Eşim Beni Olduğum Gibi Kabul Etmiyor, Ne Yapmalıyım?
Eşim, beni olduğum gibi kabul etmiyor. Bu durum bende sürekli yetersizlik duygusunu tetikliyor. Ne yapmalıyım?
Mutlu bir evlilik sağlıklı bir eş seçimiyle başlar. Bu süreçte eş adayında, kalbi yakınlık yanında haklı olarak huzurlu bir evliliğe zemin oluşturacak kriterler de aranır. Buna aynı zamanda uyum kriterleri de denir. Eş adayında bu özelliklerin büyük veya önemli bir kısmı varsa “evet” denilerek kabul edilir. Ancak hoşlanılmayan davranış, düşünce, inanç gibi özellikler fazlaysa reddedilir veya bunların hangilerinin ileride değiştirip değiştirilmeyeceği karara bağlanılarak yola devam edilir.
Tüm bunlara rağmen, evlendikten sonra eş adayını iyi tanıyamamaktan veya adayın kendisini gizlemesinden kaynaklanan sorunlar ortaya çıkabilir. Ancak bir eşin daha önce kabul edilen davranışları veya diğer kişilik özelliklerini evlendikten sonra zorla değiştirmeye kalkışmak hukuki olarak da, insanı olarak da doğru değil. Çünkü nikah bir akittir ve nikahta gündeme gelmeyen şeyler, daha sonra talep edilmez. Ayrıca bir insanı “olduğu gibi kabul etmemek” onun onuruna da bir hakarettir, evliliğe de büyük zarar verir. Çünkü karşı eşin inatlaşmasına, tepki vermesine ve çatışmaya neden olabilir.
Eşler, kendilerine saygı duyulduğunu hissederlerse, kabul edildikleri duygusunu yaşarlarsa dirençleri kırılır ve mutlulukları için zaten kendileri değişmek isterler.
Unutmamak gerekir ki, bir kişi ebedi yol arkadaşı olarak kabul edilmişse, hayat arkadaşı olarak sevilmişse her haliyle kabul edilmiştir, demektir. Tabii bu kişinin kendisine veya eşine bir zararı varsa, bu kabul edilemez davranışlar arasına girer ve bahsettiğimiz kabul bunu içermez.
Burada en büyük sorumluluk, eşini olduğu gibi kabul etmeye yanaşmayan kişiye düşmektedir. Ancak sorunun aşılması için diğer eşin de yapabilecekleri mutlaka vardır.
-Öncelikle eşinizi anlamak için özel bir çaba harcayın
İnsanlar kendilerini niyetleriyle, ama başkalarını genellikle davranışlarıyla değerlendirirler. Siz de eşinizi davranışıyla değerlendirip haklı olarak rahatsız oluyorsunuz. Hatta onun bu tutumundan dolayı bir direnç geliştirmiş olabilirsiniz.
Öncelikle eşinizin, bu davranışı altında yatan niyetini ve düşünceyi anlamaya çalışın. Belki de size karşı düşündüğünüz kadar olumsuz değil. Belki de iyi niyetle yanlış bir şey yapıyor. Belki de sizi yanlış anlıyor. Acaba evde sözünün dinlenilmediğini, pek de sayılıp değer verilmediğini düşünerek hakimiyet mi kurmak istiyor. Ailesinin sizinle ilgili eleştirilerinden mi etkileniyor, sizin onun bazı uyarıları karşısında inat etmenizden mi rahatsız oluyor. Kültürel olarak farklı anlayışlardan dolayı mı bunu yapıyor?
Her türlü eleştiriyi sizi aşağılamaya ya da küçümsemeye yönelik bir saldırı gibi
görmeyin
- Eşinizin sözlerini kendinizi geliştirecek geri bildirimler olarak görün.
Eşinizin sizden değişmenizi istemesi, onur kırıcı olabilir. Ancak siz ona yeni bir anlam çerçevesinden bakarsanız, tam tersi bir durum da olabilir. Şöyle ki bir kişiyi, günlük hayatta en iyi geliştiren şeylerden biri de çevresinin onunla ilgili geri bildirimlerdir. İnsan bu yolla kendisini daha iyi tanır ve eksikliklerini düzeltir. Çünkü her insanda kör noktalar vardır. Yani kişinin kendisinin göremediği fakat çevredeki herkesin gördüğü noktaları vardır. Bunu insanın kendi yüzünü görememesi fakat çevresindeki herkesin onu görmesine benzetebiliriz.
