2007'den Bugüne 92,313 Tavsiye, 28,222 Uzman ve 19,980 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Mesane Kanseri
MAKALE #13961 © Yazan Doç.Dr.Abdullah DEMİRTAŞ | Yayın Ocak 2015 | 12,032 Okuyucu
MESANE KANSERİ
Mesane Hakkında Genel Bilgiler:

Üriner sistem (Boşaltım sistemi) birçok bölümden oluşur. Kanı atıklardan temizleyen ve idrar oluşturan 2 böbrek, idrarı mesaneye taşıyan 2 üreter, üreterlerin idrarı taşıdığı ve bu idrarı biriktiren mesane ve mesaneden idrarı boşaltan üretradan oluşmaktadır. Mesane (diğer adıyla idrar torbası, idrar kesesi), karnın alt bölümünde yer alan ve içine idrarın biriktiği küresel bir organdır. Mesane içten dışa doğru 3 tabakadan oluşur: 1) Mesanenin içinde idrarla temas halinde olan değişici epitel hücreleri adı verilen hücrelerin oluşturduğu iç tabaka, 2) Mesane içindeki idrarın boşaltılmasından sorumlu kas tabakası, orta tabaka, 3) En dışta yer alan ve kas tabakasını çevreleyen zar (seroza). Duvar yapısında düzensiz ve iç içe geçmiş elastik kas lifleri bulunan mesane küçük bir balonu andırmakta olup, bu kas demetlerinin gevşemesiyle genişler ve idrar depolar. Mesane kapasitesi dolduğunda, kas demetlerinin kasılmasıyla idrar mesaneden üretra adı verilen bir kanal vasıtasıyla dışarıya istemli bir şekilde atılır.

Mesane Kanseri Nedir?

Mesane (idrar kesesi) kanseri, mesanenin duvarını oluşturan dokulardan kaynaklanan kötü huylu tümörlerdir. Mesane kanserlerinin %90’ı transizyonel hücreli karsinomlar adı verilen mesanenin iç yüzeyini döşeyen hücrelerden kaynaklanan tümörler oluşturur. Bu lezyonlar genellikle papiller özellik gösterir ve mesane içerisinde yer işgal eden lezyonlardır. Erkeklerde en sık görülen 4’üncü, kadınlarda 8’inci kanser türüdür. Ortalama görülme yaşı 65-70 dir. Vakaların 2/3’ü 65 ve daha yaşlılarda görülür. 35 yaşından önce nadirdir. Erkekler kadınlardan 2 - 3 kat daha fazla mesane kanserine yakalanırlar. Tanı konulduğunda %85 kanser mesaneye sınırlı, %15 inde ise çevre dokulara veya uzak organlara yayılmalar mevcuttur. Mesane kanseri, prostat kanserlerinden sonra günümüzde erkekler arasında en sık görülen kanserlerdendir (genitoüriner sistemin 2. sık kanseridir). Böyle olmasına rağmen erkeklerin mesane kanseri hakkında bilgileri yetersiz düzeydedir. Tüm üriner sistem yüzeyi transizyonel hücreler adı verilen idrarla temas halindeki hücrelerle kaplanmıştır. Mesane kanseri sıklıkla bu hücrelerden köken alır. Kanser bu hücrelerin kontrolsüz olarak çoğalmalarıyla ortaya çıkar ve çevresindeki sağlıklı dokulara yayılarak ilerler.

Mesane Kanserinde Risk Faktörleri?

Herhangi bir hastalığın gelişim olasılığını arttıran nedenlere risk faktörü adı verilir.
* Kimyasal ajanlara maruz kalma (petrol, boya, deri sanayinde çalışanlar vb)
* Sigara
* İleri yaş, erkek ve beyaz ırk
* Yağlı ve kızarmış yiyeceklerin aşırı tüketimi
* Genetik yatkınlık
* Karın alt bölgesine ışın tedavisi (radyoterapi)
* Kemoterapi uygulamaları
* Enfeksiyonlar
* Mesane taşı, uzun süreli tahriş
* Aşırı ağrı kesici kullanımı
Mesane kanserinin gelişiminde en önemli risk faktörleri sigara içmek, cinsiyet ve diyettir.

