2007'den Bugüne 92,262 Tavsiye, 28,210 Uzman ve 19,973 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Baba İlgisi 1-Yağmurdan Kaçarken Doluya Tutulmak
MAKALE #10312 © Yazan Psk.Dnş.Mehmet KÖR | Yayın Ocak 2013 | 4,013 Okuyucu
BABA İLGİSİ
Kamu kuruluşunda işçi olarak çalışan Şevket Bey akşamyemeğini yedikten sonra vazgeçilmezi olan dizisini izlemeye koyulur. O sırada içerden bir gürültü kopar. Oğlu Savaş küçük kardeşinin oyununu bozmuştur.
Bağırtı ve ağlamalardan rahatsız olan Şevket Bey:’’ Ula getirmeyin beni yanınıza, kesin sesinizi !’’diye tepki gösterir. Gürültü kesilir.
Biraz sonra diğer odadan bir çığlık duyulur. Annesi:’’Kim yaptıbunu? Güzelim örtü mahvolmuş! Şevket Bey:’’Ne oldu hanım? Diye sorar ve soluğu kızgınlıkla odada alır. Yeni yıkanıp katlanan örtüler meyve suyu ile kirlenmiştir. Şevket Bey:’’ Savaş çabuk gel buraya!’’ diye bağırır. Savaş’ı tutup hırpalamaya başlar. Ben sana yapma demiyor muyum? Daha kaç kez söyleyeceğim.Anlaşılan dün yediğin dayak akıllandırmadı? Hayvan herif! Gebertirim seni adam gibi dur!
Yine baskıcı ve otoriter baba kendisinden bekleneni yapmıştır.
Baba dizi izlemek üzere içeri geçer. Ama benzer davranışlar yine devam eder. Çünkü yatma vaktine daha çok zaman vardır ve Savaş’ın enerjisi henüz tükenmemiştir.
Savaş bu kez de salondaki koltukların üzerinde gezerken koltuğun kollarından biri kırılır. Baba her zamanki gibi hiddetle yerinden fırlayarak Savaş’ı bir temiz döver’’Defol git odana, yat uyu, sesin çımasın, bu sefer daha kötü döverim’’der. Çocuğun canı çok yandığı için çaresiz, mutsuz,perişan bir şekilde odasına gider. Yatağına uzanıp yastığına boğarcasına sarılır ve düşüncelere dalar…
Bir gün ‘’Nasılsın oğlum demedin. Başımı okşamadın. Konuşmak istediğimde hep kısa kestirdin, dinlemedin. Hep yorgun ve kendi işinle meşguldün…(Gözyaşı sel olur)Bana bir tek tokat vurduğunda dokunuyorsun. Bir de yaramazlık yaptığımda beni fark ediyorsun. Napıyım böyle davranmasam başka türlü benimle ilgilenmiyorsun ki. Sana o kadar ihtiyacım var ki. Hiç ilgi görmemektense böyle ilgilenmeni tercih ederim.
Ertesi gün öğretmeni tenefüste Savaş’ı görür. Halini hiç beğenmemiştir.İlgilenmek üzere yanına sokulur. Savaş merhaba nasılsın? dediği esnada sırtını sıvazlamak için elini uzatır. Savaş Pavlov’un köpeği gibi şartlandığı için ve kendisine uzanan her elin tokatla sonuçlanacağı düşüncesiyle sakınır, başını eğer ve kaçma davranışı gösterir. Öğretmen çok şaşırır. Biraz düşündükten sonra Savaş’ın bu şekilde tepki göstermesinin nedeninin anlamıştır.
Bu hikâye gerçek yaşamdan alıntıdır.
Çalışan, yorulan ve çocuklarının sözde her ihtiyacını karşılayan fakat çocuklarına verdiklerinin karşılığını alamayan babalar. Çocuk eğitiminin sadece annenin sorumluluğunda olduğunu düşünenler. Babalık görevinin sadece eve ekmek getirmek olduğunu savunanlar. Nefsini düşünüp Freud’un İd’inde(sadece kendi hazzından başka bir şey düşünmeyen)takılıp kahvedeki oyundan, evdeki diziden maçtan ve bilgisayar oyunlarından ayrı kalamayanlar. Çocuğu seveceksin ama sevdiğini belli etmeyeceksin diyenler. Haksız yere ya da olumsuzdavranışı gereğinden fazla cezalandıranlar ve ardından abartılı ödüllendirmede bulunanlar. Kurdukları iletişimde ne söylediğine odaklanıp nasıl söylediğini ve Karşı tarafta ne gibi bir etki bıraktığını düşünemeyenler. Kendi koyduğu kurallarda kararlı davranamayıp bozanlar, anneyi hiçe sayıp kendi fikirlerini kabul ettirme çabasına girenler, hatta bazen anneyi çocuklarını yanında küçük düşürenler. Baskıya dayalı otorite geliştirip birçok problemi çözdüğünü düşünenler.Ey babalar! Yanılıyorsunuz! Belki de telafisi olmayan yoldasınız. Baskılarınızın etkisi en fazla birkaç yıl daha sürer. Bastırdıklarınız, üzerini örttükleriniz, sıkıştırdıklarınız bir yerde patlayacaktır. Gelişimde kritik dönemlerden bir tanesi olan ergenlik döneminde bunların hepsi başınızda bomba olup patlayacaktır. Bu bomba en fazla gençlik döneminde bulur sizi.



Geçmiş dönemlerde çocuğunuz üzerine ektiklerinizi biçeceksiniz. O zaman vay halinize! Çocuğunuza erişemeyeceksiniz, güç yetiremeyeceksiniz. Fiziki müdahalede yetersiz kalacaksınız. Sizin veremediklerinizi sözde ona değer veren, onu tatmin eden uyuşturucu, kötü arkadaşlıklar, suç ve eğlence ortamları verecek. Bu durumda zaten aranızdaki mesafeler çoktan açılmış olacak belki bir daha kapanmamak üzere.
Ericson’un ifadesiyle; yaşlılık döneminin en büyük tehlikesi umut yitimi ve ölüm korkusudur. Umutsuzluk, vaktin artık çok az kalmış olmasına ilişkin bir duygudur. Vakit artık bitmek üzeredir, yolun sonuna gelinmiştir ve yeni baştan yaşamaya imkân yoktur. Bu nedenle de ölüm korkunç bir son demektir. Kimi yaşlılar böyle bir umutsuzluk ve ölümden korkma duygusuna kapılabilir. Ama çoğu yaşlı insan da ölümü huzurlu bir ağırbaşlılıkla yaşamın doğal bir parçası olarak görür ve korkmaz. Bu yaşlılar hayatın daha önceki evrelerini oldukça sağlıklı geçirmiştir. Üzerine düşen sorumluluklarını yerine getirmiştir. Keşke diyeceği bir şey yoktur. Yeni baştan yaşayabilseydim tutkusu yoktur. Yaşlılığı da ona bir huzur sağlamaktadır. Ürettiklerinden hoşnuttur, huzurludur. Gençleri kıskanmaz ve horlamaz; onlara sevgi ve saygı duyar.



Genç babalar önünüzde iki yol var. Başı zahmetli sonu lezzetli birinci yol, Başı lezzetli sonu bin bir elem ve zahmetle dolu ikinci yol. Tercih sizin.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler  
► Üzüntüden Kaçarken Üzülen Biz! Psk.Ziya ÜNLÜTÜRK
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,973 uzman makalesi arasında 'Baba İlgisi 1-Yağmurdan Kaçarken Doluya Tutulmak' başlığıyla benzeşen toplam 12 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
 
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


13:05
Top