2007'den Bugüne 92,309 Tavsiye, 28,219 Uzman ve 19,977 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Obsesif Kompulsif Bozukluk Tedavisi Mümkün mü?
MAKALE #20148 © Yazan Dr.Burak TOPRAK | Yayın Aralık 2018 | 2,809 Okuyucu
Obsesif Kompulsif Bozukluk Nedir ?

OKB, kişinin zihnine bir anda gelen zorlayıcı takıntılı düşünce, imge ve fikirlerin olduğu sonrasında bu sıkıntılı düşünce ve imgeleri yok etmek için ortaya çıkan kompulsiyon adı verilen yineleyici eylem ve düşüncelerden oluşur.

Obsesif kompulsif bozukluk nadir bir hastalık sanılmasına rağmen son yıllarda görülme sıklığı giderek artmaktadır.

Obsesif Kompulsif Bozukluk Kaç Yaşında Başlar

Obsesif kompulsif bozukluk genellikle çocukluk yıllarında başlamasına rağmen kişinin bunu bir hastalık olduğunu farketmesi 20’li yaşlarda olur. Uzun yıllar yaşamış olduğu takıntılı düşüncülerin bir kişilik özelliği olduğunu düşünüp tedavi olma arayışına girmeyebilir. Ancak takıntılar kişinin hayatını ciddi anlamda etkilemeye başladıktan sonra tedavi için başvurular başlar.

En Sık Görülen Obsesyon ve Kompulsiyonlar

Buluşma, Kirlenme Obsesyonu - Temizlik Kompulsiyonları
Kişi vücudunun, ellerinin kirlendiğini, mikrop ya da virüs kapabileceğini ve bu mikrobu başkalarına da bulaştıracağını düşünür bu yüzden sık sık uzun süreli ellerini yıkamaya başlar. Bazen o kadar sık ellerini yıkamaya başlar ki kişi saatlerini lavaboda geçirir ve elleri tahriş olur. Dışarda giydiği kıyafetleri eve gelir gelmez çıkarma ihtiyacı duyar. Bazen ailenin diğer üyelerinide ellerini yıkaması ve kıyafetlerini değiştirmesi için zorlar. Evi detaylı bir şekilde tekrar tekrar temizler.
Bazen dışardaki kuşlardan ya da hayvanlardan virüs ya da mikrop bulaşacağını düşünür ve bu düşünceleri gidermenin tek yolunun detaylı temizlik yapmaktan geçtiğini düşünür. Ancak ne kadar temizlik yapsa da bir süre sonra yeniden kirlendiğine ya da mikrop bulaştığına dair düşünceler oluşur ve tekrar el yıkama, temizlik yapma ihtiyacı doğar.

Kuşku Obsesyonu ve Kontrol Kompulsiyonu.

Kişi kapı, ocak, gazın açık kalmış olacağını düşünür ve tekrar tekrar kontrol eder. Ancak her kontrol sonrasında yeniden zihninde ya açık kaldıysa düşüncesi oluşur ve yeniden kontrol eder. Kişi zihnine gelen kuşkular nedeniyle evden çıkmakta zorlanır.
Başkalarına ya zarar verirsem istemeden onları incitirsem şeklinde kuşku obsesyonları oluşabilir. Acaba çocuğuma zarar verir miyim şeklinde oluşan zorlayıcı obsesyonlar kişinin evdeki tüm keskin aletleri saklar ya da evden atar ancak bu davranışlarda kişiyi rahatlatmaz ve olumsuz düşünceler ,kuşkular yeniden oluşur.

Cinsel içerikli obsesyonlar
Kişinin zihninden kendini rahatsız eden cinsel içerikli düşünceler saatlerce geçer bu düşünceler nedeniyle kendini suçlar. İstemediği ya da kendine yakıştıramadığı cinsel eylemler zihnini devamlı meşgul eder. Acab kontrolümü kaybedip yakın arkadaşlarıma ya da akrabalarıma karşı bir cinsel eylemde bulunur muyum? şeklinde kaygı dolu düşünceler kişinin toplumdan uzaklaşmasına neden olur.


Dini İçerikli Obsesyonlar

Dini ibadetlerini yaptıkları sırada akıllarına olmayacak düşünce v eylemler gelir. Örneğin namaz kılarken bir anda istemeden gelen küfürlü düşünceler kişinin ibadetini huzurlu bir şekilde yapmasına engel olur ya da bu düşünceler nedeniyle namazının bozulduğunu düşünüp namazı yarıda bırakabilir.