Mesane Kanseri Belirtiler Nelerdir?

*idrarda ağrı olmaksızın kan gelmesi (hematüri),
*sık sık idrara çıkma ihtiyacı veya
*idrarda görülen irin ve idrar sırasında yakıcı acı duyma ile kendisini gösterir.


Mesane Kanseri Tanısı Nasıl Konulur?

* İdrar analizi (tam idrar tahlili)
* Fizik muayene; makattan parmakla muayene ve kadınlarda vajinal muayeneyi de kapsar.
* İdrarın sitolojik değerlendirilmesi: Alınan idrar örneğinin mikroskop altında değerlendirilerek, anormal hücrelerin varlığının araştırılmasıdır. Hastalığın derecesi hakkında bilgi edinilebilinir fakat kesin tanıda her zaman yeterli olmayabilir.

* Sistoskopi: Işık ve optik sistemi olan bir uzun ince teleskop yardımıyla idrar kanalından girilerek, idrar kanalını ve mesane içini direkt görerek değerlendirme işlemidir. Kadınlarda bu işlem hiçbir anesteziyi gerektirmezken, erkeklerde idrar kanalının içine verilen bir anestezik ile lokal anestezi altında rahatlıkla sistoskopi yapılabilir. Bu işlem sırasında tümör şüphesi olan alanlardan biyopsi örneği alınabilmektedir. Bu biyopsi örneklerinin patolojik olarak değerlendirilmesi kesin tanı koydurucudur.

* İntravenöz pyelografi (İVP): Damardan verilen ve böbreklerden atılan kontrast madde ile, böbrekteki idrar toplayıcı sistemin, üreter denilen idrar kanalının ve mesanenin doldurularak değerlendirilmesidir.

* Bilgisayarlı tomografi (BT): Damardan verilen kontrast madde öncesinde ve sonrasında böbrek ve mesanenin kanser varlığı açısından detaylı değerlendirilmesi yanında etraf dokulara kanserin sirayet edip etmediğinin anlaşılması konusunda fikir verir.

* Ultrasonografi: Tanıda en sık kullanılan ve ilk başvurulan görüntüleme yöntemi ve hastaya en az zarar verenidir. Mesane içerisindeki tümöral oluşumlar kolayca belirlenebilir.

* Manyetik Rezonans Görüntüleme (MRI): Mesane kanserinin değerlendirilmesinde BT’ye üstünlüğü yoktur. BT ile benzer düzeyde mesane kanseri hakkında bilgi verir.
* Kemik sintigrafisi: Kanser hücrelerinin kemiklere sirayet edip etmediği hakkında bilgi vermesi için yapılan bir değerlendirme yöntemidir. Damardan verilen küçük miktardaki radyoaktif madde, kan dolaşımına girerek kan yoluyla kemikte toplanır. Bu maddenin toplandığı kemik görüntüleri ise bir tarayıcı tarafından görüntülenir. Kanser olan kemik yapılarda radyoaktif maddenin toplanması daha fazladır ve yüksek aktivite gösterir.

Sistoskopi nedir ?

