2007'den Bugüne 92,301 Tavsiye, 28,216 Uzman ve 19,976 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu
MAKALE #17799 © Yazan Uzm.Psk.Dnş.Özgür TÖNBÜL | Yayın Ocak 2017 | 3,001 Okuyucu
GİRİŞ
Hiperaktivite denildiği zaman kiminin aklına iyi kiminin aklına kötü şeyler gelmektedir. Ailelerin bazıları bu duruma sevinmekte hiperaktivite dendiğinde çocuklarının “üstün yetenekli” olduğunu düşünmektedir. Bazı ailelerde başlarına kötü bir şey gelmiş gibi düşünmektedir. Toplum nezdinde böyle farklı algılamalar olması hastalığın yeterince ve doğru şekilde tanıtılmamasından kaynaklanmaktadır.
DEHB tanısı bu işin uzmanı olan çocuk psikiyatristleri tarafından ayrıntılı incelemeler sonucunda konmalıdır. DEHB tanısı konduktan sonra ilaç tedavisi DEHB’nin tedavi sürecinde en önemli etkendir. Aileler tanı konusunda endişe ettikleri gibi ilaç konusunda da endişe etmektedir ve birçok aile çocuklarında bağımlılık başlayacağını düşünmektedir. Bu durumda hastalığın tanımında olduğu gibi tedavi süreci ile ilgili de ailelerin bilinçsizliğinden kaynaklanmaktadır. Burada en önemli görev çocuk psikiyatristlerine düşmekte, aileleri ilaç tedavisi konusunda bilinçlendirmelidirler.
DEHB tedavisinde sadece ilaç tedavisi değil eğitimsel ve davranışsal tedavilerde işin uzmanı olan psikolog ya da psikolojik danışmanlarca uygulanmalıdır. Bugün ülkemizde kendine “yaşam koçu” “dikkat koçu” vb. birçok isimle adlandıran, ruh sağlığı alanında uzman olmayan kişiler maalesef ki DEHB konusunda aileleri yanlış bilgilendirmekte ve yönlendirmektedir.
İlaç tedavisi, eğitsel ve davranışsal terapiler birlikte uygulandığında çocuklar daha çabuk uyum sağlamakta, daha önce gösterdiği belirtilerde azalma olmaktadır. Bu sayede yıllardır hiperaktivitenin yoğunluğundan yorulan anne baba rahat bir nefes almakta ve yoğunluktan kurtulan anne baba çocuğuyla daha kaliteli vakit geçirebilmektedir.
DEHB ETİYOLOJİSİ2
Genetik Etkenler: Çok sayıda bulgu genetik etkenlerin DEHB geliştirmede rol oynadığını göstermektedir. Evlat edinilen çocuklarla yapılan çalışmalar ve ikizlerle yapılan çalışmalarda DEHB’nin genetik bileşeni olduğuna ve %70 ila %80 oranında kalıtım ile geçebileceğine işaret edilmektedir. DEHB ile ilişkili genlerin tespit edilmesi için yapılan çalışmalarda dopamin nöroileticisi olan DRD4 dopamin reseptörünün etkili olduğu bulunmuştur.
Nörobiyolojik Etkenler: DEHB’si olan çocuklar ile DEHB’si olmayan çocukların beyin yapılarındaki araştırmalarda özellikle dopamin nöroileticisi ile bağlantılı olan beyin bölgelerinde farklılıklar gözlenmektedir. DEHB’li çocuklarda kaudat çekirdek, globus pallidus ve frontol lob bölgelerinin DEHB’i olmayan çocuklara göredaha küçük bulunmuştur. Özellikle DEHB’li çocuklarda beynin ön bölgesi olan frontol lop kısmında az hareketlilik vardır.
Psikolojik Etkenler: DEHB’de psikolojik etkenlerin özellikle de nörobiyolojik etkenlerle etkileşimleri önem taşımaktadır. Var olan DEHB sırasında ebeveyn çocuk ilişkisindeki olumsuz durumlar da yansıdığı zaman DEHB belirtilerinin daha da karmaşıklaşmasına yol açmaktadır. DEHB’li çocukların uyum sorunları yaşadığı ve aileleri ile etkileşimlerinin daha olumsuz olduğu araştırmalarda bulunmuştur. DEHB’li çocukları olan ailelerin daha çok iletişimde emir verici kelimeler kullandığı görülmektedir.
