2007'den Bugüne 92,313 Tavsiye, 28,222 Uzman ve 19,980 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Bilişsel Gelişim
MAKALE #11730 © Yazan Uzm.Psk.Kamil ERTEKİN | Yayın Kasım 2013 | 8,011 Okuyucu
BİLİŞSEL GELİŞİM ve MENTAL RETARDASYON

Biliş (Cognition)

Biliş organizmanın, çevresindeki dünya hakkında bilgi edinme ve bu bilgileri dünyayı anlama, problem çözme doğrultusunda kullanma süreci ya da süreçleridir.

Biliş; düşünme, anlama, konuşma, yorumlama, hesaplama, tasarlama, planlama, bellek, algılama ve muhakeme gibi yüksek zihinsel işlevleri içinde barındırır.

Bilişsel terimi, bilişle ilgili; algı, akıl yürütme, sezgi ve bellek de dahil olmak üzere düşünme ve bilgi kazanmayla ilgili süreçleri içine alır.

Bilişsel Gelişim

Bilişsel gelişim, kavramların, düşünme yeteneklerinin, belleğin, akıl yürütmenin ve başka çeşitli iç zihinsel işlevlerin gelişimini tanımlar.

İlk bilişsel, algısal ve hareketsel gelişimler birbiriyle yakından ilişkili ve birbirine bağımlıdır.

Bebekte bilişsel gelişim

Başlangıçta bebek, doğuştan algı tercihlerine bağlı olarak çevresinin özel yönlerine seçici biçimde dikkat eder.

Daha sonra, kenar çizgisi, biçim, karşıtlık ve hareket için bu tercihler, nesneler ve insanlar için temel kavramlara yardımcı olmaktadır.

Bebekte bilişsel gelişim

Küçük bebekler, zengin kenar çizgisi, biçimi ve hareketi nedeniyle önce insan yüzünün çekimine kapılırlar.

Bebekler tanıdık kişilerle ilgili kavramlar geliştirdikçe yabancıları ayırt etmeye başlar ve pek çok bebek sekizinci ay dolaylarında yabancı kaygısı gösterir.
Bebekte bilişsel gelişim

Yapılan bir araştırmada 3 aylık bebeklerin senkronize ses ve görüntüye, senkronize olmayana göre daha fazla ilgi gösterdiği bulunmuş.
Bebekte bilişsel gelişim


Yine başka bir araştırmada 12 ile 21 günler arasındaki bebeklerin karşıdaki kişinin yüz hareketlerini taklit edebildikleri bulunmuş.

Bebekler ne hatırlayabilirler?
İnfantil Amnezi: insanların çoğu yaklaşık 3-4 yaş öncesindeki yılları hatırlayamazlar.

Ancak bu kavram aslında varolan şeylerin unutulduğu anlamına gelmez.

Bebeklerin bellek kapasiteleri;
Yapılan işe, ve farklı bellek tiplerindeki nöronal işleyişin olgunlaşmasına bağlı olarak değişiklik göstermektedir.

Örneğin 6 aylık bir bebek, bir defa gördüğü nesneyi, 2 yıl sonra, bu nesneyi görmeyen bebeklere göre daha hızlı hatırlamıştır.


Bebekler kalp atış sesi ile kadın seslerini erkek sesine tercih ederler.

Kendi annelerinin sesini de başka kadın seslerine tercih ederler.

Bilişsel Gelişim Yaklaşımları
Bilişsel Gelişimin önemli iki teorisyenlerinden biri İsviçreli biyolog, psikolog Jean Piaget diğeri ise Rus psikolog Lev Vygotsky’dir.

Piaget teorisinin merkezine bilişsel yapıların gelişimini koyarken, Vygotsky daha çok sosyal gücün rolünü vurgulamıştır.
Piaget’in teorisi
Bilişsel yapılar; Piaget insanların dünyayı anlamak, onunla başa çıkmak, problemleri düşünmek ve onları çözmek için kullandıkları temel araçlar olarak tanımlamıştır.

