2007'den Bugüne 92,312 Tavsiye, 28,221 Uzman ve 19,979 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Savunma Mekanizmalarımız
MAKALE #10340 © Yazan Psk.Dnş.Serap ALTU | Yayın Ocak 2013 | 7,995 Okuyucu
Savunma kelime manasıyla baktığımızda , saldırıya karşı kendimizi korumak için yaptığımız bir eylemdir. Psikoloji alanında kullandığımız savunma mekanizmaları da doğumdan itibaren vücudumuzun dengesini korumak üzere yaptığımız bilinçsiz eylemler anlamına gelmektedir.

Savunma mekanizmaları , ruhsal bütünlüğümüzü dengede tutmaya çalışan bir araçsa bunlar nelerdir?

Bebeklik çağında öncelikli olan şey dürtülerimizdir. Dürtülerimiz olmasaydı herhalde dünyada yaşama şansımız kalmazdı. Nitekim hayvanlar her zaman içgüdüsel davranarak hayatta çalışıyorken bizler, dürtülerimizi kontrol etmeyi öğrenebilen ve medenileşen varlıklarız.

Bebeğin dürtüleri kendisini aç kaldığında beslenmesi , canı yanmayacak şekilde altını pislettiğinde temizlenmesi, gazı olduğunda ağlaması ve kendisine baktırması ve en çok bu dönemde ihtiyaç duyulan ilgi ve sevgi için kendini ağlayarak ifade ettiğini görüyoruz. Bu dönemde bildiğimiz üzere dürtüsünü bekletme kapasitesi, erteleyebilme becerisi yok denecek kadar azken büyüyüp annenin yerinde ve yeterince ihtiyaçlarını karşılayabilmesine bağlı olarak artmaktadır.

İlkel savunma mekanizmaları olarak bölme, idealizasyon, develüasyon, yansıtma, yansıtmalı özdeşim, başkasına yöneltme, inkarı sayabiliriz. Bu mekanizmalar kişiliğimiz güçlendikçe,olgunlaştıkça yerini daha olgun daha çok kendi duygularının daha çok farkında olunacağı olgun savunma mekanizmalarına bırakır. Bütün savunma mekanizmaları ruhsal dengeyi korumak için bilinçdışı olarak kullanılır. Kişi bunları kendisi fark edemez, terapist yardımıyla yavaş yavaş görülerek ince bir nakış işlermişcesine hassasiyetle fark ettirilmeye çalışılır, kişi duygularını fark ettikçe içgörü kazanır ve içgörü kazandıkça kendisi daha dingin ve daha huzurlu olur. Çünkü kişinin kendi kendiyle yaşadığı çatışmaların sonucu olarak ortaya çıkardığı savunma mekanizmalarını keşfettikçe kendini anlar, anladıkça kabullenir, kabullendikçe değiştirme gücü bulabilir. Olgun savunma düzenekleri de şunlardır ; bastırma, entellektüalizasyon, yüceltme gibi savunma mekanizmalarıdır. Bazı savunma mekanizmalarının tanımları ve nasıl kullanıldıklarını gördüğünüzde size de çok çok tanıdık gelecektir. Şunu unutmayın savunma mekanizmaları gerekli oldukları için kullanılırlar, önemli olan savunma mekanizmalarından hangilerini kullandığınızı fark etmez bilinçdışındaki asıl hislerinizi yakalamanızı ve kendinizi anlama ve agresyon yükünüzün hafiflemesi, doğru kanallardan boşaltılması, biraz daha kendi gerçeğimizle yüzleşme konusunda bize yol gösterebilir.

