2007'den Bugüne 92,260 Tavsiye, 28,210 Uzman ve 19,973 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



"Sütüm Yetmiyor" Kaygısına Son
MAKALE #17867 © Yazan Doç.Dr.Güliz ONAT | Yayın Ocak 2017 | 4,308 Okuyucu
Yüzyıllar boyunca anneler, sütlerini arttırmak amacıyla pek çok bitkiyi kullanmışlardır ancak
Bu ay ki yazımı aslında annelerin “içine bir kurtta ben kaçırmayayım” diye yazmayı hiç istemediğim konu olan “anne sütünü arttırma” üzerine yazma gerekliliğim doğdu.
Bu ay ki yazımı aslında annelerin “içine bir kurtta ben kaçırmayayım” diye yazmayı hiç istemediğim konu olan “anne sütünü arttırma” üzerine yazma gerekliliğim doğdu. Gereklilik diyorum çünkü, son zamanlarda konuyla ilgili fazlaca soru ve “sütüm yetmiyor” kaygısıyla fazlaca danışanım oldu. İnternet bilgi kirliliği ile dolu. Anneler olur olmaz yazıları okudukça iyice moralleri bozuluyor, morali bozuldukça stres nedeniyle en utangaç hormonumuz olan oksitosin utanıp, kaçıyor. O kaçtıkça da süt inmiyor. Kısır döngüye giriliyor. Bu konuya bir de uluslararası kurul sertifikalı bir emzirme danışmanının (IBCLC) gözünden bakın. Haydi başlıyoruz…
Bilimsel çalışmalar bize gösteriyor ki; annelerin emzirmeyi bırakmalarının en sık nedeni sütlerinin yetersiz olduğu düşüncesidir. Düşüncesidir, diyorum çünkü bu durum gerçekten annenin algısından ibaret olabiliyor bazen.
Yüzyıllar boyunca anneler, sütlerini arttırmak amacıyla pek çok bitkiyi kullanmışlardır ancak pek azının biyokimyasal etkisi araştırılmıştır. Üzerinde en çok çalışma yapılmış bitki fenuegreek yani çemen otudur. Çemen otu ile yapılan bir çalışmada bebeklerin ilk bir haftada doğum kilosuna eriştikleri bulunmuştur (1). Süt arttıran başka bitkiler; galega yani keçi sakalı; milk thistle yani deve dikenidir (2). Galeganın içeriğindeki fitoöstrojenlerin östrojen reseptörlerini uyararak, süt üretimini arttırdığı belirtilmektedir (3). Deve dikeni ve keçi sakalının özellikle erken doğan bebekleri olan annelerin sütünü arttırdığına dair bulgular vardır (4). Ancak tüm bu çalışmalar az sayıda anne ile yapılması ve randomize çalışmalar olmaması nedeniyle bu bitkilerin sütü arttırdığına yönelik bir kanıt bulunmamaktadır. Bunları kullanmadan önce ilaçsız süt arttırma yöntemleri kullanılmalıdır. Sık sık sütü sağmak, emzirmek, ten teması, kanguru bakımı uygulamak gibi…
Bilinçsizce ve kulaktan dolma şekilde kullanılan bitkilerin hem birbirleriyle etkileşimleri, hem de annenin kullandığı (varsa) başka bir ilaç ile etkileşimi sonucu etkilerin birbirini yok etmesi (antagonist etki) ya da varsa annenin hastalığını kötüleştirmesi gibi tehlikeli sonuçları olabilir. Ayrıca pek çok danışanımda gördüm ki, kullanılan bazı bitkiler bebekte gaz sancısına neden olabilmekte.
Sütünü arttırmak isteyen annelere öncelikle tavsiyem:
“Gerçekten” sütü yetersiz mi? Bunu bir emzirme danışmanından teyit ettirmeleri ya da bebeğin kilo alımlarını takip eden çocuk hastalıkları uzmanına danışmaları. Çünkü annelerde sıklıkla karşılaştığımız ve emzirmeyi terk nedenlerinin en önemlisi bu “yetersiz süt” algıları.
İkinci tavsiyem, bol bol SU içmeleri. Öyle 3-5 litre demeyeceğim çünkü herkesin ihtiyacı farklıdır. Susuzluk hissetmeyene dek su içmeleri.
Üçüncü tavsiyem sık sık memelerini boşaltmaları. Bunu ya bebeği emzirerek, ya elle sağarak ya da bir pompa aracılığıyla yapabilirsiniz. Sık sık derken illa bir aralık vermek gerekirse 3-4 saatte bir boşaltmalısınız, ama en güzeli hiçbir sayıya takılmadan her bulduğunuz fırsatta memenizi boşaltmak. Zamandan kazanmak için emzirirken aynı anda diğer memeyi sağabilirsiniz. Lütfen ilk zamanlarda az çıkması sizi üzmesin, sağmaktaki amacımız memeleri süt üretmesi için uyarmak. Sütünüz sağdıkça artacaktır.
Emzirmeyi sadece bebeği besleyen fizyolojik bir olay olarak görmeyin, emzirme anne-bebek arasındaki bağı kuvvetlendiren eşi benzeri olmayan bir deneyimdir. Sütünüz az olsa bile bebeğinizle ten teması yapmaktan ya da boş memenizi emzirmekten çekinmeyin. Bu hem duygusal bağlanmanızı güçlendirecek, hem de meme başına uyarı yapılması yoluyla sütünüzü arttıracaktır.
Klasik süt arttırma tavsiyeleri dışında emzirmedeki en önemli unsuru paylaşmak istiyorum. BABA DESTEĞİ! Çalışmalar bize gösteriyor ki; annelerin emzirme sürecinde yaşadıkları sorunların başında eşleri tarafından yeterince desteklenmemiş olmaları geliyor (5). İtalyan babalara emzirme eğitimi vererek, ilk altı ayda emzirme oranlarının yükseldiği görülmüş (6). Ülkemizde de benzer bir çalışmada, babaların emzirme konusunda isteksizliği ve destek vermeyişinin, annenin giderek sütünün azalması ve emzirmeyi bırakması ile sonuçlandığı belirlenmiş (7). Tam da bu nedenle önceki yazılarımdan birinde babaların emzirme sürecine nasıl destek olabileceklerini yazmıştım. Buradan okuyabilirsiniz.
Bedeninize güvenin… Doğa size ihtiyacınız olan her şeyi verdi. Gerekirse mama başlamak yerine, bir emzirme danışmanından yardım alın. Mama süt yetersizliği durumunda kullanılacak en son çözüm olmalı. Öncesinde yapılacak ya da en azından denemeye değer pek çok yöntem var. Bir sonraki yazımda süt sağmanın püf noktalarını paylaşacağım.

