Çocukların Annebabaları Sinirlendiren Davranışları
İMDAT ÇOCUĞUM BENİ SİNİR EDİYOR!!!!!
Çocukların yoran davranışları; bekleyememek, devamlı bitmek bilmeyen istekleri, kardeşler arasındaki kavgalar ebeveynleri için büyük sinir çöküntülerine sebep olabilir. Hatta bu sebepler ailenin yıpranmasına neden olup, terapi ihtiyacina yol açabilirler. Bu sinir durumunu en aza indirebilmek için neler yapabiliriz?
Sinirlendirmeyi tam tanımlamak: Hangi davranışı sizi rahatsız ediyor?
A.Hanim telefonda beni önceden ikaz etmiş, kızına büyük bir ihtimalle hiçbir şeyin yardım edemeyeceğini, kızıyla daha önceden cocuk piskoloğuna gittiğini ve teşhisin konulamadığını açıklamıştı. Bana bunları anlatırken sızlanarak “ kızım beni sinir ediyor işte!” demişti.
Sinir etmek ve olmak cok genel bir ifade bir sonraki adım tanımı açıklamayı içerir. Kişisel olarak A. hanım için neyin ifade ettiği? Kısa bir sure sonra kendi problemini ortaya çıkararak şunları söyledi “ Kızım ben konuşurken sözlerimi kestiğinde , yemek yerken yemeği dökmesine, herseyi açıklamak zorunda kalmaktan vs. sinir oluyorum ve enerjim kalmadı kızgın ve yorgunum sınırlarımı zorluyorum.
Hangi davranışından vazgeçirebilirim hangisinden geçiremem?
Yukarıda sizi sinir eden zorlayan birkaç şeyden bahsettik. Bunları kendi kişisel durumunuza bağlı olarakta ayrıntılı çoğaltabilir ve çocuğunuzun hangi tavrını değiştirebilir hangisini değiştirmek mümkün değil halinde iki kategoriye ayırabilirsiniz.
Küçük bir çocuktan tavırlarını değiştirmesi için bulunduğu yaşı göz önünde bulundurarak şu soruyu sorun kendinize „ Küçük bir çocuk söylediklerinizden ne kadarını anlayabilir ve ne kadarını anlayamaz?“
Mesela yemeği ele alalım; Yemek yeme sırasında el kasları gelişmediği, yaşından ötürü zorlandığı için, yerkende yemek yere düşüyor bunu değiştiremem.
Telefonda konuşurken telefon kablosunu çekiyor; Evet doğru bazen telefonda çok uzun konuşuyorum ve çocuğum bundan hoşlanıp hoşlanmadığımı daha bilmiyor.
Sorduğu sorulara uzun cevaplar vermek: söylediklerimin yarısını söylemesemde olur zaten yaşından dolayı hepsini anlaması imkansız.
Elektrik süpürgesini çalıştırdığımda üstüne cıkması; Yapılacak bir sey yok bundan hoşlanıyor sonuçta, bunu oyun sanıyor ve bundan mutlu oluyor . Ama genede tepkimi yumuşak bir yolla göstermeliyim ki başka bir olayda sinir olarak tepki göstermeyeyim.
Bu şekilde çocuğunuzun sizi sinir eden tavırlarını tek tek ele alarak küçük notlar halinde değerlendirebilirsiniz.
Bu analizi yaptıktan sonra son soruyu sorun kendinize „ bunu istiyormuyum yoksa istemiyormuyum? Bu sorunun cevabı size sorunlarınlarınızda netleşmenize yardımcı olacaktır. Çocuğunuzun isteklerine ve duygularına karşı vereceğiniz „ evet ya da hayır“ cevabı cocugunuza karşı sinirlenmenizde sizi koruyacaktır.
Bazı ebeveynlere göre çocuğa olan sinir tanımlaması ve çocuğun davranış analizi yukarıda anlattığım şekilde oluştuğu sürece çocuğunuzun yaptığı sizi sinir edici hareketleri bir küme yığınından çıkıp üstesinden gelinecek hale getirir.
