2007'den Bugüne 92,309 Tavsiye, 28,219 Uzman ve 19,976 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Psikolojide Normallik/Anormallik Davranışı: Normallik Nedir
MAKALE #12958 © Yazan Uzm.Psk.Sezen ÖZÜTEK EREM | Yayın Ağustos 2014 | 22,879 Okuyucu
Gerek günlük hayatta gerekse çalışma hayatımda en sık duyduğum sorulardan biridir “… davranışı/durumu normal midir?” tarzı sorular olmaktadır. Günümüz insanı umarsızca normali aramakla meşguldür. Bu yazımda biraz teorik literatüre biraz gündelik yaşantıya değinerek herkesin peşinde olduğu “normal”den yola çıkarak, sıkça duyduğum sorulara ve bilinmesi gerekenlere değineceğim.

Normallik genel olarak, doğa kanunlarına ve kurallarına uygunluk olarak tanımlanır.

Peki ya psikolojide normallik nedir? Bu soru sadece toplumda değil psikoloji camiasında da yüzyıldır tartışılagelmiştir. Daha çok felsefe geleneğinden gelen bir grup araştırmacı demişlerdir ki “normallik ideal olandır”. Buna göre çatışmalardan uzak ve çevreyle tam bir uyum içindeki kişilik yapısı ideal ve normal olanı yansıtmaktadır.

Bu anlayışla ilgili temel sorun böyle bir ideal kişiliğin bulunamıyor olmasıdır. Yani böyle bir kişi aslında yoktur. Her kişilik bazı çatışmalar, ikilemler veya semptomlar üretmek zorundadır. Bu itirazı şöyle örnekleyebiliriz: Mutlu bir evliliği olan, işinde başarılı, insan ilişkilerinde güvenilir ve dengeli olan bir kişi çocuklarının eğitimi ve geleceği ile ilgili kaygıları nedeniyle uyku problemi yaşıyorsa ANORMAL MİDİR?

Bu itirazlara binaen ortaya çıkan bir başka gruptaki biliminsanları demişlerdir ki “normallik toplum ortalamasına uyum sağlama, istatistiksel olarak en kalabalık grupta yer almadır. Mesela toplumda zeka puanları en büyük oranda 100-120 IQ arasında bulunur ve bu değer “normal zeka” olarak kabul edilir. Peki buna göre televizyon haberlerinde izlediğimiz gibi bütün köylülerin kekeme olduğu bir köyde kekeme olmak NORMAL MİDİR?

Bir diğer grupta ise “gelişimsel normallik” kavramını öne süren biliminsanları yer almaktadır. Buna göre; gelişim dönemlerinin kendine özgü gereksinimleri, tamamlanacak görevleri, çözülecek sorunları, duyarlı yönleri ve özgül bunalımları vardır. Her dönem birbiri üzerine eklenen basamaklar halinde devamlılık gösterir ve böylece kişilik şekillenir. Bireyin davranışı içinde bulunduğu yaşa ve gelişim dönemine göre değerlendirilmelidir. Buna göre her gelişim döneminin beklenen “normal” davanışları vardır mesela ergenlik döneminde kimlik bunalımı yaşamak gibi.

Peki bu görüşe göre “Çocuğun düşünce hızının konuşma hızından fazla olduğu 3 yaş döneminde gelişimsel kekemelik görülür.” ise 3 yaşında kekelemeden konuşan çocuk ANORMAL MİDİR?

Görüldüğü gibi insan davranışları söz konusu olduğunda normal/anormal kavramları göreceli, muğlak ve içinden çıkılmaz bir hal almaktadır. Hangi bakış açısından bakarsanız bakın mutlaka doğru yönler ve haklı itirazlarla karşılaşırsınız.

O zaman bireylerin davranışlarını anlama ve anlamlandırmada “normal/anormal” olma kavramı yerine “sağlıklı” olma kavramı daha aydınlatıcı olacaktır.

O halde sağlık nedir ne değildir?

Dünya Sağlık Örgütü’ne göre sağlık; fizik, emosyonel, ruhsal yönden iyi olma halidir. Sağlık sadece hastalığın olmadığı durum değildir. Sağlık kaybedildiği zaman geri getirilecek bir şey değil korunması ve geliştirilmesi gereken birşeydir.

Sağlık, ruh sağlığını da içeren ve ruh sağlığı ile doğrudan ilintili bir kavramdır. Ruh Sağlığı yani ruhsal yönden sağlıklı olmak, toplumsal yaşamın gereklerine göre, kişinin kendisine ve çevresine doyurucu bir uyum sağlamasıdır. Ayrıca ruhsal sağlıklı olmak, yetenekler el verdiğince, kişinin hem kendi içinde iyi olma hali, hem de dış çevreye yeterli düzeyde faydalı olma durumudur.

Burada karşımıza yeni bir soru çıkmaktadır; “Kendisine ve çevresine doyurucu bir uyum sağlayan”, ruhsal yönden sağlıklı insan kimdir/nasıl olur?

Sigmund Freud sağlıklı olma, uyum sağlayabilme kriterlerini çok güzel özetlemiştir. Ona göre; sevebilen ve çalışabilen insan sağlıklı insandır.

