2007'den Bugüne 92,260 Tavsiye, 28,210 Uzman ve 19,973 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Zihinsel Engeli Olan Bir Kardeşle Yaşamak
MAKALE #15541 © Yazan Dr.İlhan NAZLISÖZ | Yayın Ekim 2015 | 4,677 Okuyucu
Yaygın Gelişim Bozukluğu (otizm vb.) veya Mental Retardasyonu (zeka geriliği) veya Down Sendromu olan bir kardeşle yaşayan, sağlıklı kardeşler gelişim süreçleri boyunca nasıl başarılı bir biçimde uyum sağlarlar? Sağlıklı kardeşler hem stresli, hem de öğrenme ve emosyonel gelişim açısından benzersiz bir fırsat oluşturan bu özel deneyim ile nasıl başa çıkıyorlar?

Sağlıklı kardeşin deneyimini mercek altına almakta birçok engel vardır. Engelli ve hasta kardeşle yaşayan çocukların çok farklı reaksiyonlar gösterdikleri bilinmektedir. Bazı kardeşler deneyimlerinden faydalanırken, diğerleri etkilenmemiş ve hatta bir kısmı olumsuz etkilenmiş olduklarını gösterirler...

Ebeveynlerin çoğu, gelişim sorunu olmayan, sağlıklı çocukları hakkında övgü ve endişelerini ifade etme fırsatını hoş karşılarlar. Ebeveynlerin endişeleri, engelli çocuklarının gereksinimlerinin diğer sağlıklı kardeşlerinkini ne kadar gölgede bıraktığına odaklanabilir. Ancak mevcut eğitsel yaklaşımlar maalesef engelli çocuğa yönelik olmakta, sağlıklı kardeşlerin ihtiyaçları göz ardı edilmekte ve finansal yaklaşımlar buna izin vermemektedir.

Aile içinde kardeşlerin gelişimsel süreçleri, “akrabalık ilişkisi”, “farklı ebeveyn tutumları” ve “kardeşler arası ilişki” ağları ile şekillenmektedir.

AİLE SİSTEMLERİ
Geçmişte, kardeş rolleri kardeş sırasına göre şekillenmekteydi ve kuşaklararası beklenti ve aktarımlara uymaktaydı. Bu kalıplar eskiden, muhtemelen ailenin sahip olduğu mülkün sürekliliğini korumak amacıyla ilk doğanın hakkı örneğindeki gibi doğuştan kazanılan yasal haklar olarak oluşturulmuştu. Sonraki kardeşlerin hakkını ise hiyerarşik düzen belirlemekteydi...


Günümüzde kardeş ilişkileri ebeveyn beklentilerinden etkilenir ama ilişkilerinin aile içinde kendi sınırları vardır: Kardeşler birbiri ile özdeşleşir ve birbirinden farklılıklar geliştirir. Zaman içinde daha yakın ve daha uzak olabilirler. Doğum sırasından çok, yaşam döngülerinin farklı aşamalarında onları daha fazla mesafeli veya yakın kılacak mizaç, gelişim ve aile dinamiklerine göre değişen, işlevsel rollere bürünürler.


Tek çocuklu aileler yeni bebeğin katılımı ile dörtlü aile organizasyonuna girerken 3 geçiş yaşarlar. Ebeveynler ikiye katlanan sorumluluklarının ışığında, ailelerini ve evi yönetmek için bebeğin aileye ilk entegrasyonunu yapılandırırlar (0-8 ay). Bir ebeveyn yeni bebeğe daha fazla odaklanırken diğeri ilk doğanla daha fazla meşguldür. Bazı ailelerde ise bir ebeveyn sadece çocukların bakımını üstlenirken diğeri ev işlerini üstlenebilir durumdadır... İkinci büyük geçiş, ikinci çocuk yürümeye başlayınca ortaya çıkar (9-16 ay). Küçük olan daha otonom ve diğerleri ile ilişki içinde olunca kardeşlerin etkileşiminin idaresi daha büyük önem kazanır... Üçüncü geçiş aile içindeki kuşak farklılığını gösterir (17-24 ay). Ebeveynler 1 çocuk ve 1 bebeğin ebeveyni iken, artık yaşça daha büyük 2 çocuğun ebeveyni olurlar ve aile ilişkileri daha da güçlenir.