Simetri (Düzen) Kompulsiyonları

Kişinin tüm yaşamına simetri takıntıları egemen olmaya başlar. Masanın dağınıklığı nedeniyle huzursuz olur ve çalışmaz. Tüm kişisel eşyalarını belli bir düzen içinde tutar. Düzensizlik kişinin huzursuz olmasına neden olur. Örneğin kalemlerinin aynı hizada durmasına, yamuk duran eşyalar olduğunda düzeltme ihtiyacı duyar.

Dokunma Kompulsiyonları

Bazen kişiler iç huzursuzluğunu, sıkıntısını bazı özel eşyalara dokunarak bastırmaya çalışırlar. Kişi eğer bu özel eşyaya dokunmadan evden çıkarsa kendisinin ya da sevdiklerinin başına bir felaket geleceğinden endişelenir eğer eşyaya dokunmadan evden çıktıysa geri dönüp bu eşyaya dokunma ihtiyacı doğar bazen tekrar tekrar bu eşyaya dokunur.

Sayma Kompulsiyonları

Kişi bazen çocukluk yıllarından kalma bir alışkanlık olarak gördüğü bir sayıya kadar saymadan işlerini yaptığında bu işin olumsuz gideceğini düşünür. Örneğin sınavlara girerken soru çözmeye bu sayıya kadar sayarak başlar. Örneğin 3 kez aynı kelimeyi tekrar etmezse başına bir felaket geleceğinden endişelenir.


Biriktirme Kompulsiyonları

Kişi ilerde ya lazım olursa şeklindeki düşünceler nedeniyle eşyaları biriktirmeye başlar. Bazen çöp poşetleri, cam kavanozlar olabilireceği gibi, giyinmediği kıyafetler ve eşyalarla evini doldurur.

Obsesif Kompulsif Bozukluk Nedenleri Nelerdir ?

Obsesif Kompulsif Bozukluk genetik aktarımın olduğu beyinde serotonin vb hormonların işlevlerinde bozukluk olması nedeniyle oluşan bir beyin hastalığıdır.
Takıntılar Çocukları Nasıl Etkiler?

Genel olarak, istenmeyen ve zorlayıcı düşünce ve imgeler kişinin aklından bir türlü çıkmazlar (Takıntılar). Takıntılar nedeniyle ortaya çıkan kaygıyı azaltmak için sık sık bir takım ritüellere başvurur (kompulsiyonlar) ve rutini yapmaya zorlanırlar. Yetişkinlerden farklı olarak, OKB olan çocuklar ve gençler, takıntılarının ve zorlayıcı davranışlarının aşırı olduğunun veya semptomlarını tedavi edilebilen bir bozukluk olduğunun farkına varamayabilirler. Takıntı hastalığına sahip çocuklar çoğu zaman ebeveynleri tarafından fark edilmez ve bu durum çocuğun öğrencilik hayatını ve sosyal yaşantısı ciddi anlamda bozabilir. Kişi bu seslere o kadar odaklanır ki çoğu zaman çevresi tarafından dikkatsiz, dalgın, tembel ya da umursamaz biri olarak etiketlenirler ve bu durumun bir kişilik yapısı olduğu ve düzenleyeceği şeklinde bir yanlış inanış ortaya çıkar. Hem iç sesleri ile savaşan hem de çevresi tarafından damgalanan birey içine kapanır ve bu durumla ilgili yardım arayışından vazgeçebilir.

İç Sesim Susmuyor

Takıntı hastalığı olan kişi iç sesinin eleştirilerine karşı sürekli karşı düşünceler geliştirmeye kendini ikna etmeye ya da çevresindeki insanlardan onay almaya çalışır. Kişi en basit işlerini bile yaparken karar vermekte zorlanır. Kişi bir türlü emin olamadığından yakınır, acaba kapıyı kapadım mı kapamadım mı? Elime pislik bulaştı mı? Ödevimi düzgün yaptım mı yapmadım mı? Şeklinde bireyin beynini adeta kemiren içsesler ile günün büyük bölümünü geçirir. Olayları en ince ayrıntısına kadar düşünür ancak bir türlü karar verme mekanizmasını devreye geçiremez ya da karar verse dahi verdiği kararın doğruluğunu sorgulamaya devam eder.

