2007'den Bugüne 92,301 Tavsiye, 28,216 Uzman ve 19,976 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Kanserde Psikolojik ve Bitkisel Destek
YAZI #884 © Yazan Psk.Esra ALTUNSOY ADIGÜZEL | Yayın Eylül 2010
“HAYAT ;SİZİN SANDIĞINIZ YERDE DURMUYOR,
İNANIN VE YÜRÜMEYE DEVAM EDİN”


• KANSER Gerçekten Tehlikelimidir ?
• Tıp Tek Başına Yeterlimidir ?
• Bitki Dünyasının KANSER’de ve İnsan Yaşamındaki Önemi ?
• Elim Sende Oyunu 
• Yoksa ÖLECEKMİYİM !!!
• Ve İNSAN yaşamı KEŞFETTİ…

KANSER GERÇEKTEN TEHLİKELİMİDİR ?


Evet KANSER gerçekten tehlikelidir.Tıpkı topluiğne’nin parmağınıza batması kadar,hatta biri öksürürken size bulaşacak virüs kadar,kısacası KANSER diğer tüm hastalıklar gibi önemli ve tehlikelidir.
Küçücük bir topluiğne’nin parmağınıza batması bile bazen ölümle sonuçlanabilir.Bu nedenle hastalığınız sadece iç organlarda değil,fiziksel yaralanmalarda bile,hatta psikolojik travmalarda bile tehlikeli olabilir yada ölümle bile sonuçlanabilir.
Bu nedenle sorun neremizde ve ne tür olursa olsun,sağlıklı yaşama bilincini kazanırsak hiçbir hastalık hatta KANSER bile tehlike önemini yaşamımızda sürdüremez.
Toplumumuzda maalesef hasta olduğumuzda doktora gitme alışkanlığımız olduğundan,yada “Önemli değil geçer” deyip kendi kendimize doktorculuk oynadığımızdan dolayı,hem yaşam kalitemizi düşürmüş,hemde yaşamımıza zorlukları,acıları,ağrıları davet etmiş oluyoruz.
Bu nedenle KANSER GERÇEKTEN TEHLİKELİMİDİR sorusuna bu cevabı verdim.Evet Önlemini almadığınız sürece KANSER TEHLİKELİDİR.Peki kanser olduktan sonra çözümü varmıdır? Tabiî ki vardır.Nefes aldığınız sürece her zaman hastalıktan kurtulma şansınız vardır.
Bunun için yapmamız gereken işlem ve izlememiz gereken yol aslında o kadar basitki.Tek kural TIP’a inanmak ve doktorunuzla sağlıklı iletişimi kurmak.(tabiî ki doktorunuzda sizinle sağlıklı iletişimi kurmalı)


KANSER HASTALIĞINDA TIP TEK BAŞINA YETERLİMİDİR ?

Kanser ve diğer tüm hastalıkların tedavisindeki ilk ve tek etkili kural.Hastalığın hekim tarafından teşhisi,kontrolü ve tedavisidir.Bunun dışındaki tüm ayrıntılar şarlatanlığa girer ve insan hayatını tehlikeye sokar.
Yani siz KANSER iken halk arasında hacı hoca dediğimiz sahte inanışlara aldanır ve çareyi oralarda ararsanız,kendi yaşamınıza en büyük ihaneti yapmış olursunuz.Bu nedenle maalesef ülkemizde sıkça karşımıza çıkan şarlatan sektörünün bu alanda elde ettiği prim ve umut ticareti sonucu kazandıkları rant rakamı telafuz edilemeyecek kadar çoktur.Sonuç ise tamamen facia.Bu sebeple tek yol bilime inanmak ve gereğini yerine getirmektir.
Ancak Hastalık tedavilerinde bilimin farklı dalları birbirinden ayrı mekanizmalarda çalışır.Örneğin Bir KANSER Hastasını tek başına bir ONKOLOG tedavi edemez.nedenine gelince,bu tür ağır rahatsızlıkların tedavisi bir takım işidir.Tedavi kombanisyonu gerektirir.Onkolog kanserli tümörü ortadan kaldırmak için tüm bilgisini,denemiyini var gücüyle seferber eder.Ama hastanın birde diğer destek tedavilerine ihtiyacı vardır.
Mesela sağlıklı beslenme tablosunu alanda deneyimli bir diyetisyenden almalıdır.Bunun dışında KANSER aynı anda iki yerde birden meydana gelir.Birincisi hücrede,hücredeki kanser onkoloğun işidir.Ama birde düşünceye giren kanser vardır bu ise psikoloğun işidir ve tehlikeli bir türdür.Çünkü düşüncedeki kanser engellenemezse sonucu istenmeyen durumlarla karşılaşabiliriz.Bu kanser türü ise psikoloğun işidir.Düşüncedeki kanseri psikolog yenmenize yardımcı olur.
Bir diğer kanser türü ise aile bireylerinin ruhuna işleyen türdür.Bu türede yine psikolog desteği gerekmektedir.Dolayısıyla sadece onkolog,kemoterapi,radyoterapi,ameliyat değil.KANSER’de takım çalışması gerekmektedir.


