Barış beyle beraber çalışmaktayız .Kendisi çocuklarla çalışmaktadır.Öğrenme bozukluğu ,dikkat eksikliği,alt ıslatma,kıskançlık,çocuk ve ergenlere yönelik danışmanlık yapmakta ve zeka testleri uygulamaktadır. Güleryüzlü, idealist çizgisini hiç bozmamış ,yardım etmeyi para kazanmanın önünde tutan ,bilgili ve amatör ruhlu bir arkadaşımdır.Çocuk psikoloğu arayan danışanlarımı tereddütsüz yönlendirdiğim Barış beyi burada da tavsiye ediyorum .Sevgiler.

Merhaba ben Kıbrıs da yaşayan fakat şu anda iş nedeni ile Türkiye'de bulunan bir hayvanseverim.Bizim iki aylık Tekir cinsi bir kedimiz var.Kedimiz için veteriner araştırması yapmıştım.Çünkü kedimiz konusunda uzman,mesleğini severek yapan,iletişimi rahatlıkla sağlayabileceğimiz,bizi hiçbir konuda aldatmayacak bir veterinerin kontrolünde yetiştirmek istiyorduk.Kıbrıs Veteriner Kliniği ve Sayın Prof.Dr Huriye Horoz KAYA ile tanışmamız bu sebeple oldu ve kedimiz bize geldigi ilk günden itibaren de iletişim halindeyiz.Çünkü aradıgımız bütün bu özellikleri bu klinikte bulabildik.Her şeyden önce her zaman güleryüzle karşılanıyoruz.Sorduğumuz sorulara açıkca ve en ince ayrıntılarına kadar,samimiyetle cevap alabiliyoruz.Bunu yaparken de bir zaruriyetten degil meslege olan sevgi ve saygıdan,uzmanlığın verdigi bir kendine güvenden oldugunu hissedebiliyorsunuz. Petinize en uygun tedavilerin uygulanacağından,bu tedaviler sırasında para tuzaklarına düşürülmeyeceginizden emin olmak,en önemli noktalardan biri de bu bizim için.Bu yüzden verilen hizmetten cok memnunuz ve teşekkürler KIBRIS VETERİNER KLİNİĞİ ,teşekkürler sayın Huriye Horoz KAYA...

pınar hanım benim mucizem, kendisini en zor anımda, yardımsız devam edemeyeceğimi düşündüğüm bir anımda buldum.bir iki isim vardı araştırma ve değerlendirmelerim sonucunda seçimimi pınar hanımdan yana kullandım. ne kadar doğru bir seçim yaptığımı ilk seanslardan sonra anladım. hayatımda ilk defa dışarıdan bir yardıma ihtiyacım olacak kadar bitmiş hissediyordum, ve hatta ilk seansta, niye geldiğimi anlatmaya başladığmda; çok zoruma gitmişti orada olmak, utanarak ve kendimi tutamayarak ağlaya ağlaya anlatmıştım. mucizem diyorum çünkü ruhumdaki zihnimdeki şu ana kadar olan bütün olumsuzları bi şekilde çekip aldı, içinde bulunduğum zorluklarla başedemeyeceğimi düşündüğüm anlarımda bunun hiç de öyle olmadığını gösterdi karamsar ve kötümserliğe yatkın kişiliğimi bir sihirli değnek gibi dokunarak tamamen değiştirdi güzellik salonuna girip baştan sona yenilenen bi insanı düşünün ilk girdiği haliyle çıktığı hali tamamen farklı işte ben öyle oldum ruhumu güzelleştirdi pınar hanım. evet içimdeki bütün çirkinleri mucize gibi temizleyip yerine güzelleri koydu.ağlayarak girdiğim yerden gülerek çıktım. onu tanırsanız sihirli değneği olan iyilik meleklerinin sadece masallarda olmadığını görürsünüz.. onu çok seviyorum.. şu anda başardığım ve başarmaya devam ettiğim bir çok şey onun sayesinde oldu..