Küçük yaştan başlayarak, sağlıklı kardeşler, birbirlerine karşı sosyal davranış gelişimini etkileyen sosyal roller almaya meylederler. Küçük kardeşler büyük kardeşlerini referans alma eğilimindedirler. Küçüğün güçlü taklit kapasitesi büyüğün bazı davranışlarını model alma potansiyelini tamamlar. Birbirini izleyen yıllar boyunca, büyükler küçük kardeşlere göre daha fazla sosyalleşme becerisine sahiptirler ve küçükler bunu takip etme ve tecrübelerden faydalanma şansına sahiptir.


Kardeş araştırmalarında saptanan erken etkileşim kalıpları, erken dönemde ortaya çıkan zihinsel gelişim engelleri nedeniyle potansiyel dengesizliklere neden olmaktadır. Çok küçük çocuklarda bile, annelerin yeni doğan hakkında yaptıkları konuşma ile kardeşlerin arasında gelişen bağlarda etkilenmeye neden olduğunu göstermiştir. Eğer anne yeni doğana ilgi gösterirken diğerini uzaklaştırma, duygusal paylaşımdan mahrum etme yoluna gidecek olursa bu sefer büyük çocukta davranış bozuklukları ortaya çıkacaktır. Bu davranışı baba ve de büyükanne ve büyükbaba da destekleyecek olursa büyük çocuk ciddi davranış bozuklukları ortaya çıkacaktır. Bu sorun, doğrudan annenin çocuklarına karşı tutumu nedeniyle ortaya çıkmaktadır, baba ve diğer büyükler ikincil rol oynamaktadırlar. Bu sebeple kardeş etkileşiminin büyük çocuğu olumsuz etkilemesini önlemek için çocuk merkezli aile modeline geçiş yapılmalıdır. Halk arasında buna “çocukların oyuncağı olduk” şeklinde serzenişli bir tanımlama yapılır...


Yeni bebeğin doğumu sırasında veya aylar sonra zihinsel gelişim bozukluğu tanısı konulması, tüm aile için öngörülmesi zor olan, önemli bir olaydır. Bazı ailelerde sağlıklı kardeşin hasta çocuktan küçük veya büyük olmasına ve ailede hangi boyutta yas reaksiyonu ve yer değiştirme arzusunun sürdüğüne göre aile dinamiklerinde büyük değişikler olabilecektir.


EBEVEYN-ÇOCUK ETKİLEŞİMİ


Mental retardasyonu olan çocukların rahatsızlığının, etyolojisi, aile ortamı ve ailenin kültürel yapısının kardeşler üzerindeki etkisi nedir? Mental retardasyonu olan çocukların entellektüel, dil, sosyal ve adaptif beceri düzeyindeki farkların yanı sıra, kendi mizaçları, gelişimsel fazları, sağlık problemleri ve ikincil engelleri vardır. Örneğin, fetal alkol sendromu ve frajil X sendromu olguları düşük sosyalleşme profili ile birlikte yüksek düzeyde aktivite ve impulsivite gösterirler.


Down sendromu olan çocukların anneleri çocukları-nın sosyal özelliklerine, görece zayıf dil yeteneklerine veya görece güçlü kısa süreli görsel hafızalarına daha alışık olabilir. Babalar, kardeşler ve diğerleri farklı reaksiyon vere-bilirler. Diğer genetik bozukluğu olan çocukların ebeveynlerinin tersine, daha sosyal ve dışadönük kabul edilen Down Sendromlu çocukların aileleri çocuklarının uyumsuz davranışlarını normal sınırlardaki sorunlarla ilişkilendirebilirler ("benim çocuğum kendi yaşındaki diğer çocuklar gibi davranıyor"). Ailelerin normalleştirme davranışları sadece Down sendromu olan grup içinde ortaya çıkarken, mental retardasyonun diğer gruplarında görülmemiştir.

