İlişkilere Dair Bir Diyalog
(…)
-Gerçek her zaman doğru cevaptır.
+Gerçekler bazılarını birbirine bağlarken bazılarını da ayırır, o yüzden konuş bakalım..
-…
+Bir şey diyeyim mi? Belki de her ilişkiye ya da karşına çıkan kişilere eş’lenir miyiz eş’lenmez miyiz diye bakmamak lazımdır. Belki de sadece salman lazımdır.
-Bakmıyorum ki.
+Ama görüyorsun, doğru.
-Biraz, evet.
+Yine de merak ediyorum analizini.
Reklamlar
BU REKLAMI BİLDİR
-Analize gerek olduğunu hissettiğinde hissedersin zaten, o yüzden şimdilik yapmayalım.
+Hmm. İlişkinin bir analize gerek olduğunu ya da bir problemi olduğunu mu hissederiz?
-Evet, benim varsayacağım örüntü size dert çıkartırsa çıkartır ve büyürsünüz zaten. Ha çıkartmamışsa demek ki çıkartmıyordur.
+Büyümekten kastın olgunlaşma anlamında mı yoksa sorun büyümesi mi?
-Kendini büyütmek, ilişkiyi büyütmek.
+Peki bu büyütme her ilişkide olması gereken, beklenen ya da eninde sonunda olacak olan mıdır?
-Gereken diye bir şey yok aslında. Yani tekamül var ve tekamül doğrusal değil döngüseldir. Ve kesinlikle gereklilik kipiyle çalışmaz. Zamanı geldiğinde hissettirir.
+Zamanı geldiğinde muhakkak olur ve bu iki kişi muhakkak ayrışır mı yoksa ikisi de hala birbirlerinin yanında birbirlerinin tekamülüne eşlik edemez mi? Bu çok mu iyimser bir beklenti?
-Hayır. Zaten böyle olması beklenir. Ama bazen de olmaz. Ve bazen olmayacağını hissettiğimiz için bilinçdışı oldurmayız. Çünkü henüz taraflardan birinin de kişisel yarası bu ”olamama” haliyle baş edecek kadar olmamıştır.
+Anladım. Biri tekamül ederken diğerinin küçüklüğüne katlanamıyor yani.
-Bazen.. Bu da zaten kendisinin de anca o kadar tekamül ettiğine işaret eder. Su her zaman arkını bulur bence. Tırtılın kozadan kelebek olarak çıkması için kozanın içinde kendini güvende hissedene kadar beklemeye ihtiyaç duyar. Ve zamanı geldiğinde olan olur. Anlatabildim mi acaba?
+Çok içten ve aydınlatıcı bir konuşma oldu. Teşekkür ederim.
-Yani analiz etmek bir çifti anlamsız. Onlar ihtiyaçlarını yaşıyorlar, ister sağlıklı diyelim ister sağlıksız.
+Peki bir ilişkide iyi çocuk kötü çocuk var mıdır ya da sağlıklı yetişkinle kızgın çocuk gibi bir şey var mıdır yoksa her ilişki bir -senin ekolüne göre- bir patoloji taşır mı?
-Aşk zaten bana göre patolojiktir ve o yüzden aşktır. Ver her ilişkinin belli bir ”olanı” vardır o da patolojisinin ta kendisidir. Kişiler onu yaşar çünkü henüz şu an, bugün can yaksa bile bu kadar esneyebiliyorlar ve buna ihtiyaç duyuyorlardır. Ha ne zaman o ”olan” tekrarlayan kavgalardan döner, o zaman büyüme için imkan doğar.
+Romantik ilişkiler bağlamında hatta her ilişkiye odaklı olarak düşündüğümde çok incecik ve mantıklı geldi.
-Belki kendin için yapabileceğin en iyi şey, neden bu kişi? bu soruyu sormak hep, analiz etmek yerine.
+Cevaplarımı biliyorum, çok sormuştum.
-Her gün sor. Cevaplar devamlı değişiyor. Sen de değişiyorsun çünkü.
-Gerçek her zaman doğru cevaptır.