Ürolojik muayeneniz idrar yolunuzda bir problemin varlığına işaret ediyorsa, idrar yollarınızı doğrudan görmenin ve tedavi etmenin en iyi yolu sistoskopidir. Bu işlem elastik fiber optik bir borucuğun idrar kanalından sokularak mesanenin (idrar kesesi) ve alt idrar yolunun (üretra) görsel incelenmesidir. İdrar kesesinin içi steril serum ile doldurulduğunda çeperler genişleyerek idrar kesesinin içi tam olarak görülebilir. Güçlü bir ışık kaynağı sistoskopun ucundan ortamı aydınlatır. Alt idrar yolunuzdan bir alet ile girilerek işlem yapılması rahatsız edici olarak düşünülebilir. Ancak doktorunuz bu girişimin önemini ve size sağlayacağı faydayı düşünerek öneride bulunmaktadır. Girişimin amaçlarını nasıl yapıldığını ve size sağlayacağı faydaları göz önünde tutarak yeterince sakin davranıp doktorunuz ile güvenli bir işbirliği oluşturmanız hem size hem de doktorunuza büyük fayda sağlayacaktır. Çoğu insanda muayene amaçlı sistoskopi uyanık halde ve az bir rahatsızlık hissiyle uygulanabilir. Bu durumda alt idrar yolunuzun içine uyuşturucu ve kayganlaştırıcı etkisi olan jel kıvamlı bir ilaç tatbik edilir ve 10 dakika kadar beklendikten sonra girişim yapılır. Sistoskopi ile birçok radyolojik incelemeler ve tedaviler yapılır. Bu tür girişimler daha çok zaman aldığından anestezi gerektirebilir. Erkeklerde alt idrar yolu kadınlara göre daha uzun olduğundan bunlarda da anestezi gerekebilir. Uygulanacak anestezi yöntemi genel sağlık durumunuza ve bazı özel test sonuçlarına göre değişir. Buna karar vermeden önce anestezi veya iç hastalıkları hekiminin görüşüne başvurulabilir.
Sistoskopi ile alt idrar yolu ve idrar kesesinde yer alan şu hastalıklara tanı konur ve tedaviye yönelik bazı girişimler yapılabilir:
*Alt idrar yolu (üretra) darlıkları iltihapları iyi ve kötü huylu tümörleri, taşları, doğumsal anomalileri
*Prostat büyüklüğü, tıkanıklık derecesi tümörleri
*İdrar kesesi taş, tümör, iltahap ve anomalileri
*İç idrar yolları (üreter) ve idrar birleşim bölgesindeki bozukluklar
*İç idrar yolunun radyolojik görüntülenmesi veya tıkanıklığın giderilmesi amacıyla kateter takılması
*İdrar kaçırma rahatsızlıklarında tanı ve tedavi

Nasıl uygulanır?
İşlem uygulanmadan önce doktora daha önce geçirilmiş operasyonlar, ilaç alerjileri vs. gibi kişisel sağlık bilgileri verilmelidir. Aspirin , ağrı kesiciler ve başka ilaçlar kullanılıyorsa (ki bunlar kanın pıhtılaşmasını geciktirirler) doktor bilgilendirilmelidir. Doktorunuz gerekli ise bu ilaçların dozunu azaltabilir ya da tamamen kesebilir. İdrar yolları enfeksiyonu mevcut ise işlem öncesi tedavi edilmelidir.
İşlem için bir giysi giyilir ve bir masanın üzerine sırt üstü uzanılır. Bu sırada her iki bacak yanlara açılır. Uygulamanın yapılacağı vücut bölgesi antiseptik bir sıvı ile temizlenir. Plastik bir şırınga ile üretraya (idrar kanalı girişi) jel kıvamında bir madde verilir. Böylece işlem sırasında rahatsızlık duymazsınız.
Yaklaşık bir kalem genişliğinde sistoskop adı verilen bir tüp idrar kesesine kadar ilerletilir. Sistoskop sayesinde idrar kesesi sıvı ile doldurulur. Böylece kese genişletilir ve uygulamayı yapan doktor daha net inceleme yapabilir. Bu işlem sırasında rahatsızlık duyulabilir ve acil idrar yapma hissi uyanabilir. Tüpün ucunda küçük bir ışık kaynağı ve kamera vardır; bu sayede mesane (idrar kesesi) bir monitör ekranından gözlenebilir. Sistoskopun ucu uzaktan kumanda ile hareket ettirilerek kesenin her köşesi değişik açılardan incelenebilir.
Kamera yerleştirildikten sonra işlem yaklaşık 5-10 dk. kadar sürer. İşlem sırasında biopsi yapma ihtiyacı duyulursa ek olarak anestezi verilebilir. İşlem öncesinde doktor gerekli bilgiyi verecektir.
İşlem sonrası hastaya antibiyotik verilir ve hasta aynı gün evine gidebilir.
Sıklıkla ertesi gün normal aktivitelere başlanabilir. Fakat yine de 1 hafta kadar ağır işlerden kaçınılmalıdır.