Engelli çocukların kardeşleri ebeveynin zaman ve ilgisinden yoksun kalma duygusu yaşamaktadırlar. Ebeveynler özellikle çocuklarının yaşları farklı olduğunda, çocuklarına eşit dikkati vermekte dengeleme zorlukları yaşamaktadırlar. Ergenler, sorun çözme ve destek için onlara yardım eden uzun süreli akran arkadaşlığına sahip olabilirler ve ebeveynlerin böyle özel arkadaşlara özel, güçlü güvenleri olabilir.

Aile ve evlilik stresi, sağlıklı kardeşlerin otistik kardeşleriyle ilişkilerinin niteliği ile bağlantılıdır. Evlilik stresi yüksek ise, sağlıklı kardeşler kardeş ilişkilerinden daha az memnuniyet bildirmekte ve otistik kardeşlerine daha fazla olumsuz davranış göstermektedir.

Ebeveynin farklı tutumu çocukların aynı aile içinde farklı büyümelerine neden olmaktadır. Küçük yaştan itibaren çocuklar, kendilerinin ve kardeşlerinin ebeveynin sevgisi, ilgisi ve disiplinini nasıl aldıkları konusunda uyanık olurlar. Annenin farklı davranışı, çatışmalı ve saldırgan kardeş ilişkilerinde artışa yol açmaktadır. Bu modeller stres altındaki ailelerde, (örneğin, önemli evlilik zorlukları, ebeveynin ayrılması ve boşanma, üveylik ilişkisi veya hasta veya engelli kardeşleri olanlarda) daha belirgin olur. Engelli çocukların sağlıklı kardeşleri ebeveynin zamanından ve ilgisinden mahrum edilmiş olma duygusu yaşarlar.

Otistik çocukların sağlıklı kardeşleri, Down sendromlu çocukların sağlam kardeşlerinden daha fazla uyum problemi yaşamaktadır. Down sendromu olan çocukların kardeşleri hasta kardeşlerini tercih edilen kardeş olarak görürler, emosyonel stresleri muhtemelen ihmal edilme duygusundan kaynaklanır.

Engelli çocukların kardeşleri sosyal uyum ve yaşla uyumlu bakıma katılmak için fırsatlar bulabilir ve ebeveynlerin ergenlerden evin küçük işlerine ve çocuk bakımının ufak işlerine katılmasını beklemeleri makuldür. Benzer şekilde, kardeşler ille de ebeveyn rolü veya aşırı yük üstlenmeden, arada sırada ebeveyn işlevlerine katılabilirler. Bununla birlikte, eğer bu beklentiler fazlalaşırsa, daha fazla kardeş çatışması, daha fazla davranışsal sorunlar ortaya çıkabilir.

Otistik çocuğu olan ailelerde, aile dinamiklerinin etkileşimi, muhtemelen çözümlenmemiş ebeveyn üzüntüsünü kompanse etme umuduyla, bir kardeşe "aşırı-başarılı" rolü yükleyebilir. Ebeveynler engelli çocuklarıyla çok meşgul olabildiklerinden normal olma kararlılığındaki kardeşler, öfke ve emosyonel ihtiyaçlarını ifade etmekten kaçınma ihtiyacıyla bir maskenin ardına sığınabilirler. Benzer telafi edici tarzlar otonomiyi ve kişisel rolleri feda ederek ve aile içi görev almayı artırarak (yaygın aile içi sınırlar dikkate alındığında) "iyi kardeş" veya "kara koyun" olmayı (aileye her halükarda gereken bir başarısız üye olarak) içerebilir.

