Kardeş Kıskançlığı
Kıskanma duygusu insanın doğasında var olan ve yeni bir kardeşin doğumu ile kendini gösteren bir durumdur. Aile içerinde çocuğun kardeşi olmasını istemesi ve bunu sürekli dile getirmesi halinde bile kardeşin doğumu sonrasında ağabey/abla kıskançlık belirtileri gösterebilir. Son zamanlarda anne ve babaların belki de en çok şikayet ettikleri konuların başında kardeşler arasında kıskançlık ve bunun oluşturduğu sorunlar gelmektedir.
Yeni bir kardeşin gelmesi demek aslında eve yeni bir bireyin katılması demektir. Yeni gelen birey her şeyden önce evin tüm dengesini değiştirecektir. Daha önce tüm ilginin kendi üzerinde olduğunu bilen ve alışan çocuk, kardeşin gelmesiyle ilginin dağılmasını fark etmektedir. Yoğunluğunun değişmesinin dışında ilginin yönünün de değişmesi muhtemeldir. Sadece ev içindeki bireylerin değil misafirlerin dahi yaklaşımı eskiye göre değişiklikler gösterebilmektedir.
Kardeşler arasında rekabet doğal ve normal gelişimin bir parçası olarak kabul edilmelidir. Bazen anne babalar yaşananlardan dolayı kendilerini suçlayabilmekte, davranışlarında hata aramakta, kendilerini de yıpratmaktadır. Bireysel danışmanlık süreçlerinde de ebeveynlere sıklıkla vurgulamaktayım; kıskanmak da mutluluk, öfke, üzüntü, heyecan kadar doğal bir duygudur ve yaşanması normaldir. Çocuklardan birinin diğerini kıskanması, herhangi can alcı tek bir sebepten ziyade yaşanan sürecin doğal bir parçasıdır. Duyguları kabul edilmeyen çocuk daha hırçın olabilmekte, kendini ifade etmekte zorlandığını hissettikçe ‘anlaşılmama’ durumu derinleşmektedir. Kardeş kıskançlığı yaşanan anları doğru yönetebilmek standart önerilerle hareket etmek yerine öncelikli olarak çocuğunuzun duygularına gerçekten eşlik edebilmekten geçmektedir.
Bu noktada bakış açısı ilk olarak şöyle değiştirilmelidir; çocuğunuz kıskançlık duygusunu yaşarken ne düşünüyor, zihninden ne geçiyor olabilir? Anne ya da babanın istemeden de olsa hangi davranışından sonra bu duygu artmakta ve çocuğun davranışlarının değişmesine neden olabilmektedir? Klinik görüşmeler sırasında; çocukların yalnız kaldıklarında anlaşmazlık yaşamadıkları ve bakım verenler yanlarında olduğunda çatışmaların arttığı bilgisi sıklıkla gelmektedir. Bu da ‘ne oluyor da olumsuz davranış ve duygularda artış oluyor’ sorusunu sormamızı sağlamaktadır. Çıkış noktası araştırmacı ve yapıcı olduğu müddetçe yoğun kıskançlık duyguları yaşayan çocuk, ebeveynleri tarafından kapsandığı ve kabul edildiğini fark edecektir.
Bir kardeşin varlığına alışma ve aile içinde biricikliği kaybetme süreci her çocuk tarafından farklı algılanıp farklı tepkilere neden olmaktadır. Bazı çocukların kardeşine olan kıskançlığını dışarıdan rahatlıkla gözlemleyebiliyorken, bazı çocukların ise tersine kardeşi doğduktan sonra ona yoğun ilgi gösterdiğini, anneye yardımcı olmak için bebeğin ihtiyaçlarını karşılamak istediğini görürüz. Kimi zaman bu ‘küçük anne’ olma şeklinde de görülebilmektedir. Böyle zamanlarda çocuklar kimi zaman kıskançlık duygusunu yaşasalar bile bunu dışa vurmayı tercih etmemekte veya gerçekten alışıldık ya da ‘beklendik’ şekilde bu duyguyla mücadele etmemektedir.
Kardeşe sahip olma durumunu her nasıl yaşarlarsa yaşasınlar çocukların yeni durumlara uyum sağlamak için zamana ihtiyaçları vardır. Bu nedenle yeni doğan kardeşini kıskanan bir çocuk eğer anne babanın dengeli ve olumlu tutumu devam ederse zamanla yeni duruma uyum sağlayabilmektedir. Eğer çocuklar arasında kıskançlık duygusunu dengelemekte ve nasıl bir tutum içinde olmanı gerektiğine karar vermekte zorlanıyorsanız; çocuk odaklı anne baba danışmanlığı ya da oyun terapisi desteği alabilirsiniz.