Çok basit bir özet gibi görünen bu tanımı biraz açtığımızda bazı kriterler elde ederiz. Bunlardan ilki sıkıntı duymadan, suçluluk hissetmeden zevk alabilme ve sevebilmedir. Sağlıklı insan her şeyden önce çelişkiye kapılmadan, sıkıntı duymadan sevebilen insandır.

Ruhsal yönden sağlıklı insanın bir diğer özelliği tecrübe ederek öğrenme, yaptığı hataları sürekli tekrar etmeme özelliğidir. Bunun kadar önemli ve bununla birlikte bulunan diğer özellik ise esnek olabilme, değişen koşullara uyum sağlayabilme yetisidir.

Ruh sağlığı yerinde olan kişiler, gerçekleri net bir şekilde algılayabilen kişilerdir. Diğer insanlarla karşılıklı güven ve içtenliğe dayanan ilişkiler kurmaya çalışır ve bu ilişkilerin sorumluluğunu sürdürebilirler. Kendilerini kabul edebilmiş olmanın huzuruyla başkalarının ihtiyaçlarıyla ilgilenir, neşe ve dertlerini paylaşırlar. Üretken olmaktan hoşlanır, yeteneklerini sürekli geliştirirler.

Yaşam tarzında ve insan ilişkilerinde bu kriterleri sağlayamayan kişiler ise kendi benliklerine ilişkin belirsizlik ve şaşkınlık duyguları yaşayan, kim olduklarını ya da nasıl yaşamak istediklerini bilmeyen ve sosyal destek ve profesyonel yardıma ihtiyacı olan kişilerdir.

Ruh sağlığı denildiği vakit akla hemen ruh sağlığının bozulduğu durumlar da gelmektedir. Hemen hepimiz günlük yaşantıda yaşadığımız stres ve gerginlikten söz ederiz, ruh sağlığımızın bozulmasından endişe ederiz.

Günlük yaşam olayları sırasında yaşadığımız stres veya gerginlik, aniden ortaya çıkan, kendimizin veya yakınlarımızın can, mal ve sosyal güvenliğini tehdit altına alan kriz durumları ve yaşadığımız kayıplar ve travmalar hepimizin zaman zaman yaşadığımız ve her insanın vereceği tepkileri verdiğimiz durumlardır.

Bu olumsuz yaşantıların sıklığı ve şiddeti elbette ki ruhsal sağlığımızı derinden etkileyebilir ve ruhsal rahatsızlıkları tetikleyebilir. Ancak bu yaşam olayları tek başına ruhsal bir rahatsızlık değil her sağlıklı/normal insanın anormal olaylara verebileceği tepkilerdir. Ve bir dereceye kadar yaşanması gereklidir.

Ruhsal rahatsızlıklar ise; ruh sağlığında, çoğu zaman bir afet, tıbbi hastalık, kayıp yaşama, örseleyici yaşam olayı gibi bir nedenle açıklanamayan, belirtilerin kişisel, ailevi, mesleki işlevsellikte belirgin bozulmaya yol açtığı, belirli bir süre boyunca geçmeyen veya hafiflemeyen bozulmalara yol açan, tedavi edilmezse sosyal ve bedensel iyilik haline de kalıcı zarar verebilen bozulmalardır. Ruhsal rahatsızlıklar kronik/yapısal yani uzun süreli, kalıcı veya akut/fonksiyonel yani geçici ve kısa süreli olabilir.

Hastalık ve sağlık insanlar içindir. Ruhsal sağlık problemleri de aynen ortopedik problemler, dahili hastalıklar gibi birer hastalıktır ve tedavi edilmelidir. Ruhsal sağlığımızı da aynı bedensel sağlığımız gibi korumalı, geliştirmeli ve takip etmeliyiz. Sosyal paylaşımlar, asgari yaşam ve mutluluk arayışımıza değer vermeli, hayatta istiyorum/istemiyorum dengesini koruyabilmeliyiz.

Bütün bunlara rağmen kendimizde ve yakınlarımızda bir değişiklik fark ettiğimiz zaman profesyonel yardım aramalıyız.
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Psikolojide Normallik/Anormallik Davranışı: Normallik Nedir" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Uzm.Psk.Sezen ÖZÜTEK EREM'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Uzm.Psk.Sezen ÖZÜTEK EREM'in izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     5 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Uzm.Psk.Sezen ÖZÜTEK EREM'in Makaleleri
► Normallik Üzerine Psk.Nilüfer YALINÇETİN
► Psikolojide Eş Seçimi Psk.Dnş.Murat ÇAKIR
► Psikolojide Terapötik Beklentiler Psk.Dnş.Nijat SARKHANOV
► İyi Hal İndirimi - Psikolojide Vicdan Psk.Dnş.Kerim CANDAN
► Psikolojide Bağlanma Kuramı Dr.Psk.Ümit AKÇAKAYA
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,976 uzman makalesi arasında 'Psikolojide Normallik/Anormallik Davranışı: Normallik Nedir' başlığıyla benzeşen toplam 28 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Kronik Depresyon Eylül 2016
► Postpartum Depresyon Ağustos 2016
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


18:00
Top