2007'den Bugüne 92,262 Tavsiye, 28,210 Uzman ve 19,973 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Hayatı Hissetmek
MAKALE #1800 © Yazan Psk.Dnş.İsmail SÖNMEZ | Yayın Kasım 2008 | 8,072 Okuyucu
HAYATI HİSSETMEK



Günümüzde pekçoğumuzun hayatı koşuşturma ve mücadele ile devam etmekte, hayatımızın amacı yada anlamı mutlu olmaktan çok uzaklarda, kendimize yaşadığımız çağın bize dayattığı maddi hedefler belirlemişiz ve pek çoğumuz o maddi hedefler için yaşamakta ve onlar için çalışmaktayız. Acaba hiç hayatımızı, yaşadıklarımızı, hedeflerimizi, gözden geçiriyormuyuz ?

Kendimize hedef diye koyduğumuz şeyleri hiç sorguluyormuyuz ve bu hedeflerimize ulaşınca..... örneğin; birkaç yıldır hayalini kurduğumuz arabayı alınca, neler hissediyoruz? Bizim kaç gün mutlu hissetmemize yetiyor?

Anlatmaya çalıştığım, tüm bu hedeflerimizin peşinde koşarken aslında hayatı ıskalıyoruz. Hayat bir şekilde avuçlarımızdan kayıp gidiyor. Böyle anlamsızca, hiç kendimizi sorgulamadan yaşanan bir hayatın ikinci bölümünde yani emeklilikte bizi ciddi bir orta yaş krizi ve yanında da ağır bir depresyon beklemektedir. Emekli olup, iş hayatından uzaklaşınca ve kendimizle ve yaşadığımız yıllarla başbaşa kaldığımızda, cevaplamamız gereken bir sürü soru ortaya çıkıyor. Hayal edinki 60 yaşında emekli oldunuz, maddi hiçbir sıkıntınız yok, hayatınız ve geleceğiniz maddi anlamda güvencede ama bu güvencenin yanında, sizden yıllar önce uzaklaşmış ve artık kim olduğunu ve size karşı ne hissettiğini bile bilmediğiniz bir eşiniz, hiçbir zaman duygusal anlamda doyurucu bir ilişki içinde olamadığınız ve artık evden ayrılmış olan çocuklarınız........Böyle bir tablo içinde sizi bekleyen şey, kendi kendinize soracağınız ve cevaplayamayacağınız ağır sorular......Ben ne yaptım ? Nasıl bir hayat yaşadım? Yaşadığım 60 yılda mutlumuydum? Bu tipik orta yaş krizinde sizi bekleyen şey duygusal anlamda yalnızlık ve pişmanlıktır. Hissettiğimiz pişmanlık duygusu ise, yaşamadığımız, hep ertelediğimiz hayatın ve anların bize hissettirdikleridir. Bizler pişmanlığı daha çok yaşanmamışlıklarda yaşarız. İnsanlar, yaşadığım yada yaptığım hiçbirşeyden pişman değilim, iyi ki yaşadım bunları derler..... Ama ya yaşamadıkları yada erteledikleri ? Esas bizi kederlendiren yaşamadığımız, görmezden geldiklerimizin bize yaşattığı sorumluluk duygusudur.

Bizler yani insanoğlu, hayatının bir başı ve sonu (doğum ve ölüm) olduğunu bilen şanslı canlılardanız, bunu bilmek bizi daima kaygılandırır. Yaşamımızın anlamlı olup olmadığını daima sorgularız. Çünkü dünya sadece bizim onu oluşturduğumuz biçimiyle anlam taşır. Kendimize yarattığımız bu dünyada, kendi yaşamımızdan ancak biz sorumluyuz. Hayatına birtakım anlamlar yükleyen ve değerler atfeden sadece bizleriz. Biz ne kadar mutlu isek dünyada bizim için o derecede anlamlı hale geliyor. Yaşadığımız günden ve aldığımız nefesten keyif alıyoruz.

Hiç sabahları odanızın camını açıp, sabahın serin havasını içinize çekermisiniz?
Geçtiğiniz yada yürüdüğünüz yollarda, etrafınızdaki güzelliklerin farkındamısınız?
Acaba hayatınızın yada yaşadığınızın farkındamısınız?
En önemlisi mutlumusunuz?

Birgün öleceğini bilen varlıklar olarak, gereksiz oyalanmalarla, önemsiz kaygılarla bunalmış hayatlarımızı zenginleştrmek ve daha anlamlı kılmak tamamen bizim elimizde....

Unutmayın ki, kötü bir yaşam, kötü bir ölüm getirir.

Hayatınızın yönünü mutluluğa doğru çevirebilmek için işe sağduyunuzu dinlemekle başlayabilirsiniz. Sağduyunuzu dinlemeyi öğrenmelisiniz. O size doğru yolu mutlaka gösterecektir.

