2007'den Bugüne 92,260 Tavsiye, 28,210 Uzman ve 19,973 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Çocuklarda Görülen Davraniş Bozukluklari ile İlgili Ailelerin Bilgi Düzeyleri ve Tutumlari
MAKALE #20598 © Yazan Psk.Peyman HASSOY | Yayın Haziran 2019 | 1,639 Okuyucu
ÇOCUKLARDA GÖRÜLEN DAVRANIŞ BOZKLUKLARI İLE İLGİLİ AİLELERİN
BİLGİ DÜZEYLERİ VE TUTUMLARI
THE INFORMATION LEVEL AND ATTITUDES OF FAMILIES ABOUT
CHILDREN BEHAVIOURAL DISORDERS

Peyman HASSOY*
,
ÖZET: Araşırmada nitel araştırma yöntemi kullanılmıştır. KKTC’nin Girne ilçesinde bulunan 4-12 yaş grubunda çocuğu olan 47 anne ve 10 babadan oluşan 57 aile ile görüşülmüştür. Araştırma verileri 15 Nisan 2009 - 20 Mayıs 2009 tarihleri arasında ailelerle bire bir yapılan görüşmeler yoluyla toplanmıştır. Araştırmada yarı yapılan görüşme formu kullanılmıştır. Görüşme formunda sosyodemografik ve davranış bozuklukları ile ilgili sorular yer almıştır.Yapılan araştırmada elde edilen bulgular davranış bozuklukları yönünden ailelerin yeterli bilgiye sahip olmadıkları, davranış
bozukluklarını tanımlamakta ve çeşitlerini saymakta zorluk yaşadıkları bununla birlikte normal çocukluk davranışları ile bozuklukları ayırt edemeyerek tedavi sürecinde doğru bir yol izleyemedikleri ortaya çıkmıştır. Bunun yanında bu bozuklukların giderilmesinde bir uzman yardımına ihtiyaç duyulduğunun farkında olduklarını ancak ailelerin çocuklardaki bozuklukları genellikle normal davranışlar olarak algıladıklarını ve kendilerinin çözebileceğini düşündüklerini göstermiştir.
Çocuklarda görülen davranış bozuklukları konusunda çocukların ruh sağlığı açısından ailelerin yeterli bilgiye sahip olmadığı ve ailelerin yeterli bilgilere sahip olabilmeleri için kapsamlı bir eğitim ve bilinçlendirme programlarına ihtiyaç olduğu
düşündürmektedir
Anahtar sözcükler: Çocuk, Davranış Bozukluğu, Aile, Tutum.

ABSTRACT: Qualitative method has been used in this research. This research is formed from interviewing 47 mothers and 10 fathers, a total of 57 families, who have children between the ages of 4-12 age group in the Kyrenia district. Research
data has been collected between the dates 15 April 2009 and 20 May 2009 with direct face to face interviews with the families. Semi-structured interview form has been used during this research. Sosyodemographic and behavioral disorders
related questions were included in the form of interview. According to the findings obtained from this research, families have little and insufficient knowledge about behavioral disorders of children. Although they have indicated their awareness of the necessity of professional help for the treatment of these disorders, they also pointed out that they are not totally aware how family attitude may affect the development of these disorders. Findings suggests that families have little knowledge about behavioral disorders in children mental health and that families need comprehensive educational programes in order to have enough and sufficient knowledge of behavioral disorders.
Keywords: Children, Behavioral disorders, Family, attitudes

