2007'den Bugüne 92,313 Tavsiye, 28,222 Uzman ve 19,980 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Kişilik ve Kişiliğin Değerlendirilmesi
MAKALE #11930 © Yazan Psk.Gülçin DÖNMEZ FİDAN | Yayın Aralık 2013 | 7,500 Okuyucu
KİŞİLİK VE KİŞİLİĞİN DEĞERLENDİRİLMESİ

Kişilik, bireyin kendi içinde tutarlı davranışlar sergilemesi olarak kabaca tarif edilebilir. Kişiliğin mizaç ve karakter özellikleri denilen iki farklı boyutu vardır. Mizaç; kişinin doğuştan getirdiği özellikleridir. Karakter ise, aile ve çevrenin birey üzerindeki katkıları ile şekillenen ikinci boyutudur.

Anne babalar çocuklarına “yemeğini yediğinde parkta oynamana izin var” dediğinde birçok farklı davranış örüntüsü ile karşılaşabilir. Örneğin çocuklardan biri, yemeğini yemeye başlayarak, alacağı ödülün sevinci içerisinde yemeğini bitirmeye odaklanabilir. Diğer bir çocuk ise, ağlamaya ve hatta anne babasını tekmelemeye başlayarak, ödülün hemen gelmesini isteyebilir. Hatta bazı çocuklar çok fazla öfkelenip, kendini yerden yere atarak kendisine zarar da verebilir. İşin en ilginç kısmı ise aynı ailenin farklı çocuklarının aynı duruma değişik tepkiler göstermesidir.

Peki bu farklılıkların nedeni nedir? Kalıtıma karşı çevre tartışması psikologların incelediği en önemli alanlardan ikisidir. Kişiliği ve insanı tanımlamak insan bilimleriyle uğraşan tüm bilimlerin merak konusu olmuştur.

Kişiliğin, ergenlik döneminden sonraki yetişkinlik döneminde gerçekliğe ve tutarlılığa ulaştığını söyleyen psikoloji bilimi, aslında bebek anne karnına düştüğü andan itibaren tohumları atılmış kabul edilir. Bebeklerde yeni doğduklarında “zor çocuk” , “kolay çocuk” ve “yavaş ısınan çocuk” olmak üzere belirgin farklılıklarla doğarlar. Bu durum aileden edinilen genetik farklılıklarla şekillenmiş ve belirlenmiştir.

Zor çocuklar, yüksek fiziksel etkinlik düzeyine sahip, duygusal yoğunluk ve konsantrasyon eksikliği yaşayan, inatçı, fiziksel ve duyusal uyaranlara aşırı duyarlı, toplumsal durumlarda anne babaya tutunma eğilimi, negatif ruh hali yaşayan çocuklardır. Kolay çocuklar, yeni olaylara uyumlu yaklaşan, uyku ve yemek döngüleri düzenli, genelde mutlu olan çocuklardır. Yavaş ısınan çocuklar ise, yeni şeylere ve kişilere tepkiler zor çocuklar kadar olumsuz olmayan çocuklardır. Yavaş ısınan çocuk yeni bir duruma kızgınlıkla tepki vermez, örneğin ağzına bir yemek verildiğinde sakince ağzından dışarı bırakır ve yeni bir kaşık verilmeye çalışıldığında sakince direnebilir.
Tepki tarzındaki bu farklılıklar bebeklikten başlayıp, çocukluğun geç dönemlerine dek sürer ve çevrenin etkisiyle şekillenir; ortaya konan davranış güçlenir, esnetilebilir yada etkisizleştirilebilir.

Bebek ya da çocuk belirli bir davranış sergilediğinde ailenin yada bakım verenin tepkisi, çocuğun davranış repertuarında değişikliklere sebep olacaktır. Örneğin çocuk istenmeyen bir davranış sergilediğinde anne olumlu pekiştireç yöntemlerini kullandığında davranışın görülme sıklığında belirgin bir değişiklik olur. Bakım verenin dikkatini çocuğun üzerine ve çocuğun ihtiyaçlarına odaklandırması, çocuğun gerçekte ne istediğini ve nasıl bir çocuk olduğunu anlamasına yardımcı olur.

Kişiliğin açıklanmasında birçok farklı kuramcı birçok farklı bakış açısı sunmuştur. Bazı kuramcılar kişiliğin ilk 6 yılda şekillendiğini öne sürerken, diğerleri kişiliğin ömür boyu şekillenen ve gelişen bir süreç olduğundan bahsetmişlerdir. Ayrıca kişiliği öğrenmelerle açıklayan kuramcılarda kişiliği tanımlamada öğrenme ve şartlanmalarla açıklamışlardır.
Öğrenme kuramcıları kişiliği, pekiştirilen davranışların bir bütünü olarak kabul etmişlerdir. Öğrenme kuramcılarına göre pekiştireçler davranışları güçlendirir. Örneğin bir anne çocuğuna sadece gürültü yada yaramazlık yaptığı zaman ilgi gösteriyorsa, çocukta birkaç hafta yada birkaç gün içinde bu davranışların daha da arttığı gözlenecektir. Yada öfke nöbetleri geçiren bir çocuğa sadece o anda istediği veriliyorsa, çocuk yine öfke davranışını tekrarlayacaktır. Öğrenme kuramı içinde model alma davranışı da tanımlanmıştır. Çocuklar, yeni davranışları model alma yoluyla taklit ederek davranış repertuarına yerleştirirler.