Eşinizin de sizden istediklerini kişisel gelişiminize bir vesile görün ve kendinizi bu o konularda geliştirmeye çalışın. Eşiniz bir davranışınızdan rahatsız ise ve sık sık dile getiriyorsa, gerçekten o davranışınızın üzerinde düşünün, davranış ve sözlerinizi gözden geçirin..
- İnatlaşmadan, eşinizin talepleri karşısında neler hissettiğinizi ona anlatın
Eşler, bazen art niyet taşımadan birbirleri için kırıcı veya yaralayıcı olabiliyorlar. Özellikle erkekler, kadınlar kadar hassas olmadıkları için, bazı söz ve davranışlarıyla eşlerini ne kadar üzdüklerinin farkında değiller.
Burada size düşen şey, uygun bir vakitte, kocanızı eleştirmeden ve sitem etmeden, eşinizin sizi olduğunuz gibi kabul etmemesinden dolayı ne kadar rencide olduğunuzu, yetersizlik duyguları yaşadığınızı söyleyin. Yani duygularınızı eşinize açın, gerekirse bir süre bunu sık sık yapın. Eşiniz, sizin duygularınızı anladıkça, size karşı davranışları da değişecektir.
- Özgüvenle herkes gibi sizin de eksikliklerinizin olabileceğini kabul edin
Eksiklikler ve yetersizlikleriniz konusunda eşinizle inatlaşmak ve görmemezlikten gelmek yerine, açık yüreklilikle bunu eşinize söyleyip, sabır ve yardım isteyin. Mesela şöyle diyebilirsiniz: “Herkes gibi, benim de senin de eksikliklerimiz mutlaka vardır. Hiç kimse mükemmel değildir. Bu konuda birbirimize yardımcı olmamamızdan daha doğal bir şey olamaz. Ancak bunu birbirimizi zorlamadan, eleştirmeden, rencide etmeden yapabiliriz”
-Eşinizin talepleri karşısında orta yolu bulmaya çalışın
“Bireyi olduğu gibi kabul etmek” gibi kişilik onuruyla ilgili bir konu bazen yanlış anlaşılmaktadır. Bazen de suiistimal edilmektedir. Bu değer, kalkan yapılıp bencilliğe varan bir keyfiliğe kapı açılmaktadır. Kişi şunu dememeli “ben seninle uyumlu bir hayat sürmek için kendimi hiç zorlamayayım, orta yolu bulmak için çaba sarf etmeyeyim. Gerçekten olumsuz olan ve evliliğimize, huzurumuza zarar veren davranış ve alışkanlıklarımı hiç değiştirmiyeyim, istediğim gibi olayım, ama sen beni böyle kabul et.” Bu bencilliktir ve hiçbir ikili ilişkide kabul edilebilir şey değil. Çünkü ikili ilişkilerde bireyselliğin korunması ne kadar önemliyse, orta yolu bulma ve fedakarlık etmek de o kadar önemlidir.
-Eşinizle ilişkilerinizi saygı ve sevgi çerçevesinde iyi tutmaya çalışın
Karı-kocanın birbirlerine saygı duyması ilişkiyi güçlendireceği gibi empati duygularını da güçlendirecektir. Eşinizin empati duygusu geliştikçe, sizi daha iyi anlayacak ve kabul edecektir.
-Siz, eşinize rol model olun ve onu olduğu gibi kabul edin
Kişileri bazen söz ve eleştiriden ziyade davranış modelleri etkiler. Eşiniz yapmasa bile, siz ona, söz ve davranışlarından bağımsız olarak sevginizi sık sık dile getirin. Yani onu olduğu gibi kabul edin. Sizi rahatsız eden davranışlarından bağımsız olarak onu sevdiğinizi hissettirin. Zamanla eşiniz de size karşı aynı şekilde davranabilecektir.
Sabırlı olun ve evlilik hayatında Allah'ın çiftlerin kalbine koyduğu sevginin, saygının, şefkat ve merhametin gücüne inanın!