Yan Etkiler (Komplikasyonlar)
Her cerrahi girişimde olduğu gibi sistoskopi sonrasında da istenmeyen problemler ortaya çıkabilir. Çok ince bir sistoskop kullanılmış olsa bile enfeksiyon varsa işlem sonrası enfeksiyona bağlı belirtiler artabilir. İşlem sonrasında kanama ortaya çıkabilir. Enfeksiyon olmasa bile bu durum ortaya çıkabilir. İnceleme esnasında ani bir hareket yapmanız iç idrar yollarında yaralanma ve delinmeye yol açabilir. Bu nedenle doktorunuz ile mutlak bir işbirliği ve iletişim içinde olmanız gerekir.Bu sayılanlar çok nadirdir ancak gösterilen tüm dikkat ve özene rağmen görülebilir.
Mesane kanseri tedavi seçenekleri nelerdir?
Hastalığın tedavi ile iyileşme olasılığını etkileyen başlıca faktörler:
1-Kanserin evresi: Yukarıda da sözü edildiği gibi kanser yüzeyel veya invaziv olması en önemli prognostik faktördür. Erken tanısı konulmuş mesane kanserlerinde uygun tedavi ile tedavi şansı çok yüksektir.
2-Mesane kanserinin tipi ve patolojik olarak farklılaşma özelliğidir.

Mesane kanseri olan hastalar için birçok tedavi seçeneği söz konusudur.
Bazı tedavi yöntemleri halen daha klinikte tedavi amacıyla kullanılan standartlaşmış tedaviler iken, bazı tedaviler klinik uygulamaları için değerlendirme aşamasındadır.
1-Transüretral Rezeksiyon (TUR): Mesane tümörünün sistoskop ve rezektoskop kullanılarak çıkarılması.
2-İntravezikal Tedavi: Mesane içine ilaç verilerek kanser hücrelerinin öldürülmesine dayanan bir tedavidir.
3-Kemoterapi
4-Radyoterapi
5-Sistektomi: Mesanenin ameliyat ile çıkarılması

TUR (Transüretral Rezeksiyon) Nedir?
Sistoskopi başlığında anlatıldığı gibi mesaneye idrar yolundan ışık ve kamera içeren bir alet ile girilir ve mesane içerisinde izlenen tümör rezektoskop adını verdiğimiz bir alet ile hastanın cildinde herhangi bir kesi yapmadan bir işlem ile idrar yolundan dışarı çıkarılır. TUR hastanın genel durumu ve tümörün yerleşim yerine bağlı olarak genel anestezi veya belden aşağısı uyuşturularak (spinal anestezi ile) yapılabilir. TUR esnasında alınan doku patolojiye incelenmesi için gönderilebilir.
TUR işlemi sonrası tümörün büyüklüğüne bağlı olarak hastalar 1 ila 3 gün arasında kalabilirler. Hastanede kalınan süre boyunca hastalara idrar sondası takılı olur. Sondanın çıkarılmasını takiben hastalar taburcu edilir.
TUR esnasında mesane içinin mikroskobik değerlendirilmesi mümkün değildir ve ameliyat bittikten sonra mesane içinde çıplak gözle görülemeyen kanser hücreleri kalabilir. Bu hücrelerin de ortadan kaldırılabilmesi için TUR sonrası mesane içerisine ilaç verilir.

