2007'den Bugüne 92,309 Tavsiye, 28,219 Uzman ve 19,977 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Üniversiteye Hazırlanmada İzlenecek Yöntemler
MAKALE #20673 © Yazan Uzm.Psk.Fundem ECE | Yayın Temmuz 2019 | 1,908 Okuyucu
Üniversiteye Hazırlanmada İzlenecek Yöntemler
Hayat boyunca hazırlandığımız sınavlar bitmez. Sınıfı geçmeye çalışırız, liseye geçmeye çalışırız yetmez delilerce çalışıp üniversiteyi kazanmaya çalışırız o da yetmez işe girmeye çalışırız, terfi etmeye çalışırız… Ama bitmez çünkü hayat zaten bir sınavdır. Bu sınavlar her ne kadar o an bizler için çok önemli görünse de aslında hiçbiri o kadar da abarttığımız kadar önemli değildir hepsi geçer gider yaptığımız stresle kalırız. Fakat yine de bu sınavlara hazırlanmak hayatımızı devam ettirebilmemiz için şarttır. Bu sınavlardan en önemlilerinden biri ise tartışmasız üniversite sınavıdır. Çünkü üniversite sınavı hayatımızı şekillendiren sınavdır. Hayatın geri kalanında, ruh halimizden tutun aile yaşantımıza kadar her alanında etkili olan mesleği bu sınavla seçeriz. Dolayısıyla bu sınava iyi hazırlanmak önemlidir. Sınavın önemi aşikar fakat hazırlanma sürecinde bir takım sorunlarla karşılaşıyoruz. Sınav süreci öncesinde edinilmiş sosyal medya alışkanlığı, hobilere ayrılan zamanın sınırsızlığı, arkadaşlarla geçirilen fütursuzca zamanlar… Zamanı etkili kullanmada yaşanan sorunlar ortaya çıkıyor. Evet, sınava hazırlanmak için istek var ancak nasıl çalışılacak, zaman nasıl kullanılacak ? Not alırken nelere dikkat edilmeli, okunan metnin ne kadarı not alınmalı, not kağıdının düzeni nasıl olmalı ? Ya da çalışılan konunun hatırlanması bazen tam bir işkence olur. Hatırlamakta güçlük çekilen konular hafızaya nasıl daha kolay gelecek? Ders çalışırken verimi arttırmaya yardım edecek 3 teknikten bahsedeceğim. Başlayalım! Zamanı verimli kullanmak için geliştirilen zaman yönetimi tekniği Pomodoro Tekniği. Verimliliği ve üretkenliği arttırmak için zamanı kontrollü kullanmak gerekir. Kısa molaları içeren bu tekniği 1980’li yıllarda Francesco Cirillo geliştirmiştir. Bu teknik uygulaması oldukça basit bir tekniktir ve teknikten verim alınabilmesi için 7 ile 20 gün arası sabit uygulamayı gerektirir. Zamanlayıcı 25 dakikaya ayarlanır ve derse odaklanılır. 25 dakika sonunda ise nereye gelinmiş olursa olsun 5 dakikalık mola verilir. Mola süresince ders hakkında hiçbir şey düşünmemek gereklidir yapılan işten tamamıyla uzaklaşmak gerekir. Toplam 30 dakikayı kapsayan 25 dakikalık çalışma ve 5 dakikalık mola 1 Pomodoro’ya eşittir. 4 Pomodoro döngüsü tamamlandığında 15-20 dakikalık uzun bir mola verilir. Zamanı etkili kullandığınızda veriminizdeki artışı gözlemleyeceksinizdir. Etkili biçimde not tutmayı sağlayan Walter Pauk tarafından 1940’lı yıllarda geliştirilen Cornell Metodu kişinin aktif öğrenme sürecinde olmasını sağlayarak düzenli not almasına imkan sunuyor. Teknikte defter sayfası anahtar kelimeler, notlar ve özet olmak üzere 3 bölüme ayrılır. Defterin sol tarafına 3-4 parmak genişliğinde, yine aşağısından da 3-4 parmak genişliğinde çizgiler çekilir. Sol taraftaki bölme anahtar kelimeler için, sağ taraftaki bölme notlar için, aşağıdaki bölme ise özet için ayrılır. Sağ tarafa ana notlar alınır, sol tarafa semboller, kısaltmalar yazılır. Son olarak aşağı tarafa ise en önemli notlar, ana noktalar yazılır. Organizasyon sonucu zamandan tasarruf edilmiş olunur. Bilginin daha hızlı hatırlanabilmesini temel alan Mnemonik Hafıza teknikleridir. Bu teknikte ise hemen hatırlamak istediğimiz bilgileri hafızanın yüzeyinde bulunan bilgilerle bağdaştırmaktır esas amaç. Tekniğin uygulanması sırasında dikkat edilmesi gereken ilkeler mevcuttur.
