Ergenlik Tavsiyeleri
Yaklaşan 2. Tur sınavının gölgesinde kalan ailelerimize dinlemeleri halinde çocuklarıyla aralarındaki çatışmaları azaltacak, haddim olmasa da yılların tecrübesiyle vereceğim önerilerim var. Bunlar hem YDS hem de geleceklerindeki tüm sınavlar için geçerli olacak. O yüzden iyi dinleyiniz lütfen:
__________________________OOO_______________________________
1. Onu anlayın. Hayatında ergenlik, yani kontrol edemediği bedensel değişiklikler, yaşadığı sürekli sorgular – cevapsız sorular, ani parlamalar, sürekli anlaşılmama hissi, bağımsız ve güçlü olma isteği, artan duygusal eğilim ve daha bilimum daha önce yaşamadığı değişiklik olan birinden bahsediyoruz. Teki bile zorken, hepsi birden ve sınavsal meseleler yüklenince iyice zor. Lütfen onu “bizim zamanımızda ergenlik yoktu!” diyerek hafife almayın. Bu veya herhangi bir sınav nedeniyle gerilmiş zamanını iyice işkenceye çevirir.
2. Ona serbeslik tanıyın. O da genç ve bağımsız olma isteğinde, büyüme heveslisi, merak dolu bir insan. Lütfen ona meraklarının tatmini konusunda kontrollü bir ortam sağlayın ki merak ettiğini güvensiz ve sonucu belirsiz yollardan öğrenmesin. Ama demek istemiyorum ki onunla beraber uyuşturucu kullanın. Veya cinsel tecrübeler yaşayın. Hayır. Ancak bunları yumuşak bir uslupla ona anlatmak ve sabırlı olmak da mümkün.
3. Onu sevin. Sevmek derken de aslında derinden derine ihtiyacı olan kontrol ve sınırları elden bırakmayın. Onu sevin, sözcüklerle belirtin. Başını okşayın. Evinde ailesiyle en güvenli ortam olduğunu bilsin. Süngerden yapılmış bir dalgakıran olun ona.
4. Onu rencide etmeyin. Hele arkadaşları, ki şu anda çok büyük ihtimalle onlar ailesinden daha önemli, önünde sakın! Aksi halde sizlere karşı derin ve kopkoyu bir kin besleyecektir. Ve şu anda dışa vurmasa da, vuramasa da, gelecekte çeşitli şekillerde bunu sergileyecektir.
5. Ona hayatı 1 ve 0 olarak göstermeyin. Çünkü hayat bu değil. Ya hep ya hiç değil. Kazanmazsa ölüm yok ucunda. Veya çamura batmak da yok. Düşünün ki “en kötü ne olabilir?” A tabii siz sultan torunu veya bir kraliyet ailesinin ferdi ve o da sizin çocuğunuzsa, beklentiler şüphesiz ki farklı olacaktır. Ancak ne onun günlerini ve hayatını mahvetmeye değer ki?
6. Ona mantıksız beklentilere gelmeyin. Üstte bahsettiğim ailelerden olsanız dahi, unutmayınız ki bir kedi havlamaz – bir köpek miyavlamaz. Ve çocuğunuz da onun özünde olmayan birşey olamaz, x kumaşından y takımı çıkamaz. Bu yüzden siz siz olun ki onu olmayacak isteklerle germeyin. Ve unutmayın ki herkes herşey olmak zorunda değil. Ama ya konu komşu ne der? Bırakın bunları. Zira çocuk sizin çocuğunuz. Bunu sakın ama sakın unutmayın. Sakın başkasından duyup veya görüp onda da aynını istemeyin yada ummayın.
7. O bir ergen. Dünkü çocuk veya ilerki yetişkin değil. Bu nedenle asla çocuk veya yetişkin muamelesi yapmayın. Öyle davranırsanız sonucu açık veya üstü kapalı öfke olacaktır. Çünkü o artık "BEN VARIM" diyor ve büyük harflerle bağırıyor. Çok önemli olduğunu hissediyor. Herşeyin en doğrusunu biliyor. Siz siz olun bu hislerini zedelemeyin. Sabredin. Nede olsa yaşı ilerleyince normale dönecektir. Normalde böyle düşünmesek de, konu ergenlik olunca biraz daha rahat olmalıyız.
Özetle,
a. Çocuğunuz artık ergen, çocuk yada yetişkin değil.
b. Bu bir dönem ve geçici.
c. Bu geçici dönem erkeklerde 30larda kızlarda 25-26-27 yaşlarında biter.
d. Çok meraklıdır. Herşeyi merak eder.
e. Buna cinsellik ve uyuşturucu maddeler de dahil.
f. İyi bir rehberlik şart.
g. Başkalarıyla kıyas kabul etmez, yapmayın.
h. Arkadaşlarının önünde rencide edilmeyi kaldıramaz, yapmayın
ı. Gelecekte mutlaka doktor veya mühendis olacak diye birşey yok, sıkmayın.
i. Boyunu aşan beklentiler sergilemeyin, başaramayınca bağ zayıflar.
