2007'den Bugüne 92,313 Tavsiye, 28,222 Uzman ve 19,980 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Krıll Yağı mı? Balık Yağı mı?
MAKALE #17902 © Yazan Prof.Dr.Dyt.Barış ÖZTÜRK | Yayın Şubat 2017 | 10,501 Okuyucu
Sağlıklı yaşam konusundaki çözüm odaklı yaklaşımlara olan ilgi her geçen gün artmakta ve hastalıkları tedavi etme fikri, yerini sağlıklı yaşayarak kronik kompleks hastalıklardan korunma anlayışına bırakmaktadır. Bu yeni anlayış sağlık sektörüne farklı bir bakış açısı kazandırmıştır. Görsel ve yazılı basında ya da sosyal medyada sıkça paylaşılan beslenme ve diyet haberleri obezite, insülin direnci, yüksek tansiyon gibi sorunlar için özel çözümlerin daha çok tercih edildiğini; ancak bununla birlikte bu tip haberlerin ciddi bir bilgi kirliliğine neden olduğunu göstermektedir.

Günümüz insanının yaşlanmayı geciktirme ve güzel bir bedene sahip olma isteği , popüler diyetler, modüler diyetler, gıda takviyeleri, vitamin-mineral tabletleri, hazır diyet ürünleri, cilt bakım ürünleri, kalorisi azaltılmış besinler gibi saymakla bitiremeyeceğimiz ürünlere olan ilgiyi arttırmaktadır. Ancak bu durum bilinçsiz bir şekilde diyet saplantısına da neden olmaktadır. Toplumun diyet ve diyet ürünleri hakkında doğru bilgilendirilmesi, toplum sağlığı açısından oldukça kritik bir öneme sahiptir. Bu nedenle sizleri son günlerde sıkça duymaya başladığımız Krill Oil hakkında bilimsel araştırmalar ışığında bilgilendirmek istiyorum.

Balık Yağı Sadece İştah Mı Açar?

Takviye ürünlerden biri olan balık yağının kullanılması çok yeni değildir. Önceleri iştah açıcı şurup olarak da bildiğimiz balık yağının, obezite ve kalp-damar hastalıkları başta olmak üzere pek çok hastalığı önleme ve tedavide önemli bir yere sahip olduğunun anlaşılmasıyla, balık yağına olan bakış değişmiştir.

Balık yağıyla ilişkili bir kavram olan omega 3 kavramı, diyet ve diyet ürünlerinin popülerleşmesi ile birlikte halk diline yerleşen pek çok tıbbi terimden sadece biridir.

Omega 3 ya da EPA-DHA’nın Sağlık Üzerindeki Etkileri Nelerdir?

Günümüzde çoklu doymamış yağ asitlerince zengin balık yağı tüketiminin yaşam ömrünü uzattığı ve kalp damar hastalıkları riskini azalttığı yaygın olarak bilinmekle birlikte enfeksiyon hastalıkları, psikosomatik bozukluklar ve romatizmal hastalıkları önlemedeki etkisi halk tarafından fazla bilinmemektedir. Biz Diyetisyenler insan sağlığını olumlu yönde etkilemek için haftada en az iki porsiyon yağlı balık tüketerek 250-500 mg EPA+DHA alınmasını öneriyoruz. Ancak toplumumuzda balık tüketiminin yetersiz olması, balık tüketiminin herkes tarafından tercih edilmemesi veya tüketilen balığın tavsiye edilen oranda yağ asitlerini içermemesi gıda takviyelerini zorunlu hale getiriyor. Balık tüketimi beklenen düzeyde olmayınca, bu yağ asitlerinin düzenli kullanımı için alternatif arayışlarımız da devam ediyor.

Neden Takviye Balık Yağı?

