Panik Atak Hastası Olmak…
MAKALE #14131 © Yazan Uzm.Psk.Evin AYDIN | Yayın Şubat 2015 | 3,936 Okuyucu
Panik hastaları kendilerini ölüme çok yakın hissederler. Her kriz onlara ölümü hatırlatır. Zira panik atak hastaları her atakta öleceklerini düşünürler. Daha önce 100 atak yaşamış olsa bile 101. atağın onu öldüreceğine inanırlar. Bu yüzden tüm hayatlarını hastalığa göre şekillendirirler. Çoğu hastaneler yakın otururlar. Sağlık hizmetlerine zor ulaşabilecekleri yerlere gitmezler. Mesela şehirlerarası yolculuklardan nefret ederler. Ya da deniz yolculuklarından. İstanbul’da yaşayıp bir yakadan diğerine hiç geçmeyen panik hastaları vardır. Köprüden geçerken gelecek olan bir panik atak krizinden korkarlar. “Ya bana yardım edecek kimse olmazsa” kaygısıyla yaşarlar. Bunun için tek başına sokağa bile çıkamayan panik hastaları var. Hastalık yüzünden bu kadar sınırlanmış bir hayatın zorluğunu ve zaman yarattığı yorgunluğu hayal etmek bile biraz zor gelebilir birçok kişiye. Panik bouzkluk hastaları için hayat gerçekten çok zordur.
Panik bozukluk nedir?
Panik atak bozukluğu aniden ortaya çıkan ve zaman zaman tekrarlayan, kişide ölecekmiş duygusuna yol açan krizlerin ya da atakların olduğu bir hastalıktır. Panik bozukluk yaşayan kişinin hayatının ciddi düzeyde sıkıntıya sokan bir hastalıktır. Panik ataklar kişide yoğun kaygı ve korkuya neden olur. Ataklar genellikle birdenbire başlar ve giderek şiddetlenir.
Belirtileri nelerdir?
Hastalığın en temel ve kişiyi rahatsız eden belirtisi kontrolünü kaybetme ya da çıldırma ve ölme korkusudur. Panik atağın belirtileri genellikle göğüs ağrısı ya da göğüste sıkışma, çarpıntı, kalbin kuvvetli ya da hızlı atması, ter basması, nefes alamama ya da boğulur gibi olma, baş dönmesi, bayılacak gibi olmadır. Ayrıca bu belirtilere uyuşma, ateş basması, bulantı, karın ağrısı, titreme, kendini ya da çevresindekileri değişmiş ve farklı hissetmek de eşlik edebilir.
Kimlerde görülür?
Panik bozukluk her 100 kişiden 2 ila 3’ünde görülebiliyor. Daha çok hırslı, mükemmeliyetçi, duygularını ifade etmekten kaçınıp baskılayan, stresli yaşamları olan, gergin, alkollü ve/veya kafeinli içecekleri fazlaca tüketen kişilerde görülür. Kendinden çok başkasını düşünmek ve bu nedenle ihtiyaçlarını ertelemek de panik hastalarının bir özelliğidir. Kişinin ailesinde panik bozukluk ya da herhangi bir kaygı bozukluğu veya depresyon geçiren birileri varsa hastalığa yakalanma olasılığı artmaktadır.
Panik atak hastaları ne yapmalı?
* Bir şeyi yeteri kadar tanımadan mücadele edemeyeceğinizden panik bozukluğu çok iyi tanıyın. Neden kaynaklandığından nasıl geliştiğine her yönüyle hastalığınızı tanıyın
* Günlük hayatında stresi olabildiğince azaltın,
* Başarısızlıklar üzerinde çok düşünmeyin. Olumlu taraflarınızı fark edin.
* Her gün egzersiz yapılması yapın. Özellikle açık havada yapılacak günlük yürüyüşler çok faydalı olacaktır.
* Beslenmenize dikkat edin. Bir öğüne aşırı yüklenmekten kaçınıp ve hafif yemekler yemeyi tercih edin.
* Alkollü ve kafeinli ürünleri azaltın.
* Her gün gevşeme egzersizleri yapın. (sırayla tüm kas gruplarını önce sıkıp sonra gevşetmek şeklinde olabilir)
* Nefes egzersizleri yapın. (Derin nefes alıp içinizde tutun ona kadar sayın ve ağzınızdan üfler gibi yavaş yavaş verin)
* Diğer panik bozukluk hastalarıyla bir araya gelip deneyimlerinizi paylaşın.
* çevrenizde olup biten ya da medyada rastladığını ani ölüm hikayeleriyle ilgilenmeyin.
* Psikoterapi almaktan kaçmayın. Bu hastalıktan kesin olarak kurtulmanın yolu psikoterapidir.
Atak sırasında ne yapılabilir?
- Atak sırasında mümkün olan en sakin yere oturun ya da uzanın.
- Kendinize bunun daha önce de yaşandığını, bir atak olduğunu, birazdan geçeceğini hatırlatın.
- Heyecanı artıracak konuşmalardan ya da koşmak, sigara içmek gibi davranışlardan kaçının.