Merhaba, Sanırım çağlanın bu kadar mükemmel olması ailesinin desteğine bağlı buradan anne ve babasına öncelikle bu kadar iyi evlat yetiştirdikleri için teşekkürler.. Çağla bence burada yazılanlardan çok daha iyi birisi olduğuna inanıyorum :) Yukarıda eski arkadaşı Emrah çok güzel ve olumlu yorum yazmış aynen ve iki katı katılıyorum:) Bazı yaşadığım tatsız olaylardan dolayı kendisini tanıma fırsatı buldum gerçektende beni iki kelime ile kendime getirdi. ve 1,5-2 yıldır hayatımdaki gel git olay silindi gitti. Belki saatlerce seans falan yapmadık ama inanın msnden bile yazışmanız yetiyor.İlgili,mesleğine saygılı ve bir okadar da mükemmel bir insan kendisi ile yüz yüze tanışmak fırsatım olmadı en kısa zamanda kendisini ziyaret edeceğim. Bende şiddetle tavsiye ediyorum...

Ben çok az kişide rastlanan bir hastalıkla 9 yıldır mücadele ediyorum. (Lenfödem Hastalığı) Hastalığım sağ bacağımda ayak bileğimde kızarıklıkla başladı. Sonra önce sağ ayağım şişti ve ilerleyen zamanda da sol bacağım. Bu şişlikler gittikçe ilerliyordu. Sonuçta her iki bacağım dize kadar şişmişti. Bu hastalığın tedavisini çok araştırdık ama bir türlü tedavi olamadım. Lenf damarlarımın tıkalı olduğunu söylüyorlardı. Doktorlar bu bacaklarımdaki lenf sıvısını uzaklaştırmak için herşeyi denedi. Ayağımda sargılar içinde dolaştım, ayaklarıma iğneler takıp o sıvıyı boşaltmaya çalıştılar ama nafile. Hiçbirşey fayda olmadı ve bana bu hastalığın tedavisi olmadığı söylendi. Yıllar geçtikçe ayaklarım artık şekil değiştirmeye başladı. Derimde kızarıklık oluştu ve ayak derisi üzüm salkımı gibi bir yapıya dönüştü. Kaşıntı ve mantar vardı. Artık ne yürüyebiliyor ne de dışarı çıkabiliyordum. Çaresizdim. Bu sırada Sema Hanım'la tanıştık. Bana bu hastalıkla ilgili eğitim aldığını ve beni iyileştirebileceğini söylediğinde çok şaşırdım ve denemeye karar verdim. Sema Hanım'la bir aya yakın süredir tedaviye devam ediyoruz. İlk gün seans sonunda gözlerime inanamadım. Evet bacağım gerçekten incelmişti. 10 günün sonunda o üzüm salkımı gibi görüntü neredeyse düzeldi. Bacağımda çok belirgin bir incelme oldu. Hele sol bacağım çok güzel gidiyor. Bu arada karnımda da ödem vardı ve bu beni inanılmaz rahatsız ediyordu. Tedaviyle karnım ve göbeğimdeki şişlikler de azaldı. Artık daha rahat hareket edebiiyorum.... [Devamı..]

hatice hanıma ilk olarak bu siteden ulaştım. Daha sonra seansalarına katıldım.ve bu görüşmelerin sonunda çok başarılı sonuçlar aldım.Onun sayesinde şimdi daha pozitif,kendine güvenen birisi oldum.Bana çok yardımcı oldu sorunlarımı dinleyip bana çözümler sundu daha doğrusu bu sorunlarımın çok da büyütücek ve kafaya takacak bir problem olmadığını bana gösterdi.Ben de şimdi sorunlarımı kafama takmadan rahat bi şekilde hayatımı sürdürüyorum.Ona çooook teşekkür ediyorum.ve HATİCE ZENGEL'i sorunu olan herkese kesinlikle TAVSİYE EDİYORUM.