Bölme

İlk kullandığımız ilkel dediğimiz ve bebeklik çağına mahsus savunma mekanizması tabii ki aç kalıp annenin bakmadığı zamanlarda öfke duygusuyla nükseden bölme mekanizmasıdır. Bölme , kısaca dünyaya karşı iyiyken iyi , kötüyken de her şeyin kötü olduğuna dair olan bakış diyebiliriz. Buna göre , annesi bakım verdiğinde rahat olan bebek dünyayı iyi olarak görürken, ihtiyaçların bekletildiği ,ertelendiği ve verilmediği zamanlarda kendisini kötü hissettiği için artık dünyayı kötü olarak algılayacaktır. Büyüdükçe olgunlaşır , 3 yaşına kadar zihin kapasitelerinin de gelişimiyle kendisini ifade etme becerisi gelişecek, beklemeyi ve sabretmeyi öğrenerek bölme savunma mekanizmasından bastırma savunma mekanizmasını kullanmaya başlayacaktır. Artık iyi ve kötü kavramları birbirlerini bilecek, bakılmadığı zaman kendini kötü hissetmeye dayanarak gelecek bakıma karşı sabır gösterecek ve dünyanın ve kendisinin tümden kötü olmadığını ve iyi olan hallerini de hatırlayarak sağlıklı bir savunma mekanizmasına doğru yol alacaktır.


Bastırma


Bölmenin artık kullanılmadığı noktada içinden gelen dürtüleri bekletebilme, o anda iyi olduğu anları bilerek buna sabır gösterebilme ve kötü durumdan kurtulacağına dair olan inançla kullanılır. Bastırmaya , dürtüleri kontrol etme becerisi de diyebiliriz. Dürtüler bastırmada iki şekilde olur . İlki farkında olarak bastırma , ikincisi farkına varamadan bilinçdışı yaptığımız bastırma. Her çocuğun annesini paylaşmama gibi bir duygu durumu olur fakat kıskançlık hissettiği halde bu düşmanca duyduğu öfke duygusuyla kardeşine zarar vermeyen bir çocuk bunu bastırıyor diyebiliriz.

İdealizasyon Ve Develüasyon


Yine bebeklikte kullanılan , annenin ya da bakıcının bebeğe olan hayranca bakışlarından dolayı kendisini çok önemli , muhteşem hissetmesi. Ve bu muhteşemliği anneden aldığı için de muhteşem olan anne gözüyle bakması. Çok muhteşem asla bir eksiği kusuru yokmuş gibi. Gerçeklikten uzak olan bu savunma mekanizması tersi bir durumda örneğin bebek altını kirlettiğinde kendisine iğrenerek bakan annesinin bakışlarından etkilenerek çok kötü bir şey olduğuna dair duygu kaplar buna da develüe etme savunma mekanizması diyoruz. Bu durumda anne de iğrençtir, asıl kötü odur ve asla iyi bir şeyi kalmamıştır duygu olarak az önce muhteşemdi şimdi çok kötü olduğuna göre burada ilk savunma mekanizması olarak anlattığımız bölme savunması da var diyebiliriz. Bu bebeklikte kullandığımız savunma mekanizmalarına ilkel savunma mekanizmaları diyoruz. Ve bu ilkel savunma mekanizmalarının yerini yaş büyüdükçe yerini olgun savunma mekanizmalarına bırakmadığını gördüğümüz zamanlar da olabiliyor. Örneğin, sevgilisi olan birini düşünelim. İlk zamanlarında sevgilisinin onu sevdiğini söylemesi, ilgilenmesi, çiçek alması onun kendisini muhteşem hissetmesini sağlayıp aşık ederken, bir gün telefonunu açmadığında artık beni sevmiyor ben sevilmeyecek bir insanım ve ondan nefret ediyorum gibi duygulara kapılıp kendisini harap ediyorsan, bölme ile birlikte başta idealize ettiğini ve daha sonra da terk edildiğini düşündüğünde develüe ettiğinizi söyleyebiliriz. Bu savunma mekanizmalarını kullanmasaydı belki de o gün telefonunu açmamasının sebebinin geçerli bir gerekçesinin olabileceğini düşünebilseydi, zaten ilk baştaki sevgi dolu sözcükler ve çiçekleri de hatırlayıp “aslında beni seviyor acaba ne oldu ?” diye düşünüp daha sakin bekleme ihtimali de olabilirdi. Bu da kötü duygularını bastırabilme yetisini göstermiş olurdu.

