2007'den Bugüne 93,347 Tavsiye, 28,405 Uzman ve 20,130 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Boşanmak Çocuğun Ruh Sağlığını Nasıl Etkiliyor?
YAZI #8008 © Yazan Zeynep Burcu ÇETİNKAYA | Yayın Mayıs 2025
Bu konuda en çok sorulan konu başlıkları ile ilerlemek istiyorum.

ANNE BABA ARASINDAKİ İLİŞKİ ÇOCUĞU NASIL ETKİLER?
Çocuğun üçüncü ebeveyni olarak tanımladığımız bir ilişkidir. Boşanmanın çocuğu neden bu kadar etkilediğini oldukça netleştiren merkezi bir konumda kalıyor. Yani çocuğun gelişimini ebeveynlerin birbirleriyle olan ilişkisi de etkiler. ‘Görünmeyen Üçüncü Ebeveyn’ gibi düşünebilirsiniz.
Salvador Minuchin ‘Yapısal Aile Terapisi’ kuramıyla bu ebeveyn modeli üzerinde durmuştur. Gelin hep birlikte bakalım yapısal aile terapisti bunu nasıl detaylandırmış.
Aileyi bir sistem gibi düşün. Sen çocuğuna bu sistem içerisinde sadece annelik ya da sadece babalık yapmıyorsun. Çocuğunu etkileyen bir de; eşinle aranda kurduğun ilişkinin sağlıklı ya da sağlıklı olmama durumu var.
Sağlıklı olduğunda yani işlevsel olduğunda ne oluyor biliyor musun?
- Çocuğunun gelişimi dengeli ilerler. Şöyle ki; çocuk üzerinde rol model etkisi var bu ilişkinin. Çocuk, gelişimsel ihtiyacı o dönemde neye ihtiyaç duyuyorsa tutarlı bir anne babanın desteğine ihtiyacı vardır. Bunlar yerinde ve dozunda karşılandığında gelişimsel ihtiyaç karşılanır ve çocuk ruhsal takılma yaşamamış olur.
Sağlıklı olmadığında yani işlevsel olmadığında ne oluyor biliyor musun?
- Ailenin bir sistem olduğundan bahsetmiştim. Bu sistemin içinde kurallar, sınırlar ve roller vardır. Çocuğun ruh sağlığını doğrudan etkileyen yapılar bunlar. Anne baba arasındaki ‘Görünmez Ebeveyn’ tutarsız, sağlıksız olduğunda; çocuk da davranış bozuklukları, sınırları aşması, rollerin karmaşası gibi durumlar gözlemlenebilir.
Çocuğun gelişiminde anne baba arasındaki ittifak çocuğa karşı netlik oluşturur. Çocuktaki kaygıyı azaltır. Net olmayan bir duruş, çocuğu kaygılandırır. Çünkü orada sınırlar geçirgendir. Amaç burada, sınırları yerli yerinde ve dozunda aile sistemine yerleştirebilmektir.
Aile sisteminiz içerisinde dengesiz bir yapı oluşsun istemiyorsanız size önerim: İttifak kurun. Ama bu ittifak kurma noktasında şuna dikkat edilmeli: Çocuğun bir ebeveyniyle diğer ebeveyne karşı yapılmamalıdır. Anne baba kendi arasında bir ittifaki duruşla çocuğuna ebeveynlik yapmalı. İttifak bu şekilde yapılırsa sağlıklı olur.

BOŞANMADA EN ÇOK KİM ETKİLENİR?
Çocuklar bu durumdan oldukça etkilenirler. Bunun sebebi ise hem çok kırılgan olmaları hem de hayatlarındaki temel yapı dağılıyor. Çocukların duygu dünyası ebeveynlerinin boşanma durumuyla baş edebilecek kapasitede olgunlaşmamıştır. Nasıl baş edebileceklerinin cevabı onların ruh dünyasında yoktur.
Küçük yaşlarda çocuğun dünyası, ebeveynlerinin bakış açısından etkilenir. Yani; ebeveynlerinin boşanma konusunda algıları ne yöndeyse çocuk da o yöne meyleder. Ebeveynin biri boşanma konusunda çok karamsarsa, çocuğa bu yönde duygusu yüklenir; ama ebeveyn bu yolun daha sağlıklı olduğuna daha emin adımlarla yol alıyorsa çocukta ona yönelik bir duygu oluşur. Çocukların kendi anlam yapıları ile ilgilidir bu. Çocuğunuzun bu durumdan nasıl etkilendiğine bakmak istiyorsanız; öncelikle siz bu durumunuza nasıl bir anlam yüklüyorsunuz ona bir bakın derim.