Çocukların ev işi yaparken anne ve babayı sinir etmesini önlemek için çocukların yaşlarına uygun (burda kristal bardakları yıkatmaktan bahsetmiyoruz.) küçük görevler verebiliriz. Bu ödev verme tekniğine çocukların alışması uzun sürebilir ailelere pes etmeden bu tekniğe devam etmelerini öneririm. 1,5- 2 yaşlarındaki çocuklarda bu durum bulundukları hassas evre yüzünden daha uzun sürebilir.
Çocuklar kendi kendini disiplin edinirken ve tutarlı olmaza çalışırken ailelerin büyük enerjiye sahip olması gerekir. Bu enerji gereksimi yoğun geçen bir iş günü sonunda günümüz çalışan ailelerde bulunmadığı sürece evdeki sinir durumunu olduğundan daha fazla gösterebilir.
Bu durumda anne çocuğun ev işlerine yardım etmemesini, herşeyi çarçabuk kendisinin bitirmesini yeğler. Bu aslında olumsuz bir kısır döngüdür ; Küçük yaşlarda ev işlerine katkıda bulunmayan çocuk ilerleyen yaşlarda ev işlerinde katgıda bulunmadığı için sinirinizi bozacaktır bu seferde.
Bazı aileler kendi kendine uğraş bulamayan, oynayamayan çocuklarından da sinir olabilirler. Kendi çocuklarının kedi gibi tüm gün boyunca annelerinin eteğinin dibinden ayrılmadıklarını ve annelerinden ilgi beklediğinden şikayetçilerdir. Bir yandan kendi kendine oyanamayı çocuklardan erken yaşlarda beklemek yanlıştır diğer yandanda baktığımızda sadece sosyalleşme süreci içerisinde yada anne- baba modelinden öğrenilmiş büyük bir başarıdır. Çocuğunuza kreş çağına gelene kadar kendi çocuklğunuzda tek başınıza oynadığınız oyunları öğretebilirsiniz.
Dağınık çocukodaları da çocukların annelerinin eteğinden ayrılmamasına neden olabilir. 2- 10 yaş arası çocuklar kendilerini dağınık olan odalarında rahatsız hissedip annelerinin yanına mutfağa gitmek isteyebilirler. Bu durumda çocuklarınızı teşvik etmek için birlikte odalarını toplayabilirsiniz.
Siniri tam olarak tanımlayın; bana çocuğumun hangi tavrı çok geliyor? Sınırlarımı aşan tavrı ne? Tam olarak hangi durum? Hangi tavrı? Sizi rahatsız eden tam tavrı ve durumu tek tek yazın.
Her durumu tam olarak tanımlayın; neyi değistirebilirim yada değistiremem? O yaştaki bir çocuk neyi anlayabilir ve neyi anlayamaz? Çocuğunuzu anlamaya çalışarak hangi tavrını değistirebileceğinizi ve hangi tavrını kabul etmek zorunda olduğunuza karar verin.
Zor bulduğunuz durumlarda nasıl tepki göstereceğinizin Stratejisini oluşturun : şimdi bu noktaya kadar geldiyseniz neyi değistirmeniz gerektiğini biliyorsunuz. Bunları eşinizle birlikte yeni alternatif değişim stratejileri bulun ve bunların size ve çocuğunuza ne kadar yardım edeceğine eşinizle birlikte karar verin.
Kendinize şu soruları sorun: kendi kendimi iş yerinde ve özel hayatımda stresemi sokuyorum? Yoksa bu sebeplerden dolayı mı evdeki stresse karşı sabrım ve töleransım azalıyor?
Çocukların yoran davranışları; bekleyememek, devamlı bitmek bilmeyen istekleri, kardeşler arasındaki kavgalar ebeveynleri için büyük sinir çöküntülerine sebep olabilir. Hatta bu sebepler ailenin yıpranmasına neden olup, terapi ihtiyacina yol açabilirler. Bu sinir durumunu en aza indirebilmek için neler yapabiliriz?