- Ayrıca atak süresince kese kağıdı gibi bir torbaya nefes alıp verebilirsiniz. Nefesinizi kontrol etmenizi kolaylaştıracaktır.
Panik atak geçiren kişinin çevresindekilerin de sakin olması şarttır. Bazen çevredekiler yardım etmek niyetiyle koştururken farkında olmadan kişiye zarar verebilirler. Yukarıda sayılan şeyleri kişi kendisi yapamıyorsa yapmasına yardım etmelidirler. Soğukkanlı kalmaya özen göstermelidirler.
Panik bozukluk nedir?
Panik atak bozukluğu aniden ortaya çıkan ve zaman zaman tekrarlayan, kişide ölecekmiş duygusuna yol açan krizlerin ya da atakların olduğu bir hastalıktır. Panik bozukluk yaşayan kişinin hayatının ciddi düzeyde sıkıntıya sokan bir hastalıktır. Panik ataklar kişide yoğun kaygı ve korkuya neden olur. Ataklar genellikle birdenbire başlar ve giderek şiddetlenir.
Belirtileri nelerdir?
Hastalığın en temel ve kişiyi rahatsız eden belirtisi kontrolünü kaybetme ya da çıldırma ve ölme korkusudur. Panik atağın belirtileri genellikle göğüs ağrısı ya da göğüste sıkışma, çarpıntı, kalbin kuvvetli ya da hızlı atması, ter basması, nefes alamama ya da boğulur gibi olma, baş dönmesi, bayılacak gibi olmadır. Ayrıca bu belirtilere uyuşma, ateş basması, bulantı, karın ağrısı, titreme, kendini ya da çevresindekileri değişmiş ve farklı hissetmek de eşlik edebilir.
Kimlerde görülür?
Panik bozukluk her 100 kişiden 2 ila 3’ünde görülebiliyor. Daha çok hırslı, mükemmeliyetçi, duygularını ifade etmekten kaçınıp baskılayan, stresli yaşamları olan, gergin, alkollü ve/veya kafeinli içecekleri fazlaca tüketen kişilerde görülür. Kendinden çok başkasını düşünmek ve bu nedenle ihtiyaçlarını ertelemek de panik hastalarının bir özelliğidir. Kişinin ailesinde panik bozukluk ya da herhangi bir kaygı bozukluğu veya depresyon geçiren birileri varsa hastalığa yakalanma olasılığı artmaktadır.
Panik atak hastaları ne yapmalı?
* Bir şeyi yeteri kadar tanımadan mücadele edemeyeceğinizden panik bozukluğu çok iyi tanıyın. Neden kaynaklandığından nasıl geliştiğine her yönüyle hastalığınızı tanıyın
* Günlük hayatında stresi olabildiğince azaltın,
* Başarısızlıklar üzerinde çok düşünmeyin. Olumlu taraflarınızı fark edin.
* Her gün egzersiz yapılması yapın. Özellikle açık havada yapılacak günlük yürüyüşler çok faydalı olacaktır.
* Beslenmenize dikkat edin. Bir öğüne aşırı yüklenmekten kaçınıp ve hafif yemekler yemeyi tercih edin.
* Alkollü ve kafeinli ürünleri azaltın.
* Her gün gevşeme egzersizleri yapın. (sırayla tüm kas gruplarını önce sıkıp sonra gevşetmek şeklinde olabilir)
* Nefes egzersizleri yapın. (Derin nefes alıp içinizde tutun ona kadar sayın ve ağzınızdan üfler gibi yavaş yavaş verin)
* Diğer panik bozukluk hastalarıyla bir araya gelip deneyimlerinizi paylaşın.
* çevrenizde olup biten ya da medyada rastladığını ani ölüm hikayeleriyle ilgilenmeyin.
* Psikoterapi almaktan kaçmayın. Bu hastalıktan kesin olarak kurtulmanın yolu psikoterapidir.
Atak sırasında ne yapılabilir?
- Atak sırasında mümkün olan en sakin yere oturun ya da uzanın.
- Kendinize bunun daha önce de yaşandığını, bir atak olduğunu, birazdan geçeceğini hatırlatın.
- Heyecanı artıracak konuşmalardan ya da koşmak, sigara içmek gibi davranışlardan kaçının.
- Ayrıca atak süresince kese kağıdı gibi bir torbaya nefes alıp verebilirsiniz. Nefesinizi kontrol etmenizi kolaylaştıracaktır.
Panik atak geçiren kişinin çevresindekilerin de sakin olması şarttır. Bazen çevredekiler yardım etmek niyetiyle koştururken farkında olmadan kişiye zarar verebilirler. Yukarıda sayılan şeyleri kişi kendisi yapamıyorsa yapmasına yardım etmelidirler. Soğukkanlı kalmaya özen göstermelidirler.
|
Yazan
Uzm.Psk.Evin AYDIN
|
Bu makaleden alıntı yapmak
için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir: "Panik Atak Hastası Olmak…" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Uzm.Psk.Evin AYDIN'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır. Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Uzm.Psk.Evin AYDIN'ın izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz. |
Beğenin 
Yazan Uzman
|
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak
hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir
yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.