1. GİRİŞ
Davranış bozukluğu günümüzde, gelişmiş ülkelerde en önemli sağlık sorunu olarak kabul edilmektedir. Ancak hangi davranışın normal, hangi davranışın anormal olduğu konusunda yapılan çalışmalarda uzmanlar arasında dahi farklılıklar görülmektedir (Zubin, 1967). Davranım bozukluğu, başkalarının temel haklarının ya da yaşa uygun başlıca toplumsal değer ve kuralların hiçe sayıldığı yineleyici ve sürekli bir davranış örüntüsüdür (DSM-IV, 1994). Davranış bozuklukları çocuğun çeşitli ruhsal ve bedensel nedenlere bağlı iç çatışmalarını davranışlarına aktarması sonucu ortaya çıkmaktadır. Çocuk, gelişim basamaklarında birtakım doğal zorluklarla karşılaşmakta ve bu zorlukları anne-babasının desteğiyle çözebilmektedir. Fakat çocuk bu desteği bulamaz ya da anne-baba tutumu
yanlış düzeyde olursa, tepki olarak çocukta duygusal ve davranışsal bozukluklar görülmeye başlar (Ayık, 2004). Çocuklar tepkilerini sürekli hırçınlık, sinirlilik, geçimsizlik, kavgacılık, okuldan kaçma, çalma, yangın çıkarma, sürekli başkaldırma ve kuralları çiğneme gibi belirtiler şeklinde göstermeye başlarlar (Yörükoğlu, 1998).

Çocuklardaki problem davranışların nedenlerini açıklamaya çalışan kuramcılar, psikodinamik ve sosyal öğrenme kuramı olmak üzere iki ana grup altında toplamaktadır (Laslett, 1978). Psikodinamik Kuramcılar Winnicott, Klein ve Bowlby (1953), çocuklardaki problem davranışları,çocukların başkalarına en fazla bağımlı olduğu 0-2 yaşlarında, çevresiyle, özellikle anneleriyle ilişkilerindeki başarısızlıkların sonuçları olarak açıklamaktadırlar. Diğer tarafta ise, sosyal öğrenme kuramı, psikodinamik kurama karşıt bir görüş olarak ortaya konmakta ve çocuklardaki davranış bozukluklarını objektif olarak gözlenebilir belirli çevre koşullarının ürünü olarak tanımlamaktadır (Laslett, 1978).
Uyum ve davranış bozukluklarının nedenleri yapılan araştırmalar sonucunda tam olarak bilinmemekle beraber bazı kaynaklar bozukluğun oluşmasında birçok psikolojik ve tıbbi rahatsızlıklarda olduğu gibi nedenleri sınıflandırarak; biyolojik (Ross,1974; Kırk, 1972; Hallahan, 1978) aile etmenleri (Enç, 1978) psikolojik ve toplumsal (Ankay, 1998), ekonomik ve kültürel (Geçtan, 1993) nedenlerden ortaya çıktığını bildirmektedirler. Zeka geriliği ve beyin örselenmesinin neden olduğu öğrenme bozuklukları dışında, çocuklarda ortaya çıkan, önlem alınmazsa bütün yaşam boyu olumsuz etkileri görülen davranış bozuklukları ayrı ayrı gruplar altında toplanabilmektedir. En sık görülen davranış bozuklukları kıskançlık, korkular, uyku düzensizlikler, kekemelik, tikler, parmak emme, tırnak yeme, yatağa işeme ve dışkı kaçırma gibi duygusal kaynaklı olanlardır. Bu sayılanlara masturbasyon, okuldan kaçma, yalan söyleme, karşı gelme, çalma, dikatsizlik, tembellik, kavgacılık,
saldırganlık, insanlara ve eşyalara zarar verme gibi eylemler de eklenebilir (Çağlar, 1981; Köknel,1981).
Pek çok araştırmacı çocukların davranış bozukluğu ortaya koymasında ailenin yetiştirme türünün (Baumrind, 1972), anne ve baba tutumunun (Jersild,1979; Yörükoğlu,2000; Yavuzer,2004;Kavaz 2006) çocuklarda davranış bozukluklarına neden olabileceğinin önemini açıklamıştır. Kuzgun, (1972) Ana baba tutumlarının, bireyin kendini gerçekleştirme düzeyi ile ilişkisinin etkisinin araştırılması amacıyla 219 kız, 162 erkek, toplam 381 ile yaptığı araştırmada demokratik ana baba
tutumlarının bireyin kendini gerçekleştirmesi için en uygun ortamı yarattığı, buna karşılık otoriter ana baba tutumunun bireyin kendini gerçekleştirme düzeyini olumsuz yönde etkilediğini bulmuştur. Halis’te (2006) 360 anne-baba ve 360 ergen olmak üzere 720 kişilik bir grup üzerinde yaptığı araştırmada, anne babaların, bütün tutum alt boyutlarında, PARI ölçeği ortalama puanlarının gerisinde
kaldıkları, ağırlıklı olarak koruyucu ve baskıcı tutum, en az olarak da demokratik tutum sergiledikleri görülmüştür (Halis, 2006). Anne-babaların çocuklarına karşı tutumları ile davranış problemleri arasındaki ilişkiyi incelemek amacıyla dördüncü ve beşinci sınıfa devam eden farklı sosyo-ekonomik düzeydeki 229 çocuğu incelemeye alan bir araştırmada çıkan bulgular ise alt sosyo-ekonomik
düzeydeki çocukların anne-babaları tarafından yeterince sevilmediklerini düşündüklerini ve diğer sosyo-ekonomik düzeydeki çocuklara göre daha fazla davranış bozukluğu gösterdikleri ortaya çıkmıştır (Güneysu, 1992).

