Çocuk Neden Oyun Oynamalı?
Hayatımızın olmazsa olmazıdır çocuklar.. Hepimizin içinde çocukluğumuzdan bir parça vardır. Kimi zaman bilinçsizce kimi zaman bilinçli olarak o parçayı tanımlamak ve tamamlamak için uğraşlar veririz. Çocuk demek medeniyet, aile, barış, saflık, yaratıcılık, hayal demektir. Her birimizin kişilik yapısında çocukluğumuzdan gelen yetişme stillerinin etkisi vardır ve bunun yansımalarını sosyal yaşamımızda, eş seçimimizde, ilişki problemlerimiz de, mesleki seçimlerimizde kısacası hayatın her alanında görürüz. Peki biz ne zaman büyüdük, ne zaman hayal kurmaktan yada ifade etmekten korkar olduk?
Biz büyüdük; toplumda yer edebilmek için çaba sarf etmeye daldık. Aman ya çocuk işte yada sen daha çocuksun buna karışma dediler çocukluğu kötü bir şey sandık. Kocamansın artık bırak oyuncağı otur ders çalış dediler ezbere daldık koyduk yaratıcılığı bir köşeye.. Sindik.. Sindirildik..
Kurallar koyarız ve çocukların buna uymasını bekleriz çünkü çocuğun kurallara ihtiyacı vardır ve kural en iyi oyunla öğrenilir. Oyunlar kurallıdır. Çocuk kurallara uymuyorsa bu anne baba ile çatışma yaşamasına hatta sınır bozukluğuna kadar gidebilir. Öz güveni eksik çocuk deriz.. Oyun oynamak çocuğun öz güvenini ve kendini ifade etme becerisini arttırır çünkü kendi içsel dünyasında yaşadıklarını aktaracağı materyallerle uğraşır. Oyun oynamak çocuğu bilişsel, duygusal ve fiziksel olarak geliştirir. Çocuk empati yapmayı öğrenir, zekası artar, motor kabiliyetleri gelişir. Oyun DOKUNMAKTIR; güvendir, annedir çocuğun bağlılık ilişkileri yeşerir. Oyun; medeniyettir. Medeni olmayan toplumlar vahşidir ve ilkeldir. Bir toplumda sanat ve yaratıcılık varsa o toplum bir adım öndedir.. Oyun; sanattır oyun oynayan çocuk yaratıcıdır ve yaşıtlarına göre bir adım öndedir. Oyun çocuğun ilerde hileye başvurmamasını sağlar, çocuk dokunur, hisseder, düşünceleri aktarır tanımlar ve bunları kurallar içinde yapar. Oyun oynayan çocuk ilerde sorgulamayı öğrenir.
Oyun terapisi; çocuğun bilişsel, duygusal, psikolojik ve fiziksel gelişiminde en etkili yöntemlerden biridir. Her yaş ve gelişimin dönemini temsil eden oyuncaklar vardır.Kitap/Öyküler, oyun hamuru, resim yapma, parmak boyası, lego, minyatür hayvanlar, kum havuzu, bebekler, taşıtlar, çalışma kağıtları, peluş hayvanlar,giysiler,ev mobilyaları, silahlar, fotoğraf makinesi, misket, top, telefon, ip vb. Uzman çocuğun oyunu nasıl karşıladığından başlayarak hangi oyuncakları seçtiği, bu oyuncaklarla nasıl oynadığı, kendini ve çevresini nasıl tanımladığını saptar. Çocuğun oynamayı seçtiği oyuncaklar ve oynama stili üzerinden çocuğun problemini, eksik veya başarılı olduğu alanları anlar. Bu yöntemin avantajı çocuğun kendini konuşmaktansa oynayarak ifade etmesinden gelir.
Oyun terapisi; hiperaktivite, depresyon, yas ve kayıp süreci, istismar, öfke problemleri, boşanma, anne baba ilişkileri, davranış bozuklukları, anksiyete, korkular, öğrenme güçlüğü gibi durumlarla uğraşır. Sadece tedavi yönü değil koruyucu yönü de çok fazla olan bir terapi biçimidir. Genelde 2.5 yaşından başlar 13 hatta daha büyük yaşlara kadar gidebilen uygulama alanları vardır.
En sık yapılan hatalardan; biriside problem oluştuktan sonra psikoloğa gitmektir. Hayır! Oyun terapisinden her çocuğun faydalanma hakkı ve anne babanın çocuğuyla nasıl oynayacağını bilme hakkı vardır. Unutmayınız sağlıklı oyun oynamak sağlıklı, yaratıcı, sorgulayan birey olmak demek.. Oyun oynamak medeni olmak demektir..