Mutlu bir evlilik sağlıklı bir eş seçimiyle başlar. Bu süreçte eş adayında, kalbi yakınlık yanında haklı olarak huzurlu bir evliliğe zemin oluşturacak kriterler de aranır. Buna aynı zamanda uyum kriterleri de denir. Eş adayında bu özelliklerin büyük veya önemli bir kısmı varsa “evet” denilerek kabul edilir. Ancak hoşlanılmayan davranış, düşünce, inanç gibi özellikler fazlaysa reddedilir veya bunların hangilerinin ileride değiştirip değiştirilmeyeceği karara bağlanılarak yola devam edilir.
Tüm bunlara rağmen, evlendikten sonra eş adayını iyi tanıyamamaktan veya adayın kendisini gizlemesinden kaynaklanan sorunlar ortaya çıkabilir. Ancak bir eşin daha önce kabul edilen davranışları veya diğer kişilik özelliklerini evlendikten sonra zorla değiştirmeye kalkışmak hukuki olarak da, insanı olarak da doğru değil. Çünkü nikah bir akittir ve nikahta gündeme gelmeyen şeyler, daha sonra talep edilmez. Ayrıca bir insanı “olduğu gibi kabul etmemek” onun onuruna da bir hakarettir, evliliğe de büyük zarar verir. Çünkü karşı eşin inatlaşmasına, tepki vermesine ve çatışmaya neden olabilir.
Eşler, kendilerine saygı duyulduğunu hissederlerse, kabul edildikleri duygusunu yaşarlarsa dirençleri kırılır ve mutlulukları için zaten kendileri değişmek isterler.
Unutmamak gerekir ki, bir kişi ebedi yol arkadaşı olarak kabul edilmişse, hayat arkadaşı olarak sevilmişse her haliyle kabul edilmiştir, demektir. Tabii bu kişinin kendisine veya eşine bir zararı varsa, bu kabul edilemez davranışlar arasına girer ve bahsettiğimiz kabul bunu içermez.
Burada en büyük sorumluluk, eşini olduğu gibi kabul etmeye yanaşmayan kişiye düşmektedir. Ancak sorunun aşılması için diğer eşin de yapabilecekleri mutlaka vardır.
-Öncelikle eşinizi anlamak için özel bir çaba harcayın
İnsanlar kendilerini niyetleriyle, ama başkalarını genellikle davranışlarıyla değerlendirirler. Siz de eşinizi davranışıyla değerlendirip haklı olarak rahatsız oluyorsunuz. Hatta onun bu tutumundan dolayı bir direnç geliştirmiş olabilirsiniz.
Öncelikle eşinizin, bu davranışı altında yatan niyetini ve düşünceyi anlamaya çalışın. Belki de size karşı düşündüğünüz kadar olumsuz değil. Belki de iyi niyetle yanlış bir şey yapıyor. Belki de sizi yanlış anlıyor. Acaba evde sözünün dinlenilmediğini, pek de sayılıp değer verilmediğini düşünerek hakimiyet mi kurmak istiyor. Ailesinin sizinle ilgili eleştirilerinden mi etkileniyor, sizin onun bazı uyarıları karşısında inat etmenizden mi rahatsız oluyor. Kültürel olarak farklı anlayışlardan dolayı mı bunu yapıyor?
Her türlü eleştiriyi sizi aşağılamaya ya da küçümsemeye yönelik bir saldırı gibi
görmeyin
- Eşinizin sözlerini kendinizi geliştirecek geri bildirimler olarak görün.
Eşinizin sizden değişmenizi istemesi, onur kırıcı olabilir. Ancak siz ona yeni bir anlam çerçevesinden bakarsanız, tam tersi bir durum da olabilir. Şöyle ki bir kişiyi, günlük hayatta en iyi geliştiren şeylerden biri de çevresinin onunla ilgili geri bildirimlerdir. İnsan bu yolla kendisini daha iyi tanır ve eksikliklerini düzeltir. Çünkü her insanda kör noktalar vardır. Yani kişinin kendisinin göremediği fakat çevredeki herkesin gördüğü noktaları vardır. Bunu insanın kendi yüzünü görememesi fakat çevresindeki herkesin onu görmesine benzetebiliriz.