Duygusal durumunuzun farkında olmak, ne yaşadığını biliyor olmak bile bir başlangıç, değişim için bir adımdır. ‘’Hayat monoton ve ben mutsuzum’’ durumundan çıkıp, mutsuzluğunuzun gerçek ve objektif sebeplerini bilmek, kendi hayatımız üstündeki egemenlik hissini artıracaktır. Günün,hayatın,olayların getirdiğini yaşamaktansa, kendi hayatımıza egemen olmak, bu geminin kaptan koltuğuna oturmak ve ‘’rotamız neresi’’ diye sormak değişim yada gelişim için çok çok güzel bir başlangıçtır.

Hayata karşı çözümsüz kaldığımız durum ve olaylarda, problemin gerçekte ne olduğunu bilmek çözüme doğru atılan bir adımdır.

Çevremizde çok sık rastladığımız ‘’mutsuzum’’ diyen insanların pekçoğunun, esas problemlerini ve o problemi oluşturan koşulları, problemin temelini bilmediklerinden emin olun. Bizler önümüze çıkan sorunlarda, sorun odaklı yaşamayı seven insanlarız. Sorunumuzu tespit edip, çözüp yolumuza devam etmektense, orda takılıp kalmaya ve sorunu gözümüzde daha da büyütüp içinde boğulmaya daha meyilliyiz. Bazı insanlar ise yaşadıklarından acı çekmeye ve bu acıyı daha büyütmeye ve acıyla kendilerini narkotize etmeye daha yatkınlar.

Bu tarz insanların psikolojik yardım almadan bakış açılarını değiştirmeleri oldukça zordur.
Ama eğer ki yaşadığınız acının bir anlamı ve sebebi varsa, bu acıyı ve depresif hali yaşamak en doğalıdır. Anlamı olan acıları aşmak daha kolaydır.

Bir kez geldiğimiz ve birgün gideceğimizi bildiğimiz şu yaşam yolculuğumuzda, yaşadığımızın farkında olmak, her anını bilerek ve isteyerek yaşamak, yaşadığımız anlardan keyif almak, hayatı anlamlı ve keyifli hale getirmek sadece bizim seçimimizden ibaret.

Aldığımız nefes, içtiğimiz bir yudum su için şükretmekle işe başlayabiliriz. Bu yaşamın bize değerli bir armağan olduğunu unutmayalım. Bize hediye edilen ve özenli koruduğumuz değerli armağanlarımız vardır ya hayatımızı da öyle değerli kılalım ve koruyalım. Hayatı hissedelim.......

Hayatımızda sorunlar olması kaçınılmaz ama o sorunlarla mücadele gücü ve sorunların çözümleri sadece sizin içinizde.

Mücadeleyle ve çalışarak başardıklarımıza bakalım. Başardıklarımız bize mutluluk, güven ve güç verecektir. Bu güçle hayatımızın rotasını değiştirebilir, mutluluğa dogru yelken açabiliriz.

Geçmişimizle ve kendimizle barışmanın yollarını arayalım. Çünkü kendisiyle barışık olmayan bir kimsenin çevresiyle ve hayatıyla barışık olması da oldukça zordur.

Çözemediğiniz sorunlarınız için bir uzmandan yardım almaktan çekinmeyin. Göreceksiniz ki çözümler çok yakınınızda hatta sizin içinizde, size gerekli olan sadece birinin dostça uzanan profesyonel yardım eli.

Mutluluğu içinizde hissetmediğiniz sürece, onun yüzünüze ve hayatınıza yansıması mümkün değildir. Hayatınızı değiştirmek için bir adım atın, biryerlerden başlayın.....

Unutmayın ki ‘’ Yaşam ısmarlanamaz ’’.

Herkese mutlu ve anlamlı bir yaşam dileğiyle........

İsmail Sönmez
Psikolojik Danışman
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Hayatı Hissetmek" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Psk.Dnş.İsmail SÖNMEZ'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Psk.Dnş.İsmail SÖNMEZ'in izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     3 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
İsmail SÖNMEZ Fotoğraf
Psk.Dnş.İsmail SÖNMEZ
İzmir (Online hizmet de veriyor)
Psikolojik Danışman
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi118 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Psk.Dnş.İsmail SÖNMEZ'in Makaleleri
► Güvenmeyerek Güvende Hissetmek Psk.Ziya ÜNLÜTÜRK
► Sevmek,hissetmek Ama Nasıl? Psk.Dnş.Kemal TUNCER
► Kendimizi Özel ve Önemli Hissetmek Dr.Psk.Ümit AKÇAKAYA
► Şimdi ve Burada Hissetmek ve Depresyon Psk.Ayşenur BAYRAKTAR
► Kadında Aile Hayatı Psk.Ebru ÖZKARDAŞ
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,973 uzman makalesi arasında 'Hayatı Hissetmek' başlığıyla benzeşen toplam 12 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► 3,4,5 Yaş Özellikleri Nisan 2014
► Pazar Günü Babaları Mart 2014
► İnternet ve Sosyal Medya Şubat 2014
► Ergenlikte Depresyon Eylül 2010
► Hamilelik Psikolojisi Eylül 2010
► Bugünü Mutlu Yaşamak Eylül 2009
► Össde Başarı Ağustos 2009
► Yaşam ve Yalnızlık Nisan 2009
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


17:43
Top