Yansıtma


Kendimizde olan ve kabullenmenin zor olduğu duyguların karşı taraf yapıyormuş gibi söylenmesidir. İlkel bir savunma mekanizması olduğu için kişinin kendisini görmemesi anlamına gelir. Kendimizde olan kötü bir şeyi kabullenmek ne kadar zor gelse de farkındalıkla bu savunma mekanizması yerini içgörü ve olgunluğa bırakabilir. Bu savunma mekanizması “ben iyiyim sen kötüsün, benim içimde kötülük yok varsa sende vardır gibi bir anlam içermektedir.” Örneğin eşini aldatan kocanın , eşine” beni aldatıyor musun ?” diye sormasında yansıtma yaptığını söyleyebiliriz.

İnkar


Var olan bir gerçeklik ortada dururken bunun görmezden gelinmesidir. Gerçek o kadar acıdır ki o kişi için, bunu kabullendiği anda kendisini doğrulatamayacak kadar büyük bir yük altında ezilmiş gibi olacaktır. Çocuğu ölen annenin, çocuğunun öldüğünü kabullenmemesi, ya da suçlu olan birinin suçu ben yapmadım diyerek buna inanması buna örnek olabilir.

Yalıtma


Yaşanılan duygunun çok ağır geleceği ve yine ruhsal bütünlüğün dağılacağı korkusunun olduğu yerde mükemmel sistemimiz öyle bir duygu yokmuş gibi hareket edebilir, bunun yanında mekanikleşir, sanki duygusuzmuş gibi anlatır. Nikah günü terk edilen bir kişinin bunu çok sıradan bir olay gibi kendi yaşamamış gibi duygulardan arınmış bir şekilde anlatması olarak tanımlayabiliriz.

Başkasına yöneltme


Kişi öfkesini öfkelendiği kanala boşaltamadığında, kendini güçsüz gördüğü için boşaltamaz ve kendini daha güçlü gördüğü kişiye karşı öfkesini boşaltır. Örneğin patronuna kızan kişi eve gelince bunu çocuklarına olmadık bir sebeple öfkesini kusabilir.

Aklileştirme


Asıl sebebi görmezden gelerek o anda bulduğu bir gerekçeye sığınabilir. Derste aslında hocanın duruşuna gülen bir çocuğun , arkadaşının anlattığı bir şeyin aklına geldiğini söylemesi.

Yüceltme


Eksik kalan duygusunu olumlu bir yerde tamamlaya çalışma çabası olarak tanımlayabiliriz. Çocukları çok seven ve anne olamayan birinin anaokulu öğretmeni olarak bu duygusunu tamamlamaya çalışması. Olgun bir savunma mekanizmasıdır.

Entellektüalizasyon


Bir olayın duygusunu ve farkındalığını görmezden gelmek için kullanılan bir mekanizmadır. Terapi sırasında kendi duygusunu görmek istemeyen birinin okuduğu kitaplarda neler yazdığını anlatma çabası , örneklerini sürekli kitaplardan vermesi ve kendi duygusundan kaçması olarak tanımlayabiliriz.

Kaynak: Bütüncül Psikoterapi, Tahir Özakkaş
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Savunma Mekanizmalarımız" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Psk.Dnş.Serap ALTU'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Psk.Dnş.Serap ALTU'nun izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     1 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Serap ALTU Fotoğraf
Psk.Dnş.Serap ALTU
İstanbul (Online hizmet de veriyor)
Psikolojik Danışman
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi3 kez tavsiye edildi
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Psk.Dnş.Serap ALTU'nun Yazıları
► Savunma Mekanizmaları ÇOK OKUNUYOR Psk.Burcu BÜGE
► Ego Savunma Mekanizmaları Dr.Mehmet TEKNECİ
► Savunma Mekanizmaları Psk.Nurhayat YÜKSEL
► Savunma Mekanizmaları Psk.Bahattin GÖKTAN
► Savunma Mekanizmaları Psk.Dnş.Abdullah TOPAL
► Bölme Savunma Mekanizması Dr.Psk.Ümit AKÇAKAYA
► Psikolojik Savunma Mekanizmaları Psk.İ.Nil BİREYŞOĞLU ÖZEN
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,979 uzman makalesi arasında 'Savunma Mekanizmalarımız' başlığıyla benzeşen toplam 12 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Okul Fobisi Eylül 2014
◊ Döngülerin Oyunu Kasım 2014
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


08:55
Top