Özet olarak, farklı aile davranışları gelişim sorunu olan çocuklara sahip ailelerde sağlıklı kardeşler için mutlaka olumsuz etkiler taşımazlar. Sadece ebeveyn farklı davranışının çocuklarca anlaşılması değil, ama ailenin dengesizlikleri düzeltme ve eşitliği tekrar sağlama gayretleri de önemlidir.

KARDEŞ ETKİLEŞİMLERİ

Kardeşlik yapıları önemli farklılıklar gösterir. Ailedeki çocuk sayısı, doğum sırası, kardeşler arasındaki yaş aralığı ve kardeş grubu içinde erkek ve kızların sayısı değişebilir. Küçük yaştan başlayarak, sağlıklı kardeşler birbirine karşı, sosyal davranışın gelişmesini etkileyen, asimetrik sosyal roller almaya meylederler.

Kişilik ve mizaç özelliklerinin sağlıklı kardeş ilişkilerini etkilediği gösterilmiştir. Örneğin, çok aktif mizaç ve emosyonellik daha fazla kardeş çatışmasına yol açmaktadır. Kardeşler arasındaki kavga ve düşmanlık yaş farkı küçük olan kardeş çiftlerinde daha fazla ortaya çıkmaktadır. Aynı cinsiyetteki kardeşler arasında farklı cinsiyetteki kardeşlerden da-ha fazla arkadaşlık ve yakın arkadaşlık (sır paylaşımı) vardır.

Otistik olmayan, diğer grup engelli çocukların, sağlıklı kardeşlerinin sosyal becerileri üzerine olumlu etki sağladığını bildirmiştir. Hem mental retardasyonu hem de eşlik eden fiziksel engelleri olan çocukların kardeşlerinin artmış üstesinden gelme yetenekleri olabilir. Hasta çocukların uyumu sadece ailedeki strese ve ebeveyn davranışına değil, kardeşleriyle ilişkilerinin kalitesine de bağlıdır.

BÜYÜKANNE VE BÜYÜKBABA ETKİLEŞİMLERİ

Büyükanneve büyükbabalar torunlarının ailelerine katılma konusunda tercih edilir olmayı arzu ederler. Birçok kuşağın bir ara-da olduğu ev yapısı içinde, büyükanne-babalar torunlarıyla arkadaşlık kurmayı, onlarla çocuk gibi oynamayı tercih ederler.

Torunlar büyükanne-babalarına, ebeveynleriyle olandan farklı bir yolla bağlanmışlardır. Küçük yaştaki torunların büyükanne-babaların müsamahakârlığını sev-diği, 8-9 yaşlarındakilerin büyükanne-babalar ile aktivitelere katılmayı ve eğlenmeyi sevdikleri ve 11-12 yaşlarındakilerin büyükanne-babalarıyla belli mesafede olmayı tercih ettikleri gözlenmektedir. 13-18 yaşındaki ergenlerin büyükanne-babalarıyla gayri resmi etkileştiği ve telefon konuşmaları yaptığı, birlikte yürüyüş, dışarda yemek, film seyretmek gibi aktivitelerde bulunmayı tercih etmektedirler. Ergen torunlar, her ne kadar ilişkileri yakın olmasa ve büyükanne-babalar öncelikli ekonomik destek kaynağı olarak görülmese de, büyük anne babalarına bağlı olduklarını ve bu ilişkilerini kültürel ve sosyal kimlik oluşumu için temel olarak kabul etmektedirler.