Oğuz Seyfi , Kendisi benim hayatıma Mayıs ayında giren uğruna herşeyi yapabileceğim oğlum Alex'in dostu,kurtarıcısı ve hekimidir.Oğuz Abi ile İzmir'in bence en iyi veterineri olan Kutlu Dayıoğlu vasıtası ile tanıştım . İyi ki de tanışmışım . Oğuz Seyfi çok iyi bir hekimliğin yanı sıra çok ta iyi bir dost . Şahsen ben muayenehanesine gittiğim zaman en az 2 saat kalıyorum . Çünkü muhabbeti , candanlığı ve ilgisi orda kalmama zorluyor beni . En son gittiğimde 4 saat kadar oturdum :) Artık bıktı benden ve Alex'in işemelerinden ama bizden kaçış yok :)) Oğuz Abi'ye ilk gittiğim zaman Alex'in basit bir deri hastalığı vardı . İlk gittiğimiz veteriner hekimler oğlumun MANTAR hastası olduğunu söylediler ve başladık tedaviye :)) tam 4 ay boyunca yapmadığımız kalmadı !! Ama oğlumun tüyleri gittikçe dökülüyordu ve bu duruma inanılmaz üzülüyordum . Çünkü o daha 5 aylıktı ve çok masumdu . Çokta tatlıydı,onu öyle gördükçe gözlerim doluyordu . Ben ilk defa aşık olmuşum meğer :) Tedaviler netice vermedi , gittikçe daha kötü olan köpeğim için başka bir hekim bulmam lazımdı . Ve hemen araştırmalara başladım . Google'a iyi veteriner yazdım Kutlu Bey çıktı bende onun vasıtası ile Oğuz Abiyi buldum . Oğuz abinin yerine gittim ve durumu uzunca anlattım . Kendisi bana '' Deri konusunda %100 iddialıyım , Alex 'i düzelteceğim '' dedi . Çok umutluydum . Ve bir kaç iğne,krem vs.'den sonra Alex 1 ay sonra pırıl pırıl tüyleri ve o güzel yüzü ile tekrardan Oğuz abisinin karşısına çıktı . Çok mutlu olmuşt... [Devamı..]

Tayibe hanımla bir özel eğitim kurumunda çalışma fırsatım oldu. onu tanıdıkça etrafındaki özel eğitim öğretmenlerinden çok farklı olduğu aleni bir şekilde göze çarpmaktaydı. Aldığı kaliteli yüksek eğitim ve bilgi donanımı ile yetinmeyip bir çok alanda kurs, kongre ve seminerlere katılarak kendini geliştirmeye devam etmesi, birebir ilgilendiği özel çocuklara bu birikimlerini aktardığı ve gelişimlerine gerçekten katkı sağladığı,Eğitimini verdiği çocuklarının ailelerinden, resmi kurum ve özel eğitim alanında isim yapmış insanların takdir ve teşekkürlerini kazanması, İşitme, Zihinsel, Otizm tanısı almış çocukların ve özellikle Küçük yaş ( 3-6 yaş ) düzeyi özel çocukların (otizm-yaygın gelişimsel bozukluk) eğitimlerinde ortaya koyduğu başarısı,eğitimini verdiği çocuklarına ve bulunduğu ortamda ki arkadaşlarına sıcak, samimi ve anlayışlı davranması, zeki olması , ileri görüşlü olması, azim ve sebat göstermesi, her geçen gün başarısını arttırmaktadır... Bu güne dek desteklerini hiç bir zaman eksik etmediğin ve arkadaşlığın için bir teşekürde ben etmek isterim. Teşekkür ederim arkadaşım...Özel Eğitimin ve Özel Çocukların "SENİN" gibi yetenekli uzmanlara ihtiyacı var...