Çocuklarımızın kurduğu bu medeniyeti biz yıkmayalım.. Herkese hayal kurmaktan sıkılmadığı bir gün dilerim.. Saygı ve sevgilerimle.
Uzm. Psk. Başak Tanrıverdi
Biz büyüdük; toplumda yer edebilmek için çaba sarf etmeye daldık. Aman ya çocuk işte yada sen daha çocuksun buna karışma dediler çocukluğu kötü bir şey sandık. Kocamansın artık bırak oyuncağı otur ders çalış dediler ezbere daldık koyduk yaratıcılığı bir köşeye.. Sindik.. Sindirildik..
Kurallar koyarız ve çocukların buna uymasını bekleriz çünkü çocuğun kurallara ihtiyacı vardır ve kural en iyi oyunla öğrenilir. Oyunlar kurallıdır. Çocuk kurallara uymuyorsa bu anne baba ile çatışma yaşamasına hatta sınır bozukluğuna kadar gidebilir. Öz güveni eksik çocuk deriz.. Oyun oynamak çocuğun öz güvenini ve kendini ifade etme becerisini arttırır çünkü kendi içsel dünyasında yaşadıklarını aktaracağı materyallerle uğraşır. Oyun oynamak çocuğu bilişsel, duygusal ve fiziksel olarak geliştirir. Çocuk empati yapmayı öğrenir, zekası artar, motor kabiliyetleri gelişir. Oyun DOKUNMAKTIR; güvendir, annedir çocuğun bağlılık ilişkileri yeşerir. Oyun; medeniyettir. Medeni olmayan toplumlar vahşidir ve ilkeldir. Bir toplumda sanat ve yaratıcılık varsa o toplum bir adım öndedir.. Oyun; sanattır oyun oynayan çocuk yaratıcıdır ve yaşıtlarına göre bir adım öndedir. Oyun çocuğun ilerde hileye başvurmamasını sağlar, çocuk dokunur, hisseder, düşünceleri aktarır tanımlar ve bunları kurallar içinde yapar. Oyun oynayan çocuk ilerde sorgulamayı öğrenir.
Oyun terapisi; çocuğun bilişsel, duygusal, psikolojik ve fiziksel gelişiminde en etkili yöntemlerden biridir. Her yaş ve gelişimin dönemini temsil eden oyuncaklar vardır.Kitap/Öyküler, oyun hamuru, resim yapma, parmak boyası, lego, minyatür hayvanlar, kum havuzu, bebekler, taşıtlar, çalışma kağıtları, peluş hayvanlar,giysiler,ev mobilyaları, silahlar, fotoğraf makinesi, misket, top, telefon, ip vb. Uzman çocuğun oyunu nasıl karşıladığından başlayarak hangi oyuncakları seçtiği, bu oyuncaklarla nasıl oynadığı, kendini ve çevresini nasıl tanımladığını saptar. Çocuğun oynamayı seçtiği oyuncaklar ve oynama stili üzerinden çocuğun problemini, eksik veya başarılı olduğu alanları anlar. Bu yöntemin avantajı çocuğun kendini konuşmaktansa oynayarak ifade etmesinden gelir.
Oyun terapisi; hiperaktivite, depresyon, yas ve kayıp süreci, istismar, öfke problemleri, boşanma, anne baba ilişkileri, davranış bozuklukları, anksiyete, korkular, öğrenme güçlüğü gibi durumlarla uğraşır. Sadece tedavi yönü değil koruyucu yönü de çok fazla olan bir terapi biçimidir. Genelde 2.5 yaşından başlar 13 hatta daha büyük yaşlara kadar gidebilen uygulama alanları vardır.
En sık yapılan hatalardan; biriside problem oluştuktan sonra psikoloğa gitmektir. Hayır! Oyun terapisinden her çocuğun faydalanma hakkı ve anne babanın çocuğuyla nasıl oynayacağını bilme hakkı vardır. Unutmayınız sağlıklı oyun oynamak sağlıklı, yaratıcı, sorgulayan birey olmak demek.. Oyun oynamak medeni olmak demektir..
Çocuklarımızın kurduğu bu medeniyeti biz yıkmayalım.. Herkese hayal kurmaktan sıkılmadığı bir gün dilerim.. Saygı ve sevgilerimle.
Uzm. Psk. Başak Tanrıverdi
Yazan
|
Bu makaleden alıntı yapmak
için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir: "Çocuk Neden Oyun Oynamalı?" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Psk.Başak TANRIVERDİ'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır. Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Psk.Başak TANRIVERDİ'nin izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz. |
3 Beğeni
Yazan Uzman
|
Makale Kütüphanemizden | ||||
|
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak
hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir
yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.