KIŞI SAĞLIKLI GEÇİRMENİN SIRRI ’’BAĞIŞIKLIK’’

Kışın gelmesiyle başlayan mevsimsel enfeksiyon; kulak, boğaz ve eklem ağrılarıyla başlayıp öksürük, ateş ve bağırsak bozukluğu ile beraber kişileri yatağa mahkum etmektedir. Bu süreci, kolay ve kışı sağlıklı bir şekilde geçirmek, vücudumuzun bağışıklık gücü ile yakın ilişkili olarak değişeceğinden, bağışıklığımızı arttırmak ve kışı sağlıklı bir şekilde atlatmak vücudunuzun immün sistemine, immünite ise beslenmemize bağlıdır. Bunun için günlük ana ve ara öğünlerimize ve içeriğine dikkat etmeliyiz. Kış aylarında, günlük beslenmemizde mutlaka olması gereken bağışıklık sistemimizin gücünü arttıran bazı besinleri paylaşıyorum.

Maydanoz; içeriğindeki yüksek A ve C vitamini nedeniyle kış aylarındaki hastalıklarla savaşta daima bizim yanımızda olduğunu görüyoruz. Rahatlıkla çiğ ve pişmiş olarak tüketebiliriz. Zencefil; antiseptik özelliği sayesinde mide ve bağırsak enfeksiyonlarında etkilidir, 2-4 gr kadar kuru zencefilin, çayını yapabilir veya çiğ olarak tüketebilirsiniz. Brokoli; kış aylarında rahatlıkla bulabileceğimiz, A ve C vitamini deposu olan bu sebzeyi de soframızdan eksik etmememiz bizim yararımıza olacaktır. Kırmızıbiber; içeriğindeki 30 farklı antioksidan ile salata ve öğünlerde dilediğiniz şekilde tüketebilirsiniz. Balık; bağışıklığımızın artmasına yardımcı olacak bu besin, içeriğindeki Omega 3 yağ asitleriyle, vücut direncimizi arttırmaktadır. Bundan dolayı haftada 2 gün balık uyarımızı yinelemekteyiz. Balık tüketemeyen kişiler ise, Omega 3 yağ asidi kaynağı olarak; ceviz, keten tohumu ve semizotunu tüketebilirler. Yağlı tohumlar; içeriğindeki E vitaminiyle vücudumuz için önemli direnç adresidir, ara öğün olarak; aşırıya gitmeden bir miktar; fındık, yer fıstığı, badem, antepfıstığı, kaju tüketebilirsiniz. Nar; antioksidan içeriği bir hayli fazla olan bu meyveyi süt ile beraber tüketerek besin yararlılığını arttırabilirsiniz. Kış aylarının vazgeçilmezi ve tüm sofraları ziyaret eden turunçgilleri de tüketmeye özen gösterin. Kefir; probiyotikler, bizim hastalıklara karşı dirençte yanımızda olan dost bakterilere ev sahipliği yapmaktadır bundan dolayı, gastrointestinal sistemimizde bizimle beraber yaşayan ve yaklaşık 1,5-2 kg ağırlığı olan bu dost bakterilerimizi desteklemek için, kefir gibi probiyotik besinler, sadece kış aylarında değil 4 mevsim soframızda olmalıdır. Su; vücudumuzda ulaştığı her noktaya hayat vererek, bağışıklığımıza ve sindirimimize önemli bir katkısı vardır, bundan dolayı bu besin öğesini, özenle günlük 10-12 bardak veya kg başına 0,033 ml tüketmeye gayret etmeliyiz.

Kış ile beraber gelen bu viral hastalıkları, doğru bir beslenme programı ile karşı koyabilir veya etkilerini en az zarar ile atlatabiliriz.

Sağlıklı Günler…
Diyetisyen Gökhan UZBİR