Seasa başladığım ilk zamanlar zihnim çok yoğundu aslında bir o kadar da boş düşünemiyordum yaşadığım süreç zordu, yoğundu sonuç ise işin içinden çıkamıyordum. Birşey olmalıydı bu süreçte beni güçlendirecek ve zarar görmeden çıkarabilecek. Zorla gitmiştim başlarda seanslara ön yargılydım.Ben konuşucaktım biri bana yol gösterecekti yaşadığım süreç kaderdi... Tanımadığım bir insan bana yardımcı olacak fikri saçmaydı... Şimdi düşünüyorumda birçok insan böyle kapatıyor kendini hayata yardım almaya. Haftalar ilerledikçe seans günlerini ve saatlerini kendim takip etmeye, bitsin diye beklediğim seansların uzadığını ve sohbete dönüştüğünü farketmeye başladım. Bir zaman sonra seas kelimesi yavan kaldı sohbetlerimizde önümü, olumsuzlukları, düşüncelerimi, karartıları ve histeriklerimi aştı, açtı, keşfettirdi bana... içime sindirdiğim insan karakterlerini öznesel anlatamakta çok iyi değilimdir... benim için özelsin demişimdir ama üç cümle yetmez özel olduğunu anlatmaya... Tuğba DEMİRÖZ ATEŞMEN??? evet işte o dönüm noktam... karanlık zihnimin koridorlarında gizli kalmayı tercih eden ve saklanan düşüncelerimi ortaya çıkaran kahraman... Sana minettarım, sonsuz teşekkürler...

“İyi bir klinik psikolog mesleğini giysi gibi giymeyen, mesleği derisi olan kişidir.” demişti üniversiteden bir hocam. Hocamın o zamanlar henüz tanımadığım meslektaşım, arkadaşım, dostum, kardeşim ve ortağım Birgül Emiroğlu’nu tariflediğini bilmiyordum. Arkadaşımın gözlerindeki umudu hastalarının terapötik yararına dönüştürebilmesinden, mesleğin gerektirdiği etik sınırları hiç kaybetmeden danışanları ile kurabildiği insani ilişkiden ve durumları çok yönlü değerlendirebilme yeteneğinden çok şey öğrendim. Kendisi ile uzun yıllar, yeni projelerde birlikte çalışabilmek benim için bir onurdur. İnanç Sümbüloğlu Psikolog

yaptığı işi layıkıyla yapan,gelişime açık, mesleğinde bir adım dahi ilerleyebileceğini inandığı şeyleri yapabilmel için sürekli eğitimler alan,kendine güvenen,dürüst,hoşgörü sahibi,daima güleryüzlü,sıcak ve her daim pozitif kişisel özellikler taşıyan bir insandır.Bu nedenlerle yaptığı tüm işlerde sonuna kadar gitmeyi kendine ilke edinmiştir.Zorluklardan yılmadan ve gerektiği şekilde savaşan bir yapıda olması danışanlarını istedikleri sonuca doğru bir şekilde ulaştıracaktır.Hem profosyonelce,hem de ailenizdeki bir kişiyle oluşturulabilecek yakınlığı sağlayacağından dolayı kendinizi oldukça güvende hissedeceğinize inanıyorum.

Merhaba, ben Özlem.Bundan 1.5 ay önce internette diyetisyen arayışı içindeydim ve hakkında olumlu yazılar okuduğum Gizem hanıma gitmeye karar verdim. Ve tanışıncada iyiki gelmişim dedim. Kendisi oldukça güleryüzlü ve samimi bir insan.Size özel verdiği diyet listesiyle aç kalmadan rahatlıkla kilo verebiliyorsunuz.İşte diyete başlayalı tam 48 gün oldu ve ben 8.3 kilo verdim. Daha yolun başındayım hedefime Gizem hanımın yardımıyla ulaşacağıma inanıyorum. Kendisine teşekkür ediyorum ve herkese tavsiye ediyorum.

