Kanserden Korunmak İçin Nasıl Beslenmeliyiz?
Kanser, hücrelerde DNA'nın hasarı sonucu hücrelerin*kontrolsüz veya anormal bir şekilde büyümesi ve çoğalmasıdır. *Sigara ve alkol kullanımı, kimyasallara ve ağır metallere *maruz kalma, stres, yanlış ve kötü beslenme genetiğinde etkisi ile vücutta oksidan miktarını arttırarak DNA hasarına sebep olur ve *sonucunda kanser oluşur. Oluşan kanser tipine göre sırası değişse de beslenmenin kanser oluşumunda etkisi hep üst sıralardadır. Kötü hava koşulları, kimyasallar, sigara vb.* alınan onca oksidanın vücuttan atılması ve daha fazla oksidan almamak için sağlıklı beslenmek şarttır.
Peki*kanserden korunmak için*neleri tüketmeli, nelerden uzak durmalıyız..
1)Sebze ve Meyve Ağırlıklı Beslenin
Sebze ve meyveler içerdikleri vitamin, mineral ve yüksek antioksidanlar sayesinde vücudu oksitlerden arındırır. Buda kansere yakalanma riskini oldukça düşürür. Gün içerisinde sebze ve meyvelerden (toplam) en az 5 porsiyon tüketmek kansere karşı koruyucudur.
2)Mevsiminde sebze ve meyve tüketin
Sebze ve meyvelerin olgunlaştırılması için kullanılan ilaçlar özellikle kontrollü kullanılmadığında zehir etkisi yaratır. Her mevsimin hasadı zaten o mevsim ihtiyacınız olan besin maddelerini içerir.
3)Hergün*Yeşilçay Tüketin
Yeşilçay yüzlerce *antioksidan çeşidini birlikte içerir. Günde 2 bardak yeşilçay tüketimi kansere karşı koruyucudur.
*4)Küflere dikkat edin.
Kurutularak tüketilen meyve ve sebzeler, bitkiçayları, baharatlar yanlış ve kirli yerlerde kurutulduklarında aflotoksin denilen gözle görülmeyen ama çok tehlike ve kanserojen olan küfleri üretirler. Bu sebeple bitki çaylarınızı ve baharatlarınızı kendiniz kurutarak yapın ya da paketlilerini tercih edin. Güvenirliliğinden emin olmağınız hiç bir aktardan hiçbir bitki satın almayın. Çürümüş sebze ve meyveleri dolabınızda bulundurmayın.
5)Fastfoodlardan uzak durun.
Gerek yağların sağlıksızlığı, gerek çin tuzu vb. katkıların kullanılması gerekse kullanılan ekmek,et vb. malzemenin kalitesizliği ile fastfood başlı başına kanserojendir.
6)Kızartmadan uzak durun, bir yağı 3 kereden fazla kızartma yağı olarak kullanmayın.
Sağlıklı bir yağ olan zeytinyağı dahil tüm yağlar yüksek ısıya ma
ruz kaldığında yanar ve zararlı birleşikler olan oksitleri üretip kanserojen bir hal alır. Her ısıya maruz kaldığında daha çok oksit üretirler ve ayrıca kızartılan besinin *değerini düşürürler. Aynı yağı 3 kereden fazla kullanmayın ve ayda 2-3 kereden fazla kızartma tüketmeyin.
7)Beyaz un,şeker ve tuzdan uzak durun.
8)Haftada 2 kez balık tüketin.
9)Salam,*sosis vb. Şarküteri ürünleri tüketmeyin.
Şarküteri ürünlerinin raf ömrünü uzatmak için kullanılan nitrit ve nitratın fazla tüketiminin özellikle bağırsak ve mide kanserine sebep *olduğu kanıtlanmıştır. Özellikle çocuklardan uzak tutun.
10)Doğal besinler tüketmeye çalışın, elinizden geldiğince kimyasallardan ve katkı maddelerinden uzak durun.
11)Mangal yaparken dikkatli olun.
Kömür ve odunla yakın temasta bulunan etleryanarak kanserojen
bir hal alır. Mangal yaparken etlerin ateşten 15 cm. kadar uzaklıkta olmasına dikkat edin ve etin yanmış yerini tüketmeyin Haşlama ve buğulama en sağlıklı pişirme şeklidir
12) D vitamininize dikkat edin.