DEHB’NİN TEDAVİSİ
İlaç Tedavisi:2,3 DEHB tedavisinde ilaç kullanımı hastalığın gidişatı açısından önemli bir konudur. İlaç tedavisi olmadan yapılan eğitsel ve davranışsal terapiler bir noktaya kadar etkili olmaktadır. Sadece ilaç tedavisinin olduğu tedavide ise belirli oranda iyileşme görünmektedir. İlaç tedavisi ile çocukta olumlu davranışlar ek tedavi yöntemleri ile birlikte çok çabuk bir şekilde gözlenmektedir. Ailelere ilaç tedavisi ile ilgili bilgilendirici çalışmalar yapılmalıdır. DEHB tedavisinde kullanılan ilaçların bağımlılık yaptığına ilişkin hurafeler aydınlatılmalıdır.
Ülkemizde en çok kullanılan ilaç ismi “Ritalin”dir. Ritalin dünya üzerinde 1960lardan beri doktorlar tarafından yazılan bir ilaçtır. Ayrıca ülkemizde “Concerta” son yıllarda DEHB tedavisinde kullanılmakta ve uzun süreli olarak dikkati sağladığı gözlenmektedir.
Dehb’yi tedavi etmek amacı ile kullanılan ilaçlar yıkıcı davranışı azaltmakta ve konsantrasyonu sağlamaktadır. Plasebolar ile yapılan çalışmalarda ilaç tedavisinin %75 oranında konsantrasyonu sağladığı, sosyal iletişimleri ve becerilerinin arttığı görülmüştür.
Psikolojik Tedavi: DEHB konusunda aileler psikolojik destek almalıdırlar. Psikolojik tedavi 3 kısımdan oluşmalıdır. 1. Aile Terapisi 2. Çocuğa yönelik Eğitsel Terapi 3. Aile ve Çocuğun Değerlendirildiği Davranışsal Terapi.
1. Aile Terapisi: Aile terapisinde amaç DEHB konusunda aileye yönelik bir psikoeğitim çalışması olmalıdır. Ailenin potansiyeli keşfedilmeli, hastalığın seyri, ilaç tedavisinin ikamesi gibi bir çok konuda aile ile işbirliği yapılmalı, aile bilgilendirilmelidir. Aileye psikoeğitim sırasında aile içi iletişim, çocuk gelişimsel özellikleri gibi konularda da eğitim verilerek ailenin bilinçlenmesi ve farkındalığını artırmak gerekmektedir.
2. Eğitsel Terapi: Eğitsel terapide amaç çocuğun konsantrasyon sürecine katkı sağlamak olmalıdır. Dikkat geliştirici oyunlar ve etkinlikler kullanılmalıdır. 12-16 seanslık eğitsel terapiler büyük oranda çocukların dikkatini toplama, konsantrasyon sağlama ve bunları nasıl yapması gerektiğini öğrenme gibi konularda büyük destek sağlamaktadır. Özellikle her seansın başında oyunların oynanması DEHB’li çocukların dikkatini çekmekte, ilginç gelmektedir. Ayrıca dikkat geliştirici etkinliklerin onların seviyesine uygun olmasına özen gösterilmelidir.
3. Davranışsal Terapi: Davranışsal terapi aile ve çocuğun davranışlarının izlendiği bir platformdur. Aile ve çocuğun kendi davranışlarındaki olumlu durumlara odaklandığı ve desteklendiği durumlardır. Davranış çizelgeleri, ödüller gibi bir çok faktör aile ve çocuk için bu terapide uygulanır. İlaç kullanımının çocuğun yıkıcı davranışını azalttığında başlanması sonuçları daha çok olumluya götürecektir. Ailelere aile terapisinde işin özü açıklanmalı, uygulama aşamaları anlatılmalıdır. Her hafta çizelgeler, davranış günlükleri, etkinlik kağıtları kontrol edilmelidir.
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Uzm.Psk.Dnş.Özgür TÖNBÜL'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Uzm.Psk.Dnş.Özgür TÖNBÜL'ün izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     1 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Özgür TÖNBÜL Fotoğraf
Uzm.Psk.Dnş.Özgür TÖNBÜL
Çanakkale (Online hizmet de veriyor)
Uzman Psikolojik Danışman
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi2 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Uzm.Psk.Dnş.Özgür TÖNBÜL'ün Yazıları
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,976 uzman makalesi arasında 'Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu' başlığıyla benzeşen toplam 19 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Sağlıklı Evlilik Şubat 2021
► Kişilik Bozuklukları Eylül 2016
► Kaygı Bozuklukları Mart 2016
◊ Yalnızlık Şarkıları Mayıs 2016
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


08:44
Top