İntravezikal Tedavi Nedir Ve Nasıl Uygulanır?
Bazı mesane tümör tipleri TUR gibi cerrahi işlemlerle tam ortadan kaldırılamayabilir. Bu tümörler genellikle yüksek grade’li birden fazla sahada görülen tümörlerdir. Cerrahi işlem sonrası mesanede kalan tümör hücrelerinin tekrar çoğalarak tümör oluşturmaması ve mesanenin daha derin katlarına ilerleyerek çevre dokulara sıçramaması için özel tıbbi ilaçlar mesane içerisine verilerek kalan tümör hücreleri yok edilebilir. Bu tedavilerin tümüne intravezikal tedaviler denir.
Genellikle hastanede yapılır. Üretral bir kateter yerleştirilir. Uygulanan ilaç ya kanser hücrelerini öldüren “kemoterapotik” ilaçlardır ya da “BCG” adı verilen tüberküloz aşısıdır. İlaç mesaneye verildikten sonra mesane içersindeki kanser hücrelerini etkileyebilmesi için bir süre idrar yapmadan beklenilir. İntravezikal ilaç verildikten sonra mesanedeki ilacın kalış süresi 1-2 saat olmalıdır. İlacın mesane cidarının tümüne temas etmesi için hasta ilacı işeyerek atıncaya kadar sağ, sol yan ve yüzüstü sırtüstü belli süreler kalacak şekilde dönerek yatar. İntravezikal tedavi sıklıkla haftada bir 6hafta süreyle uygulanır. Uygulanan bu haftalık tedavinizin sonrasında 3. Ayda kontrol sistoskopi yapılır. Eğer tümör tekrarlamamışsa aylık tedaviye geçilir ve tedavi 1 yıla tamamlanır. Bu süre içerisinde 3 ayda bir kontrol sistoskopi yapılır. İntravezikal tedavi amacıyla, günümüzde en sık kullanılan ilaçlar, Mitomycin-C, Epirubicin, Thiotepa, Doxorubicin, Bacillus Calmette-Guerin (BCG) dir.

1- Mitomycin-C: Tümör hücrelerinin DNA sentezini durduran bir ilaçtır. Mitomycin-C’ye tam cevap %36-78 oranında değişmektedir. Transüretral rezeksiyondan sonra nüksü %33 oranda azaltmaktadır. Yan etkileri %10-43 oranındadır. Yan etkileri arasında idrar yaparken yanma, sık sık idrara gitme gibi semptomlar yer almaktadır. İlacın idrarı boyamasından dolayı mitomycin-C alanların %6'sında ellerde ve genital bölgede kızarıklar gözlenebilir.

2- Thiotepa: İlaca tam cevap %55 civarındadır. Nüks oranını oldukça azaltır. Sistemik (tüm vücudu etkileyen) yan etkileri fazladır. Kan hücrelerinde azalma %9 oranında gözlenir. İşeme semptomları oldukça azdır. Hastalara ilaç verilmeden önce kan sayımı yapılmalıdır.

3- Doxorubicin: Sistemik yan etkileri oldukça azdır. İlaca tam cevap %38’dir. Koruyucu bir ajandır. Mesane iltihabı görülen yan etkilerindendir.


4- BCG (Bacilius Calmette Guerin): BCG aslen verem aşısıdır. Aşının içinde verem hastalığından sorumlu olan “mycobacterium tuberculosis” bakterisi ile benzer özelliklere sahip olan “mycobacterium bovis” bulunmaktadır. Savunma sistemini alarm durumuna geçirerek tümör hücrelerinin öldürülmesini sağlamaktadır. İntravezikal uygulamadan sonra mesane iç cidarında yaralar olaşabilir. Tam cevap %36-71 oranındadır. Nüks oranı, transüretral rezeksiyondan sonra %11-27 oranındadır. Hastaların çoğunluğunda sık sık idrara gitme ve idrar yaparken yanma semptomları gözlenmektedir. Kanamalı idrar torbası iltihabı %7 oranında gözlenir. Aşıdaki mikroorganizmanın tüm vücuda yayılarak enfeksiyona yol açması riski vardır.