Şemalar; Piaget şemaları, insanları çevreleriyle etkileşimde kullandıkları davranış örüntüleri olarak tanımlamıştır.
Piaget’in teorisinde anahtar kavramlar
Gelişimsel evreler: Piaget bilişsel gelişimi 4 evrede ele almıştır.

Duyu-motor evresi (0-2 yaş)
İşlem öncesi evre (2-7 yaş)
Somut işlem evresi (7-11 yaş)
Formel işlem evresi (11 ve üzeri)

1-Duyu-motor Evresi
Bu dönemde bebek, oldukça ben-merkezcidir, sadece kendi bakış açısı doğrultusunda düşünür.

Gözünü kapadığında tüm dünya karanlıktır, bir oyuncağı gözünün önünde değilse onun için artık varolmuyor demektir.

1-Duyu-motor Evresi
Bu dönemdeki en önemli keşif, NESNE KALICILIĞI (DEĞİŞMEZLİĞİ) kavramıdır. Bebek, bir nesnenin duyularla algılanmadığı zaman da var olmaya devam ettiğini fark eder.

Bebek, ancak 10 ay ve sonrasında üstü örtülmüş bir nesneyi aramaya başlar. Ondan önce aramaya çalışmaz, o nesne artık yokmuş gibi davranır.

1-Duyu-motor Evresi
Yani, bebeğin, nesneyi araması demek, bu nesne için zihinsel bir simge oluşturduğunun göstergesidir.

Bebek ancak 1 yaşına geldiğinde, nesneyi kaybolduğu en son noktadan itibaren aramaya başlar.

2-İşlem Öncesi Evre

Çocuk 1,5-2 yaşına geldiğinde dili kullanmaya başlar. Kelimeler, simge olarak nesneleri ya da nesne gruplarını temsil edebilir.

Çocuk, kelimeyle nesne arasındaki ilişkiyi anlayamaya başlar.


2-İşlem Öncesi Evre
Çocuk kelime kavram ve sembollerin verdiği zenginlikten faydalanarak oyun yaşamına yeni zenginlikler getirir.

Örneğin bir ağaç dalını at gibi kullanmak gibi. Birçok çocuk hayali arkadaş icat ederek bu arkadaşı evine davet eder, birlikte yemek yer.

2-İşlem Öncesi Evre
3 ve 4 yaşındaki çocuklar simgesel terimlerle düşünebilseler de, kullandıkları sözcükler ya da imgeler mantıksal bir düzene sahip değildir.

Bu yüzden, bu dönem işlem öncesi dönem adını almıştır.

Çünkü bu evrede çocuk bazı kuralları ya da işlemleri henüz kavrayamaz.
2-İşlem Öncesi Evre
Örneğin kısa ve geniş bir bardaktaki su, ince ve uzun bir başka bardak içine döküldüğünde, yetişkin biri su miktarının değişmediğini bilir. Çünkü bu dönüşümü zihninde çevirebilir.

Piaget’ye göre bu dönemde çocuk KORUNUM kavramını henüz kazanmamıştır.
2-İşlem Öncesi Evre
Yani bu dönemde çocuk, sorunlara, davranışları yolu ile değil zihinsel anlamda yani semboller yolu ile çözümler getirmeye başlar.

Bu dönemde çocuk hala ben-merkezcidir, başkalarının bakış açısını hayal etme konusunda yetersizdir.
2-İşlem Öncesi Evre
Bu dönemdeki önemli adımlardan biri nesneleri kategorilere ayırmayı öğrenmektir. Belli özelliklere göre nesneleri sınıflandırabilir.

Dil gelişimi bu dönemde hızlanır, bu konu biraz sonra ele alınacaktır.
3-Somut İşlem Evresi
Çocuklar bu evrede NESNE KORUNUMU kavramına hakim olurlar .

Örneğin, nesneleri yükseklik ve ağırlık gibi düzenlerde sıralayabilir.