BİTKİ DÜNYASININ KANSER’DE VE İNSAN YAŞAMINDAKİ ÖNEMİ


Bitkilerle tedavinin tarihi çok eski asırlara dayanmaktadır.Lokman Hekim türü tedavi günümüze ulaşsa da bu sadece isimden ibaret kalmış ve bitkinin insan sağlığındaki önemi ve etkisi,yanlış bileşenler,hormonlu bitkiler ve doğadaki değişimlerden dolayı çok sayıda bitki asimile olmuş ve etki değerini yitirmiştir.
Günümüzde aktar ve bitki uzmanlığı ismi altında insan sağlığını hiçe sayarak,sağlık üzerinden rant elde edip toplum vicdanına sığmayan davranışları yapan ve üstelik etkin sitelerle internette bilgi kirliliğine neden olan site ve kişi sayısı maalesef yüzlerce sayıya ulaşmıştır.
Bitki ilaç değildir,ancak tedaviye ciddi oranda destek veren ve temel yaşam gereksinimlerinin ilk sırasında duran önemli bir yaşam ve sağlık partneridir.Bitkinin toplandığı mevsim,hatta saatinin bile önemi oldukça hayati ve bilgi gerektiren bir unsurdur.
Mesleki titri her ne olursa olsun,isimlere değil,bitkinin yetiştiği toprak üzerindeki hava sahasının önemi gözetlenmelidir.
Kanser ve diğer ağır hastalıklarda insanların dikkat etmeleri gereken en önemli unsurlardan biride,kullanılan ilaçların insan vücudunda yaratmış olduğu yıpratıcı etkilerinin minimuma indirgenmesi için bitkinin sağlıklı ve bilinçli olarak alınması esastır.
Tekrar önemle belirtmek gerekirse bitki ilaç değil ama ilaç kadar zorunlu ve temel gereksinimdir.Bitki hastalık süresince değil,sağlıklı bilinçle yaşamımızın her döneminde disipline edilmiş bir modelle mutfağımızın en temel malzemesi olmalıdır.



ELİM SENDE OYUNU


Psikologlar,yaşam koçları,bazen öğretmenler veya aile bireylerimiz.Sohbetlerinde yada rehberlik desteklerinde bizlere hep motivasyon yüklü cümleler kurarak pozitif düşünce ve ruhsal tetikleme sağlamaya çalışırlar.Bazen testlerle,bazen sohbetlerle,bazen eğitimlerle yaşamı paylaşan paydaşlarımız,aslında hayatın ne kadar kolay yaşanabilir olduğunu fakat bunu zor edenin bizim kendi içimizdeki saklı kutularımızda beklettiğimiz ve gün ışığına çıkarmadığımız,kimi zaman özlem,kimi zaman korku,kimi zamanda hüzünlerimizden kaynaklı inanışlara ikna edilmeye çalışırız.Her acı,her sorun,her engel kendi içinde ve yaşayan kişi tarafından yoğunluğu ve boyutu hissedilir.Benzer hastalık yada sorunu yaşasak bile bunun duygu tadını eşit düzeyde hissetmeyiz.Duygular arasında akrabalık olsada,duygularında kan grubu vardır ve hepsi birbirinden farklıdır.Bu nedenle insan ruhsal mutfağında pişen tüm yemeklerin tadını kendi gurme uzmanlığında tadar ve ikram ederkende karşısındakilerinde aynı tadı hissetmelerini bekler.Ama duygu aktarımlarında karşılıklı göz dokunuşları birbiriyle aynı dili konuşmadığında,bizler genelde saklı kutumuzun kapağını yeniden açar ve içine yine saklı kalacak bir sürü düşünce ve duygu saklarız,birilerinin bize dokunmasını,o saklı kutuları açmasını ve ağırlığıyla göz pınarlarımızı boşaltan duygularımızdan bizi kurtarmasını bekleriz.Bunu kimi zaman kaçarak,kimi zaman agresif davranış göstererk,kimi zamanda dikkat çekerek elde etmeye çalışırız.Oysa keşke konuşsak !!! Şimdi oyunun kurallarını belirlemeden,oyuna gizem yüklemeden,labirentleştirmeden çıplak bir el ile elim sendeyi oynayacağız.Her yaşta insanın oynadığı,tıpkı tombala gibi,hatta okey gibi,yada üç taş oyunu gibi her yaştan insanın eşlik edeceği bir oyun bu.Oyuna başlamak için bir kişi eksik,hadi arayın ve o siz olun.