İşini Sevmek Tavsiye Ederim Yazımın başlığından sitenin adı algılanmasın DR Ahmet GÜRAPAYDIN dan bahsediyorum yukarıda tavsiyesini gördüğünüz (betül D) eşimin kilo proplemlerini halletmek üzere gittiğimizde karşımda benim gibi bir tiyatro sanatıyla uğraşan biri var heralde dedim çünkü anlatımları bir standup tadında ve özgüveni aşılayan yapısıyla hiçte alışık olmadığımız bir doktor portresi duruyordu tedavi yöntemini anlatırken kendimce dedimki bende kilo alıp tekrar vermek üzere burayamı gelsem diye. Belki güldünüz inanın ilk görüşmemizde bende gülmüştüm ve tedavi sürecinde ulaşılan başarıyı gördükce evimize dolan huzur arttıkca gülmemin yerini haklı ve doğru doktora gitmenin verdiği huzur kapladı çünkü harcadığım parayı düşündükcede şimdiye kadar neden bu insanla tanışmadığıma üzüldüm.Şunları yeme diyen bir insan yerine bunları ye ama şunlara dikkat diyen bir doktor duruyordu bunnla birlikte sürekli hastalarını gerek bildgiayar gerekse telefon kanalıyla kontrol eden ve işini bu kadar severek yapan bir kişi daha tanımadım Söylemek istediklerimi heralde engüzel bu cümle özetledi İşini Sevmek

Nişantaşı Güzelbahçe Sokak'taki Yedikule Psikiyatri ve Sırp Pırgiç Ermeni Hastanesi vip Psikiyatri Kliniği çalışandır.Tuğçe (Abla) Hanım EMDR seanslarıyla içinden çıkamadığım sorunların ne kadar küçük ve anlamsız olduğunu görmemi sağladı.Bunun dışında sohbetlerimiz sayesinde hayata bakış açım değişti.Pozitif enerjisi,empati gücü ve kendine has yaklaşımıyla beni bambaşka birine çevirdi..(Burda Uz Dr.Yasin Genç'in katkısını unutulmamalı.).Bu 2'liye dikkat edin daha çok yerde isimlerini duyacağınıza eminim.

Öncelikle İzmir'de bu ayarda ekipman ve bu kalitede hekimleri olan başka bir klinik daha bilmediğimi belirtmek isterim. Benim hikayem annemin işyerinde beslediği kediye motorsiklet çarpıp öldüğü için daha yeni gözü açılmış 5 yavruyu eve almamla başladı, zaten evde 3 yetişkin kedim var ve senelerdir de bir veterinerim vardı. Ancak yavru kedilerin beslenmesi için anne sütüne en yakın vitamin ve mineral içeren benim veterinerimde yoktu ve getirtmeye de pek niyetli değildi, pet shopta var alın dedi. O gün başladım pet shopları gezmeye ancak yok yok...Sonra aklıma bi gün dolaşırken gördüğüm ve tam teşekküllü bir hayvan hastahanesi gibi hizmet verdiğinden aklımda yer eden bu klinik geldi . Biliyor musunuz orda buldum, bir pazar günü bebeklerden birini ağzı köpürmüş zor nefes alır halde buldum ve acilen veterinerimi aradım, ne o ne de yardımcısı telefonlarını açmadılar, o anda nasıl düşündüm bilmiyorum (iyi ki de kartlarını almışım) ÖZ-VET'i aradım bir de ne duyayım pazar günleri de açıklarmış hemen getirin dediler, içeri girer girmez Vet. Hek. Derya hanım yavruyu kaptığı gibi salladı salladı ciğerlerine kaçan sütü çıkardı, daha sonra kendine gelmesi için onu oksijene bağladı, tam bir saat sonra hareketlendi yavrucuk ve ardından 2 saat kadar oksijen ve ısı destekli küvezde müşahade altında kaldı. Ben bu kediler bana geldiğinde yaşamlarını allaha bırakan, enfeksiyonu olduğu halde antibiyotik kullanmak istemeyen ( İleriki dönemde böbrek fonksiyonlarına zarar verirmiş, ancak bebek... [Devamı..]