+Gerçekler bazılarını birbirine bağlarken bazılarını da ayırır, o yüzden konuş bakalım..
-…
+Bir şey diyeyim mi? Belki de her ilişkiye ya da karşına çıkan kişilere eş’lenir miyiz eş’lenmez miyiz diye bakmamak lazımdır. Belki de sadece salman lazımdır.
-Bakmıyorum ki.
+Ama görüyorsun, doğru.
-Biraz, evet.
+Yine de merak ediyorum analizini.
Reklamlar
BU REKLAMI BİLDİR
-Analize gerek olduğunu hissettiğinde hissedersin zaten, o yüzden şimdilik yapmayalım.
+Hmm. İlişkinin bir analize gerek olduğunu ya da bir problemi olduğunu mu hissederiz?
-Evet, benim varsayacağım örüntü size dert çıkartırsa çıkartır ve büyürsünüz zaten. Ha çıkartmamışsa demek ki çıkartmıyordur.
+Büyümekten kastın olgunlaşma anlamında mı yoksa sorun büyümesi mi?
-Kendini büyütmek, ilişkiyi büyütmek.
+Peki bu büyütme her ilişkide olması gereken, beklenen ya da eninde sonunda olacak olan mıdır?
-Gereken diye bir şey yok aslında. Yani tekamül var ve tekamül doğrusal değil döngüseldir. Ve kesinlikle gereklilik kipiyle çalışmaz. Zamanı geldiğinde hissettirir.
+Zamanı geldiğinde muhakkak olur ve bu iki kişi muhakkak ayrışır mı yoksa ikisi de hala birbirlerinin yanında birbirlerinin tekamülüne eşlik edemez mi? Bu çok mu iyimser bir beklenti?
-Hayır. Zaten böyle olması beklenir. Ama bazen de olmaz. Ve bazen olmayacağını hissettiğimiz için bilinçdışı oldurmayız. Çünkü henüz taraflardan birinin de kişisel yarası bu ”olamama” haliyle baş edecek kadar olmamıştır.
+Anladım. Biri tekamül ederken diğerinin küçüklüğüne katlanamıyor yani.
-Bazen.. Bu da zaten kendisinin de anca o kadar tekamül ettiğine işaret eder. Su her zaman arkını bulur bence. Tırtılın kozadan kelebek olarak çıkması için kozanın içinde kendini güvende hissedene kadar beklemeye ihtiyaç duyar. Ve zamanı geldiğinde olan olur. Anlatabildim mi acaba?
+Çok içten ve aydınlatıcı bir konuşma oldu. Teşekkür ederim.
-Yani analiz etmek bir çifti anlamsız. Onlar ihtiyaçlarını yaşıyorlar, ister sağlıklı diyelim ister sağlıksız.
+Peki bir ilişkide iyi çocuk kötü çocuk var mıdır ya da sağlıklı yetişkinle kızgın çocuk gibi bir şey var mıdır yoksa her ilişki bir -senin ekolüne göre- bir patoloji taşır mı?
-Aşk zaten bana göre patolojiktir ve o yüzden aşktır. Ver her ilişkinin belli bir ”olanı” vardır o da patolojisinin ta kendisidir. Kişiler onu yaşar çünkü henüz şu an, bugün can yaksa bile bu kadar esneyebiliyorlar ve buna ihtiyaç duyuyorlardır. Ha ne zaman o ”olan” tekrarlayan kavgalardan döner, o zaman büyüme için imkan doğar.
+Romantik ilişkiler bağlamında hatta her ilişkiye odaklı olarak düşündüğümde çok incecik ve mantıklı geldi.
-Belki kendin için yapabileceğin en iyi şey, neden bu kişi? bu soruyu sormak hep, analiz etmek yerine.
+Cevaplarımı biliyorum, çok sormuştum.
-Her gün sor. Cevaplar devamlı değişiyor. Sen de değişiyorsun çünkü.
1 Beğeni
Yazan Uzman
|
Makale Kütüphanemizden | ||||
|
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak
hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir
yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.