Gebe kalabilen her kadının, bebeğini besleyecek kapasitesi olduğunu unutmayın!

Kaynaklar:
1- Turkyılmaz C, Onal E, Hirfanoglu IM, Turan O, Koç E, Ergenekon E, Atalay Y. The effect of galactagogue herbal tea on breast milk production and short-term catch-up of birth weight in the first week of life. J Altern Complement Med. 2011 Feb;17(2):139-42.
2- Zuppa AA, Sindico P, Orchi C, Carducci C, Cardiello V, Romagnoli C.J Safety and efficacy of galactogogues: substances that induce, maintain and increase breast milk production. Pharm Pharm Sci. 2010;13(2):162-74.
3- González-Andrés F, Redondo PA, Pescador R, Urbano B. Management of Galega officinalis L. and preliminary results on its potential for milk production improvement in sheep. N Zeland J of Agricultural R. 2004; 47:233-45.
4- Castoldi F, Pivetti V, Moiraghi L, Marangione P, Lista G. Silymarin/galega administration in term and preterm mothers to sustain breast feeding: an observational study. Minerva Pediatr. 2014 Oct;66(5):375-80.
5- Gözükara F. Emzirmenin başarılmasında anahtar faktör: Baba desteğinin sağlanması ve hemşirenin rolleri. Harran üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi 2014;11(3):289-296.
6- Psacane A, Continisio G.I, Aldinucci M, D’Amora S, Continisio P. Controlled trial of the father’s role in breastfeeding promotion. Pediatrics 2015;106(4):494-8-).
7- Küçükosmanoğlu E, Acar Y, Altınel Y, Kaçar A. Doğacak bebeğin emzirilmesi konusunda baba adaylarının yaklaşımı. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Dergisi 2001;44(1):349-54.
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
""Sütüm Yetmiyor" Kaygısına Son" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Doç.Dr.Güliz ONAT'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Doç.Dr.Güliz ONAT'ın izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Güliz ONAT Fotoğraf
Doç.Dr.Güliz ONAT
İstanbul (Online hizmet de veriyor)
Doğum Ve Kadın Hastalıkları Hemşiresi
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi72 kez tavsiye edildi
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Doç.Dr.Güliz ONAT'ın Yazıları
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,973 uzman makalesi arasında '"Sütüm Yetmiyor" Kaygısına Son' başlığıyla eşleşen başka makale bulunamadı.
► Emzirme ve Hormonlar Ocak 2017
► Bebek Masajı Ocak 2017
► Pilates ve Emzirme Ocak 2017
◊ Hamile Pilatesi Ocak 2017
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


20:11
Top