Vitamin D’nin kansere karşı koruyucu olduğunu ve olumlu sağlık etkilerini gösteren çok sayıda çalışma bulunmaktadır. Bu nedenle D vitamini eksikliğine karşı önlemler almak, gerekli ise D vitamini preparatları kullanmak ve D vitamini için önemli bir kaynak olan UVB ışınına gün içerisinde kontrollü ve uyarılara uygun şekilde maruz kalmak gerekmektedir. Güneş ışınları yoluyla yeterli Vitamin D’yi alabilmek için el ve yüz *bölgesinin günde yaklaşık 15 dakika kadar güneşe maruziyeti gerekli ve yeterlidir.
13)Probiyotik ve prebiyotikler beslenmemizde mutlaka bulundurun.
Probiyotik gıdalar, sindirim sisteminin çalışmasına yardımcı olan canlı mikroorganizmaları içeren gıdalardır ve özellikle bağırsak kanserlerine karşı koruyucudur. Ayran,Süzme peynir,Yoğurt,Lahana turşusu, Kefir, tarhana, boza, pastörize edilmemiş turşu ve zeytin bazı doğal probiyotik içeren gıdalardır. Prebiyotikler ise vücudumuza aldığımız sağlıklı bakteriler olan probiyotiklere sağlıklı bağırsak ortamı sağlayarak çoğalmalarını sağlar. Baklagiller, Soğan, Sarımsak, Pırasa, Muz, Yer elması, Keten tohumu, Kuşkonmaz, Enginar vb. besinler doğal prebiyotiklerdir.
Ayrıca;
kanserden korunmak için sigara ve alkol uzak durulmalı. Düzenli egzersiz yapılmalı ve kötü hava koşullarından ve stresten uzak durulmalıdır. Araştırmalar hobi edinen ve düzenli spor yapan insanların kansere yakalanma riskinin daha düşük olduğunu belirtmektedir. Evde kimsallar maddeler yerine daha doğal sirke,tuz, limon suyu gibi daha doğal temizlik malzemeleri kullanabilirsiniz.
NOT: Çocukları kanserden korumak ailelere düşmektedir. Çocukların uzun süre bilgisayar başında oturmasını engelleyerek onları spor , müzik faaliyetlerine yönlendirin. Beslenmesine dikkat edin ve sağlıklı beslenmeyi örnek olarak öğretin. Eğer sigara kullanıyorsanız bile onların yanında içmeyerek örnek olun ve onları kesinlikle pasif içici yapmayın.
Ssağlıklı çocuklar, sağlıklı gelecekler..
Peki*kanserden korunmak için*neleri tüketmeli, nelerden uzak durmalıyız..
1)Sebze ve Meyve Ağırlıklı Beslenin
Sebze ve meyveler içerdikleri vitamin, mineral ve yüksek antioksidanlar sayesinde vücudu oksitlerden arındırır. Buda kansere yakalanma riskini oldukça düşürür. Gün içerisinde sebze ve meyvelerden (toplam) en az 5 porsiyon tüketmek kansere karşı koruyucudur.
2)Mevsiminde sebze ve meyve tüketin
Sebze ve meyvelerin olgunlaştırılması için kullanılan ilaçlar özellikle kontrollü kullanılmadığında zehir etkisi yaratır. Her mevsimin hasadı zaten o mevsim ihtiyacınız olan besin maddelerini içerir.
3)Hergün*Yeşilçay Tüketin
Yeşilçay yüzlerce *antioksidan çeşidini birlikte içerir. Günde 2 bardak yeşilçay tüketimi kansere karşı koruyucudur.
*4)Küflere dikkat edin.
Kurutularak tüketilen meyve ve sebzeler, bitkiçayları, baharatlar yanlış ve kirli yerlerde kurutulduklarında aflotoksin denilen gözle görülmeyen ama çok tehlike ve kanserojen olan küfleri üretirler. Bu sebeple bitki çaylarınızı ve baharatlarınızı kendiniz kurutarak yapın ya da paketlilerini tercih edin. Güvenirliliğinden emin olmağınız hiç bir aktardan hiçbir bitki satın almayın. Çürümüş sebze ve meyveleri dolabınızda bulundurmayın.
5)Fastfoodlardan uzak durun.
Gerek yağların sağlıksızlığı, gerek çin tuzu vb. katkıların kullanılması gerekse kullanılan ekmek,et vb. malzemenin kalitesizliği ile fastfood başlı başına kanserojendir.
6)Kızartmadan uzak durun, bir yağı 3 kereden fazla kızartma yağı olarak kullanmayın.