Balık eti tüketiminin tartışmasız bir çok yararı olmasına rağmen bazı olumsuzluklar, istediğimiz oranda EPA ve DHA gibi hayati önem taşıyan omega 3 yağ asitlerinin alımını engellemektedir. Özellikle çiftlik üretimi balıklarda EPA+DHA oranının düşük olması, bununla birlikte deniz balıklarının tümünün EPA+DHA ihtiyacımızı karşılayamaması, yanlış pişirme teknikleri ile kaybın artması, omega 3 yağ asitlerinin alımını engelleyen faktörler olarak sıralanabilir. Bu olumsuzlukların üzerine bir de denizlerin kirliliğiyle artan ağır metaller ve diğer kanserojen maddeler eklenince, klasik balık tüketiminin dışında alternatif yollar aramamız kaçınılmaz olmuştur.

Krill Oil (Krill Yağı) alternatif olabilir mi? Deneysel çalışmalar ne diyor?

Son günlerde bir gıda takviyesi olan ve Krillin saflaştırılmasıyla elde edilen Krill Oil (krill yağı) kavramını sıklıkla duymaya başlamışsınızdır.

Hayata adım attığımız ilk günden itibaren anne sütü ile almaya başladığımız Omega 3 yağ asitleri, beyin gelişimi için zorunlu bir besindir. Bu nedenle anne sütü yerine geçen bebek mamalarına ilavesi yasal bir zorunluluk haline gelen EPA+DHA (Omega 3) denince aklımıza her ne kadar ilk olarak balık gelse de, aslında EPA+DHA, balık organizmasında sentezlenemez. Balıklar da omega-3 yağ asitlerini, daha çok Antartik Okyanusu’nda (soğuk denizlerde) yaşayan ve küçük bir canlı türü olan krill adlı alglerden (flanktonlar) alırlar.

Balık yağına oranla EPA ve DHA gibi uzun zincirli omega 3 yağ asitlerinden daha zengin bir kaynak olan krill yağının, sağlık üzerindeki etkilerine ilişkin bilimsel çalışmalar son 5 yılda artış göstermiştir. Bu çalışmalar, krill yağındaki EPA+DHA’nın kimyasal olarak balık yağındaki özelliğinden farklı bir yapıda olduğunu ortaya koymuştur. Ayrıca bu önemli avantajından dolayı krill yağı tüketimiyle alınan omega 3 yağ asitleri yararlılığının çok daha yüksek olduğunu rapor etmiştir. Bunlara ek olarak krill yağı tüketiminin aynı miktarda tüketilen balık yağına göre kandaki omega 3 yağ asitlerini 2 kat daha fazla arttırdığını göstermiştir. Ayrıca aşağıda sırlanan kronik hastalıklar üzerinde olumlu etkilerinin olduğunu ortaya koyan pek çok çalışma yapılmıştır.

Kronik hastalıkları önlüyor!
• Krill yağı takviyesi kullanımı kan şekeri dengesini ve kan basıncını düzenliyor.
• Kanda Kolesterol, trigliserit ve LDL düzeyini azaltarak (%75) damar tıkanıklıkları riski azalıyor.
• Buna karşın HDL kolesterol dediğimiz iyi kolesterolü yükselterek (%60) kalp sağlığını koruyor.
• Kalp krizi riski azalıyor.

Besin tüketimini azaltıyor!
• Çeşitli reseptörleri bloke ederek besin tükemini azaltıyor ve kilo kaybı kolaylaşıyor.
• Açlık kan şekerini düşürüp glikoz kullanımını kolaylaştırıyor
• Metabolik sendrom ve insülin direnci riskini azaltıyor.
• Karın bölgesindeki yağlanmayı önlüyor ve karın çevresindeki yağ kaybını arttırıyor.
• Karaciğerde yağ yakımını kolaylaştırdığı için kilo kaybını arttırıyor. Özellikle vücut yağ oranını azaltıyor.
• Yüksek yağlı diyetlerde olumlu etki azalıyor…..ya da etkisiz kalıyor..
Üstelik bu etkiler için 3 gram balık yağına karşın 1 gram krill yağı tüketmek de yeterli.