__________________________OOO_______________________________
1. Onu anlayın. Hayatında ergenlik, yani kontrol edemediği bedensel değişiklikler, yaşadığı sürekli sorgular – cevapsız sorular, ani parlamalar, sürekli anlaşılmama hissi, bağımsız ve güçlü olma isteği, artan duygusal eğilim ve daha bilimum daha önce yaşamadığı değişiklik olan birinden bahsediyoruz. Teki bile zorken, hepsi birden ve sınavsal meseleler yüklenince iyice zor. Lütfen onu “bizim zamanımızda ergenlik yoktu!” diyerek hafife almayın. Bu veya herhangi bir sınav nedeniyle gerilmiş zamanını iyice işkenceye çevirir.
2. Ona serbeslik tanıyın. O da genç ve bağımsız olma isteğinde, büyüme heveslisi, merak dolu bir insan. Lütfen ona meraklarının tatmini konusunda kontrollü bir ortam sağlayın ki merak ettiğini güvensiz ve sonucu belirsiz yollardan öğrenmesin. Ama demek istemiyorum ki onunla beraber uyuşturucu kullanın. Veya cinsel tecrübeler yaşayın. Hayır. Ancak bunları yumuşak bir uslupla ona anlatmak ve sabırlı olmak da mümkün.
3. Onu sevin. Sevmek derken de aslında derinden derine ihtiyacı olan kontrol ve sınırları elden bırakmayın. Onu sevin, sözcüklerle belirtin. Başını okşayın. Evinde ailesiyle en güvenli ortam olduğunu bilsin. Süngerden yapılmış bir dalgakıran olun ona.
4. Onu rencide etmeyin. Hele arkadaşları, ki şu anda çok büyük ihtimalle onlar ailesinden daha önemli, önünde sakın! Aksi halde sizlere karşı derin ve kopkoyu bir kin besleyecektir. Ve şu anda dışa vurmasa da, vuramasa da, gelecekte çeşitli şekillerde bunu sergileyecektir.
5. Ona hayatı 1 ve 0 olarak göstermeyin. Çünkü hayat bu değil. Ya hep ya hiç değil. Kazanmazsa ölüm yok ucunda. Veya çamura batmak da yok. Düşünün ki “en kötü ne olabilir?” A tabii siz sultan torunu veya bir kraliyet ailesinin ferdi ve o da sizin çocuğunuzsa, beklentiler şüphesiz ki farklı olacaktır. Ancak ne onun günlerini ve hayatını mahvetmeye değer ki?
6. Ona mantıksız beklentilere gelmeyin. Üstte bahsettiğim ailelerden olsanız dahi, unutmayınız ki bir kedi havlamaz – bir köpek miyavlamaz. Ve çocuğunuz da onun özünde olmayan birşey olamaz, x kumaşından y takımı çıkamaz. Bu yüzden siz siz olun ki onu olmayacak isteklerle germeyin. Ve unutmayın ki herkes herşey olmak zorunda değil. Ama ya konu komşu ne der? Bırakın bunları. Zira çocuk sizin çocuğunuz. Bunu sakın ama sakın unutmayın. Sakın başkasından duyup veya görüp onda da aynını istemeyin yada ummayın.
7. O bir ergen. Dünkü çocuk veya ilerki yetişkin değil. Bu nedenle asla çocuk veya yetişkin muamelesi yapmayın. Öyle davranırsanız sonucu açık veya üstü kapalı öfke olacaktır. Çünkü o artık "BEN VARIM" diyor ve büyük harflerle bağırıyor. Çok önemli olduğunu hissediyor. Herşeyin en doğrusunu biliyor. Siz siz olun bu hislerini zedelemeyin. Sabredin. Nede olsa yaşı ilerleyince normale dönecektir. Normalde böyle düşünmesek de, konu ergenlik olunca biraz daha rahat olmalıyız.
Özetle,
a. Çocuğunuz artık ergen, çocuk yada yetişkin değil.
b. Bu bir dönem ve geçici.
c. Bu geçici dönem erkeklerde 30larda kızlarda 25-26-27 yaşlarında biter.
d. Çok meraklıdır. Herşeyi merak eder.
e. Buna cinsellik ve uyuşturucu maddeler de dahil.
f. İyi bir rehberlik şart.
g. Başkalarıyla kıyas kabul etmez, yapmayın.
h. Arkadaşlarının önünde rencide edilmeyi kaldıramaz, yapmayın
ı. Gelecekte mutlaka doktor veya mühendis olacak diye birşey yok, sıkmayın.
i. Boyunu aşan beklentiler sergilemeyin, başaramayınca bağ zayıflar.
|
Yazan
|
Bu makaleden alıntı yapmak
için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir: "Ergenlik Tavsiyeleri" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Psk.Mahir Efe FALAY'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır. Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Psk.Mahir Efe FALAY'ın izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz. |
1 Beğeni 
Yazan Uzman
|
| Makale Kütüphanemizden | ||||
|
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak
hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir
yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.