Çocuk, bu dönemde soyut terimler kullansa da bunu sadece somut nesnelerle ilişki içindeyken yapar.
3-Somut İşlem Evresi
Sınıflama becerilerinde de bu yaşta bir gelişme gözlenir. Somut işlemlerin oluştuğu bu aşamada çocuk iki önemli beceriyi geliştirir:

Bir sınıfa ait olabilecek nesnelerin başka bir sınıfın alt dizisi olabileceğini anlar
Önceki evrede sadece dokunarak anlayabildiği sınıflandırmayı zihninde sembolik olarak yapabilmesidir
3-Somut İşlem Evresi
Çocuk cinsiyet rollerinin değişmezliğini anlar.

3-4 yaşında kadın ve erkeği ayırt edebilirken,

5 yaşına doğru cinsiyetin sürekliliğini anlar. Nesne korunumu kavramını cinsiyet kavramına uygulamaya başlar.

3-Somut İşlem Evresi
Bu evrede çocuk gerçek dünya ile hayal dünyası arasındaki farkı da kavramaya başlar. Önceden dinlediği masalların gerçek olmadığını anlamaya başlar.

Ahlaki anlayış bu dönemde başlar. Bazı kurallara uyulması gerektiğini bu evrede kavramaya başlar.

4-Formel İşlem Evresi
11-12 yaşlarında çocuk artık tamamen simgesel terimlerle akıl yürüterek yetişkinlerin düşünce modelini edinir.

Soyut düşünebilme geliştiği için artık cebir işlemlerini yapabilir.

4-Formel İşlem Evresi
Bu dönemin başlangıcı, çocuğun ahlaki kuralları kavrayabilmesi ile çakışan bir dönemdir.

Bu dönem bilişsel gelişimin son aşamasıdır. Formel işlemler gelişirken bireyin kişilik yapısı da gelişir ve ahlak anlayışında olduğu kadar kendini algılayışında da temel değişimler yaşanır.
4-Formel İşlem Evresi
Bu dönemde çocuk semboller düzeyinden bir aşama ilerleyerek düşünce düzeyine ulaşır.

Bu düzeyde bir çocuk belirli bir sorunu çözebilmek için değişik hipotezler geliştirir ve her hipotezi tek tek dener.
4-Formel İşlem Evresi
Çocuğun düşüncesine ve sorunlara yaklaşmasına bir düzenlilik, formel yapı ve akıl yürütme süreci gelmiştir.

Her birey formel işlemleri tam anlamıyla geliştirmeyebilir. Piaget bu durumu bir etkileşim olayı olarak yorumlar.
4-Formel İşlem Evresi
Ona göre bu evreye gelen birey, çevreden de bu yönde uyarım ve teşvik görürse gelişmesini tamamlar, eğer teşvik görmüyorsa bu düşünceden uzaklaşır.
4-Formel İşlem Evresi
Küçük çocuklarda gözlenen akıl yürütme yöntemi TÜMEVARIM türünden bir akıl yürütme yöntemidir.

Bu yöntemde tek tek yaşanan deneyimlerden bir genellemeye ulaşılır.
4-Formel İşlem Evresi
Mantıksal düşüncenin kendini gösterdiği akıl yürütme yöntemlerinden biri TÜMDENGELİM yöntemidir.

Bir genelleme ele alınır ve bu düşüncenin ortaya koyduğu olasılıklar tartışılır.
4-Formel İşlem Evresi
Herkes formel işlemler düzeyine ulaşamayabilir.


Batı toplumlarında bile oldukça az sayıda yetişkin bu evreye ulaşabilmektedir.

Piaget’in yaklaşımının diğer önemli kavramları
İşlevsel değişmezler; piaget’in bilişsel gelişim teorisinde, çevreyle etkileşimin temel modlarıdır.

Piaget’e göre bu modlar zihinsel gelişimi şekillendirir, davranışı daha önce yaşananlara uygunluğunu sağlar, yeni zihinsel meydan okumalara uyarlar.

İşlevsel değişmezler adaptasyon ve organizasyonun psikolojik mekanizmalarıdır.

Adaptasyon; asimilasyon uyumdan oluşmuştur.

Asimilasyon; çocuğun yeni bilgileri, mevcut bilgi dağarcığında anlamlı kılacak şekilde dönüştürmesidir.