Bağışıklığımız artıyor!
Krill yağının en önemli özelliklerinden birisi de bağışıklık sistemi üzerindeki etkisinin balık yağına göre oldukça yüksek olmasıdır.
• Teknolojik gelişmelere paralel olarak artan çevre kirliliği, radyasyon, enfeksiyonlar ve bağışıklık sistemimizi tehdit eden birçok faktöre karşın vücudumuza bağışıklık sağlayan moleküllerin sentezini arttırarak hücresel savunmamızı güçlendiriyor.
• Organizmamızdaki oksidatif stresi azaltarak kansere karşı koruyucu bir kalkan vazifesi görüyor.

Romatizmal hastalıklar!
• Doku ve hücrelerimize zarar veren molekülleri uzaklaştırarak Artrit gibi hastalıkların önlenmesi ve tedavisine katkı sağlıyor.

Karaciğeri koruyor!
• Karaciğerde kolesterol ve yağ yapımını da azaltarak ve yağ metabolizmasını hızlandırarak karaciğer yağlanmasını önlüyor.
• Alkolün karaciğer üzerindeki etkilerini azaltıyor.
• Bu etkiler nedeniyle karaciğeri koruyucu ve tedavi ediyor.

Krill ülsere karşı!
• Mide ve diğer dokulardaki enfeksiyonlara karşı etki göstererek ülser gibi doku hasarlarına karşı mideyi koruyor.

Depresyon önleyici!
• Moleküler etkileri, oksidatif ajanların neden olduğu hasarlara karşı koruyucu olduğu için depresyon, stress, anksiyete ve bunun gibi birçok psikiyatrik hastalıklara karşı bireyi koruyor ve tedavi ediyor.
Mental fonsiyonlar artıyor!
• Krill yağı tüketimi kısa ve uzun süreli belleği güçlendiriyor.
• Alzhemier hastalığına karşı koruyucu bir etki sağlıyor.

Moleküler sağlığımız!
• DNA ve hücre bütünlüğünü koruyarak mutasyonları önlüyor ve vücudu kansere karşı koruyor.
• Gen hasarları ile meydana gelen birçok beslenme bozukluğu ve hastalıkların önüne geçebiliyor.

Premenstrual sendrom yönetiminde önemli!
• Krill yağı kullanan kadınlarda adet öncesi duygu durum ile ilgili olumsuzlukların ve ağrıların azaltıyor.
• Göğüs hassasiyetini ve eklem ağrılarını azaltıyor.
• Uterus kasılmalarını en aza indirip, damar daralmasını önlüyor.

Krill Oil’i Kullanırken Nelere Dikkat Edilmeli?

Krill Oil’in sağlığı koruma ve tedavi edici avantajlarından yararlanmak için mutlaka diyetisyeninizin önerisi ve takibi ile size uygun dozun ayarlanması önemli. Tüm ilaç ve gıda takviyelerinde olduğu gibi balık yağı ve krill yağı kullanımında kişiye özel bir beslenme reçetesi oluşturulması ve kişinin genetik özelliklerini dikkate alarak yapılan ürün seçimi ile bu ürünlerin yararlılığı maksimum seviyeye ulaşarak olumsuz etkiler en aza inecektir.
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Krıll Yağı mı? Balık Yağı mı?" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Prof.Dr.Dyt.Barış ÖZTÜRK'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Prof.Dr.Dyt.Barış ÖZTÜRK'ün izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     6 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Prof.Dr.Dyt.Barış ÖZTÜRK'ün Makaleleri
► Avokado Yağı Dyt.Nursena AKKAYA
► Krill Yağı ve Sağlık Üzerine Etkileri Prof.Dr.Dyt.Murat BAŞ
► Balık ve Sağlık Dyt.Diğdem AKÇA
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,980 uzman makalesi arasında 'Krıll Yağı mı? Balık Yağı mı?' başlığıyla benzeşen toplam 19 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
--
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


07:41
Top