Her ne kadar torun ve büyükanne-baba arasındaki ilişkinin gerçek niteliği orta kuşak ebeveyn tarafından düzenlense de, büyükanne-baba, engelli çocukların ailelerinde, çok önemli bir kolaylaştırıcı ve destek olabilirler. Bununla birlikte, gelişim sorunu olan bir bebeğin gelmesi, sadece çekirdek ailede ilişkiler için değil, onun ötesinde, geniş aile için de potansiyel sorunlar taşır. Her iki büyükanne-baba grubu da ebeveynler gibi "ideal torunun" kaybından keder duyacaklardır. Anneanne farklı nedenlerden ötürü korku ve suçluluk duygusu taşıyabilir. Yas ve suçlulukla meşguliyet, kızının daha çok ihtiyaç duyacağı destek olma ve teselli etme yeteneğini bozabilir. Babaanne oğlunun acısını görecek ve bebeğin oğlundan gelecekte talep edebileceği belirsiz istekleri farkedecektir ve muhtemelen anneye de suçlamalar yöneltecektir. Kederli baba böylelikle karısı ve annesi arasında sıkışacak ve çatışmalar ortaya çıkabilecektir.

KARDEŞLERİN SOSYAL ORTAMI

Yaşıtlarla olan ilişkiler kardeşlerle olan ilişkiyi değişik şekillerde etkilemektedir. Olumsuz kardeş ilişkileri olumlu arkadaşlıkların ortaya konmasını sağlayabilir. Kardeşleriyle güçlü işbirliği içinde olan çocukların arkadaşlarıyla muhtemelen daha az zaman harcadıkları için daha düşük düzeyde arkadaşlık sergilediklerini bilinmektedir.

Gelişim sorunu olan bir çocuğun bakımı, çocuğun kardeşleri de dâhil, çoğu aile üyesinde beklentiler ve mecburiyetler yaratır. Zaman zaman, hastalık halleri ve uyumsuz davranışlar ortaya çıkar ama diğer dönemler görece olarak sakin olabilir.

Engelli çocuk için var olan kendi kendini dengeleyici süreçler, kendini kontrol kapasitesini geliş-tirerek duyguların ve davranışın kendi kendine kontrolünü sağlar. Özkontrol davranışı kendine güven, liderlik, merak, özel beceriler, spor ve hobilerin araştırılmasının ve takibinin ifadesi anlamına gelir. Tam tersine, problem-çözme yetilerinin uygulanması gibi aile üyelerinin kontrol davranışı, hasta çocuğun işlevselliğine destek olur. Kardeşler aileleriyle birlikte problem çözme stratejilerini öğrenir.

SONUÇLAR VE GELECEKTE İZLENECEK YOL

Gelişimsel sorunu olan çocuklar için klinik hizmetler planlanırken kardeş deneyimi sıklıkla arka plana atılır. Bu gözden geçirme, gelişim sorunu olan erkek veya kız kardeşle büyüyen çocukların gelişimsel işlevselliği hakkındaki tartışmalara bir katkı olarak sunulmuştur. Bu gözden geçirmenin odağı, öncelikle Yaygın Gelişimsel Bozukluğu veya mental retardasyonu ya da Down sendromu olan kardeşlerle yaşayan çocukların algılarıdır.
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Zihinsel Engeli Olan Bir Kardeşle Yaşamak" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Dr.İlhan NAZLISÖZ'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Dr.İlhan NAZLISÖZ'ün izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
İlhan NAZLISÖZ Fotoğraf
Dr.İlhan NAZLISÖZ
Muğla
Doktor "Ruh sağlığı ve hastalıkları - Psikiyatri"
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi29 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Dr.İlhan NAZLISÖZ'ün Makaleleri
► Engellilerin Engeli Bu Düzendir Fzt.Mansur KURAL
► İşitme Kaybı (İşitme Engeli) PDF Fzt.Zekiye GEZGİN
► Allerji ile Yaşamak PDF Prof.Dr.Cengiz KIRMAZ
► Özürlü Çocukla Yaşamak… Dr.Fahriye YAZICIOĞLU
► Orgazm Olan Kadınların Ne Farkı Var? Prof.Dr.Doğan ŞAHİN
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,973 uzman makalesi arasında 'Zihinsel Engeli Olan Bir Kardeşle Yaşamak' başlığıyla benzeşen toplam 95 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Gebelikte Düşler Kasım 2010
► Davranış Bozuklukları Ağustos 2009
► Ölüm Seromonisi Şubat 2009
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


18:37
Top