Sinirlendirmeyi tam tanımlamak: Hangi davranışı sizi rahatsız ediyor?
A.Hanim telefonda beni önceden ikaz etmiş, kızına büyük bir ihtimalle hiçbir şeyin yardım edemeyeceğini, kızıyla daha önceden cocuk piskoloğuna gittiğini ve teşhisin konulamadığını açıklamıştı. Bana bunları anlatırken sızlanarak “ kızım beni sinir ediyor işte!” demişti.
Sinir etmek ve olmak cok genel bir ifade bir sonraki adım tanımı açıklamayı içerir. Kişisel olarak A. hanım için neyin ifade ettiği? Kısa bir sure sonra kendi problemini ortaya çıkararak şunları söyledi “ Kızım ben konuşurken sözlerimi kestiğinde , yemek yerken yemeği dökmesine, herseyi açıklamak zorunda kalmaktan vs. sinir oluyorum ve enerjim kalmadı kızgın ve yorgunum sınırlarımı zorluyorum.
Hangi davranışından vazgeçirebilirim hangisinden geçiremem?
Yukarıda sizi sinir eden zorlayan birkaç şeyden bahsettik. Bunları kendi kişisel durumunuza bağlı olarakta ayrıntılı çoğaltabilir ve çocuğunuzun hangi tavrını değiştirebilir hangisini değiştirmek mümkün değil halinde iki kategoriye ayırabilirsiniz.
Küçük bir çocuktan tavırlarını değiştirmesi için bulunduğu yaşı göz önünde bulundurarak şu soruyu sorun kendinize „ Küçük bir çocuk söylediklerinizden ne kadarını anlayabilir ve ne kadarını anlayamaz?“
Mesela yemeği ele alalım; Yemek yeme sırasında el kasları gelişmediği, yaşından ötürü zorlandığı için, yerkende yemek yere düşüyor bunu değiştiremem.
Telefonda konuşurken telefon kablosunu çekiyor; Evet doğru bazen telefonda çok uzun konuşuyorum ve çocuğum bundan hoşlanıp hoşlanmadığımı daha bilmiyor.
Sorduğu sorulara uzun cevaplar vermek: söylediklerimin yarısını söylemesemde olur zaten yaşından dolayı hepsini anlaması imkansız.
Elektrik süpürgesini çalıştırdığımda üstüne cıkması; Yapılacak bir sey yok bundan hoşlanıyor sonuçta, bunu oyun sanıyor ve bundan mutlu oluyor . Ama genede tepkimi yumuşak bir yolla göstermeliyim ki başka bir olayda sinir olarak tepki göstermeyeyim.
Bu şekilde çocuğunuzun sizi sinir eden tavırlarını tek tek ele alarak küçük notlar halinde değerlendirebilirsiniz.
Bu analizi yaptıktan sonra son soruyu sorun kendinize „ bunu istiyormuyum yoksa istemiyormuyum? Bu sorunun cevabı size sorunlarınlarınızda netleşmenize yardımcı olacaktır. Çocuğunuzun isteklerine ve duygularına karşı vereceğiniz „ evet ya da hayır“ cevabı cocugunuza karşı sinirlenmenizde sizi koruyacaktır.
Bazı ebeveynlere göre çocuğa olan sinir tanımlaması ve çocuğun davranış analizi yukarıda anlattığım şekilde oluştuğu sürece çocuğunuzun yaptığı sizi sinir edici hareketleri bir küme yığınından çıkıp üstesinden gelinecek hale getirir.