Kemoterapi Nedir Ve Nasıl Uygulanır?
Ameliyat ile tedavi edilemeyecek derecede yayılımı olan veya ameliyat sonrası vücuda yayılma tespit edilen hastalarda kullanılır. Mesane kanserinde tanı konulduğunda %15 oranında bölgesel (mesaneye komşu dokulara) veya uzak organlara yayılım söz konusudur. Mesane kas tabakasına yayılımı olan hastalarda radikal sistektomi (mesanenin tamamen çıkarılması) veya radikal radyoterapi (şua tedavisi) sonrasında %30-40 oranında uzak metastaz görülür. Bu hastalara tedavi verilmez ise yaşam süresi oldukça sınırlıdır.
Kemoterapotik ilaçlar direk olarak damar yoluyla verilir. İlaç hızlı çoğalan hücreler üzerinde etkilidir kanser hücreleri de hızlı çoğaldıkları için bu tedaviden etkilenirler. Kemoterapi tek başına kullanılabileceği gibi radyoterapi ile de kombine edilebilir. Bu kombinasyon tedavi şansını arttırır.

Kısa süreli kemoterapi yan etkileri:
* Uygulama yerinde ağrı
* Bulantı-Kusma
* Halsizlik
* Kilo kaybı
* Saç-kıl kaybı

Radyoterapi Nedir Ve Nasıl Uygulanır?

Mesane kanserinde diğer bir tedavi seçeneğidir. Radyasyon enerjisi kanser hücrelerini öldürür. Bu etki doza bağlıdır. Radyasyon tedavisi tek başına ya da kemoterapi ile kombine yada cerrahi tedavi öncesinde kullanılabilir. Tedaviyi planlayan doktor sizin için bir plan hazırlayacaktır. Bu planlama hastalığınız ve sağlık durumunuz göz önünde bulundurarak hazırlanır. Radyasyon mesaneye direkt uygulanır ve böylece diğer alanlar daha az etkilenir.

50-70 Gy, 5-8 haftalık sürelerde verilir. Mesane kasına yayılımı olan hastalıkta radikal sistektomiye alternatif olarak kullanılabilir. Genellikle iyi tolere edilmesine rağmen, %15 hastada barsak, mesane ve rektal komplikasyonlar gözlenir.
Kısa dönem yan etkileri:
* İshal
* Mesanede tahriş bulguları
* Hafif halsizlik
* Pubik (göbek altı) kıllanma kaybı
* Rektal irritasyon veya kanama

Sistektomi Nedir Ve Nasıl Uygulanır?

Mesane kas tabakasına yayılmış ama uzak dokulara yayılmamış hastalığı olanlarda kullanılan bir tedavi yöntemidir. Uzak dokulara yayılımı olan ama tümöre bağlı aşırı derecede kanaması olan hastalarda da kullanılabilir.
Sistektomi 2 şekilde uygulanır;
1- Parsiyel (kısmi) sistektomi: Mesanenin yan veya kubbesinde, mesane duvarına yayılmış tümörü olan hastalar veya mesane divertikülü içerisinde tümörü olan hastalar parsiyel sistektomi adaylarıdır. Mesanenin bir bölümünün çıkarılması esasına dayanır. Parsiyel sistektomi sonrası hastalar mesanesinde yeteri kadar idrar biriktiremeyebilirler. Bu durum çoğu hastada geçiciyken bazen kalıcı olabilir.
2- Radikal sistektomi: Cerrahi olarak tüm mesanenin çıkarılmasıdır. Yüksek gradeli, yüksek evreli kanseri olan hastalarda uygulanır. Erkekte; mesane ve çevre yağ dokuları, mesaneye komşu karın zarı (periton), prostat ve seminal veziküller, kadında; mesane ve çevre yağ dokusu, mesaneye komşu karın zarı (periton), rahim ağzı (cervix), rahim (uterus), vajina ön duvarı, idrar yolu (urethra) ve yumurtalıklar (overler) rezeke edilmektedir. Radikal sistektomi yapılan bayanlar rahim alındığından; erkeklerde prostat ve er bezi (seminal veziküller) alındığından meni idrar yoluna boşaltılamadığı için çocuk sahibi olamazlar.
Eğer erkekte prostat içinden geçen idrar yolunda kanser yayılımı söz konusu ise mesane ile birlikte tüm idrar yolu da çıkarılmalıdır.
Ameliyatınız süresi 4-6 saattir ancak bu süre hastalığın yaygınlığına önceden geçirilmiş ameliyat varlığına bağlı olarak uzayabilir. Ameliyat genel anestezi altında yapılabilir. Ameliyat sırasında görülen duruma göre cerrahi sınırlar belirlenir. Eğer tümör mesaneye sınırlı ise tamamı çıkarılabilir.