Bunlar:
1. Anlamlı Hale Getirmek
2. Belirli Bir Düzende Hafızaya Almak
3. Çağrışım Kurmak
4. Soyutları Somuta Çevirmek
5. Zihinde Canlandırmak
6. Kurulan Çağrışımları Mümkün Oldukça İlgi Çekici Tutmak Bu ilkeler doğrultusunda çalışmanın sonucunda bilgileri hafızanızda tutmanın ne kadar kolay olacağını göreceksiniz.

Herkesin de bildiği gibi öğrenciler için sınava girmek stres dolu ve kaygı yaratan bir durumdur. Öğrencinin sınavda başarısız olma korkusu strese yol açar ve sonucunda da ileri derecede kaygı düzeyi ortaya çıkar. Sınav kaygısı öğrencinin o an bildiği bilgileri de unutmasına yol açmaktadır. Aslında sınav kaygısı hafif düzeyde olduğunda öğrencinin başarılı olma ihtimali daha yüksektir. Çünkü hafif sınav kaygısına sahip olan öğrenciler derslerini ciddiye alacak ve çalışacaklardır.
SINAV KAYGISI ANINDA YAŞANAN BELİRTİLER NELERDİR?
• Baş ağrısı
• Karın ağrısı
• Mide bulantısı-kusma
• Nefes alıp-vermede zorluk
• Kalp çarpıntısı
• Titreme
• Kabus görme, uykusuzluk
• Heyecan
• Kolay ağlama
• Dilin damağın kuruması
• Kaslarda gerginlik
• Sık idrara çıkma
• Soğuk terli eller
SINAV KAYGISI NEDEN OLUŞUR?
Sınav kaygısı yaşayan kişiler de sosyal çevrenin etkisi önemli bir yer taşır. Mükemmeliyetçi kişilerde de sınav kaygısı oldukça yüksektir. Çünkü bu kişiler her şeyin en iyisini istediklerinden sınavda da yüksek düzeyde kaygıya kapılırlar. Öğrencinin plansız programsız ders çalışma alışkanlığı, sorumluluklarını zamanında yerine getirmemesi, ailenin öğrenciyi sürekli eleştirerek başkalarıyla karşılaştırması ve ailenin öğrenciden kapasitesinin üstünde bir beklenti içerisinde olması.
SINAV KAYGISIYLA BAŞA ÇIKMA YOLLARI NELERDİR?
Öğrenci sahip olduğu olumsuz düşünceleri düşünmeye başlar ve bunlarla başa çıkmaya çalışır. Öğrenci sınav kaygısı yaşadığı dönemde olumsuz düşünceleri olumlu düşüncelere çevirir ve sınav esnasında kaygıyı hafifletebilir. Yoğun kaygı duyduğu anda da dikkatini başka durumlara yöneltebilir. Öğrenciye tüm ciğerleri dolduracak şekilde yavaş yavaş nefes vermesiyle fiziksel olarak düzene girmesi sağlanabilir. En önemli tekniklerden olan kas gevşetme tekniği de kaygıyı azaltmada çok yararlı olabilmektedir. Öğrencinin vücudunun rahatlaması amaçlanır.