ÇOCUKLAR İÇİN BOŞANMAMAK DOĞRU MU?
Çocuğun omuzlarına ‘içinde yük olan bir çuvalı’ alıp yükleyin bundan bir farkı yok. Çocuklar ne yolunda gitmeyen bir evliliği düzeltmek zorunda ne de yolunda gitmeyen bir evliliği devam ettirmek zorunda. “Çocuk yapın evliliğiniz düzelir.” “ Çocuğumuz için boşanmadık.” Bu iki hadise, bizim kültürümüzde çocuk konusunda yanlış kodlanmış bir durumda. Bu iki durum, çocuğun sorumluluğunda olmayan hadiseler. Hem de kocaman hadiseler.
Çocuk için evliliğini devam ettirdiğinde şu sorular zihnimde dolanıyor:
Evlilik ne?
Karı koca olmak ne?
Eş olabilmek ne?
Bir hayatı paylaşmak ne?
Hayat arkadaşı ne?
Ebeveynlik rolleri eş rollerinin gölgesinde mi kalmış?
Sorumluluk almaktan kaçan bir çift mi var?
Bu çocuğun üçüncü ebeveyninin (anne-baba arasındaki ilişki) çocuğun dünyasına olan tahribatı?
Bu durumda ne yapacağını bilemeyen sevgili ebeveynler, bu konuda araştırmalar yapılmış bağırmanın, aşağılamanın, şiddetin kol gezdiği, çatışmaların normalleştiği bir evde; çocuk için boşanmamanın pek bir faydası yok. Bu ortama maruz kalan çocuk da (kaygı bozukluğu, düşük özgüven, öfke problemi, güven zedelenmesi..) stres butonu sürekli aktiftir. Böyle bir evde büyüyen çocuğu böyle bir ortama sürekli maruz bırakmaktansa; çocuğun uyumlu bir şekilde boşanmış ebeveynlerinin olması çok daha sağlıklıdır.
Burada ki esas nokta, bazı durumların normalleştirilerek çocuğa rol model olunması. Çocuğunuz hep ‘çocuk’ olarak kalmayacak. Bunun bedelini hem çocuklukta hem de yetişkinlikte ödemek durumunda kalabilir. Boşanamıyor olmanın sorumluluğunu çocuğa yüklemek ağır bir yüktür.
Boşanmak evet çocuk için bir travmadır. Ancak yapılan araştırmalar gösteriyor ki; maksimum iki yıla çoğu çocuk duygusal olarak iyileşir. Tabi ki her çocuk kendi bireyselliğinde değerlendirilmeli ve takip edilmelidir. Mühim olan ebeveynler olarak çocuğunuza duygusal desteği ve istikrarlı bir ortamı sağlayın.

BOŞANMADA ÇOCUK KAÇ YAŞINDA OLMALI?
Bu konuda bir yaş aralığı belirlemektense her yaşın ve her çocuğun ayrı ayrı kendi gelişimsel ihtiyaçlarına göre değerlendirme yapılmalı diye düşünüyorum. Bir de;
- Ebeveynler olarak ne kadar çatıştığınız,
- Boşanma sürecine nasıl anlam yüklediğiniz,
- Çocuğunuza bu durumu nasıl açıkladığınız ve bu konuda nasıl bir ittifak kurduğunuz bu noktalar çok daha mühimdir.

0-2 yaş bebeklik döneminde; bağlanma figürünün ön planda olduğu bir dönem. Bakımverenler arasındaki tutarlılık; bu dönemin gelişim ihtiyacıdır. Rutinler korunulmalı.

3-5 yaş okul öncesi döneminde kendini suçlama eğilimi fazladır. Evde olup biteni kendine yorma durumu görülür. Bunun için net anlatımlar ve ebeveynleri tarafında sevildiğini sürekli duyuyor olmak bu dönemin gelişim ihtiyacıdır.

6-9 yaş erken okul döneminde taraf tutmak görülebilir. Onun hala ebeveyni olacağınızı sizlerden duyması gelişimsel ihtiyacıdır. Yeni hayat düzeninde iki ev arasında dengeli bir ilişki önemlidir.

10-12 yaş döneminde birçok duygu içerisinde olmanın normal olduğu üzerinde durulmalıdır. Akranlarıyla ilişkiler ön plandadır. O ailenin hala 'çocuğu' olduğunu duymaya ihtiyacı var.

13-18 yaş ergenlik döneminde ise bağımsızlık ihtiyacı ön plandadır. Karar alma süreçlerinize dahil edilebilir. Mahremiyetine hassasiyet gösterin lütfen.


BOŞANMA SÜRECİNDE ÇOCUĞA NASIL DAVRANILMALI?
Ebeveynlikten bahsettiğimizde; tutarlı davranışın ne kadar mühim bir mesele olduğunu tekrardan hatırlatmak isterim. Çocuk için temel güvenlik alanının sarsılması kolay bir süreç değildir. Bu süreci zorlaştıran da kolaylaştıran da net ve tutarlı duruşunuzdur.