Örneğin, karşılaştığı nesneleri ağzına götüren bebek, yeni bir nesneyle karşılaştığı zaman söz konusu nesneyi de diğer nesnelerle aynı şekilde ağzına götürür.

Uyum ise çocuğun yeni bilgileri anlama çabasında kendi bilişsel yapısında değişiklik yapmasıdır.

Örneğin bebek, yeni bir nesneyi farklı bir tarzda tutar veya bu nesneyi ağzına almaması gerektiğini öğrenir.

Vygotsky’nin Teorisi
Vygotsky’nin bilişsel gelişim, çocuğun içinde yaşadığı kültürle etkileşimine bağlıdır.

Vygotsky, bilişsel gelişimde ve dil öğrenmede tarihsel, kültürel ve toplumsal etkenlerin rolünü vurgulamıştır.

Vygotsky’e göre insanlar, kavramları temsil etmek için bilişsel araçlar kullanırlar ( dil, yazı, semboller,).

Bu araçların iyi öğrenilmesi, bilgi edinimini kolaylaştırır. Bu araçlar genellikle toplumsal ve kültürel olarak uygulanır ve geliştirilir.

MENTAL RETARDASYONUN GELİŞİMSEL SONUÇLARI

Mental retardasyon, entelektüel işlevselliğin ortalamanın önemli derecede altında olması ve toplum içindeki günlük yaşamında kişinin yetersizlikler yaşaması durumudur.
Mental retardasyon, düşük IQ düzeyiyle de tanımlanmıştır.

Amerikan Mental Retardasyon Birliği Ölçütleri
Entelektüel işlevsellikte anlamlı düşüş,

Uyum becerilerinde sınırlılık

18 yaşından önce başlaması

AAMR sınıflandırmasında belirgin olarak yetersiz entelektüel işlevsellik 70-75’lik ya da daha düşük bir IQ puanını belirtmiştir.

Gelişimsel yetersizlik tanımı sadece Mental retardasyonla sınırlı değildir ve işlevsel ölçütlere dayanır.
Mental retardasyonun tanımlanmasının genel yapısı
İşlevsellik Destekler

Yetenekler
Zeka
Adaptif beceriler
Çevre
Ev
Okul / İş
Toplum
Entelektüel deficit
Entelektüel bozukluğun düzeyini dört derecede belirtmek mümkündür.
Hafif MR IQ 50-55 ile 70 arası
Orta derecede MR IQ 35-40 ile 50-55 arası
Ağır MR IQ 20-25 ile 35-40 arası
İleri derecede MR IQ 20-25 in altında
Prevalans
Mental retardasyonun prevalansı % 1 olarak öngörülmektedir.

Bununla birlikte kabul edilen tanım, değerlendirme teknikleri ve çalışan topluma göre farklı araştırmalarda farklı sonuçlar bildirilmiştir.
Adaptif davranış
İki kısımda toplanmıştır. İlkinde 10 davranış alanı mevcuttur.
Bağımsız işlevsellik
Beslenme
Tuvalet kullanımı
Temizlik
Görünüm
Kıyafet bakımı
Giyinme ve soyunma
Seyahat
Genel bağımsız işlevsellik

Fiziksel gelişim
Duyu gelişimi
Motor gelişimi
Ekonomik aktivite
Para harcama
Alışveriş becerileri
Dil gelişimi
İfade
Kavrama
Sosyal dil gelişimi

Sayılar ve zaman
Evle ilgili aktiviteler
Temizlik
Mutfak sorumluluğu
Diğer evsel aktiviteler
Mesleksel aktivite
Benlik-yönelimi
İnisiyatif
Azim
Boş vakit geçirme

Sorumluluk
Sosyalizasyon

İkinci kısımda kişilik ve davranış bozukluklarıyla ilişkili 14 alan mevcuttur.
Şiddet ve yıkıcı davranış
Antisosyal davranış

