2007'den Bugüne 92,313 Tavsiye, 28,222 Uzman ve 19,980 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Ailemiz & Bizim Çocuklarımız
MAKALE #14185 © Yazan Psk.Eyüp TUNAHAN | Yayın Şubat 2015 | 3,148 Okuyucu
İnsanlar sosyaldir. Kadınlar insandır. Erkekler insanoğludur. Hiçbirimizin onuru diğerinin üstünde değildir. Çocuklar geleceğimizin teminatıdır.

Çocuklar diğerlerinin kendi davranışlarına verdikleri tepkileri gözlemleyerek kendileri için nasıl önem kazanacaklarını ve farklı gruplara nasıl gireceklerine karar verirler. Aile çocuğun dâhil olduğu ilk gruptur. Çocuklar ailelerinde ya da diğer sosyal gruplarda kendilerine sosyal açıdan olumlu ve yapıcı şekillerde bir yer bulma çabalarında başarı elde edemezlerse, olumsuz ve kendine zarar verici şekillerde ait olma arayışına başlarlar. Çocuğun ilk dâhil olduğu grup olan ailede şiddeti, saygısızlığı görerek büyüyen çocuk yüreğinde öfkeyi doğuracak ve bu öfkeyi diğer gruplara da genelleyecektir. Öfkeyi yüreğinde hisseden çocuk kendisine ve çevresine zarar verici davranışları tekrar eder. Bu durum çocukluktan başlayıp kişinin hayatını olumsuz etkileyen ve çevresi ile ilişkilerini bozan bir dinamiğe sahiptir. Aile atmosferi; aile duygu durumuna, aile içindeki yapısal hiyerarşik ilişkilere ve aile içindeki etkileşim örüntülerine bağlıdır. Çocuğun içindeki aile atmosferi çocuğun kendini, diğerlerini, dünyayı nasıl gördüğünü, aitliğini ve önem duygusunu nasıl kazandığını etkiler. Babanın eşini azarladığı bir ev ortamında büyüyen, ustanın çırağını dövdüğü bir ortamda yaşayan, öğretmeninin öğrencisini azarladığı/aşağıladığı bir çevrede yaşayan, annenin eşine samimi davranmadığını hisseden ve eşlerin sorunlarını şiddetle çözdüğü bir aile atmosferinde yetişen çocuklar büyüdüklerinde ait olma ve önem duygusunu kendilerine ve çevrelerine zarar verici şekillerde karşılarlar. Ailesinde şiddet gören bir çocuk kendisini şiddete meyilli arkadaşlarının ve grupların içerisinde var eder. Çocuklar aitliğini ve önem duygusunu sosyal açıdan kabul edilmeyen bu çevrede hisseder. Aileler ayırdın da olmadan çocuklarının yaptıkları ve işledikleri suçları örtme eğilimi taşırlar. Bu örtme, çocuğun eksikliğini giderme çabası değil ailenin kendi eksikliğini dışa vurmama/gizleme çabasını taşır. Bireylerin, toplumların ve ailelerin arsızlığa cesaret ismini vermesi ahlaksızlığa özendirmedir. Erkektir yapar, erkektir olur, erkek değil mi, genç kız değil mi, ne var canım bunda gibi özendirmeleri işiterek büyüyenler ve bu şekilde hissedenler ahlaksızlığın genellenmiş halini yaşamaktadırlar. İnsanlara, doğaya ve hayvanlara yönelik şiddetin ilk temeli ailede başlar ve giderek çevresel destekleyicileri tarafından tamamlanır. Sormamız gereken asıl soru nedir? Benim bu şiddette payım nedir sorusunu düşünmedikçe; işlenen ve işlenmekte olan her suçta dolaylı yönlerden katkımız olabilir. Otobüste, minibüste, vapurda vesair ortamlarda nezaketten yoksunluk ve bayanlara saygımızın olmayışını yer vermeyerek, aşağılayarak ifade etmiyor muyuz? Meşguliyetlerimiz bedensel ahlaksızlığa yönelince ruhlarımız ahlaksızlığın esaretinden kurtulamıyor. Övgülerimizin ruhsal karmaşalarımızı yücelttiği ve düşüncelerimizin bulanıklaştığı bir çevrede en güvenilir korunak ailedir. Ailemizi tehlikelerden koruduğumuz gibi görünmeyen, içimize milim milim işleyen ahlaksızlıklardan korumak yegâne gayemiz ve çabamız olmalıdır. Yaşam biçimlerimize dikkat etmek zorundayız. İnsanlar sosyaldir lakin yaşam biçimlerine ilişkin öğelerin bilinçli olarak farkında değildirler. Farkındalık dışında kalan yaşam deneyimlerimiz bizim yol göstericilerimizdir. İnsanların diğerlerine bağlanma kapasitesi ile dünyaya geldiklerini düşünecek olursak nasıl ilişki kurulacağının ve nasıl önemli olmayı elde edeceklerinin öğrenilmesi gerekir.

Özge canlarımız yaşasın diye hepimizin güvenilir, sadakatli, duyarlı, tutarlı ve bedenimiz kadar ruh sağlığımıza da dikkat etmek zorundayız. İnsanlığa mecburuz…
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Ailemiz & Bizim Çocuklarımız" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Psk.Eyüp TUNAHAN'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Psk.Eyüp TUNAHAN'ın izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Psk.Eyüp TUNAHAN'ın Yazıları
► Bizim Çocuk Okula Başlayacak... Psk.Sümeyye ARSLAN
► Bizim Zamanımızda Duygusal Zeka mı Vardı? Psk.Dnş.Tuğçe ALTUNBAŞ
► Olumsuz Duygularımız da Değerli Midir Bizim İçin? Psk.Dnş.Fatma YÜCEL TEMİZKAN
► Çocuklarımız ve Beklentilerimiz Psk.Dnş.Metin KILIÇ
► Karne,çocuklarımız ve Biz Psk.Dnş.Metin KILIÇ
► Geleceğimiz Çocuklarımız Psk.Dnş.Nurhayat ALBAR
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,980 uzman makalesi arasında 'Ailemiz & Bizim Çocuklarımız' başlığıyla benzeşen toplam 18 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Kum Terapisi Süreci Nedir? Haziran 2017
► Aile Oyun Terapisi Haziran 2017
► Çocuk ve İstismar Mart 2017
◊ Fizik Tedavi Mayıs 2021
◊ Down Sendromu Mayıs 2021
◊ Otizm Mayıs 2021
◊ Öğrenme Güçlüğü Mayıs 2021
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


21:56
Top