1. Boşanma bu kadar gerçekçi bir durum iken çocuğunuzu bu gerçekliğin dışında tutmaya çalışmayın. Boşanma ne anlama geliyor? Nasıl bir sürecin sizi beklediğine dair çocuğun yaşına uygun ve güven hissini zedelemeyecek şekilde bilgi verilmelidir. Bu açıklama net, sade, açık, dürüst, anlaşılır bir şekilde olduğunda çocuk da kaygı yaratmaz. Çocuk dünyasında özellikle bu tür bir durum ‘benim yüzümden annem ve babam ayrıldı’ ‘ben olmasaydım boşanmazlardı’ gibi suçluluk duygusu yoğun olabilir. Ama bu çocuğa belirtilmeli yani duygusal güvence verilmeli ‘Biz ayrılıyor olabiliriz ama ikimizde seni çok seviyoruz.’ şeklinde bir cümle kurulabilir.

2. Çocuklar bu dönemde birçok duygu yaşayabilir. Bu duygularını bastırmayın ve yok saymayın; mümkün olduğunca ifade etmesine olanak tanıyın. Çocuğunuzu dinleyebileceğini ona gösterin. Duygularına alan açıldığına dair teşvik edici cümleler kurabilirsiniz. Bu duygular çok insani. Bir çocuğun duygularına temas ediyor olabilmesi ve bunu ifade edebiliyor olması onun gelişimi açısından çok kıymetli ve geliştirici bir nitelik taşır.

3. Taraf tutmaya zorlamayın. Çocuk, bu dönemde zaten bir belirsizlik içerisinde yaşar. Annesi ile babası arasında bir tercih yapıp yapmama ikilemi içerisindedir. Üstelik anne ve baba tutarsız, çatışmalı bir profil sergiliyor ise, çocuk bir taraf tutmak zorunda hissedebilir kendini. Çocuğunuzun duygusal bütünlüğünü korumak istiyorsanız onu bir diğer ebeveyne karşı cephe alacak bir duruşa zorlamayın. Çocuğunuza eşinize olan duygunuzu yüklemeyin. Onu siz dünyaya getirmiş olabilirsiniz ama diğer ebeveynine olan duygusu sizinkiyle benzer olmak zorunda değildir. Siz eş rolündesiniz o çocuk rolü içerisinde. Karı kocalık ilişkinize ait duygunuzu çocuk-ebeveyn ilişkisine yansıtmamaya özen gösterin.

4. Siz artık karı koca olmayabilirsiniz ama hala ebeveynsiniz. Aranızdaki çatışmaları ebeveynli rolünüz devreye girdiğinde sonlandırmanız gerekir. Çünkü bu durum çocuğun duygusal yükünü ağırlaştırır. Çocuk kendini terapistiniz, ara bulucunuz konumuna itebilir. Tutarlı ve ittifaki bir duruş sergilenmeli. Sizin boşanmış olmanız çocuğun gözündeki rol model olma durumunuzu değiştirmiyor.

5. Boşanmak bir son değil; farklı bir aile düzeninizin başlangıcıdır. Çocuğunuzun rutinlerini bu yeni aile düzeninizin içerisine konumlandırmaya destek olabilmek çok daha sağlıklı bir durumdur. Bu durum, güven duygusunu yeniden inşa eder değerdedir. Çünkü çocuk dünyası bir belirsizlikle baş etmeye çalışırken, rutinlerin devam ediyor olması çocuğun tutunabileceği bir yapı sunar. Neler bu rutin; ona ait bir oda düzeni, okul, etkinlik, kurs vb gibi sıralanabilir. Sevgi ve destek bu yeni aile düzenini dönüştürücü bir deneyim haline getirir.

Bu yazıda boşanma durumunun çocuğun ruh dünyası üzerinde nasıl etkileri olabilir başlığı adı altında; ebeveynler olarak sizlere nasıl sorumluluklar düşüyor; bu sürecin yıkıcı olmaması; sağlıklı, dönüştürücü yaşanması için neler yapılabilir bunların üzerinde durmaya çalıştım. Umuyorum fayda sağlarsınız.

Sevgiyle..
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Zeynep Burcu ÇETİNKAYA Fotoğraf
Zeynep Burcu ÇETİNKAYA
Adana (Online hizmet de veriyor)
Çocuk Gelişimcisi
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi6 kez tavsiye edildiİş Adresi KayıtlıTavsiyeEdiyorum.com'u sıkça ziyaret ediyor.
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Zeynep Burcu ÇETİNKAYA'nın Yazıları
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 20,130 uzman makalesi arasında 'Boşanmak Çocuğun Ruh Sağlığını Nasıl Etkiliyor?' başlığıyla benzeşen toplam 26 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


05:35
Top