Yeni bir kardeşin gelmesi demek aslında eve yeni bir bireyin katılması demektir. Yeni gelen birey her şeyden önce evin tüm dengesini değiştirecektir. Daha önce tüm ilginin kendi üzerinde olduğunu bilen ve alışan çocuk, kardeşin gelmesiyle ilginin dağılmasını fark etmektedir. Yoğunluğunun değişmesinin dışında ilginin yönünün de değişmesi muhtemeldir. Sadece ev içindeki bireylerin değil misafirlerin dahi yaklaşımı eskiye göre değişiklikler gösterebilmektedir.
Kardeşler arasında rekabet doğal ve normal gelişimin bir parçası olarak kabul edilmelidir. Bazen anne babalar yaşananlardan dolayı kendilerini suçlayabilmekte, davranışlarında hata aramakta, kendilerini de yıpratmaktadır. Bireysel danışmanlık süreçlerinde de ebeveynlere sıklıkla vurgulamaktayım; kıskanmak da mutluluk, öfke, üzüntü, heyecan kadar doğal bir duygudur ve yaşanması normaldir. Çocuklardan birinin diğerini kıskanması, herhangi can alcı tek bir sebepten ziyade yaşanan sürecin doğal bir parçasıdır. Duyguları kabul edilmeyen çocuk daha hırçın olabilmekte, kendini ifade etmekte zorlandığını hissettikçe ‘anlaşılmama’ durumu derinleşmektedir. Kardeş kıskançlığı yaşanan anları doğru yönetebilmek standart önerilerle hareket etmek yerine öncelikli olarak çocuğunuzun duygularına gerçekten eşlik edebilmekten geçmektedir.
Bu noktada bakış açısı ilk olarak şöyle değiştirilmelidir; çocuğunuz kıskançlık duygusunu yaşarken ne düşünüyor, zihninden ne geçiyor olabilir? Anne ya da babanın istemeden de olsa hangi davranışından sonra bu duygu artmakta ve çocuğun davranışlarının değişmesine neden olabilmektedir? Klinik görüşmeler sırasında; çocukların yalnız kaldıklarında anlaşmazlık yaşamadıkları ve bakım verenler yanlarında olduğunda çatışmaların arttığı bilgisi sıklıkla gelmektedir. Bu da ‘ne oluyor da olumsuz davranış ve duygularda artış oluyor’ sorusunu sormamızı sağlamaktadır. Çıkış noktası araştırmacı ve yapıcı olduğu müddetçe yoğun kıskançlık duyguları yaşayan çocuk, ebeveynleri tarafından kapsandığı ve kabul edildiğini fark edecektir.
Bir kardeşin varlığına alışma ve aile içinde biricikliği kaybetme süreci her çocuk tarafından farklı algılanıp farklı tepkilere neden olmaktadır. Bazı çocukların kardeşine olan kıskançlığını dışarıdan rahatlıkla gözlemleyebiliyorken, bazı çocukların ise tersine kardeşi doğduktan sonra ona yoğun ilgi gösterdiğini, anneye yardımcı olmak için bebeğin ihtiyaçlarını karşılamak istediğini görürüz. Kimi zaman bu ‘küçük anne’ olma şeklinde de görülebilmektedir. Böyle zamanlarda çocuklar kimi zaman kıskançlık duygusunu yaşasalar bile bunu dışa vurmayı tercih etmemekte veya gerçekten alışıldık ya da ‘beklendik’ şekilde bu duyguyla mücadele etmemektedir.
Kardeşe sahip olma durumunu her nasıl yaşarlarsa yaşasınlar çocukların yeni durumlara uyum sağlamak için zamana ihtiyaçları vardır. Bu nedenle yeni doğan kardeşini kıskanan bir çocuk eğer anne babanın dengeli ve olumlu tutumu devam ederse zamanla yeni duruma uyum sağlayabilmektedir. Eğer çocuklar arasında kıskançlık duygusunu dengelemekte ve nasıl bir tutum içinde olmanı gerektiğine karar vermekte zorlanıyorsanız; çocuk odaklı anne baba danışmanlığı ya da oyun terapisi desteği alabilirsiniz.
Yazan
|
Bu makaleden alıntı yapmak
için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir: "Kardeş Kıskançlığı" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Uzm.Psk.Elif Can ÖZTÜRK'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır. Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Uzm.Psk.Elif Can ÖZTÜRK'ün izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz. |






Yazan Uzman
|
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak
hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir
yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.