Peki, takıntı hastalığı tedavi edilmezse ne olur?

Kişinin içinde bulunduğu durum o kadar zorlayıcıdır ki gün boyu birçok konu hakkında binlerce kez düşünen birey bir işini yapamaz hale gelebilir. İç sesiyle o kadar uğraşırki gündelik işlerini yapamaz hale gelebilir. İçinde ki sese odaklanan birey etrafında gerçekleşen olayları kaçırır tabloya çoğu zaman unutkanlık, dikkat dağınıklığı, hayattan zevk alamama, boşluk duygusu, kronik bir kaygı hali eşlik edebilir ve maalesef tedavisiz kalan kişilerde major depresyon gelişmesi an meselesidir.

Takıntı Hastalığının Tedavisi Mümkün mü?

Takıntı hastalığın tedavisinde kullanılan ilaçlar etkili olmakla birlikte yapılan çalışmalarda tedaviye eklenen bilişsel davranışçı terapinin en etkili tedavi yöntemi olduğu ve hastalığın tekrarlanması en aza indirdiği saptanmıştır. Bilişsel davranışçı terapi ile kişiye işlevsel olmayan duygu, düşünce ve davranışları hakkında belirgin bir farkındalık kazandırılarak tekrarlayıcı davranışlara ve kaçınma davranışlara yönelmesi yerine takıntılı düşüncenin ortaya çıkardığı sıkıntı hissine alışması hedeflenir.

Terapi sürecinde kişiye ilk aşamada psikoeğitim verilerek hastalığın doğası öğretilir.

Takıntıların oluş biçimi takıntılar ile ilgili varsayımları, inançları ele alınarak farklı bakış açıları geliştirilir.

Kişinin baş etme metotları saptanmaya çalışılır. Örneğin size yemyeşil bir ağaç resmini düşünmeyin dersem ağaç resmini zihninizden çıkarmaya çalıştıkça beyninizde yüzlerce ağaç imajı oluşmaya başlayacaktır o yüzden takıntılı düşünceyi zihninden kovmaya çalışmak yerine onu diğer olumlu düşünceler gibi nasıl kabulleneceğiz ve beynimizi serbest bırakmayı terapi sürecinde öğretilen bazı metotlardır.

Takıntılarımız için ‘’takma kafana geçer’’ dememek lazım yukarıda bahsettiğimiz gibi ciddi sosyal ve mesleki işlevsellik kaybına neden olan takıntıların tedavisi için bilişsel davranışçı terapinin en etkili yöntem olduğu unutulmamalıdır.

Tedavide zihne gelen olumsuz düşünce ve imgelerin yok edilmesi için ilaç tedavisi ve/veya psikoterapi uygulanmaktadır. OKB tedavisinin en az 2 yıl sürdürülmesi gerekir. Tedavinin ilk haftalarında ciddi bir düzelme beklenmese de 2-4 hafta arasında düzelme başlar. Tedavi sürecinde olumsuz düşünce ve imgelerden kurtulan zihin tekrarlama davranışlarının yapılmasını engeller ve kişi yaşamış olduğu huzursuzluktan kurtulur.

Uzm. Dr. Burak Toprak
Psikiyatri ve Psikoterapi Kliniği
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Obsesif Kompulsif Bozukluk Tedavisi Mümkün mü?" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Dr.Burak TOPRAK'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Dr.Burak TOPRAK'ın izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     1 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Burak TOPRAK Fotoğraf
Dr.Burak TOPRAK
İstanbul
Doktor "Ruh sağlığı ve hastalıkları - Psikiyatri"
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi1 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Dr.Burak TOPRAK'ın Makaleleri
► Obsesif Kompulsif Bozukluk Dr.Turgay KASAP
► Obsesif Kompulsif Bozukluk Dr.Şükran TELCİ
► Takıntı Hastalığı (Obsesif-Kompulsif Bozukluk) ÇOK OKUNUYOR Dr.İbrahim ATEŞ
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,977 uzman makalesi arasında 'Obsesif Kompulsif Bozukluk Tedavisi Mümkün mü?' başlığıyla benzeşen toplam 94 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Panik Bozukluk Nedir ? Aralık 2018
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


09:16
Top