2007'den Bugüne 92,260 Tavsiye, 28,210 Uzman ve 19,973 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Anne Sütü
MAKALE #14049 © Yazan Uzm.Dyt.Merve GÜLÜNAY | Yayın Ocak 2015 | 5,212 Okuyucu
Anne sütü hiçbir besin grubuna benzemeyen ve taklit edilemeyen içeriğiyle en özel besindir.Anne sütünün belli bir kendine özgü protein,yağ,karbonhidrat yapısı vardır.Anne sütünün yağlarının % 98’ini trigliseritler oluşturur. Trigliserit yapısında en fazla bulunan yağ asitleri ise palmitik ve oleik asitlerdir. Ayrıca çoklu doymamış yağ asitlerinden zengin olması beyin gelişimi, miyelinizasyon, retinal işlevler ve hücre proliferasyonunun normal olmasını sağlar. Bebekler için anne sütü EPA (eicosapentaenoik asit), DHA (dakosahekzaenoik asit), LA (linoleik asit), LNA (linolenik asit) gibi elzem yağ asitlerini yeterli düzeyde içermektedir. Anne sütünde DHA miktarı; total yağ asitleri miktarının % 0.1-0.3’ü, total n3 yağ asitleri miktarı ise %1.5-2.5’ini oluşturmaktadır. n6/n3 yağ asitleri oranı, gereksinmenin belirlenmesinde önemlidir. Çünkü bu oran doku DHA düzeyinin en iyi göstergesidir. Anne sütünün n6/n3 oranı 5.8-17.8 arasında değişmektedir.Anne sütü yağının sindirim ve emilimi inek sütüne oranla çok daha kolaydır. İçerdiği yağ asitleri bileşimi ve lipaz enzimi bebekte yağ emilimini kolaylaştıran etmenlerdendir. Anne sütünde bulunan proteinler kazein ve whey proteinleri olup, kazein/whey proteinleri oranı 40/60 ‘dır. Bu oran anne sütü proteinin sindiri-lebilirliği ve emiliminin yüksek olmasına ve vücut proteinlerine dönüşme oranının (Net Protein Kullanımı (NPU) %100) yüksek olmasına neden olur. Anne sütünde antienfektif özellik gösteren proteinleri whey proteinleri fraksiyonundadır ve bu proteinlerin en önemli bileşenleri α-laktalbümin, laktoferrin, lizozim, immünoglobulinler ve serum albüminidir. İnek sütü whey proteinlerinin önemli bir kısmını oluşturan ve allerjen olan β-laktoglobulin anne sütünde bulun-maz. β-laktoglobulin allerjik özelliklere sahiptir ve çocukta allerji, solunum sisteminde bozukluk ve döküntülere neden olabilir. Anne sütünde bulunan total proteinlerin %10-25’ini oluşturan Laktoferrin, demir bağlayıcı özelliği olan bir proteindir ve bebekleri gastrointestinal enfeksiyonlardan, bakteriostatik etkisiyle korur . Aynı zamanda anne sütündeki demirin biyoyararlılığını artırır.Anne sütünde, solunum ve gastrointestinal sisteminde etki gösteren protein yapısındaki büyüme faktörleri vardır. Bunlar; epidermal büyüme faktörü (EGF), sinir büyüme faktörü (NGF), insüline benzer büyüme faktörü (ILGF-I), meme kaynaklı büyüme faktörü (MDGF), koloni uyarıcı faktör (CSF), taurin, etanolamin, fosfoetanolamin ve interferon’dur. Taurin, büyümeyi düzenleyen, hücre membranının bütünlüğünü sağlayan ve retina harabiyetini önleyen önemli bir aminoasittir. Anne sütünde karbonhidratların çoğunluğunu laktoz oluşturmaktadır. Laktoz; kalsiyum, magnezyum gibi minerallerin emilimini artırır, beyin ve spinal kord’da galaktolipitlerin yapısına girerek beyin gelişiminde rol oynar. Anne sütünde önemli miktarlarda