2007'den Bugüne 92,262 Tavsiye, 28,210 Uzman ve 19,973 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Mutlu Aşkın Sırları
MAKALE #11408 © Yazan Dr.Sevilay ZORLU | Yayın Eylül 2013 | 4,458 Okuyucu
MUTLU AŞKIN SIRLARI
Kalbinizi teslim etmeden önce beyninizi kullanın… Uyarı işaretleriyle ‘’ne zaman birlikte yürüyüp gitmeniz gerektiğini ve ne zaman koşarak kaçmanız gerektiğini bilmelisiniz’’. Aşk konusunda saçma, çılgınca, inanılmaz kararlar vermiş ya da verecek olabilirsiniz.
Nörobilim aşk konusunda verdiğimiz kararları anlamakta bize yardımcı olabilir mi? Aşk hakkında verdiğiniz kararlar hayatınızı, ruhsal ve bedensel dengenizi sağlayabilir ya da duygusal acılar veya keşkelerle mahvedebilir de.
Aşık olan çoğu kişi “VAHA ETKİSİ” denilen durumu yaşar. Yalnızlığın çölünden çıkan ve tamamlanmış hissetmesine yardım edecek bir ilişki özlemi içindeki bu kişiler,yeni sevgilinin bir güzellik ve doyum vahası olduğunu hissederler. Aşık olduğumuz zaman insanlarla bağ kurmamızla ilgili olan oksitosin hormonunu yüksek miktarda salgılarız. Bu kimyasalın belki de daha tedbirli olmamız gereken durumlarda bile güven hissimizi artırdığı kanıtlanmıştır. Vahayı bulmak için can atan kirli,tozlu,yalnız ve susuz çöl gezgini için aşık olmak başka hiçbir şeyin olmadığı kadar heyecan verici,doyurucu ve tatmin edicidir.Çölden dışarıya adımını atarken bu gezginler genellikle suya ulaşmanın verdiği coşkuyla çevrelerindeki başka hiçbir şeyi göremezler.Yaşadıkları telaşlı mutluluk hali vahanın çevresindeki uyarı işaretlerini görmelerini engeller. Aynı sulardan içenlerin hastalanıp ölmesi vahada zehir olduğunun işaretidir. İşte aşık olduğumuzda da beynimizde dolaşan aşk kimyasallarıyla genellikle o kadar mutlu hissederiz ki gözümüzün önündeki sorunu, metaforik olarak vahadaki kayıpları göremeyiz.
ZIT KUTUPLAR BİRBİRİNİ Mİ ÇEKİYOR?
Sizden farklı, değişik hobilere sahip, yeni şeyler öğrenebileceğiniz birini istiyor olabilirsiniz. Madalyonun diğer yüzünü daha heyecan verici buluyor olmanız da son derece mümkün. Ancak farklılıklar dünyasının heyecanlı kollarından aşağı hızla düşme ihtimalinizin her zaman için daha fazla olacağını göz ardı etmeyin.
FİZİKSEL UYUM
Fiziksel uyumun ilişkinin kalitesini etkileyip etkilemediği” başlı başına bir konu. Yapılan bir araştırma, fiziksel çekicilikteki benzerliğin ilişkinin gelişmesiyle paralellik gösterdiği sonucunu veriyor. Birbirlerine fiziksel açıdan daha çok benzeyen eşler ilişkinin ilk altı ayında, farklı olan çiftlere göre daha fazla yakınlaşmışlar. Flört eden çiftler hakkında yapılan başka bir araştırma da, benzer tipte kişilerin ilk dokuz ayın sonunda birbirlerine daha çok bağlandıklarını ve bu çiftlerin ayrılık oranının düşük olduğunu gösteriyor. Bu konudaki bir diğer görüş ise kendilerinden memnun olmayan ve hatta belki de bir çeşit başkaldırı içinde olan kişilerin zıt özellikte olanları tercih ettikleri yönünde.
Bilinmeyenden kaçmak ve benzere yönelmek hiçbirimizi şaşırtmayacak bir durum. Burada asıl ilgilendiğimiz nokta, mutluluğun anahtarının aynaya baktığımızda karşımızda durup durmadığı. Araştırmalara göre, karşı cinste kendimizde varolan özellikleri çekici bulma ihtimalimiz çok yüksek. Diğer taraftan benzerlik kriterleri de çeşitlilik gösteriyor. Yüz şekli, ten rengi, bakış ve hareketlerdeki yakınlıklar kimi zaman saç ve göz rengi gibi bizi ilk anda vuran benzerliklerden daha karakteristik bir şekilde öne çıkıyor. Bu da ilk bakışta farkına varmasak bile çoğu çiftin birbirine benzediğine işaret ediyor.
İnsanlar arasındaki fiziksel yakınlık ve tutum benzerliği dostluk ilişkilerini olumlu yönde etkiliyor. Hayatınızdaki insanın en yakın dostunuz olduğunu düşünecek olursak, sevgililerinizi gözünüzün önünden geçirip, sizin için durumun ne olduğuna bakmakta fayda var!
ÇOCUKLUKTA OLUŞTURDUĞUMUZ BAĞLANMA STİLİ ROMANTİK İLİŞKİLERDE VE DAHA SONRASINDA DA EVLİLİKLERDE NASIL ETKİLİ OLABİLMEKTEDİR?
