Kış Beslenmesi
Soğuk kış günlerinde kremalı çorbalar veya sıcak kekler kesinlikle çekici olabilir. Ama dışarıdaki kasvetli hava sağlıklı beslenme alışkanlıklarınızı pencereden aşağı atmak için bahane değildir.
Kış mevsimi beraberinde getirdiği depresyonla fazla yemeye ve kilo alımına teşvik edebilir. Halbuki bu dönemde yazın rahatlığı, boşvermişliği bitmiştir ve herkesin hayatına bir düzen gelir. Bu düzen kilo kontrol sürecini kolaylaştırır. Ayrıca mevsim geçişlerinde bireylerin metabolizma hızının değişmesi ve bağışıklık sisteminin zayıflamasıyla hastalanma riski artar. Sağlıklı beslenmeye özen göstererek bağışıklık sisteminizi güçlendirip, bu kışı turp gibi geçirebilirsiniz.
İşte bu kışı sağlıklı, dinamik geçirmeniz ve hedeflediğiniz kiloya adım adım ulaşmanızı sağlayacak 7 öneri
1)Yüksek Kaliteli Karbonhidratları Tüketmek
Açlığınızı kulak verin! Duygusal açlık mı yoksa fiziksel açlık mı? Güneşli saatlerin az olması nedeniyle kışın serotonin ( "kendini iyi hisset" diyen beyin kimyasalı) azalmaya başlar. Vücudunuz daha fazla serotonin salgılamak adına karbonhidrat yüklü gıdalar için neredeyse çığlık atar. Serotonin artırmak için karbonhidrat seçerken dikkatli olun! Besleyici, tam tahılları, sebze, meyve, kurubaklagiller gibi yüksek kaliteli karbonhidratları seçin.
2)Kış Mevsimi Meyvelerini Sevin
Tamam, kabul!! Kış meyveleri yaz meyveleri gibi heyecan verici ve renkli olmayabilir, ama sağlıklı olmak için vitamin-mineral deposu olan mevsim meyvelerine yer vermelisiniz. Özellikle kivi, portakal, mandalina, limon, greyfurt gibi C vitamininden zengin gıdalar sizi hastalıktan korumaya yardımcıdır.
3)D Vitamini Seviyenize Baktırın
Yapılan son araştırmalarda bağışıklık sisteminin en önemli destekçilerinden biri olarak gösterilen D vitamini, özellikle güneşin yüzünü göstermez olduğu kış aylarında daha da önemli bir hale geldi. Çeşitli çalışmalar 1000 IU D vitamini oral alımı %50'ye kadar kolon, meme ve yumurtalık kanseri riskini azalttığını göstermiştir. D vitamini, güçlendirilmiş süt ürünleri, yağlı balıklar, ve yumurta sarısında bulunur. Ama tek başına gıda yoluyla önerilen seviyeye ulaşmak oldukça zordur, takviye gerekebilir. Fakat D vitamini takviyesine başlamadan önce mutlaka kan tahlillerinizi yaptırın.
4)Griple Savaşta Probiyotikler Yanınızda
Yoğurt severler sizi buraya alalım Güçlü bir bağışıklık sistemi için en önemli şey bağırsakları desteklemek ve güçlendirmektir. Yeterli miktarda tüketildiğinde insan sağlığına faydalı mikroorganizmalara probiyotik denir. Bağışıklık sistemini güçlendirmek, bazı vitaminlerin sentezini yapmak (K vitamini,B12, Biyotin, Niasin gibi), bağırsak duvarını zararlı maddelerden korumak ve bağırsak geçirgenliğini azaltmak, toksinlerin kana geçişini engellemek, iltihabi hastalıkların oluşumunu engellemek, kanser gelişimini önlemek, ishal ve kabızlığı düzeltmek gibi birçok faydaları vardır. Yani yoğurt yemeye, kefir içmeye devam!
5) Ne kadar su içiyorsunuz?