Çocukların ev işi yaparken anne ve babayı sinir etmesini önlemek için çocukların yaşlarına uygun (burda kristal bardakları yıkatmaktan bahsetmiyoruz.) küçük görevler verebiliriz. Bu ödev verme tekniğine çocukların alışması uzun sürebilir ailelere pes etmeden bu tekniğe devam etmelerini öneririm. 1,5- 2 yaşlarındaki çocuklarda bu durum bulundukları hassas evre yüzünden daha uzun sürebilir.
Çocuklar kendi kendini disiplin edinirken ve tutarlı olmaza çalışırken ailelerin büyük enerjiye sahip olması gerekir. Bu enerji gereksimi yoğun geçen bir iş günü sonunda günümüz çalışan ailelerde bulunmadığı sürece evdeki sinir durumunu olduğundan daha fazla gösterebilir.
Bu durumda anne çocuğun ev işlerine yardım etmemesini, herşeyi çarçabuk kendisinin bitirmesini yeğler. Bu aslında olumsuz bir kısır döngüdür ; Küçük yaşlarda ev işlerine katkıda bulunmayan çocuk ilerleyen yaşlarda ev işlerinde katgıda bulunmadığı için sinirinizi bozacaktır bu seferde.
Bazı aileler kendi kendine uğraş bulamayan, oynayamayan çocuklarından da sinir olabilirler. Kendi çocuklarının kedi gibi tüm gün boyunca annelerinin eteğinin dibinden ayrılmadıklarını ve annelerinden ilgi beklediğinden şikayetçilerdir. Bir yandan kendi kendine oyanamayı çocuklardan erken yaşlarda beklemek yanlıştır diğer yandanda baktığımızda sadece sosyalleşme süreci içerisinde yada anne- baba modelinden öğrenilmiş büyük bir başarıdır. Çocuğunuza kreş çağına gelene kadar kendi çocuklğunuzda tek başınıza oynadığınız oyunları öğretebilirsiniz.
Dağınık çocukodaları da çocukların annelerinin eteğinden ayrılmamasına neden olabilir. 2- 10 yaş arası çocuklar kendilerini dağınık olan odalarında rahatsız hissedip annelerinin yanına mutfağa gitmek isteyebilirler. Bu durumda çocuklarınızı teşvik etmek için birlikte odalarını toplayabilirsiniz.
Siniri tam olarak tanımlayın; bana çocuğumun hangi tavrı çok geliyor? Sınırlarımı aşan tavrı ne? Tam olarak hangi durum? Hangi tavrı? Sizi rahatsız eden tam tavrı ve durumu tek tek yazın.
Her durumu tam olarak tanımlayın; neyi değistirebilirim yada değistiremem? O yaştaki bir çocuk neyi anlayabilir ve neyi anlayamaz? Çocuğunuzu anlamaya çalışarak hangi tavrını değistirebileceğinizi ve hangi tavrını kabul etmek zorunda olduğunuza karar verin.
Zor bulduğunuz durumlarda nasıl tepki göstereceğinizin Stratejisini oluşturun : şimdi bu noktaya kadar geldiyseniz neyi değistirmeniz gerektiğini biliyorsunuz. Bunları eşinizle birlikte yeni alternatif değişim stratejileri bulun ve bunların size ve çocuğunuza ne kadar yardım edeceğine eşinizle birlikte karar verin.
Kendinize şu soruları sorun: kendi kendimi iş yerinde ve özel hayatımda stresemi sokuyorum? Yoksa bu sebeplerden dolayı mı evdeki stresse karşı sabrım ve töleransım azalıyor?
|
Yazan
|
Bu makaleden alıntı yapmak
için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir: "Çocukların Annebabaları Sinirlendiren Davranışları" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Buket WİLLEKE'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır. Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Buket WİLLEKE'nin izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz. |
1 Beğeni 
Yazan Uzman
|
| Makale Kütüphanemizden | ||||
|
çocuk eğitimi, ebeveyn, çocukların davranışları, çocukların istekleri, çocukları kavgaları, annebabada sinir bozukluğu, çocuklara sinirlenmek, sinirlendiren çocuk
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak
hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir
yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.