YOKSA ÖLECEKMİYİM !!!

Ölüme Meydan okurken, ölümden korkmak ne tuhaf dimi. Üstelik bu özellik sadece insanda vardır. Öleceğimizi bilerek sigara içeriz mesela, ya da ucuz diye bile bile hormonlu gıdalar alırız, çevreyi kirletir ve egzoz dumanlarına ciğerlerimizi heba ederiz.
Bana bir şey olmaz deyip soğuk havalarda incecik bir üstle dışarı çıkarız. Ama can tatlıdır, kendi canımızın değerini her ne kadar bilmesek de canımız yandığında ilk duygumuz duygu korku olur.
Bunun adına kanser’de diyebiliriz ya da grip’te diyebiliriz. Ne olursa olsun canımız yanıyor diye kendimizi kötü hisseder ve düzelmek için var gücümüzle çaba sarf ederiz. Doktora gider ilaç alır, serum takar ve inanılmaz hüzün dolu duyguyla “Ben hastayım” a inanırız. Sanki hastalık bize dışarıdan gelmiş gibi. Aslında kendi üretimimizdir hastalık, bilinç eksikliği temel nedendir.
Disipline edilmemiş yaşam tarzı aslında kendimize hazırladığımız davetiyedir. Ağır bir rahatsızlığa kapıldığımızda da ölüme meydan okur halimiz birden yok olur ve doktora sorarız “ YOKSA ÖLECEKMİYİM” diye. Bunun cevabını ben değil siz kendinize verin.
Sağlıklı, uzun ve mutlu bir yaşam dileğiyle.





VE İNSAN “YAŞAMI” KEŞFETTİ…


Arayış tarihin belki en eski, en derin ya da bilinmeyen bölümündedir… Arayış…
İlk insan, ilk hayvan, ilk su, ilk toprak bunların hepsi bir şey aradı. Su toprağı, toprak suyu, deniz balığı, balık kendi içindeki denizi, Havva Adem’i, Adem elmayı aradı durdu. İnsan insanı aradı, buldu ve vurdu, böylelikle arayış sonsuzlaştı ve bulaşıcı bir hastalık gibi tüm evrene yayıldı, canlı cansız herkes bir şeyler arayıp durdu. İsimler taktılar aradıkları şeylere: huzur, para, aşk, saadet, mutluluk, ev…
Yani bir insanın var edeceği her şeyi, yine insan arayıp durdu. Yorulmak bilmedi ve tüm hayatını arayışlar üzerine kurdu. Evlendi çocuğu oldu, ama o erkek değil kız çocuğuydu, bu kez de erkek arayıp. Dedim ya buldu ve vurdu. Aslında bulduğu her şeyde insanın kendi vardı, sarf etmeseydi…
Ağaçtır insan elbette içinde kurtlar, böcekler yaşar, üzerine vahşi hayvanlar da tırmanabilir, hatta birkaç dalı kesilip engelli hale bile gelebilir. İşte sorun da orada başlıyor, yani mevcut dallarının varmasıyla insan sürekli arıyor. Bulduğuyla savaşıyor ve onu yok ediyor. Anlamını bilmediğimiz ama hayatımızın anlamı haline getirdiğimiz ve daha doğum anıyla başlayan arayışlarımızda var: sevgi, Allah, şeytan, cennet, cehennem, günah, sevap ve daha çoğaltabileceğimiz milyonlarca şey gibi. Üstelik bu arayışlarımızın hepsinde korku var. Korkuyu bulduğumuz yerde de cesaret arayışımız var.


“Cesaret yalnızdır, partner alırsan korku doğar. Kararını ver.”


Esra ALTUNSOY ADIGÜZEL
Psikolog
     1 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Esra ALTUNSOY ADIGÜZEL Fotoğraf
Psk.Esra ALTUNSOY ADIGÜZEL
İstanbul (Online hizmet de veriyor)
Psikolog
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi15 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Psk.Esra ALTUNSOY ADIGÜZEL'in Makale ve Yazıları
► Covid-19 ve Psikolojik Destek Psk.Dila HOTLAR
► Hamilelik ve Psikolojik Destek Psk.Aysun DEVRAN
► İnfertilite ve Psikolojik Destek Psk.Aysun DEVRAN
► Psikolojik Destek Nedir ? Psk.Bahattin GÖKTAN
► Hamile Okulu ve Psikolojik Destek Psk.Aysun DEVRAN
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,976 uzman makalesi arasında 'Kanserde Psikolojik ve Bitkisel Destek' başlığıyla benzeşen toplam 50 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Somatizasyon Bozukluğu Şubat 2010
◊ Mükemmel Olmalıyım Kasım 2010
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


08:21
Top