glikoz, galaktoz gibi basit şekerler ile çocuğu enfeksiyonlardan koruma özelliği olan oligosakkaritler ve diğer bazı kompleks karbonhidratlar da bulunmaktadır.Anne sütünde, aminoasit ve proteinlere bağlı bulunan karbonhidratlar (glikoproteinler ve glikopeptidler), laktobasillus bifidusun büyümesini uyardığından “bifidus faktör” veya “büyüme faktörü” adı da verilir. Anne sütü alan bebeklerde bu faktör barsaklardaki bakteriyel florada yoğundur.Anne sütüyle alınan enerji bebeğin gelişimi ve sağlığının korunması,devamlılığı için önemlidir. Anne sütü ile beslenen bebeklerin enerji alımları 6-8 aylık bebekler için 413 kkal, 9-11 aylık bebekler için 379 kkal ve 12-23 aylık bebekler için 346 kkal/gün düzeyindedir. Ancak enerji gereksinmeleri 6-8 aylık bebekler için 682 kkal/gün, 9-11 aylık bebekler için 830 kkal/gün ve 12-23 aylık bebekler için 1092 kkal/gün olarak belirlenmiştir.Bu enerji üretimin sağlanabilmesi annenin besin alımıyla ilgilidir. Süt üretimi için, maternal(anne) enerjinin %80-90’nın kullanıldığı ve bu enerjinin kaynağının emzikli kadının yağ depoları (adipoz dokudaki) ile diyetten gelen yağlardan sağlandığı bilinmektedir. Bu yüzden emziklilik (laktasyon) süresince annenin enerji alımının artırılması gerekmektedir. Anne sütünde çok sayıda etkin enzimin varlığı bilinmektedir.Yağ sindirimi için gereken lipaz, meme bezlerinde süt lipitleri sentezi için gerekli olan lipoprotein lipaz,laktoz sentezinde rol oynayan galaktozil transferaz, antibakteriyel etkiye sahip laktoperoksidaz, tiyosiyanat, hidrojen peroksit başlıcalarıdır. Ayrıca, anne sütü lipazının lipitleri hidrolize etmesi sonucu ortaya çıkan ürünler; Giardia
lamblia, Entomoeba histolitica, Trichomonas vaginalis enfestasyonlarını önlemektedir.
Enzimlerin yanı sıra, anne sütünde çok sayıda hormon(GnRH , TRH, TSH., LHRH, T 3, T 4, parathormon, kalsitonin,prolaktin, östrojen, progesteron, kortikosteroidler v.s.) bulunmaktadır.Anne sütünün yapısı bu dönemde bebeğin gelişmesi için diğer bütün besin ögelerinden daha çok gereklidir. Anne sütünün içeriği doğum sonrasında, bebeğin ihtiyaçlarına göre değiskenlikler gösterir. Örneğin zamanında doğum yapan ile zamanından önce doğum yapan annelerin sütleri birbirinden farklıdır.Ayrıca bebek büyüdükçe anne sütünün de içeriği farklılasır. Bu değiskenlik büyümekte olan bebeğin artan ve değisen gereksinimlerini tam olarak karsılar.Anne sütünde her anne için aynı maddeler bulunsa da içeriklerinin gösterdiği değişkenliği etkileyen bir çok faktör vardır. Örneğin erken doğan bebeklerde anne sütü beslenmesi farklı olmalıdır. Bu bebeklerin ihtiyacı olan kalsiyum ve fosfor anne sütünde yeterli değildir bu nedenle bu bebeklerde rasitizm ve osteopeni gelisebilir. Bunu önlemek için yeterince ek kalori, protein ve mineral içeren toz veya sıvı seklindeki anne sütü destekleyicileri anne sütüne eklenmelidir.Zamanından önce doğan bebeğin enteral yoldan ne zaman beslenmesi gerektiği ayrı bir tartısma konusudur.Ancak genel kanı bebeğin mümkün olan en kısa zamanda enteral yoldan ve annesinin sütü ile beslenmesi gerektiğidir.
