdit kılığında sorulduğundan karşı tarafı atağa geçirip tartışmanın fitilini ateşleyen; “peki sen benim kim olduğumu biliyor musun?” ile devam eden ve muhtemelen önce sözel sonra fiziksel şiddete dönüşecek hayata dair iç burkan detaylardan birisi aslında..
O halde bu soruyu hayat felsefesi edinmiş ilk tanışma cümlesi olarak kullanan, kendine küs, özgüveni düşük, benlik saygısı azalmış arkadaşlarımıza seslenelim mi;
“SEN” kim olursan ol lütfen sadece “KENDİN” ol.. Emin ol; “SEN” dışında güven duyduğun, itibar ettiğin, önemsediğin ve varlığıyla yüceldiğini hissettiğin tanıdıkların kimsenin umurunda bile değil! Birilerinin ismi, mevkisi, makamı, parası ve gücü yerine kendini keşfet.. Güçlü yanlarını düşün, kendine inan, dinamiklerinle başarmayı hedefle. Göreceksin ki hakkınla ve alın terinle sahip oldukların öyle doyum verecek ki sana artık yarım kalmış EGO’ndan eser kalmayacak.. Bir süre sonra hayatın olağan akışında sergilediğin mütevazılık ve alçakgönüllülük sayesinde öyle saygı görecek, öyle ayrıcalıklar yaşayacaksın ki sen bile şaşıracaksın kendine; o saç yolduran soruyu her hatırladığında, evet işte şimdi “KİM” olduğumu herkesten önce “BEN” biliyorum diyeceksin gururla.. o halde ne bekliyorsun, hadi başla..
 Hey buraya baksana, sen benim kim olduğumu biliyor musun?
 Evet, biliyorum, peki sen benim kim olduğumu biliyor musun?
 Evet, ben de biliyorum. Eee hadi o zaman gidip başkalarına da soralım

Sevgiyle kalın..