Bu sorunun cevabını ancak birden fazla mekanizmayı açıklayarak verebiliriz. Öncelikle, güvenli bağlanma stili kişinin kendisini karşısındakine daha çok açmasına, paylaşmasına, onunla daha yakınlaşma arzusuna sahip olmasına;bunun da daha güvenilir,yakın ve tatminkar bir ilişkiye neden olduğunu söyleyebiliriz.Bağlanma stili ile olumlu ve olumsuz duyguları ifade etme arasında da bir ilişki olduğunu biliyoruz. Güvenli bağlanma stiline sahip kişiler olumsuz duygularından ziyade, daha olumlu ve duruma daha uygun duyguları paylaşmaktadırlar ki bu da beraberinde daha tatminkar bir ilişkiyi getirmektedir. Bunun dışında, yine güvenli bağlanma stiline sahip yetişkinler karşılarındakinin davranışlarını daha destekleyici olarak görme eğilimindedirler. Ayrıca, kişinin samimiyet derecesi, kişinin kendisine ait düşünce, duygu ve umutlarını paylaşmasının yakın ilişkilerde etkili olduğu görülmektedir. Daha doyurucu ve tatminkar ilişkiler yaşadıkları bilinmektedir.
Romantik ilişki ve evliliklerin sürekli ve tatminkar oluşu kişinin duygularını yönetebilmesi bağlanma stili ile ilişkilidir. Çocukluk döneminde tıpkı romantik ilişkilerde ve evliliklerde olduğu gibi üç grup davranış hem çocuklar hem de yetişkinler için tehdit oluşturmaktadır. Tehdit oluşturan ilk grup açlık, yorgunluk ve hastalıktır. Kişi için zorluk yaratan bir başka grup davranış ise çocuklukta annenin/ bakıcının, yetişkinlikte de eşin reddedici tutumu, orada bulunmaması, terk etmesi veya yeterince dikkatli olmamasıdır.Yine tehdit oluşturan üçüncü grup ise, çevredeki değişiklikler ile ilgili olan alarm durumlarıdır. Arkadaşların kişiyi eleştirmesi veya bir sosyal çevreden dışlanmışlık duygusu gibi.Tüm bu durumlar bir çocukta olduğu kadar bir yetişkinde de yaşamsal bir kaygıya neden olur.Yetişkinlerin bir yakın ilişkide de evlilikte bu tür sorunlar yaşadığında duygularını yönetebilmeleri, eşlerinden yakınlık ve destek isteme veya istememe davranışları bu çerçevede değerlendirilebilir.
GÜVENLİ İLİŞKİ; kişi kaygılı olan eşini sakinleştirir, onunla yakınlık kurar, yani ona istediği desteği sağlar.Bu da kişinin kaygısını azaltır ve ilerisi için farklı kaygı yaratacak durumlar ile daha kolay başa çıkabilmesine neden olacak bir güven duymasına neden olur.
KAÇINAN İLİŞKİ; kaygılı kişi yakınlık ve destek aradığı zaman karşı taraf bu ihtiyaca cevap vermez.Yani karşı taraf kaygılı eşi desteklemek veya rahatlatmak için bir şey yapmaz. Bu durumda kaygılı olan taraf zamanla kaygısını bastırma yolunu seçer ve duygusal olarak bu eşe ve ilişkiye olan yatırımını keser.
KAYGILI/KARARSIZ İLİŞKİ; kaygılı kişi karşı taraftan istediği destek ve yakınlılığı görmez fakat bu durumda kişi bu yakınlığı, temas ve desteği alabilmek için fazlasıyla ısrarcı davranır.Bu kişiler kaygılarını azaltabilmek için tüm dikkat ve enerjilerini bağlandıkları kişiye yönlendirirler. Bu aşırı obsesif ilgi karşı tarafın onları neredeyse reddetmelerine neden olur.
Kişiler eşlerini ya aynı özellikte bağlanma stilleri olan kişilerden ya da ‘’tamamlayıcı’’özellikteki bağlanma stillerine sahip kişilerden seçiyorlar. Yeni evli 322 çiftle yapılan bir araştırmada,kaçınan ya da kaygılı /kararsız bağlanma stili olan bireylerin yine kendileri gibi kaçınan ya da kaygılı/kararsız bireylerle evlendikleri görülmüştür. Bağlanma stili ne olursa olsun tüm kadın ve erkeklerin güvenli bağlanma stiline sahip bireylerle evlenmeyi tercih ettikleri görülmüştür. Bu durum, insanın ne olursa olsun eninde sonunda kendisine onu tehlikelerden koruyacak ve de çevresini keşfetmesinde ona yardımcı olarak ‘’güvenli bir liman’’ arayışında olacağını göstermektedir.
Uzm.Dr. Sevilay ZORLU
Psikiyatrist & Psikoterapist
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Mutlu Aşkın Sırları" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Dr.Sevilay ZORLU'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Dr.Sevilay ZORLU'nun izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Sevilay ZORLU Fotoğraf
Dr.Sevilay ZORLU
Antalya
Doktor "Ruh sağlığı ve hastalıkları - Psikiyatri"
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi115 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Dr.Sevilay ZORLU'nun Makaleleri
► Uzun Yaşamanın Sırları Dr.Mahmut AKYILDIZ
► Aşkın Renkleri Dr.Sevilay ZORLU
► Aşkın Gözü Kör mü?… Dr.Sevilay ZORLU
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,973 uzman makalesi arasında 'Mutlu Aşkın Sırları' başlığıyla benzeşen toplam 95 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Evlilikte Cinsel Yaşam Ağustos 2017
► Kaygı mı Korku mu? Mayıs 2016
► Boşanma ve Sonrası Kasım 2015
► Kolay İnciniyor Musunuz? Ağustos 2015
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


13:25
Top