Psikanalitik yaklaşıma göre; çocuğun kişiliği, doğuştan getirdiği bir takım gereksinimler ile kendi dünyasındaki önemli insanlardan gelen tepkilerle şekillenir. Psikanalitik kuramda, kişiliğin gelişimi dönemseldir ve her dönemin kendine özgü görevleri ve gereksinimleri bulunur. Bu dönemleri başarılı bir şekilde atlatmak, ebeveyn ile olan ilişkinin doğruluğu ve belirli bir ikilemi çözebilmekle doğru orantılıdır. Psikanalitik kuramın savunucularına göre bebeklik ve çocukluk gibi erken dönemlerin önemi çok büyüktür.
Kişiliği belirli dönemlere ayıran psikososyal kurama göre ise, kişilik gelişimi basamaklarla ifade edilse bile yaşam boyu devam eder. Yine her dönemin kendine özgü ikilemleri ve başarılması gereken görevleri vardır.

Kişiliğin değerlendirilmesi, okul öncesi çocuk için oyun ve resimlerle mümkündür. Okul öncesi çocuğun iletişim dili oyundur ve çocuk kendini oyun oynarken ifade edebilir. Profesyonel bir uygulayıcının oyun terapisinden aldığı geri bildirimlerle çocuğu tanıması mümkündür. Ayrıca küçük çocuklarda kullanılan yapılandırılmış bir test olan, yarım bırakılan hikayeleri tamamlamayı içeren testler de çocuğun hikayeyi nasıl tamamladığı da çocuğun dünyasını ve duygularını anlamamızı sağlar. Yaşanılan travmalar ve aile-çevre ile ilgili duygular, çocuğun kendi dünyasını oyunda, resimde ve hikayelerde yansıtması bakımından bize bilgi sağlar.

Okul çağı çocuğu için, ilk dönemlerde yine resim ve oyun gibi metodlar kullanmakla birlikte, artık kağıt-kalem testleri de devreye girer. Burada yarım bırakılmış cümleler ile çocuğun kendi dünyasını projekte etmesi beklenir. Uzman bir uygulayıcı çocuğun iç dünyası hakkında bu verileri kullanarak fikir yürütebilir.

Kişiliği tanımlamak adına bir çok terapi yöntemi ve geliştirilmiş testler vardır. Bunlar, resimler, kağıt kalem testleri, sanat faaliyetlerini içeren yapılandırılmış uygulamalar, gösterilen bir resmin projekte edilmesi gibi süreçleri içerir. Ayrıca kişilerin “kim olduklarıyla” ilgili otobiyografi çalışmaları da kişiye ve uzmana önemli bilgiler verir.
Değerlendirme, kişinin yada çocuğun öyküsü ile birleştirilir. Doğumdan bugüne yaşanılan her önemli olay, gelişim basamaklarının nasıl atlatıldığı önemli bilgilerdir. Kişiliğin değerlendirilmesi, öncelikle sağlıklı bir gelişim çizgisini takip etmiş olmakla mümkündür. Anne babaların çocuklarından beklentileri ve sundukları manevi fırsatlar, çocuğun ve bireyin sağlıklı bir kişilik geliştirmesinde en önemli rolü oynar.
Kişilik ancak bir profesyonel tarafından değerlendirilmelidir. Annenin çocuğunun yeteneklerini ve gelişimini test etmeye çalışması tarafsız bir bakış olmayacağından, anneyi daha da endişelendirmek yada umutlandırmaktan öteye geçemez. Ailenin merak ettiği konularda uzmana danışması kendi eksik yada yanlı taraflarını fark etmesine ve önemli gelişim evrelerini kaçırmamasına olanak sağlayacaktır. Kişilerin kendilerinin kişiliklerini test etmeleri de mümkün değildir. Kişi, ancak ona bir başkası ayna tuttuğunda kendini keşfedebilir. İnsan sosyal varlıktır ve ancak bir başkası ile etkileşim halindeyken kişilikten bahsedebiliriz.

Toplumsallaşabilmenin ve kişiyi başarıya götüren en önemli varlığı olan kişiliğinin çok karmaşık ve değerlendirilmesi güç bir süreç olduğunu belirtmekle birlikte, sağlıklı bir ruha sahip olmak çok yönlüdür. Kendini yada çocuğunu tanımak, yolun uzunca bir kısmını başarmış olmak demektir. Maslow’un “kendini gerçekleştirmek” olan en üst aşamasına ulaşabilmek için, kendimizi tanımamız çok önemlidir.
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Kişilik ve Kişiliğin Değerlendirilmesi" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Psk.Gülçin DÖNMEZ FİDAN'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Psk.Gülçin DÖNMEZ FİDAN'ın izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     1 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Psk.Gülçin DÖNMEZ FİDAN'ın Yazıları
► Kişiliğin Psikolojik Temelleri Psk.Halil TÜRKMEN
► Kişiliğin Oluşum Serüveni Psk.Şakir ERNAS
► Kişiliğin Oluşum Evreleri Psk.Bahattin GÖKTAN
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,980 uzman makalesi arasında 'Kişilik ve Kişiliğin Değerlendirilmesi' başlığıyla benzeşen toplam 28 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Bağlanma Psikolojisi Kasım 2017
► Psikoterapi Yöntemleri Kasım 2017
► Çocukta Öfke Kontrolü Ağustos 2016
► Oyun Terapisi Mart 2016
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


22:30
Top