2007'den Bugüne 92,309 Tavsiye, 28,219 Uzman ve 19,977 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Bağlanmayı Destekleyen Oyunlar
MAKALE #20513 © Yazan Psk.Seda BOYACIOĞLU | Yayın Mayıs 2019 | 3,192 Okuyucu
Bağlanma son zamanlarda adı sıkça duyulan bir kavram. Bağlanmanın ideal çeşidi olan güvenli bağlanma temelinde, çocuğun kendini bakım vereninin yanında güvende hissetmesi yatar. Bu güvenin oluşması için çok içsel meselelerden bahsedebilirken o güvenin oluşumuna destek olacak oyunlar da hem bakım verene hem çocuğa iyi gelir.
“Oyun nedir?” diyerek konuya hızlıca giriyorum.. Oyun; komik sesler çıkarmaktan, yanaklarınıza şişirerek balon yapıp bunu patlatmaktır mesela; “o piti piti” oyunundan masa oynularına kadar uzanan geniş bir kavramdır. Aslında oyun her şeydir. Markete giderken ağaçların arkasına saklanarak ilerlemek de bir oyundur çocuğunuzlayken. Çocuklarla her şey oyuna dönüşebilir, oyun eğlencelidir ve eğlence hayatı kolaylaştırır.
İlişki içeren oyunların çocukla ebeveynlerin etkileşimini arttırması ve eğlenceli olmasının dışında bir artısı daha vardır. Oyunda bir ilişki içerisinde olan çocuk kendini güvende, önemli ve değerli hissederler. Çocuğumuzun kendini güvende, önemli ve değerli hissetmesi onun için yapılacaklar listesinin amacını oluşturur. Kendisi ile ilgili bu olumlu düşünceleri heybesine koyan çocuk ileriki yıllarda da sorunların üstesinden daha rahat gelir.
Bu harika haberden sonra bağlanmayı destekleyen oyunlara devam edebiliriz.
Komik Sesler Çıkartma: Bağlanmayı destekleyen oyunlar çocuğun doğumuyla başlar. Buradaki en basit oyun onun çıkardığı sesleri taklit etmektir. Seslerin taklit edilmesi, çocuğa duyulduğunu hissettirir. İletişim karşılıklı olarak devam eder.
Ce-e: Bu oyun çocuğun ilk yılının ikinci yarısında severek oynanmaya başlayan ve uzun yıllar devam edecek olan bir oyundur. Görünen şey çok basittir. Anne ya da baba ortadan kaybolur, sonra ortaya çıkınca herkes güler. İlerleyen zamanlarda çocuk kendisi de yüzünü kapamaya başlar ve ortaya çıkınca yine herkes sevinir. Basit görünüyor değil mi? Ancak Ce-e oyununun yadsınamayacak bir özelliği vardır. Çocuklar –tam da ayrılık anksiyetesinin arttığı zamanlarda (9 ay civarı)- bu oyunu oynamaya bayılır. “Anne ortadan kayboldu ama geldi” mesajını en rahat aldığı andır bu. Annenin geri gelmemesinden korkan çocuk için çok rahatlatıcıdır tekrar geldiğini görmek. Ce-e oyunu size iş seyahatleri öncesi, ayrılıp kavuşma sabahlarından önceki gecelerde, .
Saklambaç: Ce-e oyunun gelişmiş modelidir. Saklanmak ve bulunacağından emin olmak iyi hissettirir. Hepimiz sevdiğimiz kişinin bizi bulmasından dolayı mutlu oluruz. Çocuk için de güven oluşturan çok önemli bir oyundur saklambaç. Tipik oynama şeklini bilme ihtimaliniz yüksek. Çocuk saklanır, ebeveyn sanki her yeri aramış ve onu bulamamış gibi yapar, bulunca da büyük bir şaşkınlık ve sevinç yaşar. Bu durum çocuğu hem keyiflendirir hem de ebeveynine olan güvenini hatırlatır. Ünlü psikanalist Winnicott’ın dediği söz saklambacın önemini gözler önüne serer: “Saklanmak keyiftir, bulunamamak felaket.” Burada önemli olan arama süresini biraz uzatarak keyfi arttırmak ama sonunda mutlaka bulmak. Eğer çocuk çok beklerse bulunamadığını düşünüp ortaya çıkabilir, bu işin keyifsiz kısmı olur. Siz saklandığınızda ise çocuğun keyfini kaçıracak kadar saklı kalmamaya dikkat edin.
Rol yapma oyunları: Bu oyunlar, çocuğun gücü elinde tuttuğu oyunlardır. Özellikle ilaç içmemek konusunda ya da muayene olmak istemediğiden dolayı direnen çocuklar için tedavi edici etkidedir doktorculuk. Zorla muayene edilen çocuk kendini güçsüz hisseder. Özellikle çocuğa zorla bir şey yaptırılan durumlarda hemen rol yapma oyunları ile çocuğun edilgen değil de etkin bir pozisyonda hissedeceği –mesela doktor olacağı- oyunların kurulması çocuğa kendini tekrar güvende hissettirir. Ebeveynini defalarca muayene eder, kulağına bakar, kalbini dinler… Bu onun kendini iyileştirme şeklidir.