Beslenmeye genelde 1-2 ml/kg dozunda baslanır ve beslenme aralığı 2-3 saat olacak sekilde ayarlanır. Bebeğin anne sütünü rahatça sindirmesi durumunda miktar 20 ml/kg/gün’ü asmayacak sekilde giderek artırılır. 34. Haftadan daha önce doğan bebeklerde emme-yutma ve nefes alma esgüdümü henüz gelismediğinden dolayı bu bebekler mutlaka ağızdan mideye indirilen bir sonda ile beslenmelidir.Yapılan bir çalışmada prolaktin oranı erken doğum yapan annelerde daha düşük bulunmuştur. Bu da annenin kendini daha çocuğun doğumuyla ilgili tamamlayamamasından kaynaklıdır.
Yararları sayılmakla bitmeyen anne sütünün alınması gerekliyken bir yandan da verilirken dikkat edilmesi gereken hususlar vardır. Doğumdan sonraki ilk yarım-bir saatte emzirmeye başlanmalıdır. Emzirme süresince (öncesi ve sonrası) bebeğe hiçbir içecek verilmemelidir. İlk 6 ayda bebeklere sadece anne sütü verilmelidir. Tamamlayıcı besinlere 6 aydan önce başlanmamalıdır. 6 ayın üzerindeki tüm bebekler tamamlayıcı besin almalıdır ve anne sütüne tamamlayıcı besinler ile birlikte 2 yaşına kadar veya daha fazla devam edilmelidir. Bebeğin aldığı ilk süt (ağız sütü) besleyicidir ve az miktarlarda emme bile süt üretimine yardımcı olur. Süt üretimini arttırmak için, bebekle anne doğumdan sonra aynı odada olmalı ve emme hemen başlamalıdır.Anne laktasyon dönemine uygun, yeterli ve dengeli beslenmeli, bol sıvı tüketmelidir. Anneye her gün süt, ayran, limonata, şerbet, şekerli taze meyve suları verilmeli, çay ve kahveden uzak durması söylenmelidir.Annenin dinlenmesi sağlanmalıdır, anneye ruhsal yönden yardımcı olunmalıdır. Bebeği ile tensel temas kurmalıdır. Anneye özgüven kazandırıcı yakınlık ve ilgi gösterilmeli ve sakinleşmesi sağlanmalıdır. Bebekler anne sütü ile beslendikleri dönemde büyüme ve gelişme açısından mutlaka izlenmelidir.Bizler de toplumu anne sütünün alımı konusunda uyarmalı,çeşitli eğitimler vermeli,yararlarını,bebeğin gelişimine olan katkılarını,ileriki hayatında ki hem anne hem bebeğin hastalıklarını önleyici durumları anlatmalıyız. İşte bu yüzden ilk 6 ay sadece anne sütü !
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Anne Sütü" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Uzm.Dyt.Merve GÜLÜNAY'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Uzm.Dyt.Merve GÜLÜNAY'ın izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     4 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Merve GÜLÜNAY Fotoğraf
Uzm.Dyt.Merve GÜLÜNAY
İstanbul (Online hizmet de veriyor)
Uzman Diyetisyen
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi1 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Uzm.Dyt.Merve GÜLÜNAY'ın Yazıları
► Anne Sütü Dyt.Ufuk ZERENTÜRK
► Anne Sütü ve Önemi Dyt.Merve KAYALI
► Anne Sütü ve Önemi Dyt.Nilgün AYDIN
► Anne Sütü ve Önemi Dyt.Turgay KÖSE
► Her Yönü ile Emzirme ve Anne Sütü Dyt.Zeynep Işıl KÜÇÜKGÖNCÜ
► Bebek Beslenmesi ve Anne Sütü Dyt.Emine DEMİR
► Anne Sütü Hakkında Herşey Dr.Dyt.Aylin HASBAY BÜYÜKKARAGÖZ
► Neden Israrla Anne Sütü? Dyt.Refiye Yağmur ELMASTAŞ
► Anne Sütü ve 0-1 Yaş Bebek Beslenmesi ÇOK OKUNUYOR Dyt.Şule DOĞAN BEYAZ
► En Mucizevi Besin: Anne Sütü Dyt.Reyhan YÖRÜMEZ
► Anne Sütü Neden Mucizevîdir? Dyt.Gizem ŞEBER
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,973 uzman makalesi arasında 'Anne Sütü' başlığıyla benzeşen toplam 31 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


16:52
Top