Sağlıklı bir yağ olan zeytinyağı dahil tüm yağlar yüksek ısıya ma
ruz kaldığında yanar ve zararlı birleşikler olan oksitleri üretip kanserojen bir hal alır. Her ısıya maruz kaldığında daha çok oksit üretirler ve ayrıca kızartılan besinin *değerini düşürürler. Aynı yağı 3 kereden fazla kullanmayın ve ayda 2-3 kereden fazla kızartma tüketmeyin.
7)Beyaz un,şeker ve tuzdan uzak durun.
8)Haftada 2 kez balık tüketin.
9)Salam,*sosis vb. Şarküteri ürünleri tüketmeyin.
Şarküteri ürünlerinin raf ömrünü uzatmak için kullanılan nitrit ve nitratın fazla tüketiminin özellikle bağırsak ve mide kanserine sebep *olduğu kanıtlanmıştır. Özellikle çocuklardan uzak tutun.
10)Doğal besinler tüketmeye çalışın, elinizden geldiğince kimyasallardan ve katkı maddelerinden uzak durun.
11)Mangal yaparken dikkatli olun.
Kömür ve odunla yakın temasta bulunan etleryanarak kanserojen
bir hal alır. Mangal yaparken etlerin ateşten 15 cm. kadar uzaklıkta olmasına dikkat edin ve etin yanmış yerini tüketmeyin Haşlama ve buğulama en sağlıklı pişirme şeklidir
12) D vitamininize dikkat edin.
Vitamin D’nin kansere karşı koruyucu olduğunu ve olumlu sağlık etkilerini gösteren çok sayıda çalışma bulunmaktadır. Bu nedenle D vitamini eksikliğine karşı önlemler almak, gerekli ise D vitamini preparatları kullanmak ve D vitamini için önemli bir kaynak olan UVB ışınına gün içerisinde kontrollü ve uyarılara uygun şekilde maruz kalmak gerekmektedir. Güneş ışınları yoluyla yeterli Vitamin D’yi alabilmek için el ve yüz *bölgesinin günde yaklaşık 15 dakika kadar güneşe maruziyeti gerekli ve yeterlidir.
13)Probiyotik ve prebiyotikler beslenmemizde mutlaka bulundurun.
Probiyotik gıdalar, sindirim sisteminin çalışmasına yardımcı olan canlı mikroorganizmaları içeren gıdalardır ve özellikle bağırsak kanserlerine karşı koruyucudur. Ayran,Süzme peynir,Yoğurt,Lahana turşusu, Kefir, tarhana, boza, pastörize edilmemiş turşu ve zeytin bazı doğal probiyotik içeren gıdalardır. Prebiyotikler ise vücudumuza aldığımız sağlıklı bakteriler olan probiyotiklere sağlıklı bağırsak ortamı sağlayarak çoğalmalarını sağlar. Baklagiller, Soğan, Sarımsak, Pırasa, Muz, Yer elması, Keten tohumu, Kuşkonmaz, Enginar vb. besinler doğal prebiyotiklerdir.
Ayrıca;
kanserden korunmak için sigara ve alkol uzak durulmalı. Düzenli egzersiz yapılmalı ve kötü hava koşullarından ve stresten uzak durulmalıdır. Araştırmalar hobi edinen ve düzenli spor yapan insanların kansere yakalanma riskinin daha düşük olduğunu belirtmektedir. Evde kimsallar maddeler yerine daha doğal sirke,tuz, limon suyu gibi daha doğal temizlik malzemeleri kullanabilirsiniz.
NOT: Çocukları kanserden korumak ailelere düşmektedir. Çocukların uzun süre bilgisayar başında oturmasını engelleyerek onları spor , müzik faaliyetlerine yönlendirin. Beslenmesine dikkat edin ve sağlıklı beslenmeyi örnek olarak öğretin. Eğer sigara kullanıyorsanız bile onların yanında içmeyerek örnek olun ve onları kesinlikle pasif içici yapmayın.
Ssağlıklı çocuklar, sağlıklı gelecekler..
|
Yazan
|
Bu makaleden alıntı yapmak
için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir: "Kanserden Korunmak İçin Nasıl Beslenmeliyiz?" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Dyt.Gülşah GÜROL'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır. Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Dyt.Gülşah GÜROL'un izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz. |
1 Beğeni 
Yazan Uzman
|
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak
hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir
yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.