İlkokula devam eden on yaş çocukları üzerinde yapılan çalışmada, çocuğun ebeveynlerinden yoksun olmasının davranış bozukluklarının yüksek olduğunu saptamıştır. Ayrıca çocuğun sahip olduğu fiziksel rahatsızlıkların yüksek oranda gelişmesine neden olduğunu, bu bozuklukların sayısının ebeveynleri tarafından reddedilen ve kısıtlanan deneklerde yüksek olduğunu saptamıştır (Frederking,
1975). Kişilik bozukluğu ve antisosyal davranış gösteren yetişkinler arasında yapılan incelemede, büyük çoğunluğunun çocukluk çağında anneden yoksun kaldığını ortaya koymuştur (Bowlby’nin,1951). Yörükoğlu yuva çocuklarında sallanma, parmak emme gibi davranışların fazla olduğunu, sosyal ve duygusal davranış bozukluklarının sıklıkla gözlendiğini ve bu özelliklerin ortaya
çıkmasında anne yoksulluğunun önemli ölçüde etkili olduğunu kabul etmiştir (Yörükoğlu, 1968).

Çocuklardaki Enürezis, Parmak Emme, Tırnak Yeme, Enkoprezis (Altına Yapma), Saldırganlık, Okul Korkusu, Tikler, Kekemelik, Yalan Söyleme, Çalma- Hırsızlık Yapma, Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (D.E.H.B.) gibi davranış bozukluklarına son yıllarda anlamaya ve tanımlamaya yönelik ilgi artmıştır. Değişen ve gelişen toplumumuz karşısında gelecek nesiller için daha sağlıklı bireylerden oluşan bir toplum yaşamı için, çocukların ilk yetiştirilmeye başladığı aile ortamındaki ebeveynlerin, davranış bozukluklarını önlemek için bilgili olmasına ihtiyaç vardır. Bu niteliksel çalışma KKTC’deki ailelerin ailelerin davranış bozuklukları ile ilgili bilgilerinin yeterli düzeyde olup olmadığını ve yine davranış bozukluklarına yönelik tutumlarını araştırmak amacıyla yapilmiştir.
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Çocuklarda Görülen Davraniş Bozukluklari ile İlgili Ailelerin Bilgi Düzeyleri ve Tutumlari" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Psk.Peyman HASSOY'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Psk.Peyman HASSOY'un izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Peyman HASSOY Fotoğraf
Psk.Peyman HASSOY
KKTC (Kıbrıs) (Online hizmet de veriyor)
Klinik Psikolog
TavsiyeEdiyorum.com Üyesiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Psk.Peyman HASSOY'un Makaleleri
► Histerik Kişilik Bozuklukları Psk.M.Enes İMERT
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,973 uzman makalesi arasında 'Çocuklarda Görülen Davraniş Bozukluklari ile İlgili Ailelerin Bilgi Düzeyleri ve Tutumlari' başlığıyla benzeşen toplam 45 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
--
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


01:23
Top