Sistektomi Sonrası Hasta İdrarını Nasıl Yapar?
Radikal sistektomi sonrası idrarı biriktirmek ve boşaltmak için yeni bir yola ihtiyaç vardır. Bu amaçla birçok yöntem kullanılır.
* Üreterokutenostomi: Böbreklerden idrarı mesaneye taşıyan kanalların (üreterler ) direkt cilde dikilerek; idrarın üreterlerin dikildiği yere yapıştırılmış olan torbada (ürostomi torbası) biriktirilmesi. Bu yöntemle idrar kontrolü söz konusu değildir. Böbreklerden idrar oluşturuldukça idrar ürostomi torbasına dolacaktır. Torbanın cilt ile temas ettiği bölgeye idrar sızıntısını engelleyen özel yapıştırıcılar sürülerek idrar kaçağı engellenir. İleal loop: İnce bağırsağın bir bölümü idrarın geçebileceği yeni bir yol yaratmak için sindirim sisteminden ayrılır. Üreterler bu bağırsağın bir ucunu dikilir. Diğer uç ise cilde dikilir (stoma). Üreterlerden gelen idrar bu barsak yoluyla cilde ulaştırılır. İdrar cilde yapıştırılan ürostomi torbasında birikir. Bu yöntemle de idrar kontrolü söz konusu değildir.
* İleal yada sigmoid neobladder: Sindirim sisteminden ayrılan İnce barsak veya kolon parçası kesilerek küreye benzer şekilde tekrar dikilir ve çıkarılan mesanenin yerine idrar depolayabilecek bir organ (kontinan rezervuar) elde edilmiş olur. İdrar bu rezervuarda birikir. Yeni mesane idrar yoluna (üretraya) bağlanır. Dolayısıyla hastanın doğal yollardan idrar yapması sağlanır. Ancak bu hastalarda gece idrar kaçırması olabilmektedir.
İleal neobladder+mitrofonof prosedürü: Sindirim sisteminden ayrılan İnce barsak parçası kesilerek küreye benzer şekilde tekrar dikilir ve çıkarılan mesanenin yerine idrar depolayabilecek bir organ (kontinan rezervuar, poş) elde edilmiş olur. Kalın barsağın ilk kısmında yer alan ince ve kısa bir barsak parçası olan apendiks de bu bölgeden çıkarılarak yeni mesane ile cilt arasına idrarın boşaltılmasında bir kanal görevi görmek üzere dikilir. Bir sonda ile düzenli aralıklarla apendiks içinden geçilerek yeni mesaneye girilir ve idrar boşaltılır. Hastanın cildine yapıştırılan bir İdrar torbasına gerek yoktur.

