Terapi Etkisi Anda Kalmak
“Gün içinde bir anda yükselen o his… Bazen kaygı, öfke ya da hüzün. İçini kaplayan o yoğunluk bazen seni ele geçirir. Ve bir bakmışsın, artık sen o duygusun. Ya da o duygudan kaçmak için sürekli kendini oyalayacak bişey bulmaya çalışırsın. Oysa psikoterapide size öğretilen güçlü bir beceri vardır: Duyguyu bastırmak değil, gözlemlemek.”
Gözlemleyen Benlik
Mindfulness, BDT, psikodinamik ya da diğer psikoterapik yaklaşımlar, hepsinin ortak amacı duyguları bastırmadan ama onlarla özdeşleşmeden yaşamayı öğretir. Yani hissettiğini yok saymak değil, onun içinde kaybolmadan bakabilmektir amaç.
Bu beceriye 'gözlemleyen benlik' denir. Bu benlik, duygularını uzaktan izleyebilen, tepki vermek yerine fark eden, kendini kabul eden yanındır. Konya Psikolog Yasemin Bağrıaçık olarak amacımız bu yönünüzü geliştirmektir.
Duyguların Beyindeki Seyri
Yoğun bir duygu hissedildiğinde beyin özellikle amigdalayı (duygusal alarm merkezi) aktive eder. Ancak gözlemleyen benlik devreye girdiğinde, prefrontal korteks (düşünme ve değerlendirme bölgesi) bu sinyali düzenleyebilir. Yani kendimize bir adım mesafe koyduğumuzda, aslında beynimizin de o duyguyla başa çıkmasını kolaylaştırmış oluruz. İlkel bir mekanizmaya sahip olan amigdalaya gerçekleri, şuanı göstermek amaçlanır. Anda kalmazsan amigdala sizi alıp götürür.
Pratik yapmaya ne dersin ?
Bir tartışma anında kalbin sıkıştığını hissettin mi?
İşte tam o anda dur. Derin bir nefes al. Gözlerini kapat. Ve şunu söyle: “Bu bir duygu. Geçici. Şu an sadece izliyorum.”
Bu küçük uygulama bile, yoğun duygularla baş etmede büyük fark yaratır.
Duygularla kurduğun ilişki değiştiğinde, hayat da değişir. Terapi, bu dönüşümün başladığı yer olabilir. Unutma; duygular düşmanın değil, yol arkadaşın olabilir. Yeter ki onları anlamayı ve şuana getirebilmeyi, izlemeyi öğren.
📌 Psikolog, terapi, Konya psikolog, bireysel terapi gibi konularda destek almak istersen bize ulaşabilirsin.
👉 Şimdi randevu almak için link profilde.
Gözlemleyen Benlik
Mindfulness, BDT, psikodinamik ya da diğer psikoterapik yaklaşımlar, hepsinin ortak amacı duyguları bastırmadan ama onlarla özdeşleşmeden yaşamayı öğretir. Yani hissettiğini yok saymak değil, onun içinde kaybolmadan bakabilmektir amaç.
Bu beceriye 'gözlemleyen benlik' denir. Bu benlik, duygularını uzaktan izleyebilen, tepki vermek yerine fark eden, kendini kabul eden yanındır. Konya Psikolog Yasemin Bağrıaçık olarak amacımız bu yönünüzü geliştirmektir.
Duyguların Beyindeki Seyri
Yoğun bir duygu hissedildiğinde beyin özellikle amigdalayı (duygusal alarm merkezi) aktive eder. Ancak gözlemleyen benlik devreye girdiğinde, prefrontal korteks (düşünme ve değerlendirme bölgesi) bu sinyali düzenleyebilir. Yani kendimize bir adım mesafe koyduğumuzda, aslında beynimizin de o duyguyla başa çıkmasını kolaylaştırmış oluruz. İlkel bir mekanizmaya sahip olan amigdalaya gerçekleri, şuanı göstermek amaçlanır. Anda kalmazsan amigdala sizi alıp götürür.
Pratik yapmaya ne dersin ?
Bir tartışma anında kalbin sıkıştığını hissettin mi?
İşte tam o anda dur. Derin bir nefes al. Gözlerini kapat. Ve şunu söyle: “Bu bir duygu. Geçici. Şu an sadece izliyorum.”
Bu küçük uygulama bile, yoğun duygularla baş etmede büyük fark yaratır.
Duygularla kurduğun ilişki değiştiğinde, hayat da değişir. Terapi, bu dönüşümün başladığı yer olabilir. Unutma; duygular düşmanın değil, yol arkadaşın olabilir. Yeter ki onları anlamayı ve şuana getirebilmeyi, izlemeyi öğren.
📌 Psikolog, terapi, Konya psikolog, bireysel terapi gibi konularda destek almak istersen bize ulaşabilirsin.
👉 Şimdi randevu almak için link profilde.
Yazan Uzman
|
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak
hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir
yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.



