2007'den Bugüne 92,260 Tavsiye, 28,210 Uzman ve 19,973 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Tamamlanmamış İşler
MAKALE #15664 © Yazan Uzm.Psk.Pınar UÇAR | Yayın Kasım 2015 | 3,618 Okuyucu
Yarım Kalan İşler, Yarım Kalan Hayatlar
Romanlar, filmler, şiirler… sanırım hepsinin en çok beslendiği kaynaklardan biri tamamlanmamış işlerdir. Madem bir hikayenin sürmesi, devam etmesi için bir gerilime ihtiyaç var, bunu tamamlanmamış işlerden daha iyi yapacak şey azdır herhalde… Hikaye geçmişte karşılanmamış bir ihtiyaçtan doğar, bir meselesi vardır kişinin, bir türlü tamamlayamaz, peşinden gider, tamamlamaya çalışır. Filmi izlerken veya romanı okurken sorundan kaçıyormuş gibi görünür bize karakter. Anlayamayız, ‘yahu bu sevilmek istiyor, o zaman niye etrafındaki insanlara böyle kötü davranıyor?’ veya ‘yahu bu terk edilmekten deli gibi korkuyordu, sanki sevgilisi onu terk etsin diye çabalıyor!’ deriz… Sanki unutmuş gibidir kahraman asıl meselesini. Kızarız ona, saçma buluruz karakteri. Filmde aynı davranışı sürekli tekrarlar. İşe yaramıyordur, ama bildiği de budur. Tıkanmış gibidir hayatı… tatsız, sıkıcı, donuk, canlılıktan uzak.. Sürekli çok sıkıldığını söyler… Sonra bir gün bir şey olur… Tamamlayamadığı meselesi bir yerde yine karşısına çıkar, kişi bununla yüzleşir, o noktada hatırlar… Acı çeker, unutmak ister, kaygılanır. Sonra anlatır, anlatır… hatırladıkça, anlatır, anlattıkça hatırlar. Yaşamı can kazanır sonrasında, nefes alır, berraklaşır… ve mutlu son.
Nedir bu tamamlanmamış işler? Yarım bırakılan bir elma veya yarım bırakılan bir kitap gibi bir şey midir? Tamamlanmamış iş kavramı kişinin ihtiyacını tatminkar bir şekilde karşılayamaması demektir. İnsanlar bütünlük ve tamamlanmışlığa ihtiyaç duyar, daha önce tamamlayamadığı duygu ve ihtiyaçlarını tamamlama eğilimi gösterir. Bunları tamamlayana kadar da unutmaz, tekrar tekrar tamamlanmamış işe döner. Hepimizin vardır böyle meseleleri: Anne babamıza geçmişte söyleyemediğimiz nefret, sevgi, suçluluk cümleleri; geçmişte yaptığımız, pişmanlık duyduğumuz bir davranış; eksik kalmış bir iş; tutulmamış bir yas …
Geştalt yaklaşımına göre, tamamlanmamış iş ‘karşılanmamış ihtiyaçlar’ olabileceği gibi ‘karşılanmamış duygular’ da olabilir. Tamamlanmamış işin bir duygu olması halinde geçmişte halledilememiş bir duygu veya deneyim vardır. Kişi geçmişte yaşadığı olaylardan kaynaklanmış olan umutsuzluk, öfke, acı, nefret, yas gibi duygularını yakınlarına ifade edememiştir. Perls, tamamlanmamış iş olarak en sık karşılaşılan duygunun kin ve küskünlük olduğunu belirtir. Hepimizin insan olarak kin duyduğu veya küskün olduğu birileri vardır…
Tamamlanmamış iş özellikle geçmişte yaşanan travmatik veya zor durumların kişi için tatmin edici bir sonuca ulaşmadan veya geştalt tabiriyle ‘kapanış’ gerçekleşmeden yaşandığı durumlardır. Sağlıklı durumlarda bir ihtiyaç veya şekil belirir, enerji harekete geçirilir, temas sağlanır ve geştalt kapatılır (Joyce ve Sills, 2003, sf.130). Temas döngüsünü tamamlamak ve geri çekilmek doğal ve zorunlu olandır. Sağlıklı kişi ilgisini çeken durum ile mümkün olan en fazla teması yaşar, sonrasında tatmin olur ve geri çekilir. Kişi, ihtiyaçlarını ne kadar kolay, kısa sürede ve tatminkar bir biçimde karşılarsa o kadar rahat ve huzurlu olur. Ancak, kişi yeterli kaynaklara sahip değilse veya durumla baş etmesini sağlayacak gerekli desteği yoksa, ya geştalt tamamlanmak üzere açık kalır ya da uygun olmayan biçimde kapatılır.
İçinizden birilerinin ‘niye karşılamayayım canım ihtiyacımı, niye söylemeyeyim duygumu? dediğini duyar gibiyim. İhtiyacımıza nasıl sağır ve kör olabileceğimizi anlatmak isterim biraz… Bir çocuğun ihtiyaçlarının karşılanmasının ne kadar önemli olduğunu tahmin edebiliriz. İhtiyaçları yeterince karşılanmayan ve yeterli bir donanıma sahip olmayan küçük bir çocuk, çocukluk döneminde karşılaştığı travmatik ve zor yaşantıların yol açtığı yoğun duygularla sağlıklı bir şekilde başa çıkamaz. Bu duygulardan kurtulmak için duygulara yol açan ihtiyaçlarını karşılamaktan vazgeçer. Başka bir deyişle, ihtiyacını karşılamak üzere oluşturduğu geştaltı yaşadığı olumsuz duygular sebebiyle tatminkar bir şekilde tamamlayamadığı için ‘erken’ ve ‘uygun olmayan’ biçimde kapatır. Buna geştaltin sabitleşmesi denir (Daş, 2010, sf.95).
Bunu bir örnekle açıklayabiliriz: Ahmet anne babasını erken yaşta kaybetmesiyle birlikte, dedesinden teselli edilmeyi beklemiştir. Dedesinin her ziyaretinde ona gitmemesi için yalvarmış, ona sarılmış, ağlamış ancak hiçbir seferinde ilgi talebine bir cevap alamamıştır. İlgi ihtiyacı her seferinde reddedildiğinde ve bu devam ettiğinde, bir süre sonra dedesinden destek görmek konusunda umudunu yitirmiş ve vazgeçmiştir. Bunun üzerine üzüldüğünde ağlamak ve diğer insanlardan teselli beklemek, onlardan destek görmek ihtiyacını öldürmüş, yani bir başka deyişle sabitlemiştir. Bu örnekte Ahmet bir yetişkin olduğunda üzülmek yerine diğer insanları küçümsemek, sürekli eleştirmek veya insanlara kaba davranmak davranışlarından birini sabit geştalt haline getirmiş olabilir. İlgi, sevgi ve onay ihtiyacını karşılayamamış olan Ahmet daha fazla acı çekmemek için isteğini engelleyip, hiç ihtiyacı olmayan bir davranış benimsemiştir. Ancak acıdan kurtulmak için seçtiği diğer yol da onu acıdan kurtarmayacaktır.
Tamamlanmamış ihtiyacı sabitleşmiş olan kişi, artık çevresi değişmiş olsa dahi çocukken verdiği tepkilerin aynısını yetişkin olduğunda da vermeye devam eder (Clarkson ve Mackewn, 1993, sf. 71). İnkar edilen ihtiyaçla ilgili tema tekrar tekrar yaşanır, kişi bilinçdışı olarak kendisini sürekli aynı tema ile ilgili durumların içinde bulur. Verdiğimiz örnekte Ahmet, asıl ihtiyacı ilgi ve sevgi iken, bunu unutmuş gibi yaşayabilir; sevgiye onca ihtiyacı varken, insanların kendisini sevmemesi için elinden geleni yapar gibi görünür. Kaba ve eleştirel olabilir, insanları küçümseyebilir… Geçmişte sevilmediği için sevilmez olduğu inancını geliştirmiştir bir kere. Farkında olmaksızın alanını bu inancını gerçekleştirmek üzere şekillendirir. Kendisine yapılan iltifatları kabul edemez çünkü gerçek olmadıklarını düşünür veya diğer insanlara sevilmeyeceğine emin olacak şekilde davranır veya kendisini seven insanların kendisi hakkında olumsuz düşünmelerine sebep olacak şekilde davranabilir. Bildiği budur, bu davranışlar geçmişte kendisini korumak için bulduğu yollardır. Sevilmeye deli gibi ihtiyacı vardır, ancak ihtiyacını inkar ettiğinden acı çekmemek adına geçmişte öğrendiği tepkilerle yaşamını sürdürür. Tabi asla tatmin olmaz…
Tüm bunları yazdığımda, hepimizin orijinal ihtiyaçlarımızdan uzaklaşmamızın hem ne kadar kolay bir o kadar da zor olabileceğini fark ettim. Acıdan kurtulmak için geçmişte bulduğumuz yollar asıl ihtiyacımızın ne olduğunu, hatta kim olduğumuzu unutturacak boyutlara varabilir. Hayatımızı tıkanmış gibi hissediyorsak, canımız çook sıkılıyorsa, ‘içimde yumruk gibi bir şeyler’ var diyorsak, ‘hayatımda hiçbir şey olmuyor, her şey aynı, tat almıyorum’ cümlelerini çok sık kullanıyorsak, hepimiz kendimize şu soruyu sormakla başlayabiliriz: Asıl ihtiyacım olan şey ne? Kolay mıdır bu sorunun cevabı? Hiç değil... ancak güzel bir başlangıç olabilir.
Kaynakça:
- Daş, C. (2010). Bütünleşmek ve Büyümek: Gestalt Terapi Yaklaşımı. Ankara: HYB Yayıncılık.
- Joyce, P., Sills, C. (2003). Skills in Gestalt Counselling & Psychotherapy. London: Sage Publications.
- Clarkson, P., Mackewn, J. (1993). Fritz Perls. London: Sage Publications.
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Tamamlanmamış İşler" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Uzm.Psk.Pınar UÇAR'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Uzm.Psk.Pınar UÇAR'ın izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Uzm.Psk.Pınar UÇAR
İstanbul
Uzman Psikolog
TavsiyeEdiyorum.com Üyesiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Uzm.Psk.Pınar UÇAR'ın Makaleleri
► Okb ve Tamamlanmamış İşler Psk.Hilal BEBEK
► Tamamlanmamış İşler ve Etkileri Psk.Bengisu Nehir AYDIN
► Bitirilmemiş İşler Osman URFA
► Psikoterapi Süreci Nasıl İşler? Psk.Dnş.Efendi YAVAŞOĞLU
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,973 uzman makalesi arasında 'Tamamlanmamış İşler' başlığıyla benzeşen toplam 9 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


11:42
Top