MESANE KANSERİNDE EVRELERE GÖRE TEDAVİLER

Evre 0 mesane kanseri (Karsinoma in situ)
Mesanedeki evre 0 mesane kanseri olgularında uygulanabilecek tedaviler:
• Transuretral rezeksiyon (TUR)
• TUR ve sonrasında mesane içine bölgesel biyolojik tedavi ya da kemoterapi
• Segmental (parsiyel) sistektomi
• Radikal sistektomi

Evre 1 mesane kanseri
• Transuretral rezeksiyon (TUR)
• TUR ve sonrasında mesane içine bölgesel biyolojik tedavi ya da kemoterapi
• Segmental (parsiyel) sistektomi
• Eksternal (dışarıdan) radyoterapi veya tek başına radyasyon çekirdekçikleri ile radyoterapi

Evre 2 mesane kanseri
• Radikal sistektomi ve lenf bezlerinin çıkartılması
• Radikal sistektomi ile birlikte kemoterapi
• Kemoterapi ile kombine eksternal (dışarıdan) radyasyon tedavisi
• TUR
• Segmental (parsiyel) sistketomi


Evre 3 mesane kanseri
• Radikal sistektomi ve lenf bezlerinin çıkartılması
• Radikal sistektomi ile birlikte kemoterapi
• Kemoterapi ile kombine eksternal (dışarıdan) radyasyon tedavisi

Evre 4 mesane kanseri
• Radikal sistektomi
• Şikayetlerin azaltılmasına yönelik (palyatif) radyoterapi
• Şikayetlerin azaltılmasına yönelik (palyatif) sistektomi
• Sistemik kemoterapi

Mesane Kanserinde Takip
Mesane kanseri hastaları düzenli aralıklarla kontrole çağrılırlar. Mesanesi alınmamış yüzeyel mesane tümörlü hastalar ameliyat sonrası ilk yıl 3 ay, 2. yıl 6 ay ve 3. yıldan sonra yılda bir sistoskopi ile takip edilir. Sistektomili hastalar ise ameliyat sonrası yılda bir bilgisayarlı batın tomografisi ve 6 ayda bir akciğer filmi ve kan tahlilleri ile takip edilir. Kemik ağrıları olan hastalarda kanserin kemiğe yayılımını değerlendirmek için kemik sintigrafisi istenebilir. Takip kanser hastasına uygulanan tedavinin çok önemli bir parçasıdır,böylece nüks olursa hemen tedavi edebilme imkanı doğar.

Mesane Kanserinden Korunma
* Mesane kanseri konusunda açıklanmış birçok risk faktörü mevcuttur fakat risk faktörü olan birçok kişide kanser görülmemekte, risk faktörü olmayan kişilerde de kansere rastlanabilmektedir.
Sigara: Bilinen en önemli risk faktörüdür. Sigara içenlerde 3 kat fazla mesane kanseri görülür.Sigarayı bırakmak mesane, akciğer ve daha birçok kanser riskini azaltır.
* Meslek: Kimya ve deri sanayi çalışanları, makinistler, tekstil çalışanları, metal işçileri riski yüksek meslek grubudur.
* Felç gibi sebeplerle uzun süreli sondalı kalmak riski artırır.

Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Mesane Kanseri" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Doç.Dr.Abdullah DEMİRTAŞ'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Doç.Dr.Abdullah DEMİRTAŞ'ın izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     1 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Abdullah DEMİRTAŞ Fotoğraf
Doç.Dr.Abdullah DEMİRTAŞ
Kayseri
Doktor "Üroloji"
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi6 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Doç.Dr.Abdullah DEMİRTAŞ'ın Makaleleri
► Aşırı Aktif Mesane (Aam) Prof.Dr.İlker GÜNYELİ
► Kolon Kanseri (Kalın Bağırsak Kanseri) : Tanı, Belirtiler ve Tedavi ÇOK OKUNUYOR Prof.Dr.Nazım Serdar TURHAL
► Yumurtalık Kanseri (Over Kanseri) Prof.Dr.M.Murat NAKİ
► Over Kanseri (Yumurtalık Kanseri ) Doç.Op.Dr.Polat DURSUN
► Meme Kanseri Op.Dr.Mücteba GÜNDÜZ
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,980 uzman makalesi arasında 'Mesane Kanseri' başlığıyla benzeşen toplam 17 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
--
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


01:47
Top