Başkaldırıcı davranış
Güvenilmez davranış
Geriçekilme
Sterotip davranış ve tuhaflık
Uygun olmayan kişiler arası tarz
Kabul edilmeyen vokal alışkanlıklar
Ekzantrik alışkanlıklar
Öz-istismar davranışı
Hiperaktif eğilimler
Sapkın seksüel davranış
Psikolojik rahatsızlıklar
Madde kullanımı
Etioloji
Organik bağlam
Kişiye özgü bağlam
Kişiler arası bağlam
Üst bağlam

Organik bağlam
Genetik anormallikler
Trisomi 21 (down sendromu)
Fenilketonüri ( fenilanin enzimini tirosine dönüştüren fenilanin hidroksilaz enziminin bulunmaması)
Doğum öncesi-sonrası faktörler
Rubella
Sifiliz
Fas
Erken veya geç yaşta doğum
Prematüre
Asfeksi
Doğum esnasındaki kafa zedelenmeleri

Klinik bozukluklar
Serabral paralizi
epilepsi
Kişiye özgü bağlam
Bilişsel ve motivasyonel faktörler
Bilgi işleme süreçleri
Bağımlılık
Dışardan yönelimli olma
Dikkat
Hafıza
Problem çözme
Kişiler arası bağlam
Aile değişkenleri
Aileden kaynaklanan genetik geçişler
Aileni yapısı
Ailenin SED’yi
Akran ilişkileri
Arkadaş etkileşimi
Mainstreaming; az kısıtlayıcı çevrede, yani geleneksel okullarda normal çocuklarla birlikte eğitme çabaları
Üst bağlam
Kültürel-ailesel faktörler
Düşük sosyo-ekonomik gruplar
Prenata-postnatal risk
Yetersiz sağlık koşulları
Geniş aile yapısı
Bozulmuş ev ortamı

Down sendromu
Fazladan bir 21 nolu kromozomun bulunmasından kaynaklanması nedeniyle trisomy 21 de denir
Zeka geriliğiyle, kendine özgü yüz yapısıyla ( ablak bir yüz, basık kafatası, şişkin katlı göz kapakları) ve çeşitli fiziksel anormalitelerle (boy kısalığı, küt parmaklar, avuç içi ve ayak derisinde katlanmalar) tanımlanan bir sendromdur.

Hastalık kalıtsal değildir, döllenme sonrasındaki hücre bölünmesi sırasında ortaya çıkan bir kromozom anormalitesidr.
Bu kromozomal anormaliteye sahip gebeliklein büyük çoğunluğu düşükle sonuçlanır; ancak sendromla doğan bebeklerin yaşam beklentisi iyidir.

Yaşayan Down sendromlu çocuklarda ayrıca lösemi, kalp hastalıkları, solunum yolu enfeksiyonları riski yüksektir.
Bugün bu anormalite gebelik sırasında yapılabilen amniyosentez gibi rutin testlerle kolayca belirlenebilmektedir.

Daha önce Down sendromlu çocuk doğurmuş olanlar veYaşı 40’ın üstünde olan kadınların down sendromlu bebek dünyaya getirme riski oldukça risklidir.
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Bilişsel Gelişim" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Uzm.Psk.Kamil ERTEKİN'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Uzm.Psk.Kamil ERTEKİN'in izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     2 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Kamil ERTEKİN Fotoğraf
Uzm.Psk.Kamil ERTEKİN
Denizli
Uzman Psikolog
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi36 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Uzm.Psk.Kamil ERTEKİN'in Yazıları
► Bilişsel ve Dilsel Gelişim Dr.Psk.Dnş.Nur AKBULUT KILIÇOĞLU
► Gelişim Alanları – Gelişim Dönemleri ve Özellikleri ÇOK OKUNUYOR Psk.Tuğba DEMİRÖZ
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,980 uzman makalesi arasında 'Bilişsel Gelişim' başlığıyla benzeşen toplam 19 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Öfke Yönetimi Ekim 2014
► Psikolojik Stress Eylül 2014
► Dissosiyatif Bozukluklar Mayıs 2014
► Zeka Nedir? Nisan 2014
◊ Heyecan ve Uyarılma Ağustos 2014
◊ Kişilik Bozuklukları Mart 2014
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


16:59
Top