Eşinizin de sizden istediklerini kişisel gelişiminize bir vesile görün ve kendinizi bu o konularda geliştirmeye çalışın. Eşiniz bir davranışınızdan rahatsız ise ve sık sık dile getiriyorsa, gerçekten o davranışınızın üzerinde düşünün, davranış ve sözlerinizi gözden geçirin..
- İnatlaşmadan, eşinizin talepleri karşısında neler hissettiğinizi ona anlatın
Eşler, bazen art niyet taşımadan birbirleri için kırıcı veya yaralayıcı olabiliyorlar. Özellikle erkekler, kadınlar kadar hassas olmadıkları için, bazı söz ve davranışlarıyla eşlerini ne kadar üzdüklerinin farkında değiller.
Burada size düşen şey, uygun bir vakitte, kocanızı eleştirmeden ve sitem etmeden, eşinizin sizi olduğunuz gibi kabul etmemesinden dolayı ne kadar rencide olduğunuzu, yetersizlik duyguları yaşadığınızı söyleyin. Yani duygularınızı eşinize açın, gerekirse bir süre bunu sık sık yapın. Eşiniz, sizin duygularınızı anladıkça, size karşı davranışları da değişecektir.
- Özgüvenle herkes gibi sizin de eksikliklerinizin olabileceğini kabul edin
Eksiklikler ve yetersizlikleriniz konusunda eşinizle inatlaşmak ve görmemezlikten gelmek yerine, açık yüreklilikle bunu eşinize söyleyip, sabır ve yardım isteyin. Mesela şöyle diyebilirsiniz: “Herkes gibi, benim de senin de eksikliklerimiz mutlaka vardır. Hiç kimse mükemmel değildir. Bu konuda birbirimize yardımcı olmamamızdan daha doğal bir şey olamaz. Ancak bunu birbirimizi zorlamadan, eleştirmeden, rencide etmeden yapabiliriz”
-Eşinizin talepleri karşısında orta yolu bulmaya çalışın
“Bireyi olduğu gibi kabul etmek” gibi kişilik onuruyla ilgili bir konu bazen yanlış anlaşılmaktadır. Bazen de suiistimal edilmektedir. Bu değer, kalkan yapılıp bencilliğe varan bir keyfiliğe kapı açılmaktadır. Kişi şunu dememeli “ben seninle uyumlu bir hayat sürmek için kendimi hiç zorlamayayım, orta yolu bulmak için çaba sarf etmeyeyim. Gerçekten olumsuz olan ve evliliğimize, huzurumuza zarar veren davranış ve alışkanlıklarımı hiç değiştirmiyeyim, istediğim gibi olayım, ama sen beni böyle kabul et.” Bu bencilliktir ve hiçbir ikili ilişkide kabul edilebilir şey değil. Çünkü ikili ilişkilerde bireyselliğin korunması ne kadar önemliyse, orta yolu bulma ve fedakarlık etmek de o kadar önemlidir.
-Eşinizle ilişkilerinizi saygı ve sevgi çerçevesinde iyi tutmaya çalışın
Karı-kocanın birbirlerine saygı duyması ilişkiyi güçlendireceği gibi empati duygularını da güçlendirecektir. Eşinizin empati duygusu geliştikçe, sizi daha iyi anlayacak ve kabul edecektir.
-Siz, eşinize rol model olun ve onu olduğu gibi kabul edin
Kişileri bazen söz ve eleştiriden ziyade davranış modelleri etkiler. Eşiniz yapmasa bile, siz ona, söz ve davranışlarından bağımsız olarak sevginizi sık sık dile getirin. Yani onu olduğu gibi kabul edin. Sizi rahatsız eden davranışlarından bağımsız olarak onu sevdiğinizi hissettirin. Zamanla eşiniz de size karşı aynı şekilde davranabilecektir.
Sabırlı olun ve evlilik hayatında Allah'ın çiftlerin kalbine koyduğu sevginin, saygının, şefkat ve merhametin gücüne inanın!
|
Yazan
|
Bu makaleden alıntı yapmak
için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir: "Eşim Beni Olduğum Gibi Kabul Etmiyor, Ne Yapmalıyım?" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Prof.Dr.Sabri EYİGÜN'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır. Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Prof.Dr.Sabri EYİGÜN'ün izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz. |
3 Beğeni 
Yazan Uzman
|
| Makale Kütüphanemizden | ||||
|
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak
hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir
yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.