STRESLE BAŞA ÇIKMA
Stres, kişinin bedensel ve ruhsal sınırlarının tehdit edilmesi, zorlanması ile ortaya çıkan ve kapasitesini zorlayan bir durumdur. Stres, kişinin verimliliğini düşürür, kararsızlığa, kişinin duygusal ilişkilerinde ve iletişiminde bozulmalara neden olur. Öfke, düşmanlık ve kızgınlığa neden olabilir. Kişi stresliyken değersizlik ve güvensizlik gibi duygular yaşayabilir. Stresin, zihinsel ve fiziksel kaynaklarımızı tüketen olumsuz bir yanı olduğu gibi potansiyelimizi kullanmamıza ve gelişmemize katkı sağlayan bir yanı da vardır. Duygu bakımından hafif bir genel uyarılmışlık düzeyinin bulunması yapılacak işe ilginin artmasına katkıda bulunabilir. Bu anlamda bir miktar stres, normal işlevlerde gereklidir. Fakat yoğun ve uzun süren stresin fizyolojik ve psikolojik açıdan olumsuz etkileri görülebilir. Uzun süren ve ciddi stres çocuklarda kişilik değişimine, intihar düşüncelerine ve kendine zarar verme davranışına neden olabilir. Bu yüzden çocukların yaşadığı stresin farkında olunmalı ve onlara stresleriyle baş etme konusunda destek sağlanmalıdır. Stresin fiziksel ve psikolojik, sosyal nedenleri vardır. Strese neden olan fiziksel nedenlere; aydınlık olmayan ortamlarda çalışmak, kalabalıklar (otobüs, metrobüs, dolmuş),aşırı sıcaklar, aşırı soğuklar, yoğun trafik, işe, okula gitmek için birden çok vasıta değiştirmek, uzun çalışma süreleri, tatil yapamama, dinlenememe, çok çalışma, hastalıklar, çevre kirliliği, yakınlarıyla, arkadaşlarıyla görüşememe, işsizlik, iflas, düşük ücretler, iş yerinde görev belirsizlikleri, borç, geçim sıkıntısı, barınma koşulları, göç gibi örnekler verilebilir. Stresin psikolojik ve sosyal nedenlerine; yalnızlık, yakınlarının desteğinin olmaması, eşler arasındaki çatışmalar, çocuklarla ilgili sorunlar, boşanma, ayrılıklar, güvenlik sorunları, işyerinde bezdirici uygulamalar, iş arkadaşlarıyla uyumsuzluk, ilişki sorunları, aşırı mükemmeliyetçilik, titizlik, alınganlık, korku, endişe, suçluluk duyguları, kıskançlık, utangaçlık, belirsizlikler, değersizlik duyguları, aşırı eleştiri gibi birçok neden örnek verilebilir. Stresle başa çıkmada etkili olmayan yöntemlere örnek olarak şunlar verilebilir: -Madde Bağımlılığı Birey stres veren durumlarla karşı karşıya kaldığında alkol ve sigara gibi kötü alışkınlıklara yönelebilir. Ancak alkol ve sigaranın verdiği zararlar stresin başlı başına verdiği zararlardan daha büyük olabilmektedir. Alkol ve sigara, uzun vadede fizyolojik ve psikolojik bağımlılığa neden olduğu için ileride bir stres kaynağına dönüşmektedir. -İçe Kapanma Bazı bireyler stresle yüzleşmekten kaçınarak geri çekilip içe kapanabilir. Stres yaratıcı durumlardan başlangıçta kaçabilir. Sorunlarını yok sayarak olayların dışına çıkabilir. Ancak sorun çözülmemiş olur. -Aşırı Yemek Yeme Başlangıçta aşırı yemek yeme, kişiyi rahatlatabilir. Ancak gittikçe alınan kilolar ve sağlığa zararlı olması nedeniyle bu yöntem de başlı başına bir stres kaynağı olabilir. -Aşırı Tepki Gösterme Küçük değişikliklerden ve ya hayal kırıklıklarından olumsuz etkilenerek yoğun bir şekilde kaygı hissetme, öfke nöbetleri, kırıcı olma gibi davranışlar oluşabilir. Ancak bu davranışlar bireyin yalnızlaşmasına neden olarak bir stres kaynağı olabilir. Bu dönemlerinde çocukların vermiş olduğu aşırı tepkilere kızmak yerine sakinleşmesini beklemek ve sonra iletişim kurmak daha doğru olacaktır. -Kontrolsüz Alışveriş Yenilik yapmak ve kendisine iyi gelmesi amacıyla yapılan alışverişler sık hale gelirse kişinin borçlanmalarına, isteklerini ve ihtiyaçlarını ertelemelerine neden olur. Bu durumun sonucunda birey daha yoğun bir stres yaşar. Stresle başa çıkmada etkili olan yöntemler ise şunlardır: -Olumlu Düşünmek Kendimize yaptığımız olumsuz düşünceler çoğaldıkça olumlu hale getirmemiz zorlaşır. Olumsuz düşüncelerimizin farkına varmak bir deyişle olumsuz düşündüğümüz sırada bu zararlı düşünceleri yakalamak stresi azaltmaya yardımcı olur ve daha sağlıklı kararlar almamıza yardımcı olur. -Kendimizi Hazırlamak Örneğin çocuklar sınava girmeden önce onu bu duruma alıştırmak stresini