Gücün çocukta olduğu oyunlar: Bu oyun türünün çoğu sorunu hallettiğini düşünmekteyim. Mesela evde kovalamaca oynayıp çocuğu bir türlü yakalayamak buna en basit örnektir. Mesela piknikte bir arıdan korkan çocuğunuzla eve geldikten sonra sizin “vızz” sesi çıkararak çocuğunuzun peşinde koştuğunuz, bir türlü yakalayamadığınız ve bu yakalamaca sırasında da beceriksizce davranıp komik duruma düştüğünüz ve beraberce eğlendiğiniz oyunlar yeni oluşmuş olan bu kaygıyı hızlıca eritecektir. Piknikte arı karşısında kendini güçsüz hissetmiş çocuğunuz evdeki “anne arı” karşısında eğlenmiş ve güçlü hisseder. Ayrıca, çocukların zaten fiziksel olarak daha küçük ve daha güçsüz oldukları için hissettikleri yetersizlik hissinin üstesinden gelmek için; yastık savaşı ya da size dokunur dokunmaz yere düşeceğiniz bir hacıyatmaz olduğunuz bir oyunla aşmaları olasıdır. Çocuğun kendini güçlü hissettiği oyunların önemli özelliği rekabet içermemesi. Siz sadece eğlence amaçlı güçsüzü ya da beceriksizi oynarsınız, bu rolü yaparken de beraberce eğlenirseniz oyun hedefine ulaşır. Çocuğunuz sizin herhangi bir dokunmasıyla devrilmeyeceğinizi bilir aslında, sadece bunu yaparken keyif almak, abartmamak –yani çocuğun kendini alay edilmiş hissetmemesi- ve bol bol gülmek şarttır. Bu oyunlar özellikle çocuk saldırgan davranışlar gösterdiği zamanlarda çok etkilidir. Onun içinden gelen bu dürtüyü kontrollü bir biçimde size yansıtması rahatlamasını sağlayacaktır. Böylece vurma davranışı okulda oluyorsa size bunu yansıttığı için okuldaki olay sayısı çok azalacaktır.
Saçmalamak: Çocuğunun kaygılandığı durumlarda kaygı verici olan nesneyi ya da olayı basitleştirmek için onunla biraz dalga geçmek rahatlatıcıdır. Mesela bir gösteri öncesi kaygılanan çocuğunuza rolünü bilerek hatalı ve komik şekilde oynamasını isteyip ona bu saçmalamada eşlik etmek ve bol bol gülmek gösteri ile ilgili endişelenen çocuğunuzun kaygısını azaltabilir. Başka bir örnek de fobilerle ilgili olabilir. Örümcekten korkan çocuğunuzla sadece örümcek sözcüğünü komik biçimlerde ve onlarca kere tekrarlayacağınız bir oyun oynayabilirsiniz. Sözcük çok tekrarlanmaktan ve komik şekilde telaffuz edilmekten çocuğunuz açısından eski korkutucu anlamından kurtulacaktır. Bir çoğunuz fark etmişsinizdir ki çocuklar kelime oyunlarına bayılır. O korktuğu nesnenin ismini başka bir nesnenin ismine benzettiğinizde muhtemelen bunu komik bulacaktır. Örneğin karıncadan korkan 2-3 yaşında bir çocuğa “Karıncaa, hava kararıncaaa” gibi basit bir tekerleme ile bile yardımcı olabilirsiniz. Bunu komik bulursa karınca için hissettiği korkunun yerini eğlenceli bir eşleştirme alabilir.
Çok hareketli oyunlar: Bolca koşma, zıplama, atlama, dans etme, çığlık atma içeren yani fiziksel aktivitenin bol olduğu oyunlar çocuğu rahatlatır çünkü eğlencelidir. Beden bu oyunlarda güç kazanır. Bu iyi hissettiren bir durumdur. Mesela çok korktuğu bir durum karşısında titreyen bir çocuğunuzla akşam evde bir müzik açıp komik bir şekilde titreyerek karşılıklı dans etmek çocuğu rahatlatır, çokça da güldürür.
Çocuğun bebek olduğu oyunlar: “Sen benim gözümde hala çocuksun” der ya anneler yetişkin evlatlarına. Çocukken de “abla oldun” ya da “abi oldun” diyerek büyütürüz onları. Çocukların da bazen daha küçük olmaya ihtiyaçları olur. Bazen çocuklar kendiliğinden bebek gibi davranmak isterler. Bu basit bir şefkat görme isteği olabilir. Bu durumda ona bebek gibi davranmaktan çekinmeyin. Özellikle boşanma ya da kardeşin gelişi gibi durumlarda çocuk tekrar o minik halindeki gibi şefkatinizi isteyebilir. Bu durumda onu sanki bebekmiş gibi kucağınıza almak, bebek severmiş gibi komik sesler çıkararak ona sevgi göstermek sevgi bardağını doldurmada çok işe yarar. Diğer bir örnek de giyinmek istemeyen çocuğunuzu kucağınıza alıp “Bak seni bebekken nasıl giydirirdim göstereyim hadi” diyip bebekken giydirdiğiniz gibi giydirip sevebilirsiniz. Çok hoşuna gidecektir.
Bu yazı Bağlanmayı Aletha Solter’in “Oyun Oynama Sanatı” adlı kitabından esinlenerek yazılmıştır. Siz de oyunla ilgili daha çok bilgi almak için bu kaynaktan yararlanabilirsiniz.
Bu oyunları oynarken eğlenmeniz dileğiyle.
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Bağlanmayı Destekleyen Oyunlar" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Psk.Seda BOYACIOĞLU'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Psk.Seda BOYACIOĞLU'nun izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     8 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Psk.Seda BOYACIOĞLU'nun Makaleleri
► Çocukluk ve Ergenlikte Zararlı Oyunlar Psk.Selen Türkiş ELÇİ
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,977 uzman makalesi arasında 'Bağlanmayı Destekleyen Oyunlar' başlığıyla benzeşen toplam 11 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Çocuklarda Yemek Seçme Mayıs 2019
► Depresyon Eylül 2011
► Alt Islatma (Enüresiz) Eylül 2010
► Kardeş Kıskançlığı Haziran 2010
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


18:28
Top