Havaların soğuması ile birlikte, vücutta terleme ile dışarı atılan su miktarında azalma olması, kişilerde daha az suya ihtiyaç olduğu düşüncesini doğurabiliyor. Oysa tam aksine, vücudumuzun soğuk havalarda, gribal enfeksiyonlar ve zararlı virüslerden korunabilmesi için en temel ihtiyaçlarından biri de sudur. Terlemeseniz bile su kaybediyorsunuz. Vücudumuzdan her gün deri yoluyla yaklaşık 500 ml, akciğerlerden solunumla 300 ml, böbreklerden ve idrarla 1500 ml, bağırsaklardan dışkı ile 200 ml kaybederiz, yani sıvı kaybettiğimizi anlamamız için terlememizi görmemiz şart değil. Günde 2-2,5 litre su içmeye özen göstermelisiniz. Suyun antioksidan içeriğini artırmak için özellikle gribe karşı koruyucu olmasını sağlayabilirsiniz. Bunun için içine limon, zencefil ve taze nane ekleyebilirsin. Böylece suyun tadını sevmeyenler de tüketimi kolaylaştırabilirler.
6)Bağışıklık Sisteminizi Güçlendirmek için ÇİNKO
Birçok besinde fazlasıyla bulunan çinko bağışıklık sisteminde anahtar rol oynar, 200 civarında enzim ve birçok hormonun üretiminde rol alır. Kırmızı et ve kümes hayvanlarının etlerinde, balık ve kabuklu deniz canlılarında, yumurta, süt ve süt ürünlerinde tam tahıllarda ve ceviz, badem ve fındık gibi yağlı tohumlarda iyi miktarlarda çinko bulunur. Günlük beslenmenizde mutlaka bu besinlere yer vermelisiniz. Çinkonun bağırsaklardan emilimini arttırmak için C vitamini içeren besinlerde beraber tüketmenizde fayda var.
7) Egzersiz, egzersiz, egzersiz
‘Nasıl olsa kış geldi yaza yaklaşırken tekrar spora başlarım’ demek yok! Her mevsim ve her sezon bedenimize iyi bakmak zorundayız. Sağlıklı kalmak için vücut, kış aylarında daha fazla egzersize ihtiyaç duyar. Ayrıca yapılan çalışmalar egzersiz yapan bireylerin; üst solunum yolu enfeksiyonları, strese bağlı bağışıklığı baskılayıcıların azaldığını gösteriyor. Kışın yağlanan insan vücudu, düzenli ve bilinçli egzersizle hem sağlığına hem de estetik görünüme kavuşur.
Kış mevsimi beraberinde getirdiği depresyonla fazla yemeye ve kilo alımına teşvik edebilir. Halbuki bu dönemde yazın rahatlığı, boşvermişliği bitmiştir ve herkesin hayatına bir düzen gelir. Bu düzen kilo kontrol sürecini kolaylaştırır. Ayrıca mevsim geçişlerinde bireylerin metabolizma hızının değişmesi ve bağışıklık sisteminin zayıflamasıyla hastalanma riski artar. Sağlıklı beslenmeye özen göstererek bağışıklık sisteminizi güçlendirip, bu kışı turp gibi geçirebilirsiniz.
İşte bu kışı sağlıklı, dinamik geçirmeniz ve hedeflediğiniz kiloya adım adım ulaşmanızı sağlayacak 7 öneri
1)Yüksek Kaliteli Karbonhidratları Tüketmek
Açlığınızı kulak verin! Duygusal açlık mı yoksa fiziksel açlık mı? Güneşli saatlerin az olması nedeniyle kışın serotonin ( "kendini iyi hisset" diyen beyin kimyasalı) azalmaya başlar. Vücudunuz daha fazla serotonin salgılamak adına karbonhidrat yüklü gıdalar için neredeyse çığlık atar. Serotonin artırmak için karbonhidrat seçerken dikkatli olun! Besleyici, tam tahılları, sebze, meyve, kurubaklagiller gibi yüksek kaliteli karbonhidratları seçin.
2)Kış Mevsimi Meyvelerini Sevin
Tamam, kabul!! Kış meyveleri yaz meyveleri gibi heyecan verici ve renkli olmayabilir, ama sağlıklı olmak için vitamin-mineral deposu olan mevsim meyvelerine yer vermelisiniz. Özellikle kivi, portakal, mandalina, limon, greyfurt gibi C vitamininden zengin gıdalar sizi hastalıktan korumaya yardımcıdır.
3)D Vitamini Seviyenize Baktırın
Yapılan son araştırmalarda bağışıklık sisteminin en önemli destekçilerinden biri olarak gösterilen D vitamini, özellikle güneşin yüzünü göstermez olduğu kış aylarında daha da önemli bir hale geldi. Çeşitli çalışmalar 1000 IU D vitamini oral alımı %50'ye kadar kolon, meme ve yumurtalık kanseri riskini azalttığını göstermiştir. D vitamini, güçlendirilmiş süt ürünleri, yağlı balıklar, ve yumurta sarısında bulunur. Ama tek başına gıda yoluyla önerilen seviyeye ulaşmak oldukça zordur, takviye gerekebilir. Fakat D vitamini takviyesine başlamadan önce mutlaka kan tahlillerinizi yaptırın.
4)Griple Savaşta Probiyotikler Yanınızda
Yoğurt severler sizi buraya alalım Güçlü bir bağışıklık sistemi için en önemli şey bağırsakları desteklemek ve güçlendirmektir. Yeterli miktarda tüketildiğinde insan sağlığına faydalı mikroorganizmalara probiyotik denir. Bağışıklık sistemini güçlendirmek, bazı vitaminlerin sentezini yapmak (K vitamini,B12, Biyotin, Niasin gibi), bağırsak duvarını zararlı maddelerden korumak ve bağırsak geçirgenliğini azaltmak, toksinlerin kana geçişini engellemek, iltihabi hastalıkların oluşumunu engellemek, kanser gelişimini önlemek, ishal ve kabızlığı düzeltmek gibi birçok faydaları vardır. Yani yoğurt yemeye, kefir içmeye devam!
5) Ne kadar su içiyorsunuz?
Havaların soğuması ile birlikte, vücutta terleme ile dışarı atılan su miktarında azalma olması, kişilerde daha az suya ihtiyaç olduğu düşüncesini doğurabiliyor. Oysa tam aksine, vücudumuzun soğuk havalarda, gribal enfeksiyonlar ve zararlı virüslerden korunabilmesi için en temel ihtiyaçlarından biri de sudur. Terlemeseniz bile su kaybediyorsunuz. Vücudumuzdan her gün deri yoluyla yaklaşık 500 ml, akciğerlerden solunumla 300 ml, böbreklerden ve idrarla 1500 ml, bağırsaklardan dışkı ile 200 ml kaybederiz, yani sıvı kaybettiğimizi anlamamız için terlememizi görmemiz şart değil. Günde 2-2,5 litre su içmeye özen göstermelisiniz. Suyun antioksidan içeriğini artırmak için özellikle gribe karşı koruyucu olmasını sağlayabilirsiniz. Bunun için içine limon, zencefil ve taze nane ekleyebilirsin. Böylece suyun tadını sevmeyenler de tüketimi kolaylaştırabilirler.
6)Bağışıklık Sisteminizi Güçlendirmek için ÇİNKO
Birçok besinde fazlasıyla bulunan çinko bağışıklık sisteminde anahtar rol oynar, 200 civarında enzim ve birçok hormonun üretiminde rol alır. Kırmızı et ve kümes hayvanlarının etlerinde, balık ve kabuklu deniz canlılarında, yumurta, süt ve süt ürünlerinde tam tahıllarda ve ceviz, badem ve fındık gibi yağlı tohumlarda iyi miktarlarda çinko bulunur. Günlük beslenmenizde mutlaka bu besinlere yer vermelisiniz. Çinkonun bağırsaklardan emilimini arttırmak için C vitamini içeren besinlerde beraber tüketmenizde fayda var.
7) Egzersiz, egzersiz, egzersiz
‘Nasıl olsa kış geldi yaza yaklaşırken tekrar spora başlarım’ demek yok! Her mevsim ve her sezon bedenimize iyi bakmak zorundayız. Sağlıklı kalmak için vücut, kış aylarında daha fazla egzersize ihtiyaç duyar. Ayrıca yapılan çalışmalar egzersiz yapan bireylerin; üst solunum yolu enfeksiyonları, strese bağlı bağışıklığı baskılayıcıların azaldığını gösteriyor. Kışın yağlanan insan vücudu, düzenli ve bilinçli egzersizle hem sağlığına hem de estetik görünüme kavuşur.
|
Yazan
|
Bu makaleden alıntı yapmak
için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir: "Kış Beslenmesi" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Dyt.Serra UÇTUM'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır. Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Dyt.Serra UÇTUM'un izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz. |
Beğenin 
Yazan Uzman
|
| Makale Kütüphanemizden | ||||
|
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak
hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir
yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.