azaltmasında yardımcı olur. -Başka Konulara Yoğunlaşın Bizleri üzen, endişelendiren, tedirginlik yaratan, korkutan düşüncelere çok fazla odaklanmak yerine ulaşmaya çalıştığımız sonuçlar üzerine odaklanmak stresimizi azaltmaya yardımcı olacaktır. -Paylaşmak Eğer problemlerimiz insanlarla olan ilişkilerimizden kaynaklanıyorsa bu problemi diğer insanlarla konuşarak çözmek faydalı olacaktır. -Zaman Yönetimi Zaman yönetimi konusunda kararlı olan insanlar genellikle başarılı insanlardır. Kişinin zaman yönetimi konusunda programlarını hazırlarlarken programın gerçekçi, bireyin kişilik özelliklerine uygun ve kendisiyle uyumlu olmasına dikkat etmelidirler. Aynı zamanda programlarda zorunlu etkinliklerin yanında kişinin eğlenmesini ve gelişmesini sağlayan aktiviteler de (spor yapma, sinemaya gitme, konsere gitme vb.) bulunmalıdır. -Problem Çözme Teknikleri Kullanma Kişinin problemleri üzerinde çözüm seçenekleri oluşturarak bunlardan en uygun, kullanışlı ve doğru çözüm yolunu seçmesi kişiyi güçlendirecektir. -Aşırı Genellemelerden Kaçınma Kişi, tek bir olaydan hareketle bütüne yönelik olumsuz düşünceler geliştirmemelidir. Kişinin kendi kendine yaptığı olumsuz düşünceler zaman geçtikçe otomatikleşir ve olumlu düşüncelerle yer değiştirmesi zorlaşır. -Kişiler Arası İlişkileri Geliştirme Kişinin sorunları eğer diğer insanlarla olan iletişiminden kaynaklanıyorsa bu durumla karşısındaki kişi ile konuşması sorunu çözmesi için bir çözüm anahtarı olacaktır. Aynı zamanda daha suçlayıcı bir dil olan ‘’sen dili’’ yerine kendi duygularımızı belirttiğimiz ‘’ben dili’’ daha yapıcı olacaktır. -Sosyal Etkinlikleri Geliştirme Günlük hayatımızda rutin etkinliklerimiz dışında farklı bir etkinliği denemek örneğin sinemaya, tiyatroya zaman ayırmak, konsere gitmek vb. aktiviteler zihni dinlendirmeye yardımcı olabilir. Yine kitap, dergi, roman okumak kişiyi stresten uzaklaştırabilir. -Fiziksel Aktivite Doğru egzersiz bedenin genel fizyolojik koşullarını iyileştirir. Örneğin kas gücünü artırabilir, kilo vermeye ve almamaya yardımcı olabilir. Egzersiz yapmak vücudun stresle oluşan hormonlardan arınmasına yardımcı olabilir. -Dengeli Beslenme Çay, kahve, çikolata, kakao, kolalı besinler strese yol açan besinlerdir. Bu besinler, stres tepkisini başlatan kimyasal maddeler içerirler, uyanıklılık ve hareketliliği artırır. Bunlar yerine ıhlamur, adaçayı, bitki çayları, meyve tüketilebilir. Beslenme alışkanlıkları düzenlenerek bireyin sağlığı üzerindeki kontrolü ve enerji düzeyi üzerinde kontrolü arttırılabilir. -Gevşeme Egzersizleri Gevşeme egzersizleri, kaset ve CD aracılığıyla bir uzmandan öğrenilebilir. Bu egzersizde kişi sırası ile baştan başlayarak bütün kaslarını gevşetmeyi öğrenir. Örneğin gergin ortamlarda bulunmadan önce bütün kaslarını gevşetir ve bedeni üzerinde kontrolü sağlar. -Zihinde Canlandırma Kişi sevdiği bir ortamı, olmak istediği güvenli bir yeri ya da geçmişinde yaşadığı güzel bir olayı hatırlayarak strese neden olan olumsuz duygu ve düşüncelerinden uzaklaşabilir.
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Üniversiteye Hazırlanmada İzlenecek Yöntemler" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Uzm.Psk.Fundem ECE'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Uzm.Psk.Fundem ECE'nin izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Fundem ECE Fotoğraf
Uzm.Psk.Fundem ECE
İstanbul (Online hizmet de veriyor)
Uzman Klinik Psikolog
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi24 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Uzm.Psk.Fundem ECE'nin Makaleleri
► Sınavlara Hazırlanmada Motivasyon Psk.Süleyman ÇOKAY
► Psikanalitik Terapide Yöntemler Psk.Doğancan GÖKÇE
► Çocuk, Disiplin ve Yöntemler Psk.Duygu KARAKULAK TAKVİM
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,977 uzman makalesi arasında 'Üniversiteye Hazırlanmada İzlenecek Yöntemler' başlığıyla benzeşen toplam 22 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Duygusallık ve Kişilik Şubat 2020
► Stresle Başa